Savaş nedeniyle ayçiçek yağı fiyatındaki artış Ramazan sofrasına gölge düşürecek

Ramazan’da bazı Lübnanlı aileler orucunu bozmadan ertesi gün yine oruç tutacak

Ukrayna ve Rusya, küresel ayçiçek yağı ihracatının yüzde 80’inden fazlasını sağlıyor (Reuters-Arşiv)
Ukrayna ve Rusya, küresel ayçiçek yağı ihracatının yüzde 80’inden fazlasını sağlıyor (Reuters-Arşiv)
TT

Savaş nedeniyle ayçiçek yağı fiyatındaki artış Ramazan sofrasına gölge düşürecek

Ukrayna ve Rusya, küresel ayçiçek yağı ihracatının yüzde 80’inden fazlasını sağlıyor (Reuters-Arşiv)
Ukrayna ve Rusya, küresel ayçiçek yağı ihracatının yüzde 80’inden fazlasını sağlıyor (Reuters-Arşiv)

Lezzetli patates kızartması, geçtiğimiz yıllarda Lübnanlı Mona el-Amaş’ın sofrasında yer alan temel ve ucuz yemekler arasındaydı.
Ancak Beyrut’un fakir bir mahallesinde üç çocuğuyla birlikte yaşayan Mona, Rusya’nın Ukrayna’yı işgale başlamasının ardından ayçiçek yağı fiyatlarındaki artış nedeniyle bu sene Ramazan’da patates kızartması yapamayacağından endişe ediyor.
Reuters’a konuşan Mona, “2021’de fiyatların yüksek olduğu zamanlarda dahi aynı yağı birkaç yemeği pişirmek için kullanıyordum. Bugün artık onu bile yapamıyorum. Çocuklarım için bir tabak patates kızartması bile pişiremiyorum” dedi.
Dünya Gıda Programı’na (WFP) göre, 2019’dan bu yana fiyatların 11 kat artmasına neden olan derin bir ekonomik kriz yaşayan Lübnan’da buğday, yemeklik yağ ve akaryakıt fiyatlarındaki artışın etkisi Ramazan ayında ağır bir şekilde hissedilecek.
Ukrayna ve Rusya, küresel ayçiçek yağı ihracatının yüzde 80’inden fazlasını sağlıyor. Rusya’nın Ukrayna’yı işgale başlaması nedeniyle ayçiçek yağı fiyatları Mart sonunda bir haftada yüzde 64 arttı.
Lübnan’da bir litre ayçiçek yağının fiyatı üç yıl öncesine göre yaklaşık on kat arttı. İthalat kıtlığı nedeniyle marketler yağ satışlarını her bir müşteri için bir litre olarak sınırlandırdı.
Yüksek fiyatlar bölgedeki mültecileri ve diğer savunmasız grupları da ciddi şekilde etkiliyor.
WFP’ye göre, Lübnan’daki 1,5 milyon Suriyeli mültecinin yaklaşık yüzde 90’ı aşırı yoksulluk içinde ve gıda yardımına bağımlı bir şekilde yaşıyor.
100 milyondan fazla nüfusa sahip Mısır’da yaşayan 130 bin Suriyeli mülteci de bu durumdan endişe duyuyor.
Dünyanın en büyük buğday ithalatçısı olan Mısır, Ukrayna’daki savaş nedeniyle küresel buğday fiyatlarındaki keskin artıştan etkilendi.
Gıda fiyatlarındaki artış, genellikle Ramazan ayında yoksul ailelere yapılan yardımları artıran hayır kurumlarını da etkiliyor.
Mısır’da çeşitli hayır kurumlarında çalışan gönüllü Husna Medhat, “Yüksek fiyatlar nedeniyle, ay boyunca insanların ihtiyaçlarını karşılayacak yağ, pirinç, makarna ve diğer gıda ürünlerini içeren Ramazan kolisinin içeriği azaldı” diye konuştu.
Ramazan’a birkaç hafta kala yerel para biriminde yaşanan yüzde 15’lik devalüasyon göz önüne alındığında, bağışçı sayısının da azalması muhtemel.

İftarsız oruç tutmak
Lübnan’daki hayır kurumları ise halihazırda baskıyla karşı karşıya.
Lübnan’daki yoksul ailelere temel ihtiyaç maddelerini dağıtan Make a Difference isimli yardım kuruluşunun başkanı Raşa Baydun, “Talep, sahip olduğumuzdan çok daha fazla. Bir zamanlar uygun fiyatlı yemeklik yağ alabilen aileler şimdi bunun gıda yardımlarına eklenmesini istiyor, ancak dernekler yeterli malzeme sağlamakta zorlanıyor” diye konuştu.
Baydun, Lübnan’daki zor şartları şu ifadelerle anlattı:
“Ramazan’da bazı aileler orucunu bozmadan ertesi gün yine oruç tutacak. Sahurdan iftara kadar yiyecek bir şeyleri yok.”



Starbucks, Güney Kore’de bilgisayar, yazıcı ve çoklu prizleri yasakladı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Starbucks, Güney Kore’de bilgisayar, yazıcı ve çoklu prizleri yasakladı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Starbucks, müşterilerinin kafeleri ev ofislerine dönüştürmesinin ardından Güney Kore'deki tüm mağazalarında masaüstü bilgisayar, yazıcı ve çoklu priz kullanımını yasakladı.

Kahve devi ayrıca, çalışma alanı oluşturmak için kullanılan büyük bölme panellerinin kullanımını da kısıtladı.

Şubelere yerleştirilen duyurulara göre, müşterilerin dizüstü bilgisayar, tablet ve akıllı telefonlara hâlâ izin veriliyor ancak "ortak alanı etkileyen büyük eşyalar" getirilemiyor.

İlk olarak The Korea Herald tarafından bildirilen bu hamle, kabaca "kafeden çalışanlar"  şeklinde çevrilebilecek "cagongjok" diye bilinen bir grubu hedefliyor.

Ülkedeki kafe sahipleri, "cagongjok"ların yer kaplayarak, elektriği bedavaya tüketerek ve tek bir içecek aldıktan sonra saatlerce oturarak mağazalarının kârlılığını etkilediğinden şikayet ediyor.

Sosyal medya kullanıcıları yeni kurala farklı tepkiler verirken, bazıları ABD'li şirketi kişilerin kafenin misafirperverliğini suiistimal etmesini engellediği için övdü.

Bir kullanıcı X'te paylaştığı bir gönderide, "İşte bu yüzden Starbucks'tan uzak durdum ve bu, kaba davranışlarına karşı adil bir önlem gibi görünüyor" diye yazdı.

Bu günlerde çok fazla kişi temel sağduyudan yoksun gibi hissediyorum.

Starbucks sözcüsü şunları söyledi:

Starbucks Kore, tüm müşterilerin keyifli ve erişilebilir bir mağaza deneyimi yaşayabilmesi için politikasını güncelledi. Dizüstü bilgisayarlar ve küçük kişisel cihazlar memnuniyetle karşılanırken, müşterilerden oturma alanını kısıtlayabilecek ve ortak alanı etkileyebilecek masaüstü bilgisayar, yazıcı veya diğer büyük eşyaları getirmemeleri rica olunur. Starbucks, kahve ve bağlantı için kucaklayıcı bir üçüncü mekan olmaya ve her fincanda, her sohbette ve her ziyarette topluluğun geliştiği bir yer olmaya kararlı.

Independent Türkçe