Tunus İşçi Sendikası, ‘siyasi diyalog süreci’ için Cumhurbaşkanı Said ile görüşecek  

Genel Sekreter Tabubi: ‘Önereceğimiz değişiklikler siyasi krizin aşılması için önemlidir.

Tunus İşçi Sendikası Genel Sekreteri Nureddin Tabubi (Reuters)  
Tunus İşçi Sendikası Genel Sekreteri Nureddin Tabubi (Reuters)  
TT

Tunus İşçi Sendikası, ‘siyasi diyalog süreci’ için Cumhurbaşkanı Said ile görüşecek  

Tunus İşçi Sendikası Genel Sekreteri Nureddin Tabubi (Reuters)  
Tunus İşçi Sendikası Genel Sekreteri Nureddin Tabubi (Reuters)  

Tunus İşçi Sendikası genel sekreterliğine yeniden seçilen Nureddin Tabubi, sendika olarak ‘siyasi diyalog yöntemlerini’ ele almak üzere Cumhurbaşkanı Kays Said ile görüşme talebinde bulunduklarını açıkladı. Said’in bu çağrıyı olumlu karşılayacağını umduklarını belirten Tabubi, önerecekleri değişikliklerin, siyasi krizin aşılması ve keskin toplumsal bölünmenin sonlandırılması için son derece gerekli ve önemli olduğunu söyledi.  
Ulusal bir televizyon kanalındaki tartışma programına katılan Tabubi, Cumhurbaşkanı Said’i anayasaya karşı darbe yapmakla itham eden ve meclisi aktif hale getirmek isteyen siyasi partilere seslenerek, bu tür yaklaşımların Tunus halkını böleceği için terk edilmesi gerektiğini söyledi. Tunus İşçi Sendikası’nın, Cumhurbaşkanı Said’in istisnai tedbirler kapsamında aldığı 25 Temmuz kararlarını desteklediğini ifade eden Tabubi, ancak sendikanın ‘kimseye tam olarak kefil’ olmadığını da belirtti. Siyasi istikrarın, ekonominin canlanması ve yatırımlar için zorunlu olduğunu belirten Tabubi, ülkedeki politik tarafları uzlaşı ve diyalog yöntemlerini benimsemeye davet etti.  
Tabubi, İşçi Sendikası'nın yönetim kurulu seçim sürecinde, siyasi diyalog sürecinin başlatılması ve ülkenin geleceğini ilgilendiren meselelerde tek taraflı kararlar verilmemesi çağrısında bulunmuştu. 25 Temmuz kararlarının sürpriz olmayıp gerekli olduğunu ancak reformlar için bu kararların geride bırakılması gerektiğini belirtmişti. Ayrıca Cumhurbaşkanı Said’in ‘elektronik referandum’ önerisinin gerçekçi olmadığını ve ‘siyasi diyalogun’ yerini alamayacağını ifade etmişti. Birçok siyasi partinin söz konusu ‘referandum’ kararını boykot ettiğini hatırlatan Genel Sekreter, Cumhurbaşkanı Said’in bu yöntemle ‘kendi özel siyasi projesini gerçekleştirmek’ istediğine işaret etmişti.  
Darbeye Karşı Vatandaşlar Girişimi kurucularından İzzeddin el-Hazeki, ülkedeki tüm siyasi partilerin, cumhurbaşkanlığı kurumunun ve sivil toplum kuruluşlarının iştirak edeceği ‘ulusal diyalog konferansı’ gerçekleştirmek için hazırlıklarını sürdürdüklerini kaydetti.  
Basın mensuplarına açıklamada bulunan Hazeki, ‘’Bu konferans herkese açık olacaktır, kapıları bizi destekleyenlere olduğu gibi bize karşı çıkanlar için de kapatmayacağız. Cumhurbaşkanı Kays Said aldığı kararları yeniden gözden geçirmeli ve siyaset ailesini bir araya getirerek uzlaşmacı bir anlayışı benimsemelidir’’ diye konuştu.  
Girişim olarak, anayasanın 80. Maddesine dayalı olarak alınan kararlar nedeniyle yapılan hak ihlallerine dair uluslararası kuruluşlara sunulmak üzere bir dosya hazırladıklarını belirten Hazeki, ‘’Birleşmiş Milletler artık Tunus’taki demokrasi karşıtı uygulamaların tamamen farkına varmıştır’’ dedi.  
Öte yandan Tunus merkezli ‘Ene Yakiz’ (Ben Farkındayım) adlı insan hakları örgütü, Başbakan Necla Buden’in göreve başlarken verdiği sözlere kıyasla ‘kötü performansı’ nedeniyle eleştirdi. Örgüt yetkilileri düzenledikleri basın toplantısında, 10 maddeyle yolsuzlukla mücadele, ekonomik ve toplumsal alanlardaki sorunlara işaret etti.



Tunus’un Safakes kentindeki bir plajda 10 göçmenin cesedi bulundu

Tunus’un Safakes kentindeki bir plajda 10 göçmenin cesedi bulundu
TT

Tunus’un Safakes kentindeki bir plajda 10 göçmenin cesedi bulundu

Tunus’un Safakes kentindeki bir plajda 10 göçmenin cesedi bulundu

Tunuslu yetkililer dün yaptığı açıklamada, Avrupa’ya göçün ana çıkış noktası olan Safakes kentindeki bir plajda Sahra Altı Afrika uyruklu 10 göçmenin cesedinin bulunduğunu bildirdi.

Şarku’l Avsat’In edindiği bilgilere göre Tunus Ulusal Muhafızlar tarafından yapılan açıklamada, “Sahil güvenlik birimleri tarafından, Safakes’in kuzeyindeki Louata kıyısında son 48 saat içinde 10 ceset bulundu” ifadelerine yer verildi.

Safakes Mahkemesi Sözcüsü Fevzi Masmudi, AFP’ye verdiği demeçte, “Tamamı Sahra Altı Afrikalı uyruklu olduğu tahmin edilen cesetlere rastlandı. Kimliklerini belirlemek için analizler ve örnekler alınıyor” dedi.

Masmudi, teknenin cuma veya cumartesi günleri şiddetli fırtına nedeniyle batmış olabileceğini kaydetti. Yetkililerin, Safakes açıklarında bir teknenin battığına dair herhangi bir açıklama yapmadığını kaydetti.

Masmudi göçmenlerin Safakes’in güneyindeki başka bir yerden, Mehdiye’den veya Zarzis’ten yola çıkmış olabileceğini de sözlerine ekledi.

Bu yılın başından 20 Temmuz’a kadar, çoğu Sahra Altı Afrika vatandaşı olan 901 göçmen cesedi bulundu. Aynı dönemde 34 bin 290 göçmen kurtarıldı.

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’ne (BMMYK) göre yıl başından bu yana, en yakın kıyısı Tunus’a 150 kilometre uzaklıktaki İtalya’ya yaklaşık 90 bin göçmen geldi.

BMMYK’ya göre söz konusu göçmenlerin çoğu Tunus’tan, bir kısmı ise Libya’dan yola çıktı.

Uluslararası Göç Örgütü’ne (IOM) göre Orta Akdeniz bölgesi, 2014’ten bu yana 20 binden fazla ölüm kaydıyla dünyanın en tehlikeli göç yolu haline geldi.

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said’in 21 Şubat’ta yaptığı ve Tunus’un demografik yapısını değiştirmeyi amaçlayan suç planının bir parçası olarak göçmenlerin gelişini kınadığı konuşmasının ardından mart ve nisan aylarında Sahra Altı Afrikalıların göç manevrası hız kazandı.

Said’in açıklamasının ardından yüzlerce düzensiz göçmen işini kaybetti. Evlerinden tahliye edildi ve ülkede onlara yönelik onlarca saldırı kaydedildi.