Uluslararası Koalisyon: SDG’yi desteklemeye devam edeceğiz

DEAŞ karşıtı koalisyon, Suriye’nin kuzeydoğusunda Suriye Demokratik Güçleri’ne (SDG) desteğinin sürdüğünü belirtti.

Suriye’de ABD güçlerine ait araçlar (Reuters-Arşiv)
Suriye’de ABD güçlerine ait araçlar (Reuters-Arşiv)
TT

Uluslararası Koalisyon: SDG’yi desteklemeye devam edeceğiz

Suriye’de ABD güçlerine ait araçlar (Reuters-Arşiv)
Suriye’de ABD güçlerine ait araçlar (Reuters-Arşiv)

Terör örgütü DEAŞ’a karşı 2014 yılında Uluslararası Askeri Koalisyon tarafından başlatılan ‘Doğal Kararlılık Harekatı’ geçtiğimiz Pazartesi günü Twitter üzerinden, “Suriye’nin kuzeydoğusunu savunmayı sürdürürlerken SDG’deki ortaklarımızı desteklemeye devam edeceğiz” açıklamasında bulundu.
Koalisyon ve ABD tarafından desteklenen SDG’nin, istikrarı sağlamak ve bölge halkını korumak için çalıştığını hatırlatan Harekât, Haseke’nin Sanayi Mahallesi’ndeki Geveran Hapishanesi olaylarının yanı sıra havadan ve karadan doğrudan müdahale yoluyla SDG ile yakın ortaklık halinde olduklarını vurguladı. Harekât, Haseke vilayetinin güneyinde yer alan hapishanede DEAŞ’a bağlı uyuyan hücreler ve tutuklular tarafından yapılan kanlı saldırıya dikkati çekti.  

8 Mart töreni
Uluslararası koalisyon güçleri ve ABD ordusunun kadın savaşçıları ve liderleri, Kamışlı şehrinin doğusundaki el-Kahtaniye bölgesinde Suriye’nin kuzeydoğusundan kadın ve genç kızlarla Dünya Kadınlar Günü kutlamalarına katıldı. Özerk Yönetim’de Kadın Genel Otoritesi, 8 Mart münasebetiyle bölgeden yüzlerce kadının katılımıyla bir tören düzenledi.

Yeni askeri takviyeler
Uluslararası Koalisyon güçlerinin ülkenin kuzeydoğusundaki askeri üslerini desteklemek için yeni askeri takviyeler sağlandı. Konvoyda, komşu Irak Kürdistan bölgesindeki el-Velid sınır noktasından giren askeri ve lojistik ekipman yüklü 40 kamyon yer aldı. Kamışlı kırsalındaki Rmelan bölgesinde koalisyon üslerine doğru ilerleyişi sırasında konvoya, ABD yapımı 4 ‘Bradley’ türü zırhlı araç eşlik etti.
Konvoy, Mart ayının başından bu yana Suriye’ye giren üçüncü konvoy ve son 48 saat içindeki ikinci grup oldu. Geçtiğimiz Cumartesi günü de silah, mühimmat ve lojistik malzeme taşıyan 30 büyük kamyon bölgeye gelmişti.

SDG iddiaları yalanladı
Öte yandan SDG, Türkiye’ye bağlı Suriyeli muhaliflerin militanların hedef alındığı ve çok sayıda savaşçının öldürüldüğü yönündeki haberleri yalanladı. SDG medya merkezi direktörü Ferhad Şami, “Bazı medya organları, Halep’in kuzey kırsalında 6 savaşçımızın öldüğüyle ilgili haberler yayınladı. Bu bilgilerin yanlış olduğunu onaylıyoruz” dedi. Şami, “Türkiye’nin paralı askerleri, Harbel köyünde Şam hükümetine bağlı güçlere ait bir noktanın çevresini üç füzeyle hedef aldı. Saldırı, maddi hasara yol açtı. Füzeler, Mare kasabasından fırlatıldı” açıklamasında bulundu.

SDG liderlerinden hesap sorulması çağrısı
Deyrizor’un doğu kırsalındaki Ebu Hamam kasabası halkından oluşan yüzlerce eylemci, bölgede devriye gezen Uluslararası Koalisyon güçlerinin askeri konvoyu önünde bir gösteri düzenledi. Aileler, son günlerde tutuklanan herkesin serbest bırakılması ve (sivillerin evlerine baskın yapma ve İç Güvenlik Güçleri tarafından konulan güvenlik kordonunu kırma talimatı veren) SDG’nin askeri liderlerinden hesap sorulması çağrısı yaptı.
Deyrizor’un doğu kırsalı, Mart ayının başından bu yana kötüleşen yaşam koşullarına, akaryakıt ve mazot dağıtımındaki engellere karşı protestolara tanık oluyor.



Filistinliler yardım kuyruğunda katlediliyor: Kıyamet günü gibi

GHF'nin erzak noktalarında yaşanan saldırılar dünya gündeminden düşmüyor (AFP)
GHF'nin erzak noktalarında yaşanan saldırılar dünya gündeminden düşmüyor (AFP)
TT

Filistinliler yardım kuyruğunda katlediliyor: Kıyamet günü gibi

GHF'nin erzak noktalarında yaşanan saldırılar dünya gündeminden düşmüyor (AFP)
GHF'nin erzak noktalarında yaşanan saldırılar dünya gündeminden düşmüyor (AFP)

Gazze'deki sağlık çalışanları, ABD ve İsrail destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı'nın (GHF) erzak dağıtım noktalarında her gün Filistinlilerin öldürüldüğünü anlatıyor.

Han Yunus’taki Nasser Hastanesi’nden Dr. Muhammed Sakr, haftalardır yüzlerce kişinin acile getirildiğini belirterek şunları söylüyor: 

Görüntüler gerçekten şok edici, kıyamet gününün dehşetini andırıyor. Bazen yarım saat içinde 100 ila 150 arasında, ağır yaralanmalardan ölümlere kadar çeşitli vakalar geliyor. Bu yaralanma ve ölümlerin yaklaşık yüzde 95'i ‘Amerikan gıda dağıtım merkezleri’ olarak adlandırılan erzak noktalarından geliyor.

Gazze Sağlık Bakanlığı’nın paylaştığı verilere göre, GHF’nin faaliyetlerini başlattığı 27 Mayıs’tan 2 Temmuz’a kadar en az 640 kişi erzak dağıtım merkezlerine giderken öldürüldü. 4 bin 500’den fazla kişinin de yaralandığı aktarılıyor. 

Guardian’a konuşan doktor, GHF’nin yarattığı kaosun halihazırda çökmenin eşiğindeki sağlık sistemine daha fazla yük bindirdiğini belirtiyor: 

Zaten her yatakta bir hasta var ve bu ek vakalar bize inanılmaz bir yük getiriyor. Hastaları acil servisin zemininde tedavi etmek zorunda kalıyoruz. Yaralanmaların çoğu göğüs ve kafaya ateşli silahla yapılan saldırılarla oluşmuş. Bazı hastalar bacakları ve kolları ampute edilmiş halde geliyor.

Uluslararası Kızılhaç Komitesi’nden yapılan açıklamada da doktorların büyük bir yük altında ve çok zor koşullarda çalıştığı ifade ediliyor. Özellikle yaralı sayısında ciddi artış olduğuna dikkat çekiliyor: 

Bir aydan biraz fazla bir sürede tedavi edilen hasta sayısı, önceki yıl boyunca meydana gelen tüm kazalarda tedavi edilen toplam hasta sayısını aştı. Yaralılar arasında bebekler, gençler, yaşlılar ve anneler var. Yaralıların çoğunu genç erkekler ve çocuklar oluşturuyor. Birçok kişi sadece aileleri için yiyecek veya yardım almaya çalıştıklarını söylüyor.

Komitenin Refah’taki hastanesinde çalışan sağlık görevlilerinden Haytam Hasan, günde 30 ya da 40 kişinin ameliyathaneye alındığını belirtiyor.

İsrail ordusu, 7 Ekim 2023’ten beri sürdürdüğü saldırılarda Gazze’deki 36 hastanenin neredeyse yarısını kullanılmaz hale getirdi. Kalan hastanelerse çok düşük kapasitede çalışıyor. Bunlara ek olarak Gazze Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre İsrail, savaşın başından bu yana en az 1580 doktoru ve sağlık görevlisini öldürdü.

Filistinli yetkililer, Netzarim ve Refah bölgelerindeki GHF'ye ait erzak dağıtım noktalarının "insani yardım" kisvesi altındaki ölüm tuzaklarına dönüştüğünü ve İsrail'in sivilleri kasıtlı olarak hedef aldığını savunuyor. İsrail ordusuysa iddiaları reddederek kurallara uymayan kişilere "uyarı ateşi" açıldığını öne sürüyor.

Diğer yandan İsrail Savunma Bakanı Israel Katz, pazartesi günü yaptığı açıklamada, orduya Gazze'nin güneyindeki Refah şehrinde "insani yardım kenti" kurulması talimatını verdiğini duyurmuştu. Gazze'deki tüm sivillerin kademeli olarak bu bölgeye toplanması, daha sonra da başka ülkelere sürülmesi hedefleniyor.

ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze'yi "Ortadoğu'nun Rivierasına" çevirme planı da tepki çekmişti. Trump, Filistinlilerin çevre ülkelere yerleştirilmesiyle bölgenin kontrolünün ABD'ye geçmesini ve Gazze'nin turizm merkezine dönüştürülmesini önermişti. 

Reuters’ın görüştüğü Gazzeliler, ABD ve İsrail’in sürgün planını kabul etmeyeceklerini söylüyor. Filistinli Mansur Ebu Hayer, şu ifadeleri kullanıyor: 

Burası bizim toprağımız. Kime bırakacağız, nereye gideceğiz?

Independent Türkçe, Guardian, Times of Israel, Reuters