Rus birliklerinin Kiev'e yönelik hareketlerinin anahtar noktası: Çernobil

Analistler, buranın Belarus'tan işgal için en hızlı yol ve Kiev'e ulaşmak üzere bir hareket noktası olduğunu söylüyorlar

Çernobil'in ele geçirilmesi, Rusya'nın Kiev'e ulaşma planının bir parçasıydı (AFP)
Çernobil'in ele geçirilmesi, Rusya'nın Kiev'e ulaşma planının bir parçasıydı (AFP)
TT

Rus birliklerinin Kiev'e yönelik hareketlerinin anahtar noktası: Çernobil

Çernobil'in ele geçirilmesi, Rusya'nın Kiev'e ulaşma planının bir parçasıydı (AFP)
Çernobil'in ele geçirilmesi, Rusya'nın Kiev'e ulaşma planının bir parçasıydı (AFP)

Rusya, Sovyetler Birliği'nin çökmesinde payı bulunan dünyanın en kötü nükleer kazasından beri hala nükleer radyasyon yayan Çernobil bölgesini ele geçirmek için Perşembe günü Ukrayna güçleri ile bir çatışmaya girmişti.
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy Twitter hesabından yaptığı paylaşımında “Canlarımızı savunanlar, 1986 trajedisi tekrarlanmasın diye kendilerini feda ediyorlar” ifadelerini kullanmıştı. Bu paylaşımdan sonra Rus kuvvetleri 1986 yılında yıkıcı bir yangın ve patlamaya sahne olan eski nükleer santralin kontrolünü ele geçirmişti.
Peki, neden kilometreler boyunca uzanan radyoaktif topraklarla çevrili işlemeyen bir nükleer santral kontrol edilmek isteniyor?

Anahtar kelime coğrafya
Cevap coğrafya. Çernobil, Belarus'tan Ukrayna'nın başkenti Kiev'e giden en kısa yol üzerinde kalıyor. Bu yüzden mantıksal hesaplamalara göre santral, Ukrayna'yı işgal eden Rus kuvvetlerinin saldırı hattında bulunuyor.
Batılı askeri analistler, Rusya'nın Çernobil'i ele geçirerek burayı müttefiki Belarus'tan Ukrayna'yı işgal etmek için en hızlı yol ve kuvvetlerinin Kiev'e ulaşması için hareket noktası olarak kullandığını söylüyorlar.
Düşünce kuruluşu Carnegie Uluslararası Barış Vakfı'ndan James Acton bunun ‘en kısa yol olduğunu’ söyledi.
Öte yandan ABD ordusunun eski komutanlarından Jack Keane, ‘Çernobil’in askeri bir önem taşımadığını’ ancak Belarus’tan Rusya'nın Ukrayna hükümetini devirmeyi amaçladığı ‘kafa kesme’ stratejisinin hedefi olan Kiev’e giden en kısa yol üstünde olduğunu söyledi.
Keane bu yolun Rus güçlerinin Ukrayna’yı işgal ederken kullandıkları dört ‘rotadan’ biri olduğunu söyledi. Diğer yollar arasında Belarus’tan başka bir yol bulunuyor. Güneyde Ukrayna'nın Harkiv kentine doğru bir ilerleme ve Rusya’nın kontrolü altında bulunan Kırım'dan kuzeydeki Herson kentine doğru bir itme rotası bulunuyor.
Bu dört rotadan yapılan saldırılar 2. Dünya Savaşı’ndan beri bir Avrupa devletine yapılan en büyük saldırı olarak görülüyor.

Çernobil planın bir kısmı
Çernobil'in kontrolünü ele geçirmek planın bir kısmıydı. Üst düzey bir Ukraynalı yetkili, Rus güçlerinin burayı fiili olarak Perşembe günü ele geçirdiğini söyledi. Ancak üst düzey bir ABD savunma yetkilisi, ABD'nin bunu teyit edemediğini belirtti.
Ukrayna’nın başkenti Kiev’in 108 kilometre kuzeyinde yer alan Çernobil’in dördüncü reaktörü 1986 yılının Nisan ayında başarısız bir güvenlik testi sırasında patlamış, oluşan radyoaktif bulutlar Avrupa’ya yayılarak ABD’nin doğusuna kadar ulaşmıştı.
Radyoaktif sezyum, plütonyum ve stronsiyum maddeleri başta Ukrayna ve komşusu Belarus olmak üzere Rusya ve Avrupa'nın bazı kısımlarını etkilemişti. Felaketten kaynaklanan doğrudan ve dolaylı ölümlerin sayısına ilişkin tahminler, dünya çapında binlerce ölümden 93 bin ekstra kanser ölümüne kadar çıkıyor.
Sovyet yetkililer önce olayın üstünü örtmeye çalışmış ve patlamayı hemen kabul etmemişti. Bu da reformist Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'un imajını ve Sovyet toplumunda açılımı artırmayı amaçlayan ‘glasnost’ olarak bilinen politikalarının imajını zedeledi.
Felaket, birçok kişi tarafından birkaç yıl sonra Sovyetler Birliği'nin çöküşüne katkıda bulunan faktörlerden biri olarak kabul edildi.

Yasak bölge
Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia kaynaklı haberine göre, Acton, Rusya'nın Perşembe günü Çernobil'i ele geçirmesinin nedeninin, santrali daha fazla hasardan korumak olmadığını söyleyerek Ukrayna'nın dört aktif nükleer santralinin, Lüksemburg büyüklüğünde geniş bir ‘yasak bölge’ içinde yer alan Çernobil'den daha büyük bir risk oluşturduğuna dikkati çekti.
Felaketten sonraki altı ay içinde, hasarlı reaktörü kapatmak ve çevreyi radyasyondan korumak için idareten bir kapak veya ‘lahit’ inşa edilmişti. Kasım 2016'da, eski lahidin üzerine yeni bir güvenlik kapağı yerleştirilmişti.
Acton “Açıkçası Çernobil'de meydana gelebilecek bir kaza büyük sorunlara yol açacaktır. Ancak yasak bölge olduğu için muhtemelen Ukraynalı sivilleri çok fazla etkilemeyecektir” dedi.
Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEA) Perşembe günü yaptığı açıklamada, Ukrayna’nın dört aktif nükleer santralinin güvenli bir şekilde faaliyetlerini sürdürdüğünü ve Çernobil’in atıklarında ya da diğer tesislerinde herhangi bir tahribin söz konusu olmadığını bildirdi.
Acton “Ukrayna'nın diğer reaktörleri yasak bölgede değil ve daha fazla radyoaktif nükleer yakıt içeriyorlar. Bu işleyen reaktörlerin etraflarında savaşmanın riskleri ciddi şekilde daha yüksek” dedi.



Şarku'l Avsat'a konuşan kaynaklar: Filistinli gruplar İsrailli esirlerle ilgili planı değerlendiriyor

Pazar günü Gazze Şehrinde çadırlarda yerinden edilmiş insanlar (Reuters)
Pazar günü Gazze Şehrinde çadırlarda yerinden edilmiş insanlar (Reuters)
TT

Şarku'l Avsat'a konuşan kaynaklar: Filistinli gruplar İsrailli esirlerle ilgili planı değerlendiriyor

Pazar günü Gazze Şehrinde çadırlarda yerinden edilmiş insanlar (Reuters)
Pazar günü Gazze Şehrinde çadırlarda yerinden edilmiş insanlar (Reuters)

Şarku'l Avsat'a konuşan kaynaklara göre, Gazze'ye yönelik bombardıman ve kuşatma artarken İsrail'in şehri ve mahalleleri kontrol altına alma çabalarını hızlandırdığı bir dönemde, Filistinli silahlı gruplar, şehrin işgalini önlemek için İsrail'e baskı yapmalarını sağlayacak ellerindeki esirlerle ilgili bir plan üzerinde çalışıyor.

Çeşitli silahlı gruplardan kaynakların Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamaya göre plan, Gazze'de geniş çaplı bir askeri operasyon başlatılmasına rağmen İsrailli esirlerin Gazze'den çıkaralıması ya da Gazze'de tutulması meselesi etrafında şekilleniyor.

Kaynaklar, bu adımın henüz çalışma aşamasında olduğunu ve henüz kararlaştırılmadığını, amacın İsrail üzerinde baskı oluşturmak ve yaşayan bazı rehinelerin hayatlarının kaderini Gazze Şeridi'ni işgal etmeyi amaçlayan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hükümetinin kararlarına bağlamak olduğunu belirtti.

Kaynaklar Bu önerinin günlerdir Gazze Şeridi içinde ve dışındaki üst düzey gruplar tarafından incelendiğine dikkat çekti.

Mevcut savaşın başlangıcından bu yana alınan kararın, esirlerin hayatlarının mümkün olduğunca korunması, Filistinli esirlerle takas edilmesi ve savaşın durdurulması için bir anlaşmaya varılması gerektiğine işaret eden kaynaklar, bunun herkes için bağlayıcı olduğunu, ancak mevcut değişiklikler ışığında, Filistinlilerin hayatlarının ve mallarının bu rehinelerin hayatlarına bağlı olduğuna dair açık bir mesaj göndermek için yeni bir karar alınabileceğini vurguladı.

yuı
Filistinliler İsrail'in Pazar günü Gazze'ye düzenlediği saldırıda ölenlerin cesetlerini taşıyor (DPA)

Kaynaklardan biri Şarku'l Avsat'a şu değerlendirmelerde bulundu: “İsrail'in küstahlığı ve sivilere karşı işlenen suçların durdurulması ve evlerinin sistematik olarak yıkılması karşısında, Filistinlilerin kanının yerde kalmayacağını teyit etmek için olağanüstü kararlar almaktan başka seçenek kalmadı ve bunun bedeli sadece şehre girecek askerlerin canından değil, halkımızın kanından daha önemli olmadığına inandığımız İsrailli fidyecilerin canından da yüksek olmalı. İsrail'in halkımıza karşı işlediği bu suçların devam etmesi ve Gazze Şehri ve kuzeyini kontrol etmek ve geleceklerine yeni bir gerçeklik dayatmak için onları yeniden yaşadıkları yerlerden sürmeye zorlama girişimi karşısında boş duramayız.”

“En zor koşullarda bile”

İsmini vermek istemeyen silahlı gruplara yakın bir  kaynak da şunları söyledi: “Netanyahu ve bakanlarının kendilerini kaçıranların hayatlarını önemsemediklerine inanıyoruz ancak vatandaşlarımızın hayatlarının feda edilmesini ya da bedelinin sadece onlara ödetilmesini de kabul edemeyiz.”

Kaynaklar, mahkumların bir kısmının nakledilmesi ya da Gazze'de tutulması yönünde bir karar alınması halinde bunun, güvenliklerini denetleyenlere, kendilerini tehdit altında hissetmeleri halinde, onları bir yerden başka bir yere nakletme seçenekleri olmadığı sürece, herhangi bir İsrail gücünün onları canlı olarak geri almasına izin vermeyecek hareket özgürlüğü de dahil olmak üzere çeşitli yansımaları olacağına dikkat çekti.

scdfgt
Pazar günü Gazze Şeridi'ne yardım taşıyan Ürdün askeri uçağından Gazze Şehri'nin görünümü (Reuters)

Kaynaklar, en zor koşullarda bile, esirlerin hayatlarını korumak ve İsrail'in bazı baskınlarında veya operasyonlarında yaralandıktan sonra onlara gerekli tedaviyi sağlamak için büyük özen gösterildiğini doğruladı.

Kaynaklar ayrıca esirlerin hayatlarını korumak için esir alanların sık sık kendilerini yiyecekten mahrum bıraktıklarını vurguladı.

Netanyahu ve hükümetinin rehineler ve yaşamları konusundaki kayıtsızlığı nedeniyle, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki yeni operasyonuyla dayatmaya çalıştığı yeni gerçeklik ışığında, grupların bazılarını transfer etmek ya da Gazze Şehri'nde tutmak konusunda hiçbir sorun yaşamayacağını da sözlerine ekledi.

Rehinelerin de Filistin vatandaşları gibi özellikle İsrail'in uydurma gerekçelerle sivillere karşı uyguladığı aç bırakma politikası ışığında çok zor koşullara maruz kaldıklarını belirtti.

Kaynaklar, Gazze vatandaşları için geçerli olanın, “bu tür askeri operasyonlarda hayatlarını feda eden hükümetlerinin politikalarının bir sonucu olarak” açlıktan trajik bir şekilde acı çeken rehineler için de geçerli olduğunu söyledi.

Neden şimdi?

Kaynaklar bu önerinin Han Yunus gibi İsrail'in girdiği diğer şehir ve bölgelerde masada olmadığına, çünkü Gazze Şehri'ne ilişkin mevcut planın en tehlikelisi olduğuna ve nüfusu yerinden etmeyi ve içinde hiçbir Filistinli kalmadan işgali yıllarca sürdürmeyi amaçladığına dikkat çekerek, grupların ne pahasına olursa olsun bu planı engellemeye çalışacağını vurguladı.

Hamas'ın silahlı kanadı Kassam Tugayları sözcüsü Ebu Ubeyde, iki hafta önce yaptığı açıklamada tugayların İsrailli rehineleri kasıtlı olarak aç bırakmadığını, üyelerinin ve tüm Filistinlilerin yediklerini yediğini ve kendi deyimiyle açlık ve kuşatma suçu kapsamında herhangi bir özel ayrıcalığa sahip olmayacaklarını belirtti.

Gazze Şeridi'nin tüm bölgelerindeki Filistinlilere gıda ve ilaç ulaştırılması için insani yardım koridorlarının doğal ve kalıcı bir şekilde açılması koşuluyla Kızılhaç'ın İsrailli esirlere gıda ve ilaç ulaştırılması yönündeki her türlü talebine olumlu yanıt vermeye hazır olduklarını vurguladı.

defr
Gazze'de yetersiz beslenme nedeniyle beyin felci geçiren 16 yaşında bir çocuk - 16 Ağustos 2025 (DPA)

Netanyahu'nun yanı sıra İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog da İsrail ve İşgal Altındaki Topraklar'daki Kızıl Haç Başkanı Julian Lerison'dan Gazze Şeridi'ndeki rehinelere gıda ve tıbbi bakım sağlanmasına katılmasını istedi. Kızıl Haç, rehinelere ve Gazze Şeridi sakinlerine ilaç ve gıda ulaştırmak için tüm taraflarla temas halinde olduğunu doğruladı.

Hamas ve İslami Cihad'ın kısa bir süre önce Gazze Şeridi'ni kasıp kavuran kıtlık koşulları nedeniyle sağlık durumlarının kötü olduğu görülen iki İsrailli rehinenin görüntülerini yayınlamasının ardından bu adım geldi.