Suudi Arabistan, Hac başvurularını değerlendirmeye başladı

Suudi Arabistan, Hac başvurularını değerlendirmeye başladı
TT

Suudi Arabistan, Hac başvurularını değerlendirmeye başladı

Suudi Arabistan, Hac başvurularını değerlendirmeye başladı

Suudi Arabistan Hac ve Umre Bakanlığı, bu yıl ülke içindeki 60 bin kişi ile sınırlanan Hac için izin almak üzere internet üzerinden yapılan başvuruları değerlendirmeye başladı.
Onay verilenlere kısa mesajla bilgilendirme yapılacak ve Hac için gerekli hazırlıkları yapmak üzere belli bir süre verilecek. 
Şarku’l Avsat’tan edinilen bilgilere göre, her 100 hacı adayı başına bir temsilci, bir rehber ve sağlıkçı olmak üzere kutsal mekanlardaki kamplarda 55 bin, kulelerde de 5 bine yakın hacı adayı bulunabilecek. Şeytan taşlama için Hacı sayısı ise saatte 2 bin 500 kişiyi geçmeyecek.
Yüzde 59 ile büyük çoğunluğu erkeklerin katımıyla gerçekleşecek Hac sezonu için kayıt yaptıranların sayısı yaklaşık 558 bin 270 olarak duyuruldu. 31-40 yaş grubundakiler bu sayının yüzde 38'ini oluştururken bunu yüzde 26’sı da 31 yaşına kadar olan gençler, yaklaşık yüzde 20'si de 41-50 yaş üstü olanlar izledi.
Hac ve Umre Bakanlığı daha önce yerli hacılar için 190’dan fazla konaklama yerini şirketlere tahsis ettikten sonra Mina ve Arafat bölgesinde 65'ten fazla konaklama yeri oluşturdu. Bu yerler, 100 ila 400 arasında değişen sayıda hacıya hizmet vermek üzere planlanmış durumda. Ayrıca söz konusu bölgeler, şüpheli vakaları izole edecek şekilde donatıldı. Böylece herkesin güvenliğini sağlamayı amaçlayan Sağlık Bakanlığı ortaya çıkacak herhangi bir koronavirüs vakasına karşı hacıların protokollere uygun olarak tedavi edilmesini sağlayacak.
Suudi Odalar Konseyi Hac ve Umre Ulusal Komitesi Danışmanı Saad el-Kureyşi, Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte, Mina ve Arafat bölgelerinin her birinde Hac Bakanlığı tarafından tahsis edilen yerlerin kurulması için yerli şirketlerin çalışmalara başladığını ve her 16 metrekarelik alanda 4 hacının bulunacağı şekilde barınma yerlerinin hazırlandığını belirtti.
Kureyşi açıklamasının devamında, bu yıl Mekke’deki el-Meşair metro hattının faaliyette olmayacağını ve Hac ziyaretçilerini kutsal mekânlardaki toplanma alanlarından diğer yerlere güvenli ve sağlıklı bir şekilde taşımak için her otobüsün 20 kişilik kapasiteyle hizmet vereceğini belirterek 100 kişiden oluşan her hacı adayı grubu için kurulan sağlık tesislerinde bir yönetici ve rehber olacağının altını çizdi.
Kureyşi, şeytan taşlama bölgesine ilişkin yaptığı açıklamada mevcut kapasite göz önüne alınarak belli zaman dilimleri belirleyeceklerini ve her grubun kendisi için belirlenen vakitte rehber ve organizatörler eşliğinde, sağlık protokollerini de gözeterek hareket etmelerinin sağlanacağını kaydetti.
Saad el-Kureyşi, Mekke’ye varışlarda el-Shemaysi, Umre, Ash Shara'i ve el-Laith girişi de dahil olmak üzere hacıların durumunu tespit etmek için tarama noktaları oluşturulacağı bilgisini verdi. Bu noktalarda enfeksiyon vakası tespit edilmesi durumunda hacıların güvenliğini sağlamak için kendileriyle yakından ilgilenileceğini belirten Kureyşi, tedavi için karantina odaları hazırlandığını söyledi.



Suudi Arabistan, BM'nin Filistin işgaline son verme kararını memnuniyetle karşıladı

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, İsrail'in Filistin topraklarındaki işgaline son vermesi çağrısında bulunan bir kararı kabul etti (AFP)
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, İsrail'in Filistin topraklarındaki işgaline son vermesi çağrısında bulunan bir kararı kabul etti (AFP)
TT

Suudi Arabistan, BM'nin Filistin işgaline son verme kararını memnuniyetle karşıladı

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, İsrail'in Filistin topraklarındaki işgaline son vermesi çağrısında bulunan bir kararı kabul etti (AFP)
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, İsrail'in Filistin topraklarındaki işgaline son vermesi çağrısında bulunan bir kararı kabul etti (AFP)

Suudi Arabistan dün (Çarşamba), BM Genel Kurulu'nun acil özel oturumunda oylanan “işgal altında bulunan Filistin topraklarındaki yasadışı varlığa son verilmesine” ilişkin kararı kabul etmesini memnuniyetle karşıladı.

Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, Filistin halkının doğuştan gelen kendi kaderini tayin hakkını ve 1967 sınırları üzerinde başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir devlet kurmasını güvence altına almak amacıyla, Arap Barış Girişimi ve uluslararası meşruiyet kararları doğrultusunda Filistin meselesine adil ve kapsamlı bir çözüm bulunması için pratik ve inandırıcı adımlar atılması gerektiğini vurguladı.