Jeff Bezos Paradoksu

Amazon’un, düzenli bir şekilde yeni sektörlere girmesi, rakipleri arasında paniğe, tekel karşıtı uzman kurumlar arasında endişeye neden oldu.

Bezos, 27 yıl yönettiği şirketin CEO’luğundan emekli olmaya karar verdi (AFP)
Bezos, 27 yıl yönettiği şirketin CEO’luğundan emekli olmaya karar verdi (AFP)
TT

Jeff Bezos Paradoksu

Bezos, 27 yıl yönettiği şirketin CEO’luğundan emekli olmaya karar verdi (AFP)
Bezos, 27 yıl yönettiği şirketin CEO’luğundan emekli olmaya karar verdi (AFP)

Jeff Bezos, piyasa değeri açısından dünyanın en büyük üçüncü şirketi haline gelen Amazon’un CEO’luğunu halefi olan ve uzun süredir yardımcılığını yapan Andy Gacy'ye devretti. Şirket hakkında iki kitap yazan Brad Stone, bu gelişme ile ilgili ABD merkezli The New York Times (NYT) gazetesinde devir teslim ile şirketin teslimata ilişkin amblemine atıfta bulunarak “The Jeff Bezos Paradox” (Jeff Bezos Paradoksu) başlıklı bir makale kaleme aldı. Stone görüşlerine yer verdiği makalesinde, “Şirketin ve kurucusunun serveti arttıkça, kamudaki imajı zarar görüyor. Basında yer alan son haberler, Amazon çalışanlarının insan üstü gayret istiyor gibi görünen zorlu hedefler, rastgele değişen kurallar ve baskın algoritmalar tarafından uç noktalara zorlandığına işaret ediyor” yazdı.
“Amazon Unbound: Jeff Bezos and the Invention of a Global Empire” (Amazon Unbound: Jeff Bezos ve Küresel İmparatorluğun İcadı) ve “The Everything Store: Jeff Bezos and the Age of Amazon” (Aradığın Her Şey: Jeff Bezos ve Amazon Çağı) adlı kitapların yazarı olan Stone, şirketin hiç bitmeyen büyümesinin ve itibarının düşmesinin, Bezos'un karakterinin, büyük zekasının göze çarpan empati eksikliğinin ve durgunluk korkusunun ortaya çıkardığı yan ürünler olduğunu söyledi. Amazon'un son projesinin, Londra'nın merkezindeki bir alışveriş bölgesinde, müşterilerin saç modellerini şirketin elektronik panellerinde görebilecekleri, mağazalarda bulunmayan şampuan ve saç kremi ürünlerini satın alabilecekleri ve bir saç kremi alabilecekleri iki katlı bir kuaför salonu olduğunu belirten Stone,  bu kuaförde çocuk saç kesiminin 20 dolar, saç boyatmanın 62 dolar ve sıcak makasla saç kesiminin 166 dolar olduğuna dikkati çekti.
Bloomberg News'de teknoloji bölümü baş editör olan Stone, Amazon’un kuaför açtığı haberlerini ilk duyduğunda bunun 1 Nisan şakası olduğunu düşündüğünü belirterek “Proje, şirketin uzmanlık alanlarından, özellikle e-ticaret ve bulut bilişimden uzak bir alandı. Ancak, şirketi 27 yıl yönettikten sonra 5 Temmuz Pazartesi günü emekli olmaya karar veren dünyanın en zengin insanı Bay Bezos'un daha büyük emelleri vardı. Bezos, Amazon'u Temmuz 1994'te çevrimiçi kitap satışı için kurmuştu. Bu, iş tarihinin en başarılı genişlemelerinden biri için adeta bir köprü görevi gören, aldatıcı derecede zararsız bir hedefti” ifadelerini kullandı.
Ancak Stone’a göre şirket, artık ‘bilinmeyen yönleri olan bir forma’ dönüştü ve düzenli bir şekilde yeni sektörlere girerek, rakipleri arasında paniğe, tekel karşıtı uzman kurumlar arasında ise endişeye neden oldu. Stone, “Bay Bezos, yıkıcı teknolojik değişim çağının şirketler için yarattığı başarısızlık ve utanç riskleri karşısında sürekli ve hızlı bir şekilde yeni şeyler denemesi gerektirdiği kararını vermekte gecikmedi” dedi. Şirketin çalışma ekiplerinden, düzenli olarak yeni projeler sunmaları istendi. Bu nedenle altı sayfalık sunum yapmaları ve iç tartışmalara dahil edilmesi bir görev haline geldi.
Independent Arabia'nın haberine göre, yeni projeler arasında akıllı telefon “Firephone” gibi başarısızlıkların yanı sıra “Alexa” ses asistanı ve “Amazon Air” uçak filosuyla şirketin dağıtım için “UPS” ve “FedEX” şirketlerine olan bağlılığını kırma gibi başarılarının olduğunu belirten Stone, Amazon’un Bezos döneminde deneme yanılma üzerine kurulu bir makine gibi göründüğünü söyledi. Londra'daki kuaför salonu denemesi başarılı olursa, şirketin daha fazla şube açacağına şüphesi olmadığını dile getiren Stone, ancak şirketin eski departmanları ve bu departmanların müşterileri tarafından, özellikle kitap satışı ve yayıncılık bölümünün ihmal edildiği yönünde bir takım şikayetlerle karşı karşıya kaldığını vurguladı. Bezos’un, artık Prime Video ve Alexa'ya odaklanmış durumda olduğunu söyleyen Stone, “Amazon sitesinin büyük bölümlerinde bir gevşeme var gibi görünüyor.  Gazeteciler, geçtiğimiz yıllarda her şeyin satıldığı sitede sahte ve güvenli olmayan ürünler ve sahte incelemeler olduğunu ortaya çıkardılar. Site üzerinden ticaret yapanlar, üçüncü taraf satıcıların, ürünlerini daha düşük maliyetli ve sahte ürünlerle değiştirmesinden şikayetçiler” yazdı.
Stone'un NYT’deki makalesine göre Amazon yetkilileri, artık basında da yer alan sorunları ele almakla çok fazla ilgilenmiyorlar. Bu sorunların çoğunun kasıtlı olduğunu düşünen Stone, bunun nedenini ise şöyle açıklıyor:
“Çünkü Bay Bezos, yeni girişimler büyüdükçe, işletme maliyetlerini düşürmek ve mali sonuçları iyileştirmek amacıyla yönetimini, çalışanların daha az ilgilenmesini gerektiren teknolojilere yönelmeye itti. Bu, son beş yılda paralarını dört katına çıkaran yatırımcıları için harikaydı. Hatta müşteriler için bile iyi olmuştu. Amazon'da ucuz bir sahte ürün alana kadar daha düşük fiyatların ve daha hızlı teslimatların keyfini çıkardılar. Ancak bu durum, şirketin ekosisteminin girdabına kapılmış çalışanlar, ortaklar ve küçük işletmeler için pek de iyi olmadı.”
Stone’a göre şimdi Amazon'un taktiklerinin zorlu yönleriyle mücadele etmek zorunda kalan Bay Gacy, tekel karşıtı düzenleyiciler devreye girmeden önce şirket için daha mütevazı imaj çiziyor. Bezos’un, Yönetim Kurulu'nda olmaya devam edeceğini belirten Stone, “Bezos, muhteşem yatında, lüks evlerinde ve iklim değişikliğiyle mücadeleye 10 milyon dolar ayıran Bezos Dünya Fonu dahil çeşitli hayır projelerinde daha fazla zaman geçirecek. Meslektaşları ise Amazon için bir kalp bulma gibi oldukça zorlu bir görev üstlendiler” yazdı.

 


Sarı hattı etkisiz hale getirmek... Gazze anlaşmasının ikinci aşamasını tehdit eden bir pazarlık kozu

Gazze şehrindeki enkaz yığınları arasında Hamas mensupları ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) üyeleri (AFP)
Gazze şehrindeki enkaz yığınları arasında Hamas mensupları ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) üyeleri (AFP)
TT

Sarı hattı etkisiz hale getirmek... Gazze anlaşmasının ikinci aşamasını tehdit eden bir pazarlık kozu

Gazze şehrindeki enkaz yığınları arasında Hamas mensupları ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) üyeleri (AFP)
Gazze şehrindeki enkaz yığınları arasında Hamas mensupları ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) üyeleri (AFP)

ABD’nin Miami kentinde yapılan Gazze anlaşması çerçevesindeki dörtlü arabuluculuk toplantısının sonuçları, haftalar sürebilecek istişarelere işaret ediyor. İsrail kaynaklarından sızan bilgiler, Gazze Şeridi’nin kontrol altındaki alanının yüzde 50’sinden fazlasını kapsayan ve Hamas’ın bulunmadığı bölgede silahsızlandırma olasılığına dair ipuçları veriyor.

Sızıntılar, sarı hat bölgesinde ikinci aşamadan bağımsız kısmi bir yeniden imar planının hazırlandığını öne sürüyor. Uzmanlar, bu hamleyi, arabulucular ve Hamas üzerinde baskı kurmak için bir araç olarak değerlendiriyor; amaç, Hamas’ın kontrol ettiği bölgelerde silahlarını bırakmasını sağlamak.

Uzmanlar, tek taraflı girişimlerin, Gazze anlaşmasının ikinci aşamasını aksatabileceğini ve İsrail’in bölgeyi bölme ve tamamen çekilmeme hedeflerine hizmet edebileceğini belirtiyor. İlk aşaması 10 Ekim’de uygulamaya konulan barış planının maddeleri de bu olasılıklara işaret ediyor.

İsrail Kanal 12 televizyonuna konuşan bir güvenlik kaynağı, ordunun sarı hat bölgesinde silahsızlandırma çalışmalarını tamamlamak üzere olduğunu belirtti. Kaynağa göre, söz konusu bölge Gazze Şeridi’nin doğusunda yer alıyor ve toplam alanın yaklaşık yüzde 52’sini kapsıyor.

Ekim ayında imzalanan Gazze anlaşmasından bu yana, sarı hat içinde faaliyet gösteren altı tugay, yer üstü ve yer altındaki altyapının onlarca kilometresini yok etti. Aynı kaynak, Hamas’ın kontrol ettiği bölgelerde silahsızlandırmanın önemine dikkat çekti.

Şarku’l Avsat’ın Times of Israel’den aktardığına göre İsrail ordusu cumartesi günü, Han Yunus’un güneyinde sarı hattın İsrail tarafında Hamas’a ait tünellerin patlatıldığını ve yıkıldığını gösteren görüntüler paylaştı.

Bu adımlar, Yedioth Ahronoth gazetesinin yaklaşık bir hafta önce aktardığı habere göre, Tel Aviv’in, ABD talebi üzerine Gazze Şeridi’nde enkaz kaldırma maliyetlerini karşılamayı ve geniş çaplı mühendislik çalışmalarını üstlenmeyi ilk etapta kabul etmesinin ardından geldi. Haberde, Refah bölgesinde yeniden imar için bir alanın boşaltılmasının planlandığı ifade edildi.

Buna karşılık Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati cumartesi günü yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’nde yeniden imar çalışmalarının acilen başlatılması gerektiğini vurguladı. Abdulati, tek taraflı çözümleri veya Filistin topraklarının demografik ve coğrafi yapısını değiştirme girişimlerini reddettiklerini ve Filistin halkının topraklarından zorla çıkarılmasına izin verilmeyeceğini belirtti.

dcfr
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki el-Bureyc'de İsrail ordusu tarafından çizilen sarı hattı temsil eden beton blok (AFP)

Mısır Dış İlişkiler Konseyi üyesi ve İsrail konularında uzman akademisyen Ahmed Fuad Enver, sarı hattın silahsızlandırılmasıyla ilgili açıklamaların İsrail tarafından yapılan belirsiz ve baskı amaçlı beyanlar olduğunu belirtti. Enver, bu adımların ikinci aşamayı etkilemeyi amaçladığını vurguladı.

Filistinli siyasi analist Nizar Nazzal ise sızıntıları, arabulucular ve Hamas üzerinde ‘doğrudan baskı’ kurma girişimi olarak nitelendirdi. Nazzal, Hamas’ın silahsızlandırılmasının zaman alacağını ve uygulanmasının zorluklar içereceğini, ayrıca İsrail içinde sahte zafer algısı yaratmayı hedeflediğini ifade etti.

Söz konusu tartışmalar, Miami’de yapılan toplantının sonuçlarıyla eş zamanlı olarak gerçekleşti. Mısır, Katar, Türkiye ve ABD’yi temsil eden arabulucuların açıklamasına göre, ABD’nin gönderdiği diplomat Steve Witkoff’un X hesabından aktardığı mesajda, ikinci aşama görüşmelerinde Gazze’de birleşik otorite altında sivil ve kamu düzeninin korunmasını sağlayacak bir yönetim organının güçlendirilmesine vurgu yapıldığı belirtildi. Arabulucular, geçiş sürecinde sivil ve güvenlik alanları ile yeniden inşayı yönetmek üzere Barış Konseyi’nin kurulması ve aktif hale getirilmesine destek verdiklerini açıkladı.

xscdfg
Gazze Şeridi’ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü mensupları, 2023 yılında er-Rimal mahallesinde yıkılan bir binanın enkazı arasında ceset arıyor. (AFP)

Arabulucular, tüm taraflara yükümlülüklerini yerine getirme, itidal gösterme ve denetim mekanizmalarıyla iş birliği yapma çağrısında bulundu. Ayrıca ikinci aşamanın uygulanmasını ilerletmek amacıyla önümüzdeki haftalarda görüşmelerin devam edeceği açıklandı.

Ahmed Fuad Enver, ikinci aşama için geri sayımın başladığını belirterek, “İsrail’in bu aşamaya girmesi için zorunlu bir süreç olacak… Ocak ayında bunu görebiliriz” dedi.

Nizar Nazzal ise Miami toplantısının ikinci aşamanın ana hatlarını çizdiğini, Barış Konseyi, Gazze Yönetim Komitesi ve istikrar güçlerinin oluşturulmasının uygulamaya konduğunu söyledi. Nazzal, buna bağlı olarak İsrail’in, silahsızlandırma ve saldırıların devamı gibi engellere rağmen ABD baskısı altında ikinci aşamaya katılmak zorunda kalacağını ifade etti.


İran: Füze programımız savunma amaçlıdır ve müzakere konusu değildir

Tahran'da düzenlenen askerî geçit töreninde görülen İran balistik füzeleri (Arşiv – Reuters)
Tahran'da düzenlenen askerî geçit töreninde görülen İran balistik füzeleri (Arşiv – Reuters)
TT

İran: Füze programımız savunma amaçlıdır ve müzakere konusu değildir

Tahran'da düzenlenen askerî geçit töreninde görülen İran balistik füzeleri (Arşiv – Reuters)
Tahran'da düzenlenen askerî geçit töreninde görülen İran balistik füzeleri (Arşiv – Reuters)

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi bugün yaptığı açıklamada, İran’ın füze programının savunma amaçlı olduğunu ve müzakere edilemeyeceğini belirtti.

Bekayi, “İran'ın saldırganları caydırmak için tasarlanmış savunma yetenekleri hakkında hiçbir koşulda tartışma yapılmasına yer yoktur” dedi.

Amerikan medyasında yer alan haberlere göre, ABD Başkanı Donald Trump’ın, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’dan İran’ın balistik füze programındaki herhangi bir genişlemenin hızlı bir müdahaleyi gerektirebilecek bir tehdit oluşturduğunu belirten bir brifing alması bekleniyor.

sdf
İran Devrim Muhafızları Ordusu (DMO), ülkenin güneyindeki Hürmüz Boğazı'nda düzenlenen askeri tatbikat sırasında füze ateşledi. (EPA)

İsrailli güvenlik kaynakları, İran’ın nükleer programını yeniden canlandırma yönünde adımlar atmaya başladığına dair bir dizi işaret bulunduğunu, ancak uranyum zenginleştirmeyi henüz yeniden başlatmadığını açıkladı. Şarku’l Avsat’ın Maariv gazetesinden aktardığına göre, son haftalarda İsrail ve ABD’nin önceki saldırılarında tahrip edilen nükleer reaktörler çevresinde sürekli bir hareketlilik gözlemleniyor.

Kaynaklar, ayda ortalama 3 bin balistik füze üretimi için yoğun çabalar sarf edildiğini belirtti. Bu füzeler eski nesil ve düşük isabetli olmasına rağmen, hedeflerine ulaşanlar ciddi yıkıma yol açabiliyor.

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi ise dün yaptığı açıklamada, Tahran’ın ‘yeni bir saldırı olasılığını göz ardı etmediğini’, ancak ülkenin ‘tam anlamıyla ve öncesine göre daha fazla’ hazır olduğunu belirtti. Arakçi, bu hazırlığın amacının savaşı önlemek olduğunu, savaş istemek olmadığını vurguladı ve İran’ın haziran ayındaki saldırılarda zarar gören altyapıyı yeniden inşa ettiğini kaydetti.

fgt
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi ve ekibi, 12 Nisan'da Maskat'ta Amerikan heyetiyle yapılan dolaylı görüşmelerin ardından gerçekleştirilen ilk tur görüşmelerin arasında (Arşiv – AFP)

Nükleer tesislerine yönelik saldırılardan önce İran, uranyumu yüzde 60 oranında zenginleştiriyordu. Bu oran, askeri kullanım seviyesine yakın kabul ediliyor. UAEA, savaşın başlaması sırasında İran’ın yaklaşık 441 kilogram bu düzeyde zenginleştirilmiş uranyuma sahip olduğunu bildirmiş, ancak 13 Haziran’dan bu yana stokları doğrulamanın mümkün olmadığını açıklamıştı.

Batılı ülkeler, bu seviyede zenginleştirmenin sivil bir ihtiyaç olmadığını savunurken, UAEA İran’ın yüzde 60 oranında uranyum zenginleştiren, nükleer silaha sahip olmayan tek ülke olduğunu belirtiyor.


Moskova'daki patlamada bir Rus generali öldü

Moskova'nın genel görünümü (Arşiv- Reuters)
Moskova'nın genel görünümü (Arşiv- Reuters)
TT

Moskova'daki patlamada bir Rus generali öldü

Moskova'nın genel görünümü (Arşiv- Reuters)
Moskova'nın genel görünümü (Arşiv- Reuters)

Soruşturma komitesinin bugün yaptığı açıklamaya göre, Moskova'da arabasına yerleştirilen bombanın patlaması sonucu bir Rus ordusu generali öldü.

Komite, Rus Ordusu Genelkurmay Başkanlığı Operasyonel Eğitim Direktörlüğü Başkanı Fanil Sarvarov'un ölümünü bildirdi. Komite, soruşturulan hipotezlerden birinin, patlayıcı cihazın Ukrayna istihbarat servisleri tarafından yerleştirilmiş olabileceğini öne sürdüğünü belirtti.