Blinken: 10 bin DEAŞ militanı, SDG tarafından tutuluyor

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken (AP)
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken (AP)
TT

Blinken: 10 bin DEAŞ militanı, SDG tarafından tutuluyor

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken (AP)
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken (AP)

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, bugün yaptığı açıklamada, YPG liderliğindeki Suriye Demokratik Güçleri (SDG) tarafından yönetilen kamplarda hala yaklaşık 10 bin DEAŞ militanının tutulduğunu söylerken, durumu kabul edilemez olarak nitelendirdi.
Reuters’ın haberine göre radikalizm yanlısı örgütle mücadeleye yönelik uluslararası çabaları yenilemek için Roma’daki bir toplantının açılışında konuşan Blinken, Washington’un DEAŞ’a karşı koalisyona üye 78 ülke de dahil olmak üzere ülkeleri, örgüte mensup vatandaşlarını ülkelerine geri almaya çağırdığını dile getirdi.
ABD Dışişleri Bakanı, “Bu durum kesinlikle kabul edilemez. Sonsuza kadar devam etmesi de mümkün değil. ABD, koalisyon ortakları da dahil olmak üzere ilgili ülkeleri, vatandaşlarını ülkelerine geri almaya, onları iyileştirmeye veya uygun koşullarda kovuşturmaya çağırmaya devam ediyor” dedi.
Ek bir önemli faktör olduğunu da söyleyen Blinken, bu çerçevere DEAŞ’ın kalıcı yenilgisinin, başta Afrika olmak üzere Irak ve Suriye dışında oluşturduğu tehditleri ele almayı gerektirdiğini sözlerine ekledi.
El-Kaide’nin küçük bir kolu olan örgüt, 2014 yılında Irak ve Suriye’nin büyük bir bölümünü ele geçirdi. 2017 yılında DEAŞ’a karşı askeri zafer ilan edildi. Ancak örgüt, o günden bu yana Kuzey Irak’ın bazı bölgelerinde ve Suriye ile sınır bölgesinde bir isyan yürütüyor.
Geçen birkaç ay içerisinde, Iraklı yetkililerin DEAŞ militanlarını suçladığı 25’ten fazla ölümcül saldırı düzenlendi. Ocak ayında kalabalık bir Bağdat pazarındaki bombalı saldırıda 30’dan fazla kişi hayatını kaybetmişti.
Kıtanın batısındaki Afrika Sahel bölgesinde bölgesel, Batı ve Birleşmiş Milletler (BM) güçlerinden binlerce unsurun konuşlandırılmasına rağmen, El-Kaide ve DEAŞ ile bağlantılı radikalizm yanlısı gruplar, son birkaç yılda daha fazla güçlendi.



Cumhuriyetçiler Harvard hakkında meclis soruşturması başlattı

Harvard Üniversitesi kampüsü (AP)
Harvard Üniversitesi kampüsü (AP)
TT

Cumhuriyetçiler Harvard hakkında meclis soruşturması başlattı

Harvard Üniversitesi kampüsü (AP)
Harvard Üniversitesi kampüsü (AP)

ABD Kongresi'ndeki Cumhuriyetçiler dün, Donald Trump'ın kampının prestijli eğitim kurumuna yönelik son saldırısında, eşitlik yasalarını ihlal etmekle suçladıkları Harvard Üniversitesi hakkında soruşturma başlattıklarını duyurdular.

Trump yönetimi birkaç haftadır, Gazze Şeridi'ndeki savaşa karşı öğrenci hareketleri sırasında antisemitizmin tırmanmasına izin vermekle suçlanan bazı Amerikan üniversiteleriyle mali bir çatışmaya girmiş bulunuyor. Trump yönetiminin hedef aldığı üniversiteler arasında, ABD hükümetinin taleplerini reddetmesinin ardından 2.2 milyar dolarlık hibesi dondurulan Harvard Üniversitesi de bulunuyor. Trump, “nefret ve aptallık” yaymakla suçladığı Harvard Üniversitesi'ne tanınan vergi muafiyetini iptal ederek daha da ileri gitmekle tehdit ediyor.

“Harvard'ın bir utanç kaynağı olduğunu düşünüyorum. Bence yaptıkları şey bir rezalet,” diyen Trump, dün Oval Ofis'te gazetecilere yaptığı açıklamada, ‘avukatlar tarafından ele alınan’ davayla ilgisini küçümsedi.

Cumhuriyetçi yetkililer, bir meclis soruşturması başlatıldığını duyurdukları mektuplarında, üniversite yönetimine, özellikle ırk temelinde ayrımcılık olmak üzere “medeni haklar yasalarına uyumsuzluğunu” izleyeceklerini bildirdiler. Temsilciler Meclisi Soruşturma Komitesi Başkanı James Comer ve Cumhuriyetçi Temsilci Elise Stefanik, “Harvard Üniversitesi, sizin talimatınızla, Harvard'ı yasalara uygun hale getirmeyi amaçlayan federal yetkililer tarafından önerilen makul bir uzlaşma anlaşmasını değerlendirmeyi reddettiği ölçüde yasadışı ayrımcılığı önleyemiyor ya da önlemek istemiyor gibi görünüyor” diye yazdı. Üniversite Başkanı Alan Garber'a hitaben “Hiçbir kurumun yasaları çiğneme hakkı yoktur” ifadelerini kullandılar.

Bu tehdit, çarşamba günü Trump yönetimi tarafından yapılan ve üniversitenin kabul, işe alım ve siyasi yönelim alanlarında incelemeye tabi tutulmayı kabul etmemesi halinde, yabancı öğrenci kabulünü engellemeyi düşünen bir başka tehdidin ardından geldi. Birçok profesör ve öğrenci, üniversitenin Trump yönetiminin taleplerini reddetmesini nadir görülen bir direniş işareti olarak memnuniyetle karşılarken, New York'taki Columbia Üniversitesi Cumhuriyetçilerin baskısı altında reformları kabul etti.

Araştırmacı Avi Steinberg, Harvard Üniversitesi personeli ve öğrencilerinin dün Boston yakınlarındaki Cambridge'de bulunan kampüste, Trump yönetimine karşı gösteri düzenlediklerini söyledi. Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre Steinberg, “Harvard'ın öğrencilerine ve öğretim üyelerine verdiği sözleri yerine getirmesini, kampüsteki her öğrenciyi korumasını, öğretim üyelerini ve özellikle de ifade özgürlüğünü korumasını istiyorlar” ifadelerini kullandı.

30 bin öğrencili kurum yıllardır Şangay Dünya Üniversiteleri Sıralamasında en üst sıralarda yer alıyor. Diğer üniversitelerde olduğu gibi, bu üniversite de yıllardır büyük ölçüde sol görüşlü olduklarını düşündükleri Amerikan üniversitelerine karşı saldırıya geçen muhafazakarların hedefindeydi.

Bu saldırı, Filistin halkına destek ve Gazze'deki savaşa karşı düzenlenen öğrenci protestoları sırasında yoğunlaşmış ve üniversite kampüslerinde Yahudi öğrencilerin korunmamasına yönelik yaygın eleştirilere yol açmıştır.