Mekke’de bir araya gelen Iraklı dini mercilerden barış içinde bir arada yaşama adımı

Dünya İslam Birliği ve Irak’ın dini mercilerini bir araya getiren bir komite kuruldu.

Rabıta Genel Sekreteri Dr. Muhammed el-İsa dün Mekke’de Iraklı dini mercilerin temsilcileri arasında arabuluculuk yaptı. (Şarku’l Avsat)
Rabıta Genel Sekreteri Dr. Muhammed el-İsa dün Mekke’de Iraklı dini mercilerin temsilcileri arasında arabuluculuk yaptı. (Şarku’l Avsat)
TT

Mekke’de bir araya gelen Iraklı dini mercilerden barış içinde bir arada yaşama adımı

Rabıta Genel Sekreteri Dr. Muhammed el-İsa dün Mekke’de Iraklı dini mercilerin temsilcileri arasında arabuluculuk yaptı. (Şarku’l Avsat)
Rabıta Genel Sekreteri Dr. Muhammed el-İsa dün Mekke’de Iraklı dini mercilerin temsilcileri arasında arabuluculuk yaptı. (Şarku’l Avsat)

Suudi Arabistan’ın Mekke şehrinde dün düzenlenen Iraklı Dini Merciler Forumu’nda, etkinliğin çıktılarını takip etmek amacıyla Irak’ın dini mercilerini ve Dünya İslam Birliği’ni (Rabıta) bir araya getiren ortak bir koordinasyon komitesinin kurulması ve önümüzdeki dönemde bir takım girişimlerin başlatılmasının yanı sıra dini merciler arası koordinasyonun sağlanması tavsiye edildi.
Forumun sonunda yayınlanan nihai bildiride, Müslüman toplumları oluşturan mezhepler ve dinler arasında medeni bir iletişim sağlayan bir yapı oluşturulması zorunluluğuyla birlikte İslami ve insani ortak noktaları koruyacak şekilde bireysel ve toplumsal düzeyde zaruret olan ‘din, can, akıl, namus ve malın’ korunmasında kanunları amaçlarına ulaştırmak için dini fetvaların doğru yolu göstermesine yönelik 11 madde yer aldı.
Dünya İslam Birliği (Rabıta) himayesinde düzenlenen forum kapsamında yapılan açıklamada ortaya çıkan sorunları ve yenilenen krizleri ele almak için alimler arasında yapıcı diyalog ve olumlu iletişim kanallarının açılması ve forumun bu konuların benimsenmesi için bir çekirdek olması şart koşuldu. Ayrıca Irak’ın bölgesel ve küresel denklemlere de katkı sağlayacak istikrarın ve refahının tesis edilmesi ihtiyacıyla birlikte dini ve basın söyleminde tevhide ve sözün birliğine vurgu yapılarak milli kimliğin korunması, terörün ve şiddetin her türlüsünün kınanması gerektiği belirtildi.
Açıklamada, iyi bir toplum inşasına katkıda bulunmak için barış konusunda hassasiyet gösterilerek ulusu inşa etmek, vatandaşlığa ulaşmak, hoşgörü ruhunu yaymak, barış içinde bir arada yaşama, karşılıklı saygı, ılımlılık ve itidallilik ile taraftarlığa ve aşırılığa karşı durmak için İslam hukukunun (şeriat) getirdiği ortak değerleri yaymanın ve Mekke Bildirgesi'ni etkinleştirmenin önemi vurgulandı.
Forum katılımcıları, Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman'a, başta Irak olmak üzere Arap ve İslam dünyasında barış içinde bir arada yaşamayı ve medeni diyalogu teşvik eden, aşırılık ve şiddete karşı çıkan girişimleri başlatma çabalarından dolayı teşekkür ettiler. Forumun sonunda katılımcılar, Rabıta Genel Sekreteri Dr. Muhammed el-İsa’yı Irak'ı ziyaret etmeye davet ettiler.
Rabıta Genel Sekreteri Dr. Muhammed el-İsa, Sünniler ve Şiiler arasında, her birinin mezhep özgünlüğünün İslam dini çerçevesinde özümsenmesiyle birlikte samimi sevgi bağlamında kardeşlik anlayışı, bir arada yaşama, iş birliği ve bütünleşme dışında hiçbir şeyin olamayacağını vurguladı. El-İsa, dini kaynakların ikaz ettiği menfur mezhepçilik ortaya çıktığında olup bitenlerin ve tehlikesinin sonuçlarının herkes üzerinde oluşturduğu etkisinin bir nasihat ve hidayet olduğunu söyledi.
Mezhepçiliğin din ve millet değerlerine yabancılaşmaktan, gerçeği duymayı reddetmekten, yolu kapatmaktan ve özellikle mezhepçi düşünce ve ihtilaf labirentlerine düşmekten başka bir şey olmadığının altını çizen Rabıta Genel Sekreteri, ilim ve iman ehlinin, mezhepçiliğin hiçbir şekilde İslam dinin bir parçası olmadığının kesin ve tam olarak ifade ettiklerini vurguladı.
Genel Sekreter, forumun Araplık ile İslam’ın insanlığın Irak'ından, kök salmış bir ülkeden gelen kardeşlerin buluşması olduğuna dikkat çekti. Forum katılımcılarını ilmin yıldızları olarak niteleyen Dr. el-İsa amaçlarını asil bir şekilde sunduklarını ve forumu takdire şayan bir referans noktası haline getirdiklerini kaydetti.
Öte yandan foruma Irak Fıkıh Konseyi Başkanı ve Irak'ın en yüksek Sünni dinî otoritesi Şeyh Ahmet Hassan et-Taha adına katılan Dr. Hamid Abdulazis yaptığı konuşmada, özellikle Irak'ın birliğini ve kimliğini tehdit eden görüşleri yakınlaştırmak ve anlaşmazlıkları azaltmak için özel çaba gerektiren dini söylemlerde ve vaazlarda ortaklığı güçlendirmenin önemine vurgu yaptı. Dr. Abdulaziz, Irak'ın 20 yıl önce ortaya çıkan ve ‘düşman’ olarak nitelendirdiği, bazı kesimlerin benimsediği fikir ayrılıklarından habersiz bir şekilde hayatın her alanında uyum içinde yaşadığına dikkati çekti.
Irak’ın Şii mercileri adına foruma katılan El-İlmiyyin Lasansüstü Çalışmalar Enstitüsü Müdürü Seyid Muhammed Ali Bahr El-Ulum da konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“Milletin en güzel tariflerinden biri, insanlığın gidişatında ölçülü olmanın gerektirdiği dengeyi sağlayabilecek bir inanca ve kanuna sahip bir millet olmasıdır. Ancak bu tanım, içe dönme ve kapalılık demek değildir.”
Genel olarak Müslümanların, özelde Irak'ta karşı karşıya kaldıkları zorlukların, İslam kisvesi altında şiddet tezahürlerinin önünde durabilmek için ılımlı ve itidalli olabilmek olduğunu belirten el-Ulum, “Bu nedenle, tüm alimler, diğerinin ötekileştirilmesine karşı durmak için birleşmelidir” dedi. El-Ulum, ılımlı bir duruş sergilerken, karar alırken ve söylemde bulunurken atılan adımların çaba, davranış, eylem ve cesaret gerektirdiğini vurguladı.
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Vakıflar ve Din İşleri Bakanı Piştivan Sadık Abdullah, video kaydı yoluyla foruma gönderdiği mesajında, IKBY hükümetinin yıllarca yeni Irak'ın inşasının yanı sıra Irak'taki çeşitli kesimlerin haklarını garanti altına alan ve ülkenin  bütünleşmesinin meşru ve yasal garantisi olan Irak anayasasının yazılmasına katkıda bulunduğunu belirtti. Abdullah, Suudi Arabistan'da bu tür forumların gerçekleşmesini gerçek barış inşa süreçlerine katkıda bulunduğunu da sözlerine ekledi.
Şii Divanı Vakıf Başkanı Dr. Haydar eş-Şemeri de bu tür forumların iki tür olması çağrısında bulundu. Bunlardan birinin Müslüman ülkeleri uyumsuz mezheplere dönüştürmeye çalışan tüm mezhepsel ve etnik biçimleriyle anlaşmazlıkları ve krizleri içeren forumlar olarak niteleyen Şemeri, ikinci olarak da forumun dinin hayatın tüketicisi değil, yapıcısı olduğunu anlatan ve fitneyi önleyen bir bilinç oluşturmaya yönelik özelliğine dikkat çekti.
Dr. Şemeri, 2006 yılında imzalanan Mekke Bildirgesi’ni İslami söylemi birleştirmede kullanılan bir yöntem olarak niteleyerek İslam mezheplerinin alimleri arasında diyalog ve koordinasyon kanallarının açılması da dahil olmak üzere İslam birliği ilkesinin bazı mekanizmalarını ortaya koyduğunu söyledi. Dr. Şemeri, Mekke Bildirgesi’nin ayrıca camilerin ve dini mekanların kutsallığını vurgularken Müslümanların evlatlarını anlaşmazlıklardan ve bölünmelerden vazgeçirmeye çalıştığının da altını çizdi.
Sünni Vakfı Başkanı Dr. Said Kembeş de ılımlılık ve itidallilik meselesi ile İslam düşünce ekolleri ve mercileri arasındaki iş birliğinin güçlendirilmesi gerektiğine işaret etti. Bunun olumsuzlukları yenmeye karar vermiş bir ulus için önemli olduğunu ve her geçen gün daha fazla ihtiyaç duyulduğunu ifade eden Kembeş, bir bölünme halinin var olduğuna ve Irak'ı önemli bir kültürel ve ekonomik merkez olarak normal konumuna döndürecek birine ihtiyaç duyulduğuna dikkat çekti.
Son olarak IKBY İslam Alimleri Birliği Başkanı Prof. Dr. Abdullah Said Veysi, de yaşananların Irak'ı zayıf bir ülke haline getirmek amacıyla içeriyi karıştıran, açlığı ve katliamı yayan dış yönetimlerin yanlış politikaları ve çıkarları nedeniyle geçmişe göre daha zor olduğunu ve hayatın trajediye dönüştüğünü söyledi.



Riyad ve Moskova... Petrolün ötesine geçen ve enerji piyasalarının istikrarını pekiştiren stratejik bir ortaklık

Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman ve Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak, Ortak Bakanlar Komitesi toplantısına başkanlık etti. (X)
Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman ve Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak, Ortak Bakanlar Komitesi toplantısına başkanlık etti. (X)
TT

Riyad ve Moskova... Petrolün ötesine geçen ve enerji piyasalarının istikrarını pekiştiren stratejik bir ortaklık

Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman ve Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak, Ortak Bakanlar Komitesi toplantısına başkanlık etti. (X)
Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman ve Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak, Ortak Bakanlar Komitesi toplantısına başkanlık etti. (X)

Suudi Arabistan ile Rusya arasındaki Yatırım ve İş Forumu sone erdi. Yoğun bir stratejik diyalog gününü geride bırakan forum, iki ülke arasındaki ortaklığı petrol koordinasyonunun ötesine taşımayı hedefliyor.

9. Ortak Bakanlar Komitesi toplantısı kapsamında düzenlenen forum, artan ticaret hacmiyle desteklenen ekonomik ve yatırım iş birliğini derinleştirme yönündeki ortak iradeyi vurguladı.

Forum, Riyad’da Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman ile Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak tarafından açıldı. Açılışa Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan da katıldı. Forumda, iki ülke arasındaki ekonomik iş birliğini güçlendirmek amacıyla üst düzey yetkililer, uzmanlar ve yatırımcılardan oluşan bir heyet yer aldı.

sdcfg
Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman, Suudi Arabistan – Rusya Yatırım ve İş Forumu'nun açılışında bir konuşma yaptı. (X)

Enerji ve Yatırım bakanlıkları tarafından düzenlenen forumda konuşan Prens Abdulaziz bin Selman, OPEC+ ittifakının üye ülkelerin maksimum üretim kapasitesini değerlendirmek için benimsediği yeni mekanizmayı ‘dönüm noktası’ olarak nitelendirdi. Prens, mekanizmanın ‘adil ve şeffaf’ olduğunu vurgulayarak, piyasaların istikrarına katkı sağlayacağını ve üretime yatırım yapanlar için bir ödül niteliği taşıdığını belirtti.

Prens Abdulaziz bin Selman ile Aleksandr Novak, Suudi Arabistan – Rusya Ortak Bakanlar Komitesi toplantısına da başkanlık etti. Toplantıda, enerji, ticaret ve ekonomi, yatırım, uzay, sanayi ve maden kaynakları, sağlık, eğitim, medya, kültür, spor, turizm, ulaştırma, konut, tarım gibi birçok kritik alanda iş birliğini geliştirmeye yönelik gündem konuları ele alındı.

Her iki taraf da, iki ülke arasındaki ortak ilgi alanlarındaki iş birliğinin sürekli olarak ilerlemesinden duydukları memnuniyeti dile getirdi. Taraflar, ekonomilerin gelişimine katkı sağlayacak ortaklığı güçlendirme isteklerini vurguladı ve özellikle Suudi Arabistan – Rusya İş Forumu ile Ortak İş Konseyi toplantılarının başarılı geçmesini takdirle karşıladılar.

cdfgtr
Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak, Ortak Bakanlar Komitesi toplantısına katıldı. (RIA Novosti)

Suudi Arabistan Odalar Birliği Başkanı Hasan bin Muceb el-Huveyzi, toplantının önemine ilişkin yaptığı açıklamada, Suudi Arabistan ile Rusya arasındaki ekonomik ilişkilerin ‘küresel enerji piyasalarında istikrar ve büyümeyi destekleyen önemli bir dayanak’ olduğunu vurguladı.

El-Huveyzi, stratejik ortaklık kapsamında son yıllarda madencilik, sanayi, tarım ve ileri teknoloji gibi kritik sektörleri kapsayacak şekilde önemli bir genişleme yaşandığını ve bunun iki ülkenin ekonomik kapasitesinin bütünleşmesini yansıttığını belirtti. Ayrıca, iki ülke arasındaki iş birliğinin somut şekilde büyüdüğüne dikkat çekerek, ticaret hacminin 3,8 milyar doları aştığını ve yüzde 60’lık bir artış kaydettiğini, bunun da özel sektörün iki ülkeye duyduğu güvenin bir göstergesi olduğunu ifade etti.

Enerjiden ekonomik çeşitliliğe

Suudi Arabistan Şura Konseyi Üyesi Fadl bin Sad el-Buayneyn, forumun düzenlenmesini ‘iki ülke arasındaki ikili ilişkileri ve ekonomik ortaklığı derinleştirmenin bir aracı’ olarak nitelendirdi. Forumun, ekonomik ortaklığı güçlendirmeyi ve bu hedeflerin önündeki zorluklarla başa çıkmayı amaçladığını vurguladı.

El-Buayneyn, Suudi Arabistan ile Rusya arasındaki petrol koordinasyonunun ve OPEC+’nın rolünün enerji piyasalarının istikrarını sağladığını ifade etti. Ayrıca, ekonomik ortaklığı güçlendirmeye yönelik sistemli çalışmalar yürütüldüğünü belirterek, karşılıklı vize muafiyeti anlaşmaları ve doğrudan uçuşların başlatılması gibi somut sonuçların iş birliğinin potansiyelini gösterdiğini kaydetti.

fr
Suudi Arabistan – Rusya Yatırım ve İş Forumu katılımcıları (X)

Forumun çıktıları, Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak’ın Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda da teyit edildi. Novak, OPEC+ çerçevesindeki iş birliğinin sadece petrol piyasasıyla sınırlı olmadığını, bunun ‘küresel piyasalarda uzun vadeli istikrarı sağlayan güvenilir bir bölgesel ve uluslararası iş birliği platformu’ olduğunu vurguladı. İkili iş birliğinin enerji dışı büyük yatırım projelerini de kapsadığına dikkat çekti.

Mutabakat zaptı ve anlaşmalar

Suudi Arabistan – Rusya Yatırım ve İş Forumu kapsamında, Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman ile Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak, Suudi Arabistan Enerji Bakanlığı ile Rusya Ekonomik Kalkınma Bakanlığı arasında sera gazı emisyonlarını azaltmaya yönelik düşük karbonlu kalkınma ve iklim değişikliği alanında iş birliğine dair bir mutabakat zaptı imzaladı. Mutabakat zaptı, iki ülke arasında iklim değişikliği alanında kapsamlı bir iş birliği çerçevesi oluşturmayı ve Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi ile Paris Anlaşması’nın amaç ve ilkelerini destekleyerek ortak çıkarları güçlendirmeyi hedefliyor. Mutabakat zaptı, iklim değişikliğinin etkilerini hafifletmeye yönelik teknolojiler ve çözümler, sera gazı emisyonlarını azaltma ve ortadan kaldırma faaliyetleri ile enerji verimliliğinin artırılması gibi alanları kapsıyor.

Forum kapsamında ayrıca, iki ülke vatandaşları için karşılıklı vize muafiyeti anlaşması imzalandı. Suudi tarafı adına anlaşmayı Prens Faysal bin Ferhan, Rus tarafı adına Novak imzaladı.

Enerji Bakanı ayrıca, Suudi Arabistan’daki Kral Abdulaziz Vakfı ile Rusya Federal Arşiv Ajansı arasında iş birliği anlaşmasını da imzaladı. Anlaşma kapsamında bilgi paylaşımı, seminer ve forum düzenleme, ilgili yayın ve broşürlerin değişimi ile deneyim ve ziyaretlerin paylaşılması öngörülüyor.

Aynı çerçevede, Rusya’nın en büyük paladyum ve nikel üreticisi Norilsk Nickel’in Satış ve Ticaretten Sorumlu Başkan Yardımcısı Anton Berlin, şirketin Suudi Arabistan’da madencilik projelerine katılma olasılığını değerlendirdiğini açıkladı. Anton Berlin, Suudi Arabistan’da dört sanayi bölgesi bulunduğunu ve bu bölgelerde potansiyel projeler üzerinde çalıştıklarını belirtti.

Anton Berlin, bu sanayi bölgelerinin avantajlarını da anlatarak, “Buralarda yatırımcılara vergi kolaylıkları sağlanıyor ve gerekli altyapı (enerji, gaz, su temini, atık su arıtma, yakıt istasyonu) mevcut. Özetle, yatırımcının ihtiyacı olan tek şey üretim tesisini kurmak” dedi.


Suudi Arabistan, Filistin hazinesine 90 milyon dolarlık destek sağladı

Prens Mansur bin Halid, Amman'daki büyükelçilik binasında Bakan Estephan Anton Selame’ye Suudi Arabistan'ın hibesini takdim ederken (WAFA)
Prens Mansur bin Halid, Amman'daki büyükelçilik binasında Bakan Estephan Anton Selame’ye Suudi Arabistan'ın hibesini takdim ederken (WAFA)
TT

Suudi Arabistan, Filistin hazinesine 90 milyon dolarlık destek sağladı

Prens Mansur bin Halid, Amman'daki büyükelçilik binasında Bakan Estephan Anton Selame’ye Suudi Arabistan'ın hibesini takdim ederken (WAFA)
Prens Mansur bin Halid, Amman'daki büyükelçilik binasında Bakan Estephan Anton Selame’ye Suudi Arabistan'ın hibesini takdim ederken (WAFA)

Suudi Arabistan dün, 2025 yılı için Filistin hükümetine verdiği kesintisiz destek çerçevesinde Filistin hazinesine 90 milyon dolarlık hibede bulundu.

Hibe, Suudi Arabistan'ın Amman Büyükelçisi Prens Mansur bin Halid bin Ferhan tarafından, Amman'daki büyükelçilik binasında Filistin Planlama ve Uluslararası İşbirliği Bakanı ve Maliye Bakanı Vekili Dr. Estephan Anton Selame ile yaptığı görüşme sırasında sunuldu.

Prens Mansur bin Halid, bu desteğin Suudi Arabistan liderliğinin Filistin hükümetini destekleme ve mali yükümlülüklerini yerine getirmesini sağlama konusunda yardım etme çabalarının bir parçası olduğunu açıkladı ve bunun Filistin halkının dayanıklılığını güçlendirmedeki önemini vurguladı. Bu destek, Suudi Arabistan'ın Filistin Devleti'ne sağladığı kesintisiz ekonomik, kalkınma, yardım ve insani desteğin bir uzantısı olarak, ekonomik ve insani zorluklar karşısında Filistin halkının acılarını hafifletmek ve sağlık ve eğitim başta olmak üzere hayati sektörleri desteklemek amacıyla veriliyor.

Suudi Arabistan'ın Filistin halkını ve bağımsız devlet kurma konusundaki adil ve meşru haklarını destekleme konusundaki kararlı, tarihi ve süregelen taahhüdünü vurgulayan Prens Mansur bin Halid, Filistin sorununu çözmek ve iki devletli çözümü uygulamak için New York'ta düzenlenen üst düzey uluslararası konferansın Fransa ile birlikte eş başkanlığını yürüten ülkesinin son dönemde gösterdiği siyasi çabalara atıfla bu çabaların Filistin devletinin uluslararası alanda geniş çapta tanınmasıyla sonuçlandığını belirtti.

Öte yandan Filistin Başkan Yardımcısı Hüseyin eş-Şeyh, Filistin hazinesine destek verdiği için Kral Selman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman liderliğindeki Suudi Arabistan'a derin şükran ve takdirlerini dile getirdi.

Şeyh, sosyal medya platformu X hesabından yaptığı açıklamada, bu hibenin ülkesinin yaşadığı zorlu ekonomik ve mali koşulların giderilmesine katkıda bulunacağını belirterek, Filistin halkına karşı Suudi Arabistan’ın kararlı tutumuna ve onların meşru haklarına verdiği desteğe teşekkür etti.

Filistin Planlama ve Uluslararası İşbirliği Bakanı ve Maliye Bakanı Vekili Dr. Selame ise Suudi Arabistan'ın Filistin’e verdiği kesintisiz mali ve siyasi desteğe övgüde bulunurken İsrail’in son dönemdeki politikaları çerçevesinde Filistin Devleti'nin karşı karşıya olduğu mali krizi hafifletmedeki önemini vurguladı ve Suudi Arabistan’ın Filistin halkına karşı tarihi ve sarsılmaz tutumuna derin takdirini ifade etti.

Suudi Arabistan'ın Filistin'e yönelik kararlı tarihi tutumunu, meşru haklarına ve bağımsız devletinin kurulmasına verdiği desteğe övgüde bulunan Filistinli Bakan, Filistin Yönetimi'nin, Filistin'e verdikleri kesintisiz siyasi, ekonomik ve insani destekten dolayı Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman’a şükranlarını ve takdirlerini iletti.


Trump: Ukrayna ile Rusya arasında anlaşmaya varılması için "iyi bir şans" var

Trump, Air Force One uçağında gazetecilere konuşuyor (AFP)
Trump, Air Force One uçağında gazetecilere konuşuyor (AFP)
TT

Trump: Ukrayna ile Rusya arasında anlaşmaya varılması için "iyi bir şans" var

Trump, Air Force One uçağında gazetecilere konuşuyor (AFP)
Trump, Air Force One uçağında gazetecilere konuşuyor (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump, Rusya ile Ukrayna arasında Florida'da yapılan son görüşmelerin ardından bir anlaşmaya varılmasının "yüksek ihtimal" olduğunu söyledi. Trump, elçisinin görüşmelere devam etmek üzere Rusya'ya gitmeye hazırlandığını belirtirken, Kiev'i sarsan yolsuzluk skandalının "faydalı olmadığını" ifade etti.

Trump, Air Force One uçağında gazetecilere yaptığı açıklamada, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'nin, müzakere ekibinin de başında bulunan Devlet Başkanlığı Ofisi Başkanı'nı görevden almasına neden olan yolsuzluk soruşturmasına atıfta bulunarak, "Ukrayna'nın bazı zorlu küçük sorunları var," dedi. Trump, "Ancak bir anlaşmaya varma şansımızın yüksek olduğunu düşünüyorum" ifadesini kullandı.

Miami'nin kuzeyindeki Hallandale Plajı'nda her iki tarafın da "üretken" olarak nitelendirdiği saatler süren görüşmelerin ardından, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio daha fazla çalışmaya ihtiyaç olduğunu söylerken, Kiev heyetindeki bir kaynak görüşmeleri "kolay değil" olarak nitelendirdi. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Kiev'in askeri baskılarla karşı karşıya olduğu ve iç yolsuzluk skandalına bulaştığı bir dönemde gerçekleşen görüşmeler, Trump'ın temsilcisi Steve Witkoff'un salı günü Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmesinin beklendiği Moskova ziyaretinin önünü açtı.

Washington, üç yıldan uzun süre önce başlayan çatışmayı sona erdirmek için bir plan sundu ve Moskova ve Kiev'in onayıyla bunu sonuçlandırmaya çalışıyor. Rubio daha önce gazetecilere, Witkoff ve Trump'ın damadı Jared Kushner'in de katıldığı Florida'daki görüşmelerin "çok verimli" geçtiğini, ancak "hala yapılması gereken çok iş olduğunu" söylemişti. Ukrayna heyetine Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreteri Rustem Umerov başkanlık ederken, Amerikan tarafını Rubio, Witkoff ve Kushner temsil ediyor.

Umerov ise müzakereleri överek, "verimli ve başarılı" olarak nitelendirdi. Facebook'ta Zelenskiy'e görüşmelerde kaydedilen "önemli ilerleme" hakkında bilgi verdiğini yazdı. Zelenskiy, görüşmelerin ardından X platformunda, "Görüşmelerin yapıcı bir dinamiğe sahip olması ve tüm konuların Ukrayna'nın egemenliği ve ulusal çıkarlarının güvence altına alınmasına odaklanılarak açıkça müzakere edilmesi önemlidir" diye yazdı.

Görüşmeler, Moskova'nın Ukrayna'nın başkenti Kiev ve çevresine yönelik gece saldırılarını iki gece üst üste yoğunlaştırmasının ve Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'nin kapsamlı bir yolsuzluk soruşturmasının ardından Özel Kalem Müdürü Andrey Yermak'ı görevden almasının ardından yaşanan iç siyasi karışıklıkların ortasında başladı.