Kör noktadan gelen devasa asteroit kimse göremeden Dünya'nın yakınından geçti

Asteroidin saatte yaklaşık 85 bin kilometre hızla ilerlediği bildirildi (NASA)
Asteroidin saatte yaklaşık 85 bin kilometre hızla ilerlediği bildirildi (NASA)
TT

Kör noktadan gelen devasa asteroit kimse göremeden Dünya'nın yakınından geçti

Asteroidin saatte yaklaşık 85 bin kilometre hızla ilerlediği bildirildi (NASA)
Asteroidin saatte yaklaşık 85 bin kilometre hızla ilerlediği bildirildi (NASA)

Dünya'nın yakınından geçen ve kimsenin görmediği asteroit ancak geçişinden bir gün sonra fark edildi.
2021 SG adlı asteroit 16 Eylül'de Dünya'nın 246 bin kilometre yakınından geçti.
NASA'dan yapılan açıklamaya göre asteroit, Güneş yönünden geldiği için yaklaşırken görülemedi.
Gökbilimciler, asteroidi ancak bir gün sonra 17 Eylül'de, ABD'nin Kaliforniya eyaletindeki Palomar Rasathanesi'nde bulunan teleskoplarla tespit edebildi.  
NASA Güneş Sistemi Elçisi Eddie Irizarry, asteroidin 2013'de Rusya'nın Çelyabinsk bölgesine düşen 17 metre çapındaki asteroitten yaklaşık 4 kat daha büyük olduğunu belirtti. Uzmanlara göre 2021 SG'nin çapı tahmini olarak 42-94 metre arasında. Ortalama ölçümlerdeyse asteroidin çapının 68 metre olduğu ifade edildi.
Çelyabinsk'e düşen asteroidin yarattığı şok dalgaları nedeniyle en az bin 500 kişi yaralanmış, 300 milyon lirayı aşan maddi hasar oluşmuştu. Bu asteroit de benzer şekilde Güneş yönünden geldiği için bilim insanları tarafından tespit edilememişti.
Öte yandan gökbilimciler, bu durumun ileride benzer sorunlar yaratmaması için çalışmalarını sürdürüyor.
NASA, 2026'da NEO Surveyor adlı bir uzay gemisini Dünya'yla Güneş arasındaki kör noktaya göndererek, Dünya'dan görülemeyen nesnelerin tespit edilmesini sağlamayı planlıyor.
Independent Türkçe, Cnet, Earthsky



Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
TT

Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Yeni bir araştırmaya göre, çığır açan bir gen tedavisi tek bir enjeksiyonla insanlardaki işitme kaybını birkaç hafta içinde tersine çevirebiliyor.

İsveç'in Karolinska Enstitüsü'nden araştırmacılar son teknoloji tedavinin, doğuştan sağırlığı veya ileri derecede işitme bozukluğu olan çocuk ve yetişkinlerin işitme yetisini iyileştirdiğini ve klinik bir deneyde 7 yaşındaki bir çocuğun duyma becerisini neredeyse tamamen geri kazandığını açıkladı.

Hakemli dergi Nature Medicine'da detaylandırılan klinik çalışma, OTOF geninin sağlıklı bir kopyasının iç kulağa enjekte edilmesiyle 10 katılımcının tümünün işitmesinin gelişme gösterdiğini ortaya koydu.

Küçük ölçekli deney, OTOF adı verilen bir gendeki mutasyonlar sonucu genetik sağırlık veya ileri seviye işitme bozukluğundan muzdarip kişileri içeriyordu.

Bu mutasyonlar, ses sinyallerinin kulaktan beyne iletilmesinde kilit rol oynayan otoferlin proteininin eksikliğine neden oluyor.

Araştırmacılar tedavinin en çok çocuklarda işe yaradığını belirtse de yetişkinlere de fayda sağlayabileceğini söylüyor.

Deneyde adeno ilişkili virüsün sentetik ve zararsız bir versiyonu kullanılarak düzgün işleyen bir OTOF geni tek bir enjeksiyonla iç kulağa verildi.

Tedavinin etkileri hastaların çoğunda belirgin biçimde görülürken, işitme yetisi sadece bir ay sonra hızla iyileşti.

Araştırmacılar 6 ay sonra tüm katılımcılarda işitmede önemli ölçüde iyileşme kaydedildiğini ve algılanabilir ortalama ses seviyesinin 106 desibelden 52 desibele düştüğünü belirtiyor.

Çalışmada tedaviye en iyi yanıt verenlerin 5 ila 8 yaşındakiler olduğu tespit edildi.

7 yaşındaki bir kız çocuğu işitme yetisini neredeyse tamamen hızla geri kazandı ve 4 ay sonra annesiyle günlük konuşmalar yapabilmeye başladı.

Karolinska Enstitüsü'nden çalışmanın ortak yazarı Maoli Duan, "Bu yöntem ilk kez ergenler ve yetişkinlerde test edildi" diyor.

Katılımcıların çoğunda işitme duyusunun büyük ölçüde iyileşmesi, yaşam kaliteleri üzerinde derin bir etki yaratabilir. Şimdi bu etkinin ne kadar kalıcı olduğunu görmek için bu hastaları takip edeceğiz.

Araştırmacılar ayrıca tedavinin güvenli olduğunu ve iyi tolere edildiğini de saptadı. Katılımcılar 6-12 aylık takip süresinde herhangi bir ciddi yan etki bildirmedi.

En yaygın reaksiyon, bir tür akyuvar olan bağışıklık sistemi nötrofillerinin sayısındaki azalmaydı.

"OTOF sadece başlangıç" diyen Dr. Duan, araştırmacıların GJB2 ve TMC1 gibi diğer yaygın sağırlık genleri üzerinde de çalıştığını ekliyor.

Bunların tedavisi daha karmaşık ancak bugüne kadarki hayvan deneyleri umut verici sonuçlar ortaya koyuyor. Farklı genetik sağırlık türlerinden muzdarip hastaların bir gün tedavi görebileceğine güvenimiz tam.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news