Prens Andrew, New York'ta kendisine yönelik açılan cinsel saldırı davasının mahkeme belgelerini teslim aldı

Prens Andrew, geçen Nisan ayında babası Prens Philip'in cenazesinde (Reuters)
Prens Andrew, geçen Nisan ayında babası Prens Philip'in cenazesinde (Reuters)
TT

Prens Andrew, New York'ta kendisine yönelik açılan cinsel saldırı davasının mahkeme belgelerini teslim aldı

Prens Andrew, geçen Nisan ayında babası Prens Philip'in cenazesinde (Reuters)
Prens Andrew, geçen Nisan ayında babası Prens Philip'in cenazesinde (Reuters)

İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth'in oğlu Prens Andrew hakkındaki cinsel saldırı davaları ülkeyi çalkalamaya devam ediyor.
ABD’de 18 yaşından küçük kızlara cinsel istismarda bulunduğu ve fuhuş ağı oluşturduğu suçlamasıyla tutuklanan ve hapishanede intihar eden milyarder iş adamı Jeffrey Epstein'ın mağdurlarından Virginia Roberts, Prens Andrew’a kendisine cinsel saldırıda bulunduğu gerekçesiyle dava açmıştı.
Prens Andrew mahkeme belgelerini dolaylı yoldan teslim aldı. Mahkeme belgelerinin bir kopyası 27 Ağustos'ta Windsor Kraliyet Sarayı'ndaki evine Prens'in olmadığı bir zamanda teslim edildi.
Kraliçe Elizabeth'in oğlu Prens Andrew'la, 2001 yılında 17 yaşındayken cinsel ilişkiye zorlandığı iddiasını ortaya koyan Roberts, ilk kez geçtiğimiz günlerde mahkemeye başvurdu. Epstein'ın talimatıyla Prens Andrew'la bir araya geldiğini söyleyen Roberts, üç kez cinsel ilişkiye zorlandığını savundu.
AFP'nin aktardığına göre, Kraliçe II. Elizabeth'in en sevdiği oğlu olarak bilinen Prens Andrew'un medya ofisi konu hakkında herhangi bir açıklamada bulunmadı.
Epstein’ın mağdurları arasında yer alan 38 yaşındaki ABD’li Virginia Giuffre de 2001’de 17 yaşındayken İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth’in ortanca oğlu Prens Andrew ile birkaç kez cinsel ilişkiye zorlandığını öne sürdü. Giuffre, 9 Ağustos'ta Manhattan'daki federal mahkemeye başvurarak prens hakkında cinsel saldırı davası açmıştı.



ABD istihbaratından Trump'ı yalanlayan Venezuela raporu

ABD, Tren de Aragua ve MS-13 gibi çetelere mensup olduğunu savunduğu kişileri El Salvador'a göndermişti (Reuters)
ABD, Tren de Aragua ve MS-13 gibi çetelere mensup olduğunu savunduğu kişileri El Salvador'a göndermişti (Reuters)
TT

ABD istihbaratından Trump'ı yalanlayan Venezuela raporu

ABD, Tren de Aragua ve MS-13 gibi çetelere mensup olduğunu savunduğu kişileri El Salvador'a göndermişti (Reuters)
ABD, Tren de Aragua ve MS-13 gibi çetelere mensup olduğunu savunduğu kişileri El Salvador'a göndermişti (Reuters)

ABD'de Ulusal İstihbarat Konseyi'nin 7 Nisan tarihli değerlendirmesi basına yansıdı. 

Raporda, Venezuela'daki yetkililerin Tren de Aragua çetesinin eylemlerini kendi topraklarında ya da ABD'de yönetmediğinin düşünüldüğü bildirildi. Bazen çetenin faaliyetlerine göz yumulsa da Nicolás Maduro rejiminin Tren de Aragua'yı bir güvenlik tehdidi olarak gördüğü vurgulandı. 

Seçim kampanyasında düzensiz göçmenleri toplu şekilde sınır dışı etme vaadi veren Donald Trump, bu sözünü gerçekleştirmek için Yabancı Düşmanlar Yasası'nı kullandı. Amerikan basını, gizliliğinin kaldırılmasıyla erişilen istihbarat raporunun, ABD Başkanı'nın bu yasayı kullanma gerekçesini çürüttüğünü vurguluyor. 

18. yüzyıldan kalma yasayı yürürlüğe sokan Trump, Tren de Aragua çetesinin Venezuela'daki Nicolás Maduro rejiminin emriyle ABD'yi istila etmeye çalıştığını savunuyor. 

Bunun için kanıt göstermeyen ABD lideri, çete üyesi olduğu iddia edilen pek çok göçmenin düzgün bir yargı sürecinden geçmeden El Salvador'daki bir cezaevine gönderilmesini bu yasayla sağladı. 

1798 tarihli Yabancı Düşmanlar Yasası, Başkan'a belgesiz göçmenleri hedef alma ve sınır dışı etme konusunda olağanüstü yetkiler veriyor. Bu yasa, 1812 Savaşı, I. Dünya Savaşı ve II. Dünya Savaşı dönemlerinde "aktif yabancı düşmanların" ülkeden çıkarılması amacıyla kullanılmıştı.

Çok sayıda Venezuela yurttaşını uçaklarla bindirip El Salvador'daki yüksek güvenlikli bir mega hapishaneye gönderen ABD yönetimine sonrasında mahkemeler engel oldu.  

Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği (ACLU) Venezuelalıların ABD'ye geri getirilerek normal bir şekilde yargılanmasını verdiği dava dilekçesinde talep ediyor.

Venezuela İçişleri Bakanı Diosdado Cabello, 21 Mart'ta Telegram hesabından yaptığı paylaşımda, El Salvador'daki yüksek güvenlikli cezaevine gönderilen göçmenlerin Tren de Aragua çetesine üye olmadığını belirtmişti.

Cabello, Venezuela polisinin 2023'te düzenlediği kapsamlı baskınlar sonucu sözkonusu çetenin çökertildiğini savunmuştu.

Independent Türkçe, New York Times, Washington Post