Suudi Arabistan’da 10 milyon kişi bugün doğum gününü kutluyor

Suudi Arabistan’da 10 milyon kişi bugün doğum gününü kutluyor
TT

Suudi Arabistan’da 10 milyon kişi bugün doğum gününü kutluyor

Suudi Arabistan’da 10 milyon kişi bugün doğum gününü kutluyor

Suudi Arabistan’da bugün yaklaşık 10 milyon vatandaş doğum gününü kutluyor.
Suudi hükümeti tarafından yayımlanan Kraliyet emrine göre, doğum gününü gün ve ay olarak net olarak bilmeyen vatandaşların doğum tarihi Hicri takvimde Recep ayının ilk günü olarak kabul ediliyor.
90’lı yıllardan önce dünyaya gelen birçok vatandaş, sadece doğdukları seneyi biliyor, tam gün ve ayını bilmiyordu.
34 milyonluk ülkede bugün 10 milyon kişinin doğum gününü kutlayacak olması sosyal medyada esprili yorumlara neden oldu.
Medeni Durum Ajansı tarafından hazırlanan bir videoda, 10 milyon Suudi vatandaşının bugün doğum gününü kutlama nedeni anlatıldı.
Söz konusu videoda, “Suudi vatandaşlarının yaklaşık yarısı için bu tarihin doğum tarihi olarak kabul edilmesi, vatandaşların doğdukları gün ve ay hakkında doğru bilgi sahibi olmamalarından kaynaklanmaktadır. Emeklilik de dahil olmak üzere bir dizi hizmetle bağlantılı olduğu için doğum tarihinin doğru bir şekilde kaydedilmesinin önemi göz önüne alındığında, tüm Suudilerin doğum tarihinin netleşmesi için bir Kraliyet emri çıkarıldı” denildi.
Ajans, günümüzdeki idari ve teknik gelişmelerle birlikte doğum kaydının gün ve ayın yanı sıra saat ve dakika bazında kaydedildiği bilgisi verildi.



Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Ferhan, BM üye ülkelerini New York Konferansı'nın nihai belgesini desteklemeye çağırdı

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve New York konferansındaki bazı katılımcılar (AFP)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve New York konferansındaki bazı katılımcılar (AFP)
TT

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Ferhan, BM üye ülkelerini New York Konferansı'nın nihai belgesini desteklemeye çağırdı

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve New York konferansındaki bazı katılımcılar (AFP)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve New York konferansındaki bazı katılımcılar (AFP)

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, Filistin sorununun barışçıl çözümü ve iki devletli çözümün uygulanmasına ilişkin üst düzey uluslararası konferansın nihai belgesinin kabul edildiğini duyurdu. Bu karar, Suudi Arabistan ve Fransa'nın eş başkanlığında New York'taki Birleşmiş Milletler genel merkezinde düzenlenen konferansın ikinci gününün sonunda alındı.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı, New York'ta düzenlenen Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 79. oturumunun kapanışından önce, Suudi Arabistan ve Fransa delegasyonlarına bildirimde bulunarak nihai belgenin onaylanmasını istedi.

Bin Ferhan, bu vesileyle yaptığı konuşmada, “Bu sonuçlar, siyasi, insani, güvenlik, ekonomik ve hukuki eksenler ile stratejik anlatı üzerinden kapsamlı önerileri yansıtmakta ve iki devletli çözümün uygulanması ve herkes için barış ve güvenliğin sağlanması konusunda entegre ve uygulanabilir bir çerçeve oluşturmaktadır” dedi. Tüm BM üye devletlerini, eylül ayında yapılacak Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun bir sonraki oturumu sona ermeden önce sonuç belgesini desteklemeye çağırdı.

Prens Faysal bin Ferhan, sivillere yönelik ayrım gözetmeyen saldırılar, sivil hedeflere yönelik her türlü saldırı ve kışkırtma, tahrik ve yıkım eylemleri de dahil olmak üzere, her türlü saldırıyı kınadığını yineledi.

Belge, Gazze'deki savaşı sona erdirmek ve iki devletli çözümün etkili bir şekilde uygulanmasına dayalı olarak İsrail-Filistin çatışmasına adil, barışçıl ve kalıcı bir çözüm bulmak ve Filistinliler, İsrailliler ve bölgedeki tüm halklar için daha iyi bir gelecek inşa etmek için ortak çalışma yapma konusunda mutabakatı içeriyor.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre üç gün süren iki devletli çözüm konferansı, Filistin sorununun barışçıl çözümüne yönelik somut, zamanla sınırlı ve geri dönüşü olmayan adımlar atmayı, iki devletli çözümün hayata geçirilmesini ilerletmeyi ve mümkün olan en kısa sürede somut eylemlerle bağımsız bir Filistin devletini hayata geçirmeyi, Filistin halkının topraklarında onurlu bir şekilde yaşama hakkını güvence altına almayı amaçlıyor.