Fas’ta seçmenleri etkilemek için para dağıtılmasını önleme çağrısı

İlerleme ve Sosyalizm Partisi Genel Sekreteri Nebil Ben Abdullah. (Şarku’l Avsat)
İlerleme ve Sosyalizm Partisi Genel Sekreteri Nebil Ben Abdullah. (Şarku’l Avsat)
TT

Fas’ta seçmenleri etkilemek için para dağıtılmasını önleme çağrısı

İlerleme ve Sosyalizm Partisi Genel Sekreteri Nebil Ben Abdullah. (Şarku’l Avsat)
İlerleme ve Sosyalizm Partisi Genel Sekreteri Nebil Ben Abdullah. (Şarku’l Avsat)

Fas muhalefetinin önde gelen partilerinden Fas İlerleme ve Sosyalizm Partisi’nin Genel Sekreteri Nebil Ben Abdullah, 8 Eylül'de yapılacak genel seçim kampanyası kapsamında yaptığı açıklamada partisinin nitelikli kadın ve erkek adaylarla kararlı ve güçlü bir şekilde seçimlere gittiğini söyledi. Abdullah,  seçmenleri kazanmak için paranın nasıl kullanılacağını bilen bazı çevrelere karşı demokrasinin fikir ve ilkelerini savunduklarını dile getirdi.
Abdullah, Adalet ve Kalkınma Partisi (PJD) Genel Sekreteri Sadeddin el-Osmani, Özgünlük ve Modernite Partisi (PAM) adayı Mehdi Bensaid’in yanı sıra Sosyalist Birliği adayı Bedr el Vezani ve diğer isimlerle birlikte Rabat’taki Muhit seçim bölgesinden seçimlere giriyor.
Abdullah açıklamasında, vatandaşları seçimlere katılmaya çağıran ve yolsuzlukla yüzleşmeye teşvik eden söylem nedeniyle seçimlere katılmaya karar verdiğini ancak mücadeleye girmediğini aktardı.
Abdullah, destekçilerinin yanında yaptığı açıklamada partisinin yapılacak genel seçimlerde 92 bölgenin tümünde var olacağını vurgulayarak kadınlar için belirlenen 12 bölgeye dikkat çekti. Genel Sekreter açıklamasında seçim sürecini olumsuz etkileyenleri yenmek için vatandaşların oylarına güvendiklerini belirterek seçmenleri parayla kandıranlar olduğuna işaret etti. “Gençlerin siyasete ve politikacılara olan öfkesine rağmen ciddi ve ciddi olmayan politikacılar arasında bir ayrım yapılmalı” diyerek partisinin seçimleri kazanmaya kararlı bir şekilde vatandaş ve medyanın desteğine güvendiğini kaydetti. Yetkili, Rabat seçim bölgesi için tahsis edilen dört sandalyeden birini almaya kararlı olduklarının altını çizdi.
Fas’ta seçim kampanyaları dün sabah başladı. Birçok siyasi parti adayı programlarını tanıtmak için basın toplantısı düzenledi.
PJD dün akşam pandemi sebebiyle tam anlamıyla hazırlanamayan seçim programını açıkladı. Halk Hareketi Partisi de seçim programını Sale kentindeki bir seçim mitinginde tanıttı.



HRW: İsrail’in İran’daki Evin Hapishanesi’ne saldırısı savaş suçudur

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
TT

HRW: İsrail’in İran’daki Evin Hapishanesi’ne saldırısı savaş suçudur

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)

ABD merkezli İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), İsrail'in İran'daki Evin Hapishanesi'ne düzenlediği saldırıyı savaş suçu saydı.

HRW'nin uydu görüntüleri, video kayıtları ve tanık ifadelerine dayanarak yaptığı araştırmaya göre İsrail ordusunun 23 Haziran'da düzenlediği saldırıda cezaevindeki ziyaret salonları, koğuşlar, mutfaklar, sağlık kliniği ve idari ofisler hasar aldı.

İncelemede, yaklaşık 80 mahkumun hayatını kaybettiği hapishanede "askeri hedef tespit edilemediği" belirtildi.

Raporda, saldırının cezaevine ziyaret saatinde gerçekleştirildiğine dikkat çekildi. HRW'nin Ortadoğu direktör yardımcısı Michael Page şu değerlendirmeleri yaptı:

İsrail'in 23 Haziran'da Evin Hapishanesi'ne düzenlediği saldırılarda, savaş hukuk ihlal edildi ve açık bir savaş suçu işlendi. Belirgin bir askeri hedef olmaksızın yapılan saldırılarda çok sayıda sivili öldü ve yaralandı. İsrail'in saldırısı, çoğu haksız yere tutuklanan muhalif ve aktivistlerden oluşan Evin Hapishanesi'ndeki mahkumların zaten risk altındaki yaşamlarını daha da tehlikeye attı.

Evin'e düzenlenen saldırı, İsrail ve İran arasında 12 gün süren çatışmalar sırasında gerçekleşmişti. ABD merkezli İran'daki İnsan Hakları Aktivistleri'ne (HRAI) göre İsrail'in İran'a saldırılarında 1190 kişi ölürken, 4 bin 475 kişi de yaralandı.

HRAI ayrıca İran güvenlik güçlerinin 12 günlük savaş boyunca 1596 kişiyi tutukladığı bilgisini de paylaştı.

HRW, saldırının ardından kadın mahkumların Karçak Hapishanesi'ne, erkeklerinse Büyük Tahran Merkezi Cezaevi'ne transfer edildiğini aktardı. Hak örgütü, sözkonusu hapishanelerde mahkumların çok kötü koşullarda tutulduğunu, transfer sürecinde şiddet gördüklerini savundu. Bazı mahkumların daha sonra Evin'e tekrar geri gönderildiği fakat bazılarından haber alınamadığı ifade edildi.

İsrail'in 13 Haziran'daki saldırısıyla başlayan çatışmalarda İran vakit kaybetmeden misilleme yapmıştı. ABD de devreye girerek İran'daki İsfahan, Fordo ve Natanz tesislerine 22 Haziran'da hava saldırısı düzenlemiş, operasyonda 14 "sığınak delici" GBU-57 bombası kullanılmıştı.

İran, ABD'nin saldırısına cevap olarak 23 Haziran'da Amerikan ordusunun Katar'daki El-Udeyd Hava Üssü'ne saldırmıştı. Operasyonda Tahran'ın önceden Washington'a haber verdiği ve hiçbir can kaybı yaşanmadığı aktarılmıştı.

Washington operasyonun ardından 24 Haziran'da taraflar arasında ateşkes sağlandığını duyurmuştu.

"Gazze'de yardım silah olarak kullanılmamalı"

Diğer yandan İsrail ordusu, Gazze'ye yönelik saldırı ve ablukayı sürdürüyor. Aralarında Oxfam ve Sınır Tanımayan Doktorlar'ın (MSF) da bulunduğu 100'den fazla yardım örgütü, Tel Aviv yönetimine gönderdikleri ortak mektupta bölgede yaşanan kıtlığın sonlandırılmasını istedi.

Yardım grupları, Gazze'de faaliyet göstermelerinin İsrail hükümeti tarafından engellendiğini belirtiyor. Amerika Yakındoğu Mülteci Yardımı'nın (Anera) CEO'su Sean Carroll, "Gazze'ye gönderilmeye hazır 7 milyon dolar değerinde hayat kurtarıcı yardım malzemesi var. Sadece birkaç kilometre ötedeki Aşdod'da bloke edilmiş durumda" dedi.

Tel Aviv yönetimi, yardım kuruluşlarının faaliyetlerini kısıtlayan düzenlemeleri martta yürürlüğe koymuştu.

Independent Türkçe, BBC, Guardian