Mark Zukerbeg’e soruşturma

Facebook CEO'su Mark Zuckerberg. (AFP)
Facebook CEO'su Mark Zuckerberg. (AFP)
TT

Mark Zukerbeg’e soruşturma

Facebook CEO'su Mark Zuckerberg. (AFP)
Facebook CEO'su Mark Zuckerberg. (AFP)

ABD’nin14 eyaletinden başsavcılar, Facebook CEO'su Mark Zuckerberg’e sosyal medya platformunda yeni tip koronavirüs (Kovid-19) aşıları hakkında yanlış bilgi yayanlara ilişkin özel uygulamalarda bulunup bulunmadığını sorgulayan bir mektup gönderdi.
Soruşturma, Facebook’un eki çalışanı Frances Haugen’in sosyal medya platformunun yüksek profilli kullanıcıların kuralların bir kısmından veya tamamından muaf tutan bir sistem kurduğunu ortaya çıkarmaya yönelik içte oluşturulan belgeleri ortaya çıkarmasından sonra geldi.
Demokrat Partili 14 başsavcı geçtiğimiz çarşamba günü gönderilen mektupta, Facebook’un özel muamele gören kullanıcıların listelerini tuttuğuna dair son haberlerden derin endişe duyulduğu belirtilerek yanlış bilgi yayan kişilerin bu listelerde yer alıp almadığının açıklanmasını talep etti.
Dijital Nefretle Mücadele Merkezi (CCDH), yanlış bilgi listesinin, sosyal medya platformlarında aşıya şüpheyle bakanların yaklaşık üçte ikisinden sorumlu 12 aşı karşıtı eylemciyi içerdiğini aktardı.
Facebook sözcüsü Alex Burgos, Facebook veya Instagram'da şirketin politikalarını ihlal eden 12 kişiyle bağlantılı 35'ten fazla sayfa, grup ve hesabın kaldırıldığına dair şirket tarafından daha önce yapılan açıklamalara dikkat çekti. Ayrıca bazı internet sitelerine de ceza uygulandığını vurguladı.
Facebook, Twitter ve Alphabet'in YouTube platformu da dahil olmak üzere birçok sosyal medya sitelerinde yeni tip koronavirüse ilişkin yayınlanan yanlış bilgiler tepkiye neden olmuştu. Araştırmacılar ve kanun koyucular uzun süredir Facebook'u platformlarındaki zararlı içerikleri izlememekle suçluyor. ABD Başkanı Joe Biden geçtiğimiz temmuz ayında, Facebook gibi sosyal medya platformlarının koronavirüs aşıları hakkında yanlış bilgilerin yayınlanmasına izin verdikleri için insanları öldürdüğünü savunmuştu.



Afganistan sınırları, kayıtlı olmayanların son başvuru tarihi dolmadan İran'dan dönenlerle dolup taşıyor

5 Temmuz 2025'te Afganistan'dan gelen mülteciler, Afganistan ve İran arasındaki İslam Kalesi sınır kapısına ulaştı.  (AFP).
5 Temmuz 2025'te Afganistan'dan gelen mülteciler, Afganistan ve İran arasındaki İslam Kalesi sınır kapısına ulaştı.  (AFP).
TT

Afganistan sınırları, kayıtlı olmayanların son başvuru tarihi dolmadan İran'dan dönenlerle dolup taşıyor

5 Temmuz 2025'te Afganistan'dan gelen mülteciler, Afganistan ve İran arasındaki İslam Kalesi sınır kapısına ulaştı.  (AFP).
5 Temmuz 2025'te Afganistan'dan gelen mülteciler, Afganistan ve İran arasındaki İslam Kalesi sınır kapısına ulaştı.  (AFP).

On binlerce Afganistanlı, dün belirlenen geri dönüş tarihi öncesinde İran sınırını geçti ve sınır kapılarında “acil durum” yarattı.

Resim  Afgan mülteciler İran'dan Afganistan ile İran arasındaki İslam Kale sınır kapısına geliyor - 5 Temmuz 2025 (AFP)

İran mayıs ayı sonunda, kayıtlı olmayan Afganistanlıların 6 Temmuz'a kadar ülkeyi terk etmeleri gerektiğini duyurdu. Bu çağrı, Tahran'ın ülkede yaşadığını söylediği 6 milyon Afganistanlıdan 4 milyonunu kapsayabilir.

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği cuma günü, haziran ortasından bu yana sınırları geçenlerin sayısının keskin bir artış gösterdiğini ve 1 Temmuz'da batıdaki Herat eyaletindeki İslam Kale sınır kapısında 43 bin kişiyi aşarak zirveye ulaştığını açıkladı.

Uluslararası Göç Örgütü (IOM), haziran ayında 250 binden fazla Afganistanlı'nın İran'dan geri dönüş yaptığını bildirdi.

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Afganistan temsilcisi Tajuddin Avila , bu durumun, İran ve Pakistan gibi geleneksel ev sahibi ülkelerden 1,4 milyon Afganistanlının geri dönüşüyle birlikte, halihazırda “kronik bir geri dönüş krizi” ile karşı karşıya olan ülkede bir “acil durum” olduğunu söyledi. 

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre perşembe günü verdiği demeçte, “Tüm bu geri dönenlerin yüzde 25'inin çocuk olması endişe verici... çünkü nüfus yapısı değişti” dedi. Erkeklerden oluşan gruplardan, çok az eşya ve parayla sınırı geçen bütün ailelere dönüştü.

İslam Kale kampının bu kadar büyük sayılara ev sahipliği yapabilecek kapasitede, ancak hizmetlerden yoksun olduğunu belirterek, "Günlük 20 binin üzerinde kişiye ulaştığımızda, bu planladığımız senaryonun çok ötesindedir" dedi.

Kurum, aşılama, beslenme ve çocuk dostu alanlar sağlamanın yanı sıra, günde 7 bin ila 10 bin kişiye su ve sağlıklı ortamı genişletmek için acil önlemler uyguladı.

Geçiş yapanların çoğu, tutuklama ve sınır dışı etme dahil olmak üzere yetkililerden baskı gördüklerini bildirdi.

38 yaşındaki Arif Atayi, Afganistanlıların İran'da maruz kaldığı baskılarla ilgili olarak, “Bazı insanlar o kadar korkuyor ki, evlerinden tek başlarına çıkamıyorlar... Küçük çocuklarını bir parça ekmek almak için gönderiyorlar ve bu çocuklar bile bazen tutuklanıyor” dedi.

Uluslararası Göç Örgütü'nün işlettiği bir kabul merkezinde yardım beklerken cumartesi günü AFP’ye konuşan Atayi, “Kendi ülkemde dilenmek zorunda kalsam bile, bu şekilde muamele gördüğümüz bir yerde kalmaktan iyidir” dedi.

Dış yardımdaki büyük kesintiler krizle mücadeleyi olumsuz etkiledi ve Birleşmiş Milletler, uluslararası sivil toplum örgütleri ve Taliban yetkilileri, geri dönenlere destek için daha fazla finansman sağlanması çağrısında bulundu. Birleşmiş Milletler, bu göç akınının zaten aşırı yoksulluk, işsizlik ve iklim değişikliğiyle ilgili şoklarla boğuşan ülkeyi daha da istikrarsız hale getirebileceği uyarısında bulunarak, ülkelere Afganistanlıları zorla geri göndermemeleri çağrısında bulundu.