Sisi: Nahda Barajı meselesini çözme yönünde siyasi iradeye sahibiz

Mısır Cumhurbaşkanı Sisi, Cibuti Cumhurbaşkanı dğn İsmail Ömer Gulle ile bir araya geldi. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı Sisi, Cibuti Cumhurbaşkanı dğn İsmail Ömer Gulle ile bir araya geldi. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
TT

Sisi: Nahda Barajı meselesini çözme yönünde siyasi iradeye sahibiz

Mısır Cumhurbaşkanı Sisi, Cibuti Cumhurbaşkanı dğn İsmail Ömer Gulle ile bir araya geldi. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı Sisi, Cibuti Cumhurbaşkanı dğn İsmail Ömer Gulle ile bir araya geldi. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ülkesinin, Etiyopya’nın Nil'in ana kolu üzerine inşa ettiği ve Kahire ve Hartum ile arasındaki gerilimi artıran Nahda Barajı’nın dolum ve işletimi konusunda yasal açıdan bağlayıcı bir anlaşmaya varmayı amaçlayan ‘siyasi iradeye’ sahip olduğunu söyledi.
Mısır Cumhurbaşkanı Sisi, Cibuti Cumhurbaşkanı İsmail Ömer Gulle’yi dün Kahire’nin doğusundaki Federal Saray’da ağırladı. Cumhurbaşkanı Sisi’nin açıklamalarına göre toplantıda Kızıldeniz güvenliği ve Afrika Boynuzu'ndaki bölgesel gelişmeleri görüşen ikili, Mısır’ın Cibuti'de lojistik bölge kurmasına yönelik bir anlaşma imzaladı.
Cumhurbaşkanı Sisi, Gulle ile düzenlediği basın toplantısında şunları söyledi:
“Mısır ve Cibuti, her düzeyde güçlü ve karşılıklı siyasi irade ile desteklenen stratejik ilişkilere sahipler. İki ülke arasında çeşitli ikili ve bölgesel düzeylerde devam eden iletişim ve koordinasyonun devamı niteliğindeki bu ziyaret, geçen yıl mayıs ayında Cibuti'de gerçekleşen temaslar sırasındaki istişarelerin devamı niteliğinde.”
Son dönemde iki ülke arasında siyasi ve ekonomik alanlarda iş birliği yönünde önemli adımlar atılıyor.
Sisi, ‘samimi ve şeffaf’ olarak nitelendirdiği görüşmelerin iki ülkeyi ilgilendiren ve bölgesel düzeydeki birçok dosya ve meseleye ilişkin görüşlerde ağlanan yakınlaşmayı yansıttığını belirtti. Başta ekonomi, ticaret ve yatırım olmak üzere iki ülke arasındaki tüm mevcut iş birliği fırsatlarının gözden geçirildiğini, bunların seçkin siyasi ilişkiler düzeyine yükseltilmesi için neler yapılabileceğini görüştüklerini kaydetti.
Karşılıklı yatırımların artırılması ve Mısırlı şirketlerin Cibuti'deki ekonomik kalkınma çabalarına destek sağlaması hususlarında mutabık kalan taraflar iki ülke arasındaki ticaret alışverişi hacmini artırma yönünde adımlar atılması gerektiğini vurguladılar.
Görüşmede ayrıca eğitim, sağlık, ulaşım ve limanlar arası bağlantı alanlarındaki iş birliğinin artırılması ve Kahire ile Cibuti arasına doğrudan uçuş getirilmesi çabaları ele alındı. Bunun yanı sıra başta el-Ezher olmak üzere iki ülkedeki prestijli dini kurumlar aracılığıyla İslam'ın ılımlı değerlerini yayma yoluyla din görevlilerinin eğitimi ve radikal ideolojiyle mücadele alanlarında iş birliğinde bulunulmasının önemine dikkat çekti.
Sisi, Mısır'ın çeşitli makamlar ile iş birliği içinde, Mısır Kalkınma Ortaklık Ajansı (EAPD) aracılığıyla Cibuti'deki kardeşlerini desteklemeye ve eğitim alanında kadroları geliştirmeye devam edeceğini yineledi.
Görüşmede Nahda Barajı dosyasının da ele alındığını belirten Sisi konuya dair şunları söyledi:
“Mısır; Nahda Barajı'nın dolum ve işletimi konusunda uluslararası hukuk kuralları ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararları doğrultusunda, bölgesel güvenlik ve istikrarı artırma amacıyla uygun bir zaman çerçevesinde yasal açıdan bağlayıcı bir anlaşmaya varmayı amaçlayan siyasi iradeye sahip. Görüşmelerde Afrika Boynuzu'ndaki bölgesel durum ve gerilim odaklarının yer aldığı Kızıldeniz'in yüksek öncelikli güvenliği ele alındı. Kızıldeniz'in güvenliği ile ilgili olarak Mısır ve Cibuti arasındaki yoğun işbirliği ve koordinasyonun yanı sıra Kıta’nın bu önemli bölgesinde güvenlik ve istikrarı pekiştirme yönündeki çalışmalar, Mısır ve Cibuti’nin Kızıldeniz'in güvenliği ile ilgili yoğun iş birliği ve koordinasyonu da gündeme geldi.”
Yapılan açıklamalar görüşmede söz konusu hayati su yoluna ilişkin tüm politikaların entegre bir perspektiften formüle edilmesi konusunda kıyı devletlere düşen sorumluluklar da tartışıldı.
Mısır ziyaretinin iki kardeş ülkeyi her düzeyde bir araya getiren kardeşlik bağlarını ve stratejik ilişkileri yansıttığını vurgulayan Cibuti Cumhurbaşkanı İsmail Ömer Gulle de ekonomi, ticaret, yatırım, endüstri, sağlık, turizm, güvenlik, kültür, enerji, ulaşım, altyapı ve kapasite geliştirme gibi çeşitli alanlardaki iş birliğini geliştirerek yeni ufuklara açılması konusunda Sisi ile anlaşmaya vardıklarını bildirdi.
Cibuti Cumhurbaşkanı’nın aktardığı bilgilere göre görüşmede ayrıca bölgesel güvenliği ve istikrarı tesis etme yönünde iş birliği için harekete geçmenin yanı sıra ortak çıkarları desteklemek ve Mısır ile Cibuti arasında entegrasyon sağlamak için çalışmanın önemi de vurgulandı.
İki cumhurbaşkanı, söz konusu görüşmeler kapsamında iki ülke arasında siyasi istişare, enerji, yenilenebilir kaynaklar ve Mısır’ın Cibuti'de lojistik bölge kurması konularında anlaşmalara imza attılar.



Gazze hastaneleri kapanma tehdidiyle karşı karşıya

Gazze Şeridi'ndeki İsrail saldırısında hayatını kaybeden yakınlarının cenazeleri başında yas tutan Filistinliler (Reuters)
Gazze Şeridi'ndeki İsrail saldırısında hayatını kaybeden yakınlarının cenazeleri başında yas tutan Filistinliler (Reuters)
TT

Gazze hastaneleri kapanma tehdidiyle karşı karşıya

Gazze Şeridi'ndeki İsrail saldırısında hayatını kaybeden yakınlarının cenazeleri başında yas tutan Filistinliler (Reuters)
Gazze Şeridi'ndeki İsrail saldırısında hayatını kaybeden yakınlarının cenazeleri başında yas tutan Filistinliler (Reuters)

Gazze Şeridi'ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü, bu sabah İsrail'in Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine düzenlediği saldırılar ve ağır topçu bombardımanında aralarında çocukların da bulunduğu 19 kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi. Bu arada Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı dün (Cuma) yaptığı açıklamada, yakıt yetersizliği nedeniyle 48 saat içinde tüm hastanelerin çalışmayı durduracağı ya da hizmetlerini azaltacağı uyarısında bulundu. Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre İsrail, bir yıldan uzun bir süredir savaş yürüttüğü Gazze Şeridi'ne yakıt girmesine izin vermiyor.

Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal AFP'ye yaptığı açıklamada, “İsrail'in gece yarısından sonra sabaha kadar Gazze Şeridi'ne düzenlediği bir dizi şiddetli hava saldırısında 19 vatandaş şehit oldu ve 40'tan fazla kişi de yaralandı” dedi.

Daha önce Filistin televizyonu, Gazze şehrinin doğusundaki ez-Zeytun mahallesinde bir evi hedef alan İsrail bombardımanında altı kişinin öldüğünü ve birkaç kişinin de yaralandığını bildirmişti.

Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı, İsrail'in dün şafak vaktinden bu yana Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine düzenlediği saldırılarda 38 kişinin öldüğünü açıkladı.

Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) perşembe günü İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, eski Savunma Bakanı Yoav Gallant ve Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları Komutanı Muhammed ed-Dayf hakkında, Hamas'ın 7 Ekim 2023'te İsrail yerleşimlerine eşi benzeri görülmemiş bir saldırı başlatmasından bu yana Gazze Şeridi'ndeki çatışmalarda insanlığa karşı suç ve savaş suçu işledikleri şüphesiyle yakalama kararı çıkarmasının ardından uluslararası tepkiler devam ediyor.

Gazze Şeridi'ndeki Sahra Hastaneleri Genel Müdürü Dr. Mervan el-Hams, “İşgalcilerin yakıt girişini engellemesi nedeniyle Gazze Şeridi'ndeki tüm hastanelerin 48 saat içinde çalışmayı durduracağı ya da hizmetlerini azaltacağı konusunda acil bir uyarıda bulunuyoruz” dedi.

Sivil Savunma Müdürlüğü, İsrail'in biri Gazze Şehri'nin doğusunda diğeri de şehrin güneyinde bulunan iki evi hedef alan saldırısında ölen on iki kişinin cesedine ulaşıldığını ve onlarca kişinin de yaralandığını duyurdu.

İsrail ordusu dün yaptığı açıklamada, 7 Ekim 2023'teki saldırıya karışan beş Hamas mensubunu öldürdüğünü bildirdi.

Filistinli tıbbi kaynaklara göre saldırıda onlarca kişi öldü ve yaralandı.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO), sekizi yoğun bakımda olmak üzere 80 hastanın ve Gazze Şeridi'nin kuzeyinde kısmen faaliyet gösteren iki hastaneden biri olan Kemal Advan Hastanesi'ndeki personelin durumuyla ilgili ‘ciddi endişelerini’ dile getirdi.

WHO Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus'a göre, hastane perşembe günü bir insansız hava aracı (İHA) saldırısının hedefi oldu. Söz konusu saldırı, bir elektrik jeneratörünün ve bir su deposunun tahrip olmasına yol açtı.

Kemal Advan Hastanesi Müdürü Hüsam Ebu Safiye AFP'ye yaptığı açıklamada, kurumunun dün yine İsrail hava saldırılarının hedefi olduğunu, bir doktor ve hastaların yaralandığını söyledi.

İsrail ordusu, Hamas savaşçılarının yeniden toparlanmasını önlemek amacıyla 6 Ekim'de Gazze Şeridi'nin kuzeyinde büyük bir kara operasyonu başlattı.

‘Masum çocuklar’

Bilal isimli Filistinli, kurbanların götürüldüğü el-Ehli Arap Hastanesi'nin salonlarından birinde şunları söyledi: “Tüm ailem öldürüldü. Aileden geriye bir tek ben kaldım. Adaletsizliği durdurun.”

AFP'ye konuşan bir başka adam ise hastane yatağında hareketsiz yatan bir çocuğun yanında otururken, “Orada masum çocuklar vardı (...) Onların suçu neydi?” diye sordu.

Birleşmiş Milletler’in (BM) güvenilir bulduğu Hamas yönetimindeki Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda şimdiye kadar çoğu sivil kadın ve çocuk olmak üzere en az 44 bin 56 kişi hayatını kaybetti.

AFP'nin İsrail'in resmi verilerinden aktardığına göre, Hamas'ın İsrail yerleşimlerine yönelik saldırısında çoğu sivil bin 206 kişi öldü.

Saldırı sırasında 251 kişi esir alınarak Gazze Şeridi'ne götürüldü. Bunlardan 97'si Gazze Şeridi'nde kaldı ve İsrail ordusu kalan esirlerden 34'ünün öldüğünü tahmin ediyor.

‘Tehlikeli bir emsal’

Savaşın başlamasından bir yıldan fazla bir süre sonra, UCM'nin perşembe günü aldığı karar İsrail'i çileden çıkardı.

Netanyahu perşembe akşamı yaptığı açıklamada, “Hiçbir bariz İsrail karşıtı karar bizi, özellikle de beni, ülkemizi savunmaya devam etmekten alıkoyamaz. Baskılara boyun eğmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

Gallant kararı, ‘terörizmi teşvik eden tehlikeli bir emsal’ olarak değerlendirdi.

ABD Başkanı Joe Biden, ‘utanç verici’ olarak nitelendirdiği kararı kınadı. Macaristan Başbakanı Viktor Orban ise dün yaptığı açıklamada, Netanyahu'yu karara ‘meydan okuyarak’ Macaristan'ı ziyaret etmeye davet edeceğini söyledi.

Netanyahu, Orban'ın tutumunu memnuniyetle karşılayarak, bunun ‘ahlaki netliği’ yansıttığını söyledi.

Macaristan da dahil olmak üzere UCM'ye üye 124 ülke teorik olarak üç yetkiliyi kendi topraklarına girmeleri halinde gözaltına almakla yükümlü.

İngiliz hükümeti dün Netanyahu'nun yakalama kararı kapsamında gözaltına alınabileceğini ima etti.

İrlanda Başbakanı Simon Harris, ülkesini ziyaret etmesi halinde Netanyahu'yu gözaltına alacağını söyledi.

Harris, RTE devlet televizyonunda UCM üyesi olan İrlanda'nın Netanyahu'yu ülkeyi ziyaret etmesi halinde gözaltına alıp almayacağı sorusuna “Evet, kesinlikle” yanıtını verdi.

İtalya Başbakanı Giorgia Meloni dün yaptığı açıklamada, G7 dışişleri bakanlarının pazartesi ve salı günleri Roma yakınlarında bir araya geldiklerinde mahkemenin yakalama kararlarını görüşeceklerini duyurdu.

İran kararı, ‘Siyonist varlık için siyasi bir ölüm’ olarak değerlendirirken, Çin mahkemeyi ‘objektif ve adil bir duruş’ sergilemeye çağırdı.

Hamas mahkemenin kararını memnuniyetle karşılayarak, bunu ‘tarihi ve önemli’ bir adım olarak nitelendirdi.