Katar’dan Libya’ya sürpriz ziyaret

Katar Dışişleri Bakanı Libya’ya sürpriz bir ziyaret gerçekleştirdi. Türkiye askeri varlığına ve sınırların çizilmesine ilişkin anlaşmaya bağlılığını yineledi

Libya Başbakanı Trablus'ta Katar Dışişleri Bakanı ile görüştü. (Reuters)
Libya Başbakanı Trablus'ta Katar Dışişleri Bakanı ile görüştü. (Reuters)
TT

Katar’dan Libya’ya sürpriz ziyaret

Libya Başbakanı Trablus'ta Katar Dışişleri Bakanı ile görüştü. (Reuters)
Libya Başbakanı Trablus'ta Katar Dışişleri Bakanı ile görüştü. (Reuters)

Katar Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani sürpriz bir ziyaretle dün Libya’nın başkenti Trablus'a geldi. Bakan Sani, Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe ve ardından Dışişleri Bakanı Necla el-Menguş ile görüştü. Dibeybe, çok sayıda bakanın katıldığı toplantıda iki ülke arasındaki ikili ilişkilerin ve iki halkın özlemlerini gerçekleştirmek üzere bu ilişkileri geliştirmenin yollarının ele alındığını belirtti.
Libya-Türkiye ilişkileri 
Libya Devlet Yüksek Konseyi Başkanı Halid el-Mişri ise, önceki akşam bir televizyon kanalına yaptığı açıklamada, Türkiye'nin Libya topraklarındaki askeri varlığını savunarak, ülkedeki Türk güçlerinin varlığının meşru bir mesele olduğunu ve önceki hükümetle imzalanan anlaşmalara dayandığını öne sürdü. Mişri açıklamasında, meşru askeri varlık olarak tanımladığı güçler ile ülkeye anlaşma olmadan giren ve ancak zorla çıkarılacak diğer yasadışı varlıklar arasında bir ayrım yapılması çağrısında bulundu.
 Mişri ayrıca, Dışişleri Bakanı’nın tüm yabancı güçlerin ve paralı askerlerin ülkeden çekilmesi talebine itirazını yineleyerek bunun hepsine karşı eşit bir yaklaşım olduğunu iddia etti. Bu açıklamalar, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun önceki akşam Birleşmiş Milletler (BM) Libya Özel Temsilcisi Jan Kubis ile yaptığı görüşmeyle eş zamanlı geldi.
Çavuşoğlu'nun davetlisi olarak Türkiye'yi ziyaret eden Kubis, Çavuşoğlu ile Antalya'da bir araya gelerek ulusal birlik hükümeti ve Libya'daki siyasi çözüm sürecini desteklemek için uluslararası toplum tarafından atılabilecek adımlar konusunda görüşmelerde bulundu. Çavuşoğlu Twitter'da yaptığı açıklamada, “Libya'daki son gelişmeleri değerlendirdik” dedi.
Türkiye’deki diplomatik kaynaklara göre Bakan Çavuşoğlu, Türkiye'nin Libya Ulusal Birlik Hükümeti’ne desteğini ve aynı zamanda Türkiye ile Fayiz es-Serrac başkanlığındaki eski Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti arasında imzalanan mutabakatlara bağlılığını yineledi. Bunların en önemlilerinin ise 27 Kasım 2019’da askeri ve güvenlik işbirliği ve deniz sınırlarının çizilmesi alanlarında imzalanan iki mutabakat muhtırası olduğunu belirtti.
Türkiye daha önce Libya'daki askeri varlığının istikrarı sağlamak ve Libya güçlerini eğitmek amacını taşıdığını belirterek, askeri danışmanlarını Trablus'tan çekmeyerek Serrac hükümeti ile imzalanan mutabakatlara bağlı kalacağını daha önceki açıklamalarda vurgulamıştı.
Türkiye, UMH ile imzalanan Güvenlik ve Askeri İşbirliği Mutabakatı Muhtırası çerçevesinde UMH’ye bağlı güçleri desteklemek için Türk Silahlı Kuvvetleri’nden (TSK) bazı unsurları Libya’ya gönderdi. Ayrıca Halife Hafter liderliğindeki Libya Ulusal Ordusu'na (LUO) karşı savaşta yer almaları için Suriye'deki silahlı gruplardan yaklaşık 20 bin paralı askeri Libya’ya taşıdı. Daha sonra uluslararası baskıların ardından paralı askerlerin bir kısmını geri çekti. Ancak halen 11 bin kadarı bölgede varlığını sürdürürken, Trablus'taki Türkiye-Libya Askeri Koordinasyon Merkezi ve Vatiyye Hava Üssü ile Misrata Deniz Üssü’nün kontrolü sağlanıyor. Ulusal Birlik Hükümeti, Türkiye ve uluslararası topluma çağrıda bulunarak yabancı paralı askerlerin ve savaşçıların ülkeden geri çekilmesi konusunda Libya’yı desteklemelerini istedi. Ancak Türkiye askeri varlığı koruma konusundaki tutumunu vurguladı.

Libya-Tunus ilişkileri
Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe ve Tunus Başbakanı Hişam el-Meşişi dün, Trablus Uluslararası Fuarı kapsamında gerçekleşecek ve 3 gün sürecek Libya-Tunus Ekonomi Forumu ve Fuarı’nın faaliyetlerinin açılışını yaptı. Açılış, bin 200 iş insanının yanı sıra, çeşitli sektörlerden 170'den fazla şirketin ve iki ülkenin bakanlarının katılımıyla gerçekleşti.
Başbakan Dibeybe, gelişmeye ve yeniden yapılanmaya katkıda bulunacak şekilde iletişimin yoğunlaştırılması ve ekonomik forumların düzenlenmesi ve iki ülkede işbirliği için geniş alanlar açılması çağrısında bulundu. Dibeybe, forumun faaliyetlerinin açılışında yaptığı konuşmada, "Bu alan düne kadar füzelere maruz kalıyordu. Bugün Libyalıların bu hayati alanın restorasyonunu kutladığını görüyoruz" dedi. Libya'nın inşaat, geliştirme ve yeniden yapılanmadaki tüm ortaklarını memnuniyetle karşıladığını dile getiren Dibeybe, “Artık yıkım istemiyoruz. Libya'nın güvenlik ve istikrar ünvanını alması için yeniden yapılanma istiyoruz” dedi.
Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi ise, Tunus Başbakanı ve beraberindeki heyetle görüşmesinde ikili ilişkileri güçlendirmenin yollarını ele aldıklarını ve iki ülke arasındaki siyasi ve ekonomik istişarelerin derinleştirilmesinin öneminin vurgulandığını bildirdi.
Meşişi’nin ziyareti çerçevesinde dün Trablus'ta düzenlenen Libya-Tunus güvenlik görüşmeleri oturumunda iki ülke arasında yolcuların havadan ve karayollarından geçişini kolaylaştıracak ve karayolu limanlarında tıkanıklığı azaltacak yeni rotalar açma ve böylece iki ülke arasındaki ticari malların dolaşımını kolaylaştırma konusu ele alındı. 
Ayrıca, kaçakçılık sorunları ve bunların her iki ülkenin güvenliğine olan etkilerinin yanı sıra, her iki ülkede de aranan ve tutuklanan kişiler hakkında bilgi alışverişi dosyasını masaya yatırdılar.



Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, Hamaney'e Kral Selman bin Abdülaziz'in yazılı mesajını iletti

TT

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, Hamaney'e Kral Selman bin Abdülaziz'in yazılı mesajını iletti

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, Hamaney'e Kral Selman bin Abdülaziz'in yazılı mesajını iletti

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, İran'a gerçekleştirdiği resmi ziyaret kapsamında Perşembe günü Tahran'da İran Lideri Ali Hamaney ve Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ile bir araya geldi.

Suudi yönetiminin direktifleri doğrultusunda Hamaney ile görüştüğünü ve kendisine İki Kutsal Caminin Hamisi Kral Selman bin Abdülaziz'in yazılı mesajını ilettiğini belirten Suudi Savunma Bakanı, “X” platformundaki hesabından yaptığı paylaşımda liderle ortak ilgi alanlarına giren konuları ele aldıklarını ve iki ülke arasındaki ikili ilişkileri gözden geçirdiklerini ifade etti.

İran'ın Tasnim haber ajansı Hamaney'in görüşme sırasında “Suudi Arabistan ile ilişkilerimiz her iki ülke için de faydalı ve birbirimizi tamamlayabiliriz” dediğini aktardı.

Ajans, Hamaney ile yapılan görüşmeye İranGenelkurmay Başkanı General Muhammed Bakıri'nin de katıldığını belirtti.

Dün Tahran'da General Bakıri ile bir araya gelen Prens Halid bin Selman, İran haber ajanslarının aktardığına göre Pekin Anlaşması'nın imzalanmasından bu yana Suudi Arabistan'la ilişkilerin giderek güçlendiğini ve geliştiğini söyledi. Bakıri, Tahran ve Riyad'ın bölgesel güvenliğin sağlanmasında önemli bir rol oynayabileceğini belirterek ülkesinin Suudi Arabistan'la savunma ilişkilerini geliştirmeye hazır olduğunu ifade etti. Tasnim'e göre İran, Suudi Arabistan'ın Gazze ve Filistin konusundaki tutumunu memnuniyetle karşılıyor.

sdfgrthyu
Prens Halid bin Selman Perşembe günü İran Genelkurmay Başkanı Muhammed Bakıri ile görüşmek üzere Tahran'a vardığında İran tarafından resmi törenle karşılandı (AP)

Ziyareti değerlendiren siyasi çevrelere göre Suudi bakanın ziyareti her iki ülkeyi de ilgilendiren bölgesel ve uluslararası gelişmelerin yaşandığı bir döneme denk geliyor.

Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada Prens Halid bin Selman'ın resmi bir ziyaret için geldiği ve bu ziyaret sırasında iki ülke arasındaki ikili ilişkiler ve ortak ilgi alanlarına giren konuların ele alınacağı bir dizi görüşme gerçekleştireceği belirtildi.

Suudi siyasi analist Abdüllatif el-Melhem, Suudi Savunma Bakanının İran ziyaretinin, Suudi yönetiminin Pekin anlaşmasına bağlılık çerçevesinde iki ülke arasındaki ilişkileri güçlendirme ve geliştirme, ortak çıkarlarını gerçekleştirmek ve iki ülke arasındaki ikili ilişkilerin pekiştirilmesine katkıda bulunmak amacıyla Riyad ve Tahran arasındaki koordinasyon ve işbirliği düzeyini yükseltme isteğini yansıttığını düşünüyor.

sxcdfrgt
Prens Halid bin Salman dün (Perşembe) Tahran'da İran Cumhurbaşkanı ile bir araya geldi. (EPA)

Suudi liderliğinin bölgede barış ve refahı sağlamayı ve bölgeyi çatışmalar aşamasından istikrar ve güvenlik aşamasına taşımayı ve bölge halklarının daha iyi bir refah, zenginlik ve ekonomik entegrasyon geleceğine yönelik özlemlerini gerçekleştirmeye odaklanmayı amaçladığını belirten Melhem, Suudi Arabistan ile İran arasındaki ikili ilişkilerin geliştirilmesinin, Suudi Veliaht Prensi'nin “bölgede barış, güvenlik, istikrar ve refahı sağlama ve halklarının özlemlerini karşılama” çabalarının meyvelerinden biri olduğunu kaydetti. Melhem, ziyaretin Suudi Arabistan ile İran arasındaki ikili ilişkileri güçlendirmeye yönelik devam eden diplomatik çabaların bir parçası olduğunu belirtti.

Bir dizi toplantı

Ziyaret, İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Prens Muhammed bin Selman ile bölgedeki gelişmeleri ele aldıkları ve ortak ilgi alanlarına giren bir dizi konuyu gözden geçirdikleri bir telefon görüşmesi gerçekleştirmesinin üzerinden iki haftadan kısa bir süre geçmesinin yanı sıra Suudi Dışişleri Bakanı'nın Pazartesi günü İranlı mevkidaşıyla yaptığı telefon görüşmesinde bölgedeki gelişmeleri ve sarf edilen çabaları gözden geçirdikleri ikili istişarelerin ardından gerçekleşti.

dfgthy
Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Muhammed Rıza Aref arasında Kasım 2024'te düzenlenecek Arap-İslam Zirvesi çerçevesinde gerçekleşen görüşme (SPA)

Suudi Savunma Bakanı'nın Tahran ziyaretinde bölgedeki son gelişmelerin ele alınması ve bölgesel ve uluslararası gelişmelerle ilgili görüş alışverişinde bulunulması bekleniyor. Resmi haber ajansı IRNA'ya göre ziyaret öncesinde, geçtiğimiz Cumartesi günü Umman'ın başkenti Muskat'ta gerçekleştirilen ABD-İran görüşmelerinin ilk turu ve 48 saat önce yine Cumartesi günü Muskat'ta yapılacak bir sonraki turun yanı sıra Suudi ve ABD taraflarının geçtiğimiz hafta beş istasyonda gerçekleştirdikleri bir dizi siyasi ve güvenlik istişaresi gibi bir dizi gelişme yaşandı.

Ziyaret, merhum Prens Sultan bin Abdülaziz'in Mayıs 1999 başında Tahran'a yaptığı ve dört gün süren ve üst düzey İranlı yetkililerle bir araya geldiği ilk ziyaretin ardından, 1979'dan bu yana bir Suudi savunma bakanının İran'a yaptığı ikinci ziyaret olması bakımından tarihi bir önem taşıyor.

Suudi Savunma Bakanı, “Pekin Anlaşması” ve 10 Mart'ta iki ülke arasındaki tarihi uzlaşı ve ilişkilerin Çin himayesinde yeniden başlatılmasının duyurulmasının ardından İran'ı ziyaret eden en önemli Suudi yetkililerden biri.

dfgt
Prens Halid bin Selman Perşembe günü Tahran'da General Bakıri ile bir araya geldi (AP)

Suudi Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, Tahran'a ilk ziyaretini Haziran 2023'te gerçekleştirmiş ve bu ziyaret sırasında iki ülke arasındaki ilişkilerin normal olduğunu ve iki ülkenin İslami kardeşlik ve iyi komşuluk bağlarıyla birleşmiş, bölgenin önemli ülkeleri olduğunu vurgulayarak bağımsızlık ve egemenliğe tam ve karşılıklı saygı, içişlerine karışmama, uluslararası hukuk ilkeleri, Birleşmiş Milletler Şartı ve İslam İşbirliği Teşkilatı gibi açık bir temele dayandığını belirtmiştir.

Eski Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, dönemin Dışişleri Bakanı adayı Ali Bakıri Kani ve şimdiki Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi'nin yanı sıra Kasım 2023'teki Ortak Arap-İslam Zirvesi'ne katılmak üzere eski İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve 2024 Ortak Arap-İslam Takip Zirvesi'ne katılmak üzere Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Muhammed Rıza Aref de dâhil olmak üzere bir dizi İranlı yetkili Pekin Anlaşması'nın ardından Suudi Arabistan'a benzer ziyaretlerde bulundu.

“Pekin Anlaşması” Taahhütleri

Pekin Anlaşmasını takip etmek üzere kurulan Suudi-Çin-İran Üçlü Ortak Komitesi, ilki Aralık 2023'te Çin'in başkenti Pekin'de, diğeri ise Kasım 2024'te Riyad'da olmak üzere iki toplantı gerçekleştirmiş ve bu toplantılarda iki ülke Pekin Anlaşmasını tüm maddeleriyle uygulama kararlılıklarını ve Birleşmiş Milletler Şartı, İİT Şartı ve devletlerin egemenliği, bağımsızlığı ve güvenliğine saygı da dâhil olmak üzere uluslararası hukuka bağlılık yoluyla ülkeleri arasında iyi komşuluk ilişkilerini teşvik etme çabalarını sürdürdüklerini vurgularken, Çin de Suudi Arabistan ve İran'ın Pekin Anlaşmasını geliştirme yönünde attıkları adımları desteklemeye ve teşvik etmeye devam etmeye hazır olduğunu açıklamıştır.

İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Mecid Taht Revançi Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte İran ve Suudi Arabistan'ın büyüyen ve istikrarlı bir bölgede barış ve huzuru tesis etme niyetinde olduğunu, bunun da “mevcut tehditlerin üstesinden gelmeyi amaçlayan ikili ve bölgesel işbirliğinin sürdürülmesini ve geliştirilmesini” gerektirdiğini belirterek “İran-Suudi eylemlerinin kalkınma, barış, bölgesel ve uluslararası güvenlik çerçevesinde başarılı bir uluslararası ikili ve çok taraflı işbirliği modelini taçlandırdığını” ve iki tarafın tarihi bağlara dayanarak çeşitli siyasi, güvenlik, ekonomik, ticari ve konsolosluk alanlarında işbirliğini geliştirmeye devam ettiğini söyledi.