‘Generallerin güzü’ Cezayir’de eşi görülmemiş bir yolsuzluğu gün yüzüne çıkarıyor

Yolsuzluk ve eski rejimin sembolleri ile mücadele edilmesi talebiyle başkent sokaklarında yapılan gösterilerden bir kare. (AFP)
Yolsuzluk ve eski rejimin sembolleri ile mücadele edilmesi talebiyle başkent sokaklarında yapılan gösterilerden bir kare. (AFP)
TT

‘Generallerin güzü’ Cezayir’de eşi görülmemiş bir yolsuzluğu gün yüzüne çıkarıyor

Yolsuzluk ve eski rejimin sembolleri ile mücadele edilmesi talebiyle başkent sokaklarında yapılan gösterilerden bir kare. (AFP)
Yolsuzluk ve eski rejimin sembolleri ile mücadele edilmesi talebiyle başkent sokaklarında yapılan gösterilerden bir kare. (AFP)

Cezayir cezaevleri, mevcut rejime karşı geniş çaplı bir ayaklanmanın çıktığı 2019 yılından beri olduğu gibi daha önce hiç bu kadar sayıda üst düzey sivil ve askeri yetkiliye kucak açmamıştı. Bu süre zarfında sivil yargı, iki başbakan ve 18 bakanı hapse atarken, askeri mahkemeler 30 generali ve çok sayıda düşük rütbeli subayı ciddi yolsuzluk suçlamalarıyla hapse attı.
Gözlemcilere göre, cezaevlerinin bu “olağanüstü misafirleri” ağırlaması, ülkede rekor düzeyde rüşvete başvurulduğunun ve kamu parasının zimmete geçirildiğinin kanıtı niteliğinde. Hapishaneye giren son kişi, Savunma Bakanlığı’na bağlı Eski Askeri Sanayiler Müdürü Tümgeneral Raşid Şevaki oldu. Şevaki askeri savcı tarafından yolsuzlukla suçlanarak geçtiğimiz Çarşamba günü tutuklu yargılanmak üzere Buleyde Askeri Cezaevi’ne gönderildi. Buleyde Askeri Cezaevi’nin hücrelerinde Ordu Kurmay Komutanlığı ve İstihbarat Teşkilatı’ndan üst düzey yetkililer bulunuyor.
Bunların arasında en öne çıkan isimlerden biri “mevkisinin verdiği gücü yasadışı kâr elde etme amacıyla kullanmakla” suçlanan Eski İç Güvenlik (ordu istihbaratı) Genel Müdürü General Beşir Tartag. Tartag’ın adı, geniş yetkileri sayesinde projeler yapmak için “sembolik bir ücret karşılığında” toprak parçaları alan “eski Cumhurbaşkanı Buteflika'nın gayri meşru kızı”nın davasında geçiyordu. Aynı davada, İç Güvenlik biriminin başkent şubesinin eski müdürü olan albay rütbesinde bir subay da tutuklanmıştı. Bu yılın başında Tartag, "orduya karşı komplo kurma" suçlamasından beraat ederek askeri hapishaneden sivil bir hapishaneye nakledildi. Aynı şey Eski Emniyet Müdürü ve Cumhuriyet Muhafızları Müdürü Tümgeneral Abdulgani Hamil’in de başına geldi. Geçen yıl başkentteki bir mahkeme tarafından 15 yıl hapis cezasına çarptırılan Hamil şu anda sivil bir hapishanede tutuluyor.
Askeri hapishaneye giren ilk generallerin isimleri şöyle; eski Jandarma Komutanı Menad Nevbe, eski Birinci Bölge Komutanı Habib Şentuf, eski İkinci Bölge Komutanı Said Bay, eski Dördüncü Bölge Komutanı Abdurrezzak Eş-Şerif, eski Savunma Bakanlığı Maliye Müdürü Bucuma Budevavir. Bu beş yüksek rütbeli subay hapis cezasına çarptırılmıştı. Askeri yargı geçtiğimiz günlerde, eski Savunma Bakanlığı Genel Sekreteri ve Askeri Anlaşmalar Direktörü Tümgeneral Abdulhamid Geris’i, Hirak aktivistlerinin hapse atılmasını haklı çıkarmak için adlarını kötülemek amacıyla internet üzerinden yalan yanlış bilgiler yayan subaylardan oluşan bir şebekeye liderlik etmek de dahil olmak üzere çeşitli suçlamalarla hapis cezasına çarptırdı. Suçlamaların içerisinde silah satın alma sözleşmeleri ve anlaşmaları ile bağlantılı yolsuzluk suçlamaları da yer alıyor. Aynı zamanda geçen sene eski İç Güvenlik Genel Müdürü General Vasini Buazze 2019 yılında yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerini eski bir bakan olan İzzeddin Mihubi lehine çevirmek için sivil yetkililere baskı yapmak da dahil olmak üzere çeşitli suçlamalarla hapis cezasına çarptırılmıştı.
Eski Ordu Emniyet Müdürü General Cebbar Muhenna, 3 yıldır tutuklu yargılanmak üzere cezaevinde tutuluyor. Muhenna “Askeri Yüksek Komutanlığı’nın emirlerini çiğnemek” ve “gayrimeşru yollardan zenginleşme” suçlamalarıyla karşı karşıya. Birkaç ay önce eski İstihbarat Teşkilatı Terörle Mücadele Dairesi Müdürü General Hassan Ayt Va’rabi beş yıllık hapis cezasını tamamladı. Ayt Va’rabi “askeri belgeleri imha etmekle” suçlanmıştı. Çok sayıda üst düzey subay Avrupa'da siyasi sığınmacı olarak yaşıyor. Kovuşturma altında olan bu subaylar gıyabi hapis cezasına çarptırıldılar.
Medya üst düzey askeri personellerin hapis cezasına çarptırılmasını ve kovuşturulmasını “generallerin güzü” olarak tanımlıyor. Medya bu tanımı generallerin sahip oldukları yüksek mertebelerin, büyük güçlerin ve sınırsız yetkilerin kendi ayaklarına dolandığını ve sefaletlerinin sebebi olduğunu ifade etmek için bir kinaye olarak kullanıyor. Generallerin avukatları ve aileleri “rejimin halkın öfkesini dindirmek için aleyhlerinde suçlamalar uydurarak generallerden kurtulduğunu” öne sürüp “hesaplaşmaların kurbanı olduklarını” söylüyorlar.
El-Harraş ve Kalia cezaevlerinde iki eski başbakan Ahmed Uyahya (15 yıl hapis), Abdulmalik Selal (12 yıl hapis) ve üçü kadın olmak üzere 18 bakan bulunuyor. İçlerinde 90 yaşına merdiven dayamış eski Aile ve Dayanışma Bakanı Cemal Veled Abbas da yer alıyor. Hepsi rüşvet, yasadışı kâr sağlama ve akrabalara ve tanıdıklara gayrimeşru imtiyazlar sağlamakla suçlanıyor. Yargının en son hapse attığı kişiler ise eski Su Kaynakları Bakanları Arezki Baraki ve Hüseyin Nasib oldu.



Trump–Netanyahu görüşmesi sonrası Gazze’de ikinci aşama tartışması

Gazze Şeridi'nin merkezindeki el-Bureyc Mülteci Kampı’nda, yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici barınakların arasında duran bir çocuk (AFP)
Gazze Şeridi'nin merkezindeki el-Bureyc Mülteci Kampı’nda, yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici barınakların arasında duran bir çocuk (AFP)
TT

Trump–Netanyahu görüşmesi sonrası Gazze’de ikinci aşama tartışması

Gazze Şeridi'nin merkezindeki el-Bureyc Mülteci Kampı’nda, yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici barınakların arasında duran bir çocuk (AFP)
Gazze Şeridi'nin merkezindeki el-Bureyc Mülteci Kampı’nda, yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici barınakların arasında duran bir çocuk (AFP)

Gazze Şeridi'nde ateşkes anlaşmasının ikinci aşamasının ocak ayı ortalarında başlayabileceği yönündeki söylentiler, ABD Başkanı Donald Trump ile İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu arasındaki görüşmenin önemli sonuçları arasında yer aldı. Öte yandan İsrail kaynaklarından ‘aşamanın başlaması konusunda anlaşma sağlandığı, ancak uygulama mekanizmalarında hala boşluklar olduğu’ yönünde sızıntılar geldi.

Şarku’l Avsat'a konuşan uzmanlara göre ikinci aşamada haftalarca süren durağanlığın ardından ortaya çıkan bu olası süreç, Washington'ın anlaşmayı uygulamaya istekli olmasına bağlı. İsrail'in ikinci aşamaya devam etmeyi kabul edeceği ve şartlarını, kontrolü altındaki bölgelerde yeniden inşa hakkı verecek ve Hamas'ı silahsızlandırma bahanesiyle geri çekilmemesini sağlayacak şekilde düzenleyeceği beklentileri arasında, bu durum geçtiğimiz ekim ayında yürürlüğe giren ABD Başkanı Donald Trump’ın barış planını karmaşık hale getiriyor.

İsrail gazetesi Israel Hayom dün, Trump’ın Kaliforniya’daki Mar-a-Lago tatil köyünde Netanyahu ile yaptığı görüşmede, Gazze'deki planının ikinci aşamasını 15 Ocak'ta başlatması için Netanyahu'ya bir tarih belirlediğini bildirdi.

Bir diğer İsrail gazetesi Yedioth Ahronoth, İsrailli kaynaklara dayandırdığı haberinde Trump’ın Gazze'deki planını mümkün olan en kısa sürede uygulamaya koymayı taahhüt ettiğini ve ikinci aşamanın başlamasını Gazze Şeridi'nden son rehinenin cesedinin iadesi ile ilişkilendirmeme sözü verdiğini yazdı.

ABD merkezli Axios internet sitesi dün, iki kaynağa dayandırdığı haberinde, Netanyahu'nun, Trump'ın ekibiyle uygulama mekanizmaları konusunda anlaşmazlıkları olmasına rağmen, Gazze anlaşmasının ikinci aşamasına geçilmesini kabul ettiğini bildirdi.

İsrail basını, Netanyahu ile Trump'ın yakın çevresi arasında ikinci aşamaya geçiş ve Hamas’ın ortadan kaldırılması konusunun atlanması konusunda önemli görüş ayrılıkları olduğunu ortaya koydu. Netanyahu ile görüşmesinin ardından Trump, Florida'da düzenlenen ortak basın toplantısında çoğu konuda anlaşmaya vardıklarını açıkladı. Netanyahu ile Hamas'ın silahsızlandırılması konusunda konuştuğunu da sözlerine ekleyen Trump, Hamas’ın ‘bunu yapmak için çok az zamanı olduğunu, aksi takdirde ağır bir bedel ödeyeceğini’ vurguladı. Ancak, Hamas tamamen silahsızlandırılmadan önce İsrail'in Gazze'den askerlerini çekip çekmeyeceği sorulduğunda, “Bu daha sonra konuşacağımız başka bir konu” yanıtını verdi.

vgt
ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze'deki savaşı sona erdirme planının ikinci aşaması halen bazı eksikliklerle karşı karşıya (Mısır Başkanlığı)

Al-Farabi Stratejik Araştırmalar Merkezi Genel Sekreteri Dr. Muhtar Gubbaşi, tarih belirleme konusunun Washington'ın iradesine ve İsrail'in uygulamasına bağlı olduğunu düşünüyor. Dr. Gubbaşi’ye göre pazartesi günü Trump ve Netanyahu arasında yapılan toplantıda yaşananlar, birden fazla konuda ortak koordinasyonlarına rağmen Trump'ın işleri hızla ilerletmeye istekli olduğunu gösteriyor.

Öte yandan Filistinli siyasi analist Abdulmehdi Mattava’ya göre Trump ve İsrailli yetkililerin farklı vizyonlara sahip olduğu açık. Trump, hızlı hareket etmek istiyor, ancak silahsızlanma engeliyle karşı karşıya, İsrail ise ikinci aşamayı bölmek istiyor, bu da o aşamada takılıp kalacağımız anlamına geliyor.

Mattava, ikinci aşamanın planlandığı gibi başlamasını bekliyor. Bu aşamada, sınır kapılarının açılması, yardım kamyonlarının sayısının artırılması, bir ‘barış konseyi’ ve Gazze Şeridi’ni yönetmek için bir komite atanması gibi adımlar atılacak. Bunun yanında Washington, Hamas'ın silahsızlandırılması konusunda bir anlaşmaya varılamaması halinde İsrail'in kontrolündeki bölgelerde yeniden inşa çalışmalarına başlamasına izin verecek.

Mısır Dışişleri Bakanlığı tarafından dün yapılan açıklamaya göre Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdulati, CNN televizyonuna verdiği röportajda “Mısır, Gazze'deki ateşkesi istikrara kavuşturmak ve ikinci aşamaya geçmek, erken iyileşme ve yeniden inşa çabalarına devam etmek için çabalarını sürdürecek” dedi.

fvgb
Gazze şehrinin sahil şeridinde sıralanan ve Filistinli mültecileri sert kış koşullarından koruyan çadırlar (AFP)

Hamas Sözcüsü Hazım Kasım, Netanyahu'nun Trump ile görüşmesinden önce yaptığı açıklamada, Hamas’ın ‘Başkan Trump’ın Gazze Şeridi ve tüm bölgede barışı sağlama yeteneğine güvenmeye devam ettiğini’ söyledi.

Kasım, Trump'a ‘İsrail'e daha fazla baskı uygulayarak Şarm ei-Şeyh'te alınan kararlara uymasını sağlaması’ çağrısında bulundu.

Kasım, Hamas'ın silahsızlandırılması talepleri hakkında resmi bir yorumda bulunmadı, ancak Hamas, daha önce bunun için bazı koşullar belirlemişti.

Öte yandan İsrail'in engellerinin ikinci aşamanın hızlı ilerlemesini geciktireceğini, ancak Mısır'ın bu engelleri aşmak için çabalarını sürdüreceğini düşünen Gubbaşi, “İsrail'in Trump ile yapılan görüşmenin sonuçlarına bağlılığı ışığında, ikinci aşamanın başlangıç tarihi veya gecikmesi konusunda her şey mümkün” diye ekledi.


Sudan hükümeti "2026 acil durum bütçesini" onayladı ve bunu "mucize" olarak nitelendirdi

Sudan hükümeti Başbakan Dr. Kamil Idris başkanlığında toplantısını gerçekleştirdi (SUNA)
Sudan hükümeti Başbakan Dr. Kamil Idris başkanlığında toplantısını gerçekleştirdi (SUNA)
TT

Sudan hükümeti "2026 acil durum bütçesini" onayladı ve bunu "mucize" olarak nitelendirdi

Sudan hükümeti Başbakan Dr. Kamil Idris başkanlığında toplantısını gerçekleştirdi (SUNA)
Sudan hükümeti Başbakan Dr. Kamil Idris başkanlığında toplantısını gerçekleştirdi (SUNA)

Sudan Başbakanı Dr. Kamil Idris, dün Bakanlar Kurulu tarafından onaylanan 2026 mali yılı için acil durum bütçesini "mucize" olarak nitelendirdi.

Maliye Bakanlığı'nı, olağanüstü koşullar altında harcamaları kontrol altına aldığı, devlet kaynaklarını etkin bir şekilde yönettiği ve gelirleri artırdığı için övdü.

Sudan Başbakanı, ilk "mucizenin" bütçenin yaklaşık yüzde 9'luk bir GSYİH büyüme oranı beklentisi olduğunu, ikincisinin ise 2026 yılı boyunca ortalama enflasyon oranının yüzde 65'e düşürülmesi olduğunu belirtti.

Maliye Bakanı Dr. Cibril İbrahim, bütçenin ücretlerin iyileştirilmesini ve hizmet sektörünün giriş seviyesinde iş imkanlarının sağlanmasını içerdiğini belirterek, gelir tabanının genişletilmesinin yatay genişlemeye bağlı olduğunu ve vatandaşlara yeni vergi yükleri getirmeyi gerektirmediğini açıkladı. Bütçe ayrıca, 2025 yılındaki %101,9'luk orana kıyasla, 2026 yılı için ortalama enflasyon oranını %65'e düşürmeyi hedefliyor.

İbrahim, bütçenin kamu maliyesini reforme etmeye, belirli harcamalara ve kamu giderlerine öncelik vermeye, silahlı kuvvetlerin ve güvenlik hizmetlerinin ihtiyaçlarını karşılamaya, bakanlıkların ve hükümet birimlerinin temel ihtiyaçlarını karşılamaya, ayrıca komşu ülkelerdeki yerinden edilmiş ve mülteci Sudanlıların koşullarını iyileştirmeye ve onlara insani yardım sağlama maliyetlerini karşılamaya odaklandığını belirtti.

Maliye Bakanı, savaşın devam eden zorluklarına rağmen 2025 bütçesinin performansının beklentileri aştığını, kamu gelirlerinin %147'lik bir performans oranına ulaştığını ve harcamaların temel ihtiyaçlara yönelik olarak sürdürüldüğünü açıkladı. Bakan, bütçenin Hartum'a dönüş için uygun bir ortam yaratmaya ve Hartum Havalimanı'nı rehabilite etmeye yönelik olduğunu ifade etti.


Tunus'ta olağanüstü hal bir ay daha uzatıldı

Tunus bayrağı (Reuters)
Tunus bayrağı (Reuters)
TT

Tunus'ta olağanüstü hal bir ay daha uzatıldı

Tunus bayrağı (Reuters)
Tunus bayrağı (Reuters)

Tunus, ülkedeki olağanüstü hal uygulamasını yarından 30 Ocak'a kadar geçerli olarak bir ay daha uzattı.

Uzatma kararı, Cumhurbaşkanı Kays Said tarafından Resmi Gazete'de yayımlandı. Önceki uzatma, 2025 yılının tamamını kapsıyordu.

Ülkede olağanüstü hal, 24 Kasım 2015 tarihinde başkent merkezinde başkanlık güvenlik otobüsünü hedef alan ve 12 güvenlik görevlisi ile saldırının failinin de öldüğü ve DEAŞ’ın üstlendiği terörist bombalı saldırıdan bu yana on yıldan fazla bir süredir yürürlükte.