Suudi Arabistan - Suriye ilişkilerine dönüş tarihi yaklaşıyor mu?

Şam'daki Riyad Büyükelçiliği’nde bakım yapılması, bu yöndeki umutları yeşertti. Ancak gözlemciler söz konusu bakımın periyodik olarak yürütülen bir prosedür olduğu görüşünde.

Gözlemciler, Suriye'nin bu yıl sonundan önce Arap Birliği'ndeki koltuğuna geri dönmesini bekliyor (AFP)
Gözlemciler, Suriye'nin bu yıl sonundan önce Arap Birliği'ndeki koltuğuna geri dönmesini bekliyor (AFP)
TT

Suudi Arabistan - Suriye ilişkilerine dönüş tarihi yaklaşıyor mu?

Gözlemciler, Suriye'nin bu yıl sonundan önce Arap Birliği'ndeki koltuğuna geri dönmesini bekliyor (AFP)
Gözlemciler, Suriye'nin bu yıl sonundan önce Arap Birliği'ndeki koltuğuna geri dönmesini bekliyor (AFP)

Mustafa Rüstem
Şam’da Arap diplomatların çalışmalarına geri dönecekleri, 11 yıllık aranın ardından büyükelçiliklerin kapılarını yeniden açacaklarına dair haberlerin sayısı arttı. Haberlerde en fazla öne çıkan başlık ise Şam’daki Riyad Büyükelçiliği’nin açılacağıydı.
Büyükelçilikte belirli aralıklarla yapılan bakımlar ve üst düzey isimler arasında düzenlenen toplantılar, son dönemde gergin ilişkilerdeki çatlağı giderme yönünde cesaret verici işaretler olarak gösterildi. Bu iddianın desteklenmesi için kullanıldı.
Ancak gözlemciler, yapılan bu bakımların yalnızca periyodik olarak yürütülen prosedürler olduğunu savunuyor.
Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı araştırmada, 22 Ocak 2012'de faaliyetlerine son verilmesinden bu yana büyükelçiliğe ilişkin herhangi bir gelişme yaşanıp yaşanmadığı mercek altına alındı.

Arap Birliği’ne dönüş
Diplomatik gözlemciler, Şam'ın Kasım 2011'de üyeliğinin dondurulduğu Arap Birliği'ndeki koltuğuna bu yıl sonu gelmeden geri döneceği görüşünde. Aynı zamanda tüm diplomatik misyonların açılacağı, Şam'ın Arap Birliği’nin bir sonraki konsey toplantısına katılacağı yönünde de beklentiler mevcut.
Diğer yandan son zamanlarda düzenlenen bazı resmi toplantılar, Suriye diplomasisinin yaşadığı toparlanmayı ortaya koyar nitelikte. Bunlardan en önemlisinde, Suriye Dışişleri Bakanı Faysal Mikdad ve Mısırlı mevkidaşı Samih Şukri geçen 10 yılın ardından ilk defa 76. Genel Kurul görüşmeleri kapsamında New York'ta bir araya geldi. Görüşmede Mısırlı Bakan, Suriye meselesinin çözülmesi gerektiğini ima etti.
Suriye Halk Meclisi Arap ve Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Boutros Marjana, Independent Arabia’ya şu demeci verdi:
“Suriye'nin Arap Birliği’ndeki koltuğuna dönüşü yakın değil;. Ancak en nihayetinde bu gerçekleşecek. Zira Arap ülkeleri arasındaki yakınlaşma hem Araplar hem de tüm taraflar için iyidir; uyumsuzluk ise zayıflığa yol açar. İlk başta her zamanki temsil düzeyinde olmayan ofisler veya maslahatgüzarlarla sınırlı olsa dahi diplomatik misyonların dönüşü konusunda iyimserim.”
Mikdad’ın New York’taki görüşmelerinin Arap yakınlaşmasının çıkarına olduğunun altını çizen Marjana, gayri resmi toplantıların da önemli olduğunu vurguladı. Suriye dosyasına yeni, daha olumlu bir yaklaşımla göz atılabileceğini kaydetti.

Beklentiler
Diğer yandan siyasi arenada diplomatik düzeyde ekonomik atılımlara yol açacak bir atılım bekliyor. Zira ülke, Avrupa ve ABD’nin uyguladığı yaptırımların ve Kongre tarafından Aralık 2019'da onaylanan Sezar (Caesar) Suriye Sivil Koruma Yasası gibi oldukça katı yasaların uygulanmasın ardından büyük bir çöküş yaşadı.
Suriye muhalefeti söz konusu yasayı, 2015 tarihli Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) 2254 sayılı kararına dayanarak Şam hükümetine baskı yapılması ve siyasi bir çözüm dayatılması için gerekli görüyor. 2254 sayılı karar, Suriye liderliğindeki bir sürecin temeli olarak, terörle mücadele stratejisiyle birlikte siyasi görüşmeler yürütülmesine, bir takvimin belirlenmesine, yeni anayasanın hazırlanma sürecine ve seçimlere odaklanıyor.
Bahreyn gibi birçok Arap ve Körfez büyükelçiliği Şam’daki çalışmalarını sürdürüyor. Abu Dabi 2018 yılında büyükelçiliğini açtığından bu yana Suriye, Suudi Arabistan Büyükelçiliği’nin de kapılarını açmasını, Umman ile Şam arasındaki dostluğun kurulmasını, ayrılığın sona erdirilmesini ve kara geçişlerinin açılarak uçuşlara da başlanmasını bekliyor.
Suriyeli yetkililerin Arap Gazeteciler Birliği'nin Riyad'daki toplantısının oturum aralarında bir basın heyeti ile bir araya gelmesi ve Suriye Turizm Bakanı Rami Martini'nin 25 Mayıs'ta bir Arap toplantısına katılmak üzere Suudi Krallığı’na yaptığı ziyaret ilişkilerin yeniden tesis edilmesinin önünü açtı.
Diğer yandan siyasi arenada Riyad ile Tahran arasındaki müzakerelerin sonuçlarına ilişkin de bir beklenti de mevcut. Nitekim iki ülke arasındaki gerilimi azaltma yönündeki görüşmelerin dördüncü turu 21 Eylül'de sona ermişti. Suriye’de yaşanan sürece de yansıyacak olan bu gelişmenin, ülke topraklarında savaşan İranlı gruplar ve onların barışçıl bir çözüme katılımları ile ilgili birçok sorunu çözebileceği öne sürülüyor.



Suudi Aramco, ABD’li şirketlerle, 30 milyar doları aşan anlaşmalar imzaladı

Suudi Aramco Başkanı ve CEO’su Mühendis Amin bin Hasan en-Nasır, Washington’da düzenlenen bir panelde konuştu  (Şarku’l Avsat)
Suudi Aramco Başkanı ve CEO’su Mühendis Amin bin Hasan en-Nasır, Washington’da düzenlenen bir panelde konuştu (Şarku’l Avsat)
TT

Suudi Aramco, ABD’li şirketlerle, 30 milyar doları aşan anlaşmalar imzaladı

Suudi Aramco Başkanı ve CEO’su Mühendis Amin bin Hasan en-Nasır, Washington’da düzenlenen bir panelde konuştu  (Şarku’l Avsat)
Suudi Aramco Başkanı ve CEO’su Mühendis Amin bin Hasan en-Nasır, Washington’da düzenlenen bir panelde konuştu (Şarku’l Avsat)

Suudi Aramco, ABD’li büyük şirketlerle toplam değeri 30 milyar doları aşan 17 mutabakat zaptı ve anlaşmalar imzaladığını açıkladı. Şirketin yaptığı anlaşmalar, Aramco’nun bağlı kuruluşları üzerinden yürütülecek.

Bu duyuru, Mayıs ayında açıklanan yaklaşık 90 milyar dolar değerindeki 34 mutabakat zaptı ve anlaşmanın devamı niteliğinde. Böylece Aramco’nun ABD’li şirketlerle potansiyel iş birliği hacmi yaklaşık 120 milyar dolara ulaştı.

Aramco tarafından yapılan açıklamaya göre anlaşmalar; LNG (sıvılaştırılmış doğal gaz), finansal hizmetler, ileri seviye araç üretimi, tedarik ve satın alma alanlarını kapsıyor. Anlaşmalar, Washington’da düzenlenen 2025 ABD-Suudi Yatırım Forumu kapsamında duyuruldu.

Aramco Başkanı ve CEO’su Amin Nasser, ABD şirketlerinin 1933’teki kuruluş döneminden bu yana Aramco’nun büyümesinde kritik rol oynadığını belirterek, imzalanan yeni anlaşmaların inovasyon ve büyüme için yeni fırsatlar yaratacağını ifade etti.

Yeni mutabakat zaptı ve anlaşmaların detayları

LNG (Sıvılaştırılmış Doğal Gaz):

MidOcean Energy: Lake Charles LNG projesine olası yatırım için mutabakat zaptı.

Commonwealth LNG: Louisiana’daki LNG tesisi projesi ve Aramco Trading’in LNG ve gaz satın alma olasılığı.

Tedarik ve Hizmetler:

SLB, Baker Hughes, McDermott, Halliburton, Nesser, KBR, Flowserve, NOV, Worley ve Fluor gibi ABD’li şirketlerle yüksek kaliteli malzeme ve profesyonel hizmet tedariki için çeşitli anlaşmalar imzalandı.

İleri Seviye Araç Üretimi:

Sciencesko: Karbon fiber ve ileri kompozit malzemelerin yerel üretimini değerlendirmek için mevcut mutabakat zaptı uzatıldı.

Finansal Hizmetler:

Loomis Sayles, Blackstone, PGIM: Varlık yönetimi ve yatırım alanında ortaklık.

JPMorgan: Nakit yönetimi alanında stratejik iş birliği.


ABD-Suudi Arabistan Yatırım Forumu Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın katılımıyla başladı

ABD-Suudi Arabistan Yatırım Forumu Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın katılımıyla başladı
TT

ABD-Suudi Arabistan Yatırım Forumu Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın katılımıyla başladı

ABD-Suudi Arabistan Yatırım Forumu Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın katılımıyla başladı

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman’ın Amerika Birleşik Devletleri’ne gerçekleştirdiği ziyaret kapsamında, ABD-Suudi Arabistan Yatırım Forumu bugün Washington’daki Kennedy Center’da düzenlediği programa katıldı. Ziyaretin ikinci gününde düzenlenen forumda, çok sayıda Amerikan şirketi yer alırken, bazı şirketler Suudi Arabistan’da yeni yatırımlar yapacaklarını açıkladı.

Veliaht Prens, forum öncesinde ve sonrasında birçok büyük Amerikan şirketinin üst düzey yöneticileriyle bir araya geldi.

Öte yandan, ABD Başkanı Donald Trump, dün yaptığı açıklamada Suudi Arabistan’ı “NATO dışı başlıca müttefik” olarak tanımladığını duyurdu. Trump, “Suudi Arabistan ile büyük ortaklığımız, iki ülkenin çıkarları doğrultusunda ilerlemeye devam edecek” ifadelerini kullandı.


Suudi-Amerikan yapay zekâ ortaklığı yeni tıbbın yol haritasını çiziyor

Suudi Arabistan ile ABD arasındaki ‘silikon köprü’
Suudi Arabistan ile ABD arasındaki ‘silikon köprü’
TT

Suudi-Amerikan yapay zekâ ortaklığı yeni tıbbın yol haritasını çiziyor

Suudi Arabistan ile ABD arasındaki ‘silikon köprü’
Suudi Arabistan ile ABD arasındaki ‘silikon köprü’

Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın Beyaz Saray ziyareti, sadece geçici bir siyasi toplantı değil, Riyad ile Washington arasındaki diyaloğun geleneksel diplomasi dilinden geleceğin diline geçtiği önemli bir dönüm noktasıydı.

ABD’deki karar mekanizmalarında, yapay zekâ, ileri yarı iletken teknolojileri ve yüksek başarımlı bilişim üzerine kurulu yeni bir stratejik ortaklık döneminin temeli atıldı. Bu yeni çerçeve, yalnızca iki ülke arasındaki ittifakın şeklini belirlemekle kalmıyor, aynı zamanda önümüzdeki yıllarda küresel sağlık ekonomisini de yeniden şekillendirmeyi amaçlıyor; akıllı teşhisten niceliksel tıbba, tahmine değil veriye dayalı tedavilerin tasarlanmasına kadar uzanan geniş bir dönüşüm süreci öngörülüyor.

Yeni bir dönemin başlangıcı

Suudi Arabistan ve ABD, yapay zekâ alanında kapsamlı bir stratejik ortaklık anlaşması imzaladı. Anlaşma; ileri düzeyde ulusal modeller geliştirilmesini, veri merkezlerinin kapasitesinin artırılmasını, gelişmiş çip tedarik zincirlerinin desteklenmesini ve yeni teknolojiler için modern düzenleyici çerçevelerin oluşturulmasını hedefliyor.

Sağlık uygulamaları ve bilimsel araştırma, anlaşmanın en önemli başlıkları arasında yer alıyor. Bu adım, Suudi Arabistan’ın küresel bilgi ekonomisinde etkin bir rol üstlenme yönündeki ilerlemesini de yansıtıyor.

50 milyar dolar… Suudi Arabistan’ın silikon çağına girişi

Ziyaret kapsamında, Veliaht Prens Muhammed bin Selman, ABD Başkanı Donald Trump ile Beyaz Saray’daki görüşmesinde ülkenin teknolojik dönüşüm kararlılığını vurguladı. Veliaht Prens, Suudi Arabistan’ın yüksek bilişim kapasitesine yönelik büyük bir talebi olduğunu belirterek, kısa vadede yarı iletken ihtiyaçları için yaklaşık 50 milyar dolar harcayacaklarını söyledi.

İş birliğinden ortak gelişime

Ziyaret sırasında, yapay zekâ alanında iki ülke arasında bir mutabakat zaptı (MoU) imzalandı. Bu mutabakat zaptı, deneyimlerin paylaşılması, ortak bir düzenleyici ortamın geliştirilmesi, sağlık modeli eğitiminin desteklenmesi ve yapay zekaya dayalı tıbbi uygulamaların mümkün kılınması için pratik bir çerçeve oluşturuyor.

Bu adım, ortakların teknolojiyi kullanmaktan teknolojinin geleceğini şekillendirmeye geçme vizyonunu somutlaştırıyor.

Reuters, yapay zekâ ve mikroçiplerin savunma ve sivil nükleer enerji ile birlikte ABD-Suudi Arabistan görüşmelerinin ana temalarından biri olduğunu bildirdi.

xscdfrgt
Washington’dan Riyad’a uzanan yapay zekâ koridoru

Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığına göre Washington, Suudi Arabistan’ın yatırım gücü ve büyük ulusal projelerini hızla hayata geçirme kapasitesi sayesinde bölgede ileri düzey bir silikon ekosistemi (Advanced Silicon Ecosystem) kurabilecek potansiyele sahip olduğuna inanıyor.

Silikondan hastaneye… Çip, sağlık hizmetlerinin geleceğini nasıl değiştiriyor?

Elektronik çipler, sağlık hizmetlerinin geleceğini dönüştürüyor; çünkü gelişmiş teknolojilerin çalışmasını mümkün kılıyor. Bunlar arasında:

* Yapay zekâ destekli radyolojik teşhis (AI-Enhanced Radiological Diagnosis)

* Genom analizleri (Genomic Analytics)

* Hastalık tahmin modelleri (Disease Prediction Models)

* Protein simülasyonu (Protein Simulation)

* İleri hesaplamalı ilaç tasarımı (Advanced Computational Drug Design)

Bu amaçla Suudi Arabistan, akıllı tıbbın (Smart Medicine) geleceğini destekleyecek teknolojik bir altyapı oluşturmak amacıyla, ileri elektronik alanında uzmanlaşmış ALAT ve ulusal yapay zekâ modelleri geliştiren HUMAIN gibi öncü teknoloji şirketlerini hayata geçirdi.

Kuantum tıbbı… Bu ortaklığın bir sonraki durağı

Küresel ölçekte henüz erken aşamada olsa da kuantum bilişim (Quantum Computing), sağlık alanındaki dönüşümün doğal bir uzantısı olarak görülüyor.

Bu teknoloji, şu imkânları sunuyor:

* Kuantum protein simülasyonu (Protein Quantum Simulation)

* Eşi görülmemiş doğrulukta tıbbi görüntüleme analizi (Ultra-High Precision Medical Imaging)

* Her hastaya özel tedavilerin tasarlanması (Personalized Therapeutics)

Bu uygulamaların önümüzdeki on yıl içinde Suudi sağlık sisteminin bir parçası haline gelmesi bekleniyor.

Beyaz Saray’dan NEOM’a… Küresel tıbbın yeni manzarası

NEOM projelerinin dijital tıp, dijital ikiz teknolojileri ve akıllı klinikler alanlarında küresel bir laboratuvara dönüşmesi; buna eşlik eden stratejik ortaklık anlaşması, mutabakat zaptı ve yatırımlarla birlikte, Suudi Arabistan-ABD ortaklığını teknoloji ile sağlık güvenliğini birleştiren yeni bir aşamaya taşıyor. Bu gelişmeler, Suudi Arabistan’ı akıllı tıp yarışının merkezine yerleştiriyor.

Isaac Newton’un dediği gibi, “Daha uzağı görebildiysem, bu devlerin omuzlarında durduğum içindir.”