Erdoğan: Karşımızda muhatap bulursak, Taliban ile de Libya gibi bir anlaşma yapmak mümkün

Fotoğraf (AA)
Fotoğraf (AA)
TT

Erdoğan: Karşımızda muhatap bulursak, Taliban ile de Libya gibi bir anlaşma yapmak mümkün

Fotoğraf (AA)
Fotoğraf (AA)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Afganistan’da hükümet kurulması ve Türkiye’nin karşısında bir muhatap bulması halinde Taliban ile askeri işbirliği anlaşması yapabileceğini bildirdi.
Erdoğan, dün Bosna-Hersek ve Karadağ ziyaretinin ardından Türkiye’ye dönüş yolculuğunda kendisine eşlik eden gazetecilerin ‘Libya ile yapılan askeri anlaşmaya benzer bir anlaşmanın Taliban ile yapılıp yapılmayacağına’ ilişkin sorusuna şöyle yanıt verdi;
“Libya gibi bir anlaşma yapmak mümkün değil diyemem. Aynı tür bir anlaşmayı yaparız. Yeter ki aynı şekilde karşımızda bir muhatap bulalım. Eğer aynı şekilde bir muhatap karşımızda olursa niye öyle bir anlaşma yapmayalım? Bizim derdimiz problem çözmek.”
Cumhurbaşkanı Kabil Büyükelçiliği’nin çalışmaları hakkında gelen bir soruya ise, iki haftadır çalışmalarını geçici olarak Kabil Havaalanında yürüttüğünü bildirerek yanıt verdi. Erdoğan yanıtına şöyle devam etti;
“Önceki gün yeniden şehir merkezindeki büyükelçilik binamıza döndüler ve faaliyetlerine buradan devam ediyorlar. Şu anki planımız bu şekilde diplomatik varlığımızın sürdürülmesi yönünde. Planlarımızı güvenlik durumuyla ilgili gelişmelere göre sürekli güncelliyoruz. Tüm ihtimallere karşı gerekli alternatif planlarımızı hazır tutuyoruz. Personelimizin güvenliği önceliğimizdir.”
Afganistan’daki süreci hassasiyetle izlemeleri gerektiğine vurgu yapan Cumhurbaşkanı, “İşte bakın hiç umulmadık anda 200’e yakın insan öldü. Ölenlerin içinde Taliban mensupları da var. Edinilen istihbarata göre, tamamıyla DEAŞ Horasan deniliyor. Biz burada süreci dikkatle takip etmeliyiz” dedi.
Türkiye’nin 20 yıldır Afganistan’a alt yapı ve üst yapı dahil türlü desteği verdiğini dile getiren Cumhurbaşkanı, “Ama gel gör ki, Afganistan’ın kuzeyinde Taliban çok ciddi hasarlar verdi. Biz de bu noktada yardımcı olmak isteriz. Türkiye’nin belli bir birikimi var, belli bir altyapısı var. Bu birikim ve altyapıyla yardımcı olmak isteriz. Ama yardımcı olabilmek için de kapıların bir açılması lazım. Onun için de şu anda bizim istihbaratımızın Taliban muhataplarıyla görüşmeleri oluyor. Bunun dışında güneyde bazı ülkelerde bir araya gelmek suretiyle görüşmeler oluyor. Biz Afganistan'ın birliğine, beraberliğine her türlü desteği vermeye hazırız. Yeter ki Afganistan tarafından da bu anlamda o yaklaşımı görelim” diye konuştu.
Öte yandan, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Katar Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ve Katar Savunma Bakanı Halid bin Muhammed el-Atiyye ile dün video konferans aracılığıyla bir görüşme gerçekleştirdi.
Milli Savunma Bakanlığı’nın açıklamasına göre, görüşmede Afganistan’daki gelişmeler ele alındı.
Çavuşoğlu dün ayrıca Türkiye’yi ziyaret eden Alman mevkidaşı Heiko Maas ile Afganistan’daki durum, Kabil’deki havaalanının güvenliğinin sağlanması ve açık tutulmasının yolları hakkında görüştü.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, ayrıca ABD’li mevkidaşı Blinken ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirerek, Afganistan’daki son durumu değerlendirdi.
Blinken görüşmenin ardından Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “Türk Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Afganistan’dan güvenli ve düzenli bir tahliye sağlamak için devam eden ortak çabalarımız hakkında bugün tekrar konuştum. Türkiye, önemli bir NATO müttefikidir, ortaklığı için minnettarız” ifadelerini kullandı.



İki video Suriye Adalet Bakanı'nın görevden alınması çağrılarına yol açtı

Videolardan birinde el-Veysi olayı cep telefonuyla kaydederken görülüyor, ikinci videoda ise infaz kararını okuyor. (Getty Images)
Videolardan birinde el-Veysi olayı cep telefonuyla kaydederken görülüyor, ikinci videoda ise infaz kararını okuyor. (Getty Images)
TT

İki video Suriye Adalet Bakanı'nın görevden alınması çağrılarına yol açtı

Videolardan birinde el-Veysi olayı cep telefonuyla kaydederken görülüyor, ikinci videoda ise infaz kararını okuyor. (Getty Images)
Videolardan birinde el-Veysi olayı cep telefonuyla kaydederken görülüyor, ikinci videoda ise infaz kararını okuyor. (Getty Images)

İnsan hakları örgütleri, Suriye’deki yeni yönetimin Adalet Bakanı Şadi el-Veysi'nin 2015 yılında internette dolaşan iki videoda iki kadının infazı sırasında hazır bulunduğunun görülmesi üzerine Suriye'nin yeni yetkililerini soruşturma yapmaya çağırdı.

Son günlerde iki video sosyal medya kullanıcıları tarafından yaygın bir şekilde paylaşıldı. Bu videolardan birinde, silahlı adamlar fuhuş yapmakla suçlanan peçeli bir kadından sokak ortasında diz çökmesini istiyor, ardından içlerinden biri kadını başından vurarak öldürüyor.

Ölüm cezası

Diğer videoda ise silahlı bir kişi, fuhuş suçlamasıyla hakkında ölüm kararı verilen bir kadını infaz kararı okunduktan sonra başından vuruyor.

İlk videoda el-Veysi'nin olayı cep telefonuyla çektiği görülürken, ikinci videoda el-Veysi'nin infaz kararını okuması ağır eleştirilere ve görevden alınması çağrılarına yol açtı.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) Direktörü Rami Abdurrahman, el-Veysi'nin söz konusu iki videoda yer aldığını doğruladı. Abdurrahman, el-Veysi'nin o dönemde, ertesi yıl El Kaide'den ayrıldığını ve adını Heyetu Tahriru’ş-Şam (HTŞ) olarak değiştirdiğini açıklayan Nusra Cephesi'nin şeriat yargıcı olduğunu söyledi.

Muhalif gruplar

HTŞ, Aralık 2024'te Devlet Başkanı Beşşar Esed'in devrilmesine yol açan muhalif saldırıya liderlik etmişti.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığı habere göre  el-Veysi'nin videoda yer almasıyla ilgili sorusuna yeni Suriye yönetiminden bir kaynak ‘şu anda yorum yapılamayacağını’ söyledi.

İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün (HRW) Ortadoğu ve Kuzey Afrika araştırmacısı Hibe Zeydan, el-Veysi'nin iki kadının sahada infaz edilmesinde açıkça yer almasının ‘hesap verebilirlik ve adaletle ilgili karmaşık soruları gündeme getirdiğini’ söyledi ve ‘şeffaf ve bağımsız bir soruşturmanın kritik önemde olduğunu’ bildirdi. Zeydan, iki videonun yayınlanmasına rağmen el-Veysi'nin hükümetteki rolünün devam etmesinin ‘yönetimin adalet ve hesap verebilirlik konusundaki kararlılığı hakkında rahatsız edici bir mesaj verdiğini’ belirtti.

HTŞ ve El Kaide

HTŞ yıllar önce El Kaide ile bağlarını koparmış olsa da birçok Suriyeli, yetkililerin çeşitli Suriyeli bileşenlere ve uluslararası topluma yönelik güven verici mesajlarına rağmen, grubun bileşenleri dışlayan ve kadınların rolünü marjinalleştiren katı bir dini rejim kurma yolunda ilerlediğinden endişe ediyor.

Suriye Adalet ve Hesap Verebilirlik Merkezi (SJAC) Direktörü, el-Veysi'nin görevden alınması çağrısında bulunarak, adalet bakanı olarak atanmasını bir ‘skandal’ olarak nitelendirdi. “Bu, Suriye'deki ve ötesindeki herkese en kötü mesajı gönderiyor. Bunlar sadece iki video ve işler aslında bundan daha kötü olabilir” diyen SJAC Direktörü, benzer olayların Suriye'deki yeni yönetimin ‘gerçek bir geçiş dönemi adaleti sürecine girmekten’ kaçınmasına yol açabileceğine dair korkularını dile getirdi.

Suriyelilerin öfkesi

Beşşar Esed'in 8 Aralık 2024'te devrilmesinin ardından Şam'ı ziyaret eden uluslararası delegeler, ülkedeki siyasi sürecin kapsayıcı olmasının ve sivil haklar ile temel özgürlüklere saygı gösterilmesinin önemini yineledi.

Her iki video da sosyal medyada Suriyeliler arasında öfkeye yol açtı.

Feminist aktivist Ruveyde Kenan Facebook hesabında şunları yazdı: “Şu anda ihtiyaç duyulan şey Adalet Bakanı Şadi el-Veysi'nin görevden alınmasıdır. Çünkü kendisi Suriye'nin, Suriyelilerin ve Suriyeli kadınların geleceği için bir felakettir.”