İran'da eski Cumhurbaşkanı Ruhani hakkında Meclis'e sunulan şikayet mektubunu "500 binden fazla" kişi imzaladı

İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani dün hükümet toplantısı sırasında konuşurken (İran Cumhurbaşkanlığı)
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani dün hükümet toplantısı sırasında konuşurken (İran Cumhurbaşkanlığı)
TT

İran'da eski Cumhurbaşkanı Ruhani hakkında Meclis'e sunulan şikayet mektubunu "500 binden fazla" kişi imzaladı

İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani dün hükümet toplantısı sırasında konuşurken (İran Cumhurbaşkanlığı)
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani dün hükümet toplantısı sırasında konuşurken (İran Cumhurbaşkanlığı)

İran'da 500 binden fazla kişinin önceki hükümet döneminde ajanların istihdam edilmesi, nükleer sanayi ve yerli üretime zarar verilmesi gibi suçlamalarla eski Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani hakkında Meclis'e şikayette bulunduğu bildirildi.
İran'ın yarı resmi Fars Haber Ajansı'na göre, eski Cumhurbaşkanı Ruhani hakkında Meclis 90. Madde Komisyonu'na şikayet mektubu yazıldı.
500 binden fazla kişinin imzaladığı söylenen mektupta, önceki Cumhurbaşkanı Ruhani hakkında "kritik hükümet kadrolarında çifte vatandaşlığa sahip ajanların istihdam edilmesi", "ulusal para biriminin değerinin düşmesine yol açacak politikalar izlenmesi", "istihdam ve yerli üretime zarar verilmesi" ve "yaptırımların tamamen kaldırılacağı vaadiyle nükleer anlaşmanın imzalanarak ülkenin nükleer sanayisine zarar verilmesi" gibi birçok suçlamaya yer verildi.
İran Anayasası'nın 90'ıncı maddesine göre, yasama, yürütme ve yargı organlarının çalışmalarından şikayeti olan herkes şikayetini yazılı olarak Meclis'e iletebiliyor. Meclis de bu şikayetlere belirlenen süre içerisinde cevap vermekle yükümlü tutuluyor.
İran ile ABD, Çin, Fransa, Almanya, Rusya ve İngiltere arasında 2015'te uluslararası yaptırımların kaldırılması karşılığında Tahran'ın nükleer faaliyetlerinin düzenlendiği ve denetim altına alındığı bir anlaşma imzalanmıştı.
Eski ABD Başkanı Donald Trump'ın göreve gelmesinin ardından Washington, 8 Mayıs 2018'de nükleer anlaşmadan tek taraflı çekilerek, İran'a yeniden yaptırım uygulamaya başlamıştı. "Tarihin en ağır yaptırımları" olarak adlandırılan yaptırımların devreye girmesiyle İran, ekonomik açıdan ciddi sorunlarla karşılaşmıştı.
Meclis Başkanı Muhammed Bakır Kalibaf başta olmak üzere muhafazakar siyasetçiler, Ruhani hükümetini ülkeyi kötü yönettiği gerekçesiyle eleştiriyordu.
Ruhani ise 23 Eylül 2020'de Bakanlar Kurulu'nda yaptığı konuşmada, "ekonomik savaş" olarak nitelediği yaptırımlardan kaynaklı sorunların yükünün sadece hükümetin değil tüm devletin omuzlarında olduğunu savunmuştu.
İran'a yönelik yaptırımların kaldırılması karşılığında Tahran'ın nükleer programının denetim altına alındığı 2015'te imzalanan nükleer anlaşmanın ülkenin nükleer kazanımlarını ortadan kaldırdığını savunan bazı muhafazakarlar ise eski Cumhurbaşkanı Ruhani ile önceki Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif'in nükleer anlaşma nedeniyle yargılanacağını savunuyordu.



İran Cumhurbaşkanı'nın yokluğunda süreç nasıl işleyecek?

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve yardımcısı Muhammed Muhbir (Tesnim)
İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve yardımcısı Muhammed Muhbir (Tesnim)
TT

İran Cumhurbaşkanı'nın yokluğunda süreç nasıl işleyecek?

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve yardımcısı Muhammed Muhbir (Tesnim)
İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve yardımcısı Muhammed Muhbir (Tesnim)

İran anayasası, İran cumhurbaşkanının herhangi bir nedenle iki ay süreyle yetkilerini kullanamaması durumunda, İran cumhurbaşkanlığının görevlerini geçici bir komitenin üstlenmesini öngörüyor.

131. maddeye göre başkanın ölümü, yokluğu, iki ayı aşan hastalık veya görev süresinin dolması ve yeni cumhurbaşkanının seçilmemesi halinde, cumhurbaşkanının görevlerini bir komisyon üstlenecek.

İran Cumhurbaşkanı Yardımcısı, Rehber'in onayıyla, Meclis Başkanı ve Yargı Başkanının da yer aldığı bir komiteye başkanlık ediyor. Cumhurbaşkanı Yardımcısı, 50 gün içinde başkanlık seçimlerini düzenlemekle yükümlü olacak.

131. maddeye göre Rehber, cumhurbaşkanı yardımcısının yetkilerini gerektiği gibi kullanamaması halinde cumhurbaşkanının tüm yetkilerini doğrudan şahsen üstlenebilir veya yeni bir yetkili atayabilir.

İran Anayasası'nın 113. Maddesine göre İran Cumhurbaşkanı'nın, Rehber'den sonra ülkede en yüksek yetkili olduğunu ve Rehber ile ilgili konular hariç, Anayasa'nın uygulanmasından ve yürütme organını (hükümeti) yönetmekten sorumludur.

Bu, İran'ın başbakanlık görevini devralmak üzere geçici bir komite kurma durumu ile üçüncü kez karşı karşıya kalmasıdır.

İlki, İran devriminin ilkelerine ihanet ettiği gerekçesiyle Rehber Humeyni tarafından görevden alınan eski Cumhurbaşkanı Ebu'l Hasan Beni Sadr’ın görevden alınmasının ardından gerçekleşti. Beni Sadr 1979 devriminden sonra İran'ın ilk seçilmiş cumhurbaşkanıydı. Paris'te sürgünde iken Ekim 2021'de öldüğünde 88 yaşındaydı. Komitenin çalışmaları 22 Haziran 1980'den aynı yılın 2 Ağustos'una kadar yaklaşık iki ay sürdü.

İkincisi, 30 Ağustos 1981 tarihinde İran Başbakanı Muhammed Ali Recai'nin suikasta uğramasının ardından kurulmuştur. Komisyon, Başbakanlık binasının bombalanmasından birkaç saat sonra çalışmalarına başladı ve 9 Ekim 1981 tarihine kadar devam etmiştir.