Türkiye çadır kentte yaşayan Suriyelileri geçici konutlara taşıdı 

Ankara, Suriye’nin kuzeyinde ‘tampon bölge’ oluşturarak topraklarındaki Suriyelileri bu bölgeye aktarmayı hedefliyor  

Suriyeli mülteciler çadır kentten geçici konutlarına taşındı. (AFP)
Suriyeli mülteciler çadır kentten geçici konutlarına taşındı. (AFP)
TT

Türkiye çadır kentte yaşayan Suriyelileri geçici konutlara taşıdı 

Suriyeli mülteciler çadır kentten geçici konutlarına taşındı. (AFP)
Suriyeli mülteciler çadır kentten geçici konutlarına taşındı. (AFP)

Suriye'nin kuzeyinde Türkiye’nin inşa ettiği konutlardan birine ailesiyle birlikte taşınan Meryem’in yüzünde kocaman bir gülümseme beliriyor. Eşi yıllar önce rejim güçlerine karşı savaşırken hayatını kaybeden dört çocuk annesi Meryem (28) duygularını Fransız haber ajansı AFP’ye anlattı:
‘’Bir eve taşınacağımızı duyduğumuzda mutluluktan buna inanamadık. Bir an önce taşınmak istedik, yaklaşık bir buçuk yıldır el-Bab'daki düzensiz bir çadır kentte yaşıyorduk. Şimdi çok mutluyuz.’’  

Zor yaşam koşulları  
Suriye’nin kuzeyinde kendi ülkelerinde mülteci konumuna düşmüş binlerce aile gibi Meryem de çocuklarıyla birlikte oldukça zor koşullarda hayata tutunmaya çalışıyor. Bezae kasabasındaki düzensiz çadır kentlerdeki zor yaşam koşullarından bahseden Meryem: ‘’Çadırlara kış mevsiminde yağmur doluyordu ve yaz aylarında sıcaktan bunalıyorduk. Bir evimizin olması çok sevindirici, çünkü yağmur eve girmeyecek ve yaz aylarında sıcaklardan korunabileceğiz. Halep’ten göç ettik, eşimi savaşta kaybettim, dört çocuğum var, babam ve kardeşim de bizimle yaşıyor, engelli oldukları için çalışamıyorlar. Bu imkana kavuştuğumuz için mutluyuz’’ diye konuştu.  
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Bezae kasabasında 300 briket evi içeren projeyi tamamladı. Briket evler iki odadan oluşuyor, içinde mutfak ve banyo var. Kapılar metal ve her evin ayrı su deposu bulunuyor. Projenin tamamlanmasıyla, bölgedeki çadır kentlerde yaşayan mülteciler yeni evlerine kavuştu. Konut kentte ayrıca bir ilkokul, cami ve sağlık merkezi de yer alıyor.  
Meryem ve ailesi Türkiyeli kurumların desteğiyle inşası tamamlanan 300 konutluk bir proje içinde yer almaya hak kazandı. Konutların inşasını uygulayan yerel yetkililer, konut kentin mültecilere destek faaliyetleri kapsamında oluşturulduğunu söyledi. Öte yandan bu yerleşim projeleri, Ankara’nın, Suriye'nin kuzeyinde terörden arındırılmış bir Güvenli Bölge oluşturma politikasıyla da uyum teşkil ediyor. Türkiye oluşturacağı ‘tampon bölgeye’ kendi topraklarında bulunan 3,6 milyon Suriyeli mülteciyi aşamalı olarak göndermeyi hedefliyor.  
İHH İnsani Yardım Vakfı, 2019’dan bu yana, Türkiye destekli grupların kontrolünde olan kuzey bölgelerinde 18 bin konutun inşasını desteklediğini açıkladı. İHH Genel Sekreteri Durmuş Aydın AFP’ye yaptığı açıklamada, ‘’İnşa ettiğimiz konutlara şu ana kadar 50 bin kişi yerleşti. Bu sayıyı iki katına çıkarmayı hedefliyoruz, projelerimiz kapsamında önümüzdeki Nisan ayına kadar 24 bin 325 konutu tamamlamış olacağız’’ ifadelerini kullandı.  

Kapsamlı askeri operasyonlar 
Ankara 2016'dan bu yana kendisine yakın Suriyeli silahlı gruplarla birlikte, başta PYD’ye yönelik olmak üzere ülkenin kuzeyinde kapsamlı askeri operasyonlar yürüttü. Bu operasyonlar sonucunda DEAŞ ve PYD’nin kontrolünde olan bölgeler ele geçirildi. Böylelikle Türkiye sınırındaki geniş alanlar ve bazı kentler Ankara destekli muhalif grupların eline geçmiş oldu. Ankara bölgede oluşturulan yerel yönetimlere verdiği desteğin yanı sıra, eğitim, sağlık ve barınma alanlarında yatırımlar yaptı. Bu bölgelerde Türkiye’ye ait posta şubeleri, para transfer merkezleri, Türkçe öğretilen okullar var.  
Sınıra yakın Gaziantep, Kilis ve Şanlıurfa belediyeleri, yerel belediyelere destek veriyor. Bölgede Suriye lirasına alternatif olarak TL kullanımı yaygınlaşmış durumda. Yerel bir yetkili olan Hüseyin İsa (38) Bezae’deki toplu konutların Türkiye’nin desteğiyle, asli yerleşim yerlerine dönemeyenler için geçici bir barınak olarak oluşturulduğunu söyledi. Çadırlardan bu konutlara taşınanların çoğu memnun olsa da bazıları geçici çözümlerden yorulmuş durumda. İdlibli Hac Musa (38) beş yıldır çadır kamplarda yaşadığını belirterek, ‘”Bizi şimdi bu geçici eve getirdiler, hayatımızın çok değiştiğini söyleyemem. Biz köklü bir çözüm istiyoruz ve kendi topraklarımıza dönmeyi arzuluyoruz. Ne ev ne de çadır istiyoruz, evimiz olmasa da kendi topraklarımızda yaşamak istiyoruz’’ dedi.  
Mustafa Ketuli ise yeni konut için müteşekkir olduğunu ifade ediyor, ancak altı çocuğu olduğunu ve odaların biraz dar olduğunu söylüyor. Plastik sandalyesine yaslanan Ketuli, ‘’Evde olmak çadırda olmaktan daha iyi, burada kalmaya mecburuz. Kaybettiklerimizi geri getiremeyiz’’ diyor.  
 



Trump: Gazze Şeridi'ndeki durum ‘korkunç’... İnsanların yiyecek bulabildiğinden emin olmak istiyoruz

ABD Başkanı Donald Trump (AP)
ABD Başkanı Donald Trump (AP)
TT

Trump: Gazze Şeridi'ndeki durum ‘korkunç’... İnsanların yiyecek bulabildiğinden emin olmak istiyoruz

ABD Başkanı Donald Trump (AP)
ABD Başkanı Donald Trump (AP)

ABD Başkanı Donald Trump dün, Cumhuriyetçi temsilci Marjorie Taylor Greene'in İsrail'in Filistin topraklarına yönelik saldırısını soykırım olarak nitelendiren yorumlarına ilişkin bir soruya yanıt olarak Gazze Şeridi'ndeki durumu ‘korkunç’ olarak nitelendirdi. Trump, gazetecilere yaptığı açıklamada, “Orada olanlar korkunç, evet korkunç. İnsanlar şiddetli açlık çekiyor, insanların yiyecek bulabildiğinden emin olmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.

dfb
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da gıda yardımlarını taşıyan Filistinliler (Reuters)

ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff dün, Gazze'deki ateşkes görüşmelerini devam ettirmek ve Filistin'deki insani krizi ele almak için İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile bir araya geldi.

Witkoff'un İsrail'e varmasından kısa bir süre sonra, ABD Başkanı sosyal medya platformu Truth Social’da, “Gazze'deki insani krizi sona erdirmenin en hızlı yolu Hamas'ın teslim olması ve esirlerin serbest bırakılmasıdır” paylaşımında bulundu.

Witkoff'un gelişi, Gazze Şeridi'nde yaşanan geniş çaplı yıkım ve bölgedeki yardımlara getirilen kısıtlamalar nedeniyle Netanyahu hükümeti üzerindeki uluslararası baskının arttığı bir dönemde gerçekleşti. Witkoff-Netanyahu görüşmesinden sonra üst düzey bir İsrailli yetkili, İsrail ve ABD'nin, bazı esirlerin serbest bırakılması planından tüm esirlerin serbest bırakılması, Hamas'ın silahsızlandırılması ve Gazze Şeridi'nin silahsızlandırılmış bölge haline getirilmesi planına geçilmesi gerektiğini anladığını söyledi.

svs
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu dün Kudüs'te ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff’u kabul etti. (DPA)

Yetkili, söz konusu planın ayrıntılarına değinmedi, ancak planın sınırlı bir ateşkes arayışından daha kapsamlı bir anlaşmaya doğru bir dönüşüm olarak görüldüğünü ifade etti. Bununla birlikte, İsrail ve ABD'nin Gazze Şeridi'ndeki çatışmalar devam ederken insani yardımı artırmaya çalışacaklarını da belirtti.

Beyaz Saray, Witkoff'un bugün Gazze Şeridi'ne giderek gıda yardımlarının teslimatını denetleyeceğini ve aynı zamanda bölgeye yardımların teslimatını hızlandırmak için nihai bir plan hazırlayacağını duyurdu.

s
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da gıda yardımlarını taşıyan Filistinliler (Reuters)

Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “Witkoff, ziyaretlerinin ardından derhal başkana rapor verecek ve bölgedeki gıda ve yardım dağıtımı için nihai planın onaylanması için görüşecekler” dedi.