DEAŞ-Horasan’ın saflarında Uygur ve Beluç kökenli intihar bombacılarının bulunması ne anlama geliyor?

Afganlar Kandahar’daki bir camide yaşanan patlamada hayatını kaybeden kurbanların cenaze törenine katıldı (EPA)
Afganlar Kandahar’daki bir camide yaşanan patlamada hayatını kaybeden kurbanların cenaze törenine katıldı (EPA)
TT

DEAŞ-Horasan’ın saflarında Uygur ve Beluç kökenli intihar bombacılarının bulunması ne anlama geliyor?

Afganlar Kandahar’daki bir camide yaşanan patlamada hayatını kaybeden kurbanların cenaze törenine katıldı (EPA)
Afganlar Kandahar’daki bir camide yaşanan patlamada hayatını kaybeden kurbanların cenaze törenine katıldı (EPA)

DEAŞ-Horasan Kunduz’da Şii Hazaralara yönelik saldırıdan bir hafta sonra Kandahar’daki cami saldırısını da üstlendi.
DEAŞ-Horasan’ın Afganistan’ın güneyindeki en büyük şehirlerden Kandahar’da Şiilerin gittiği bir camide önceki gün düzenlenen bombalı saldırı ile ülkenin kuzeyindeki Kunduz vilayetinde Hazaraların gittiği bir camide geçen hafta düzenlenen bombalı saldırıyı üstlenmesi örgütün ülkede giderek büyüdüğüne işaret ediyor. Bu saldırıları düzenleyen intihar bombacılarının kullandığı lakaplar ise Afganistan’ın doğusundaki dağlarda konuşlanan örgütün saflarında Afgan kökenli olmayan savaşçıların olduğuna işaret ediyor.
DEAŞ-Horasan, Kandahar’daki camide düzenlenen ve en az 47 kişinin hayatını kaybettiği çifte bombalı saldırıyı üstlendiği bir açıklama yayınladı. DEAŞ’ın yayın organı Amak’ta yer alan açıklamada intihar bombacılarının isimlerinin “Enes El-Horosani ve Ebu Ali el-Beluci” olduğu belirtildi. Amak geçen hafta Kunduz vilayetindeki bir camide meydana gelen ve 40’ı aşkın kişinin yaşamını yitirdiği bombalı saldırıyı örgütün üstlendiği bir açıklama yayınlamıştı. Açıklamada intihar bombacısının isminin “Muhammed el-Uyguri” olduğu belirtildi.
İntihar bombacılarının kullandığı lakaplardan bu kişilerin en azından Afgan kökenli olmadıkları anlaşılıyor. ‘El-Uyguri’ lakabı, intihar bombacısının Çin’in Uygur Bölgesi veya Doğu Türkistanlı olduğuna işaret ediyor. ‘El-Beluci’ lakabı ise intiharcının Beluç etnik kökenli olduğuna işaret ediyor. Beluçların ana merkezi Pakistan’ın Belucistan eyaleti olmakla birlikte İran ve Afganistan’a da yayılmışlardır. ‘El-Horasani’ lakabı ise intihar bombacısının birden çok ülkenin vatandaşı olabileceği ihtimaline işaret ediyor. Zira Eski Horasan Devleti birden fazla ülkenin toprakları üzerinde kurulmuştu. Bu ülkeler arasında Afganistan, Türkmenistan, Tacikistan, Özbekistan ve İran bulunuyor.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin cuma günü yaptığı açıklamada DEAŞ savaşçıların Afganistan’ın kuzeyinde toplandığı uyarısında bulundu. Putin “İstihbarat bilgilerimize göre, örgütün Horasan kolu unsurlarının sayısı tek başına Afganistan'ın kuzeyinde yaklaşık iki bine ulaşıyor” dedi. Putin bu açıklamadan birkaç gün önce DEAŞ-Horasan komutanlarının Orta Asya’daki eski Sovyet ülkelerinin çevresinde radikal örgütlerinin nüfuzunu genişletmeye çalıştığı uyarısında bulunmuştu.
Doğrusu DEAŞ-Horasan saflarında Afgan kökenli olmayan unsurların bulunması, özellikle de Horasan’ın sadece Afganistan anlamına gelmediği göz önüne alınırsa, şaşılacak bir durum değil. Ancak Afgan kökenli olmayan unsurların bugün özellikle intihar bombacıları olarak ve hatta örgütün lider kadrosu arasında daha çok görülmeye başlandı. Bilindiği üzere DEAŞ-Horasan, 2014’te bazı Taliban unsurlarının kendi örgütlerinden ve başta Tehrik-i-Taliban Pakistan (TTP) olmak üzere ittifak kurdukları gruplardan ayrılıp Irak ve Suriye’deki DEAŞ lideri Ebu Bekir el-Bağdadi’ye biat ettiklerini ilan etmesiyle kuruldu. Bağdadi 2015’te Afganistan’da örgütün DEAŞ-Horasan şubesinin kurulduğunu duyurdu ve yeni oluşumun başına TTP’den ayrılan Pakistanlı yönetici Hafız Said Han’ı atadı. Said Han Pakistan’ın El-Kabail (Kabileler) Bölgesi’ndeki operasyonlarından sorumluydu. Şarku’l Avsat'ın edindiği bilgilere göre, DEAŞ-Horasan’ın kurulması, bu yeni oluşumun kontrolündeki bölgelerde hızlı bir şekilde yayılmasından korkan Afganistan Talibanı ile çatışmanın fitilini ateşledi. Afganistan Talibanı yeni oluşumu doğduğu yerde bitirmek için güçlerini harekete geçirdi. Ancak Afganistan Talibanı bazı bölgelerde başarı kaydederken bazı bölgelerde başarısız oldu. DEAŞ-Horasan 2018’de Afganistan’ın kuzeyindeki Cüzcan vilayetinde Taliban karşısında teslim olmak zorunda kaldı. Fakat DEAŞ-Horasan, Afganistan’ın doğusunda ve özellikle Nangarhar ve Kunar vilayetlerinde Taliban’ın saldırılarını püskürtmeyi başardı. Afgan hükümet güçleri de Bu saldırılara bazen dolaylı olarak destek veriyordu. ABD güçleri ise Amerikan ordusunun envanterinde nükleer olmayan en büyük bombayı DEAŞ-Horasan merkez karargahını vurmak için kullandı. ABD güçleri gerçek anlamda DEAŞ-Horasan’a sahada büyük bir darbe indirdi ve 2016’da Nangarhar vilayetinde düzenlediği hava saldırısıyla örgüt lideri Said Han’ı öldürdü. Said Han’ın yerini Abdulhasib aldı. Fakat ABD Özel Kuvvetleri ve Afgan güçlerinin 2017’nin bahar aylarında Nangarhar’da düzenlediği ortak operasyon sonucu Abdulhasib de öldü.
Bunun üzerine örgüt, içeride birtakım değişiklikler yaptı. Başlangıçta örgüt liderliğini Mevlevi Ziya el-Hak (Ebu Ömer el-Horasani) üstlendi. Nisan 2019’da liderlik Eslem Faruki’ye geçti. Pakistan kökenli olan Faruki bundan önce Pakistan Taliban’ının saflarında aktif görev aldı. Faruki’nin 2020’de Nangarhar’da tutuklanmasının ardından liderlik Şihab el-Muhacir’e geçti. Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi’nin (CSIS) raporuna göre geçmişte Afganistan’a göç eden Arap ailelerinden birine mensup olduğu düşünülen Muhacir, bu görevinden önce Hakkani Şebekesi’nde aktif görev aldı. Muhacir’in döneminde, Kabil’deki bir kadın doğum kliniğinde ve yine başkentte bir üniversitede düzenlenen kanlı saldırılar da dahil olmak üzere örgütün düzenlediği ‘niteliksel’ saldırıların sayısı arttı.
Taliban Ağustos’un sonlarında Kabil’de kontrolü ele geçirdikten sonra kendi yönetiminde terör örgütlerinin Afgan topraklarında faaliyet göstermesine izin vermeyeceği taahhüdünde bulundu. Taliban ilk günlerde DEAŞ-Horasan’a karşı uzlaşmacı bir politika izledi. Nitekim Taliban, ABD’lilerin ülkeden çekilmesinin ardından örgütün faaliyet göstermesi için bir gerekçe olmadığını belirtti. Fakat örgütün, Taliban’ın bu açıklamasına yanıt olarak, ülkenin doğusundaki vilayetlerde Taliban unsurlarını hedef alan suikastları ve bombalı eylemleri artırdığı görülüyor. Örgüt aynı şekilde ülkedeki Şii Hazaraları hedef alan bir dizi intihar saldırıları gerçekleştirdi. Taliban ise bu saldırıları kınadı.
 



Binlerce Amerikalı Trump karşıtı gösteri düzenledi

New York'taki protestocular, Trump'ı Hitler benzeri bir bıyıkla gösteren pankartlar taşıdı. (DPA)
New York'taki protestocular, Trump'ı Hitler benzeri bir bıyıkla gösteren pankartlar taşıdı. (DPA)
TT

Binlerce Amerikalı Trump karşıtı gösteri düzenledi

New York'taki protestocular, Trump'ı Hitler benzeri bir bıyıkla gösteren pankartlar taşıdı. (DPA)
New York'taki protestocular, Trump'ı Hitler benzeri bir bıyıkla gösteren pankartlar taşıdı. (DPA)

Binlerce Amerikalı, iki hafta içinde ikinci kez düzenlenen Trump karşıtı protestolar için dün New York ve diğer büyük ABD kentlerinde sokaklara çıktı.

New York'taki göstericiler, üzerinde ‘Zorbalığa direnelim’ gibi ifadelerin yer aldığı pankartların yanı sıra ABD Başkanı'nın yüzünde Hitler benzeri bir bıyık bulunan resimlerini taşıdılar.

Holokost'tan kurtulan bir ailenin kızı olan 73 yaşındaki Kathy Valle AFP'ye verdiği demeçte, “Demokrasi büyük bir tehlike altında” dedi. Valle, anne ve babasının 1930'larda Nazizmin yükselişi hakkında kendisine anlattıklarının ‘şu anda burada (ABD) yaşandığını’ belirtti.

“Diğer faşistlerden farkı, Trump'ın etkili olamayacak kadar aptal olması” diyen Valle, Trump’ın ekibinin bölünmüş durumda olduğunu söyledi.

dsvfgfrt
Trump karşıtı protestocular Idaho'daki Broadway Köprüsü'nde toplandı. (AFP)

Protestocular özellikle, Yüksek Mahkeme'nin Trump'ın başvurduğu ve geçmişi 1798 yılına dayanan ‘yabancı düşmanlar’ yasası yoluyla göçmenlerin sınır dışı edilmesini askıya aldığı bir dönemde Beyaz Saray'ın göçmen karşıtı politikasını kınadı.

Cumhuriyetçi milyarderin sahibi olduğu ünlü Trump Tower’ın yakınında, ABD'nin en büyük şehrinin kütüphanesinin önünde protestocular ‘Göçmenler buraya hoş geldiniz’ diye slogan attı.

Protestocular ayrıca, Washington'daki Beyaz Saray'ın önünde de toplandılar. Ancak 5 Nisan'da on binlerce kişinin katıldığı bir önceki gösteriden daha az sayıda oldukları görüldü.

juı
ABD'nin Illinois eyaletinin Chicago kentinde Trump karşıtı bir gösteri sırasında protestocular ‘Demokrasiden elinizi çekin’ yazılı bir pankart tutuyor. (AFP)

41 yaşındaki Benjamin Douglas, Trump yönetiminin ‘hukukun üstünlüğüne saldırdığını’ söyledi.

Başına kefiye takan Douglas, Gazze Şeridi'ndeki savaşa karşı protestolar düzenlediği için geçen ay New York'ta gözaltına alınan ve sınır dışı edilmekle tehdit edilen Filistinli öğrenci Mahmud Halil'e destek veren bir pankart tuttu.

cdfvgt
‘Göçmenleri Koru... Gezegeni Koru’ sloganı altında New York'ta düzenlenen yürüyüş (AFP)

Douglas, Cumhuriyetçi yönetimi ‘yabancı düşmanlığını arttırmak ve köklü yasal korumaları baltalamak için’ bireyleri hedef almakla suçladı.

Muhafazakâr Teksas eyaletinde, Meksika Körfezi kıyısındaki 50 bin nüfuslu Galveston kentinde bir gösteri düzenlendi.

63 yaşındaki yazar Patsy Oliver, “Bu benim dördüncü gösterim. Genelde bir sonraki seçime kadar beklerim ama bu artık mümkün değil. Zaten çok şey kaybettik” ifadelerini kullandı.

fgthy
Trump karşıtı protestocular Cocoa, Florida'da bir miting için toplanıyor. (AFP)

Batı Yakasında ise yüzlerce kişi San Francisco'da bir meydanda toplanarak kuma dev harflerle ‘İstifa et’ yazdı.

Trump tarafından hükümetteki sivil iş gücünü küçültmekle görevlendirilen Elon Musk'ın sahibi olduğu Tesla otomobillerini satan bayilerin önünde de gösteriler düzenlendiği bildirildi.

Protestolar, Cumhuriyetçi milyardere karşı tek bir harekete yönelik olarak ülkenin 50 eyaletindeki 50 gösteriye eşdeğer bir sayı olan ‘50501’ adlı bir grup tarafından organize edildi.

Grup internet sitesinde bunun ‘Trump yönetimi ve müttefiklerinin anti-demokratik ve yasadışı eylemlerine karşı hızlı ve merkezi olmayan bir yanıt’ olduğunu açıkladı.

sdfgth
Protestocular 50501 pankartını taşıyarak Chicago şehir merkezinde toplandılar. (AFP)

Milyonlarca insanı sokağa çıkmaya çağıran gruba göre, gün boyunca yaklaşık 400 gösteri planlanıyor.

Yin ve Yang

Çin'in ABD Büyükelçisi Xie Feng, Washington'a Pekin ile uzlaşma ve barış içinde bir arada yaşama çağrısında bulunurken, ticaret savaşının şiddetlenmesi halinde Çin'in karşılık vermeye hazır olduğunu vurguladı.

Washington'da düzenlenen ve ayrıntıları Çin Büyükelçiliği'nin internet sitesinde yayınlanan bir etkinlikte konuşan Xie, gümrük vergilerinin küresel ekonomiyi tahrip edeceğini söyledi ve Büyük Buhran ile ABD'nin 1930 yılında uyguladığı gümrük vergilerini karşılaştırdı.

Geleneksel Çin tıbbındaki yin ve yangın karşıt güçlerini dengeleme ihtiyacı gibi kavramlara atıfta bulunan Xie, dünyanın en büyük iki ekonomisi arasındaki ilişkilerin uyum içinde olması gerektiğini söyledi.

cvfgh
Trump karşıtı protestocular Chicago şehir merkezinde bir araya geldi. (AFP)

Xie, “Dünya hem Çin'i hem de ABD'yi barındıracak kadar geniş. Yüz yüze çatışmak yerine barış içinde bir arada yaşamaya çalışmalı ve birbirimizin başarısına yardımcı olmalıyız” ifadelerini kullandı.

Dünyanın en büyük iki ekonomisi arasındaki devasa ticaret, ticaret savaşı nedeniyle neredeyse durma noktasına geldi. Her iki yönde de yüzde 100'ü aşan gümrük tarifeleri ve bir dizi ticaret, yatırım ve kültürel kısıtlamalar var.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre Çin'in en büyük gemi inşa birliği dün ABD'nin Çin bağlantılı gemilere liman ücreti uygulama planına tepki gösterdi.

Japonya, Tayvan ve diğer ülkeler Başkan Donald Trump'ın gümrük vergileri konusunda Washington ile görüşmelerde bulunurken ya da görüşmeye hazırlanırken, Çin ile şu anda planlanan üst düzey bir diyalog yok.

Trump cuma günü yaptığı açıklamada, iki ülke arasındaki ticaret savaşının ortasında ABD'nin Çin ile iyi görüşmeler yaptığını söyledi.

Beyaz Saray'da gazetecilere verdiği demeçte “Bu arada Çin ile iyi görüşmelerimiz var” diyen Trump, başka herhangi bir ayrıntı vermedi.

Çin, iki taraf arasında herhangi bir görüşmenin gerçekleşebilmesi için ABD'nin saygı göstermesi gerektiğini söylüyor.

Çin Büyükelçisi ülkesinin ticaret savaşına karşı olduğunu vurguladı, ancak kendisine gümrük vergisi uygulayan her ülkeye karşılık vereceğini kaydetti.