Blinken, İsrail ve Filistinlilere ‘şiddet döngüsünü sona erdirme’ çağrısında bulundu

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken (Reuters)
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken (Reuters)
TT

Blinken, İsrail ve Filistinlilere ‘şiddet döngüsünü sona erdirme’ çağrısında bulundu

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken (Reuters)
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken (Reuters)

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid ile dün ayrı ayrı telefon görüşmeleri gerçekleştirdi.
ABD Dışişleri Sözcüsü Ned Price, Blinken’ın Abbas ve Lapid ile Batı Şeria ve Kudüs’teki Harem-i Şerif ve Gazze’de artan gerilimler ve son şiddet olaylarını ele aldığını belirtti.
Price, Abbas ile görüşmeye ilişkin, “Bakan Blinken, Filistinlilerin ve İsraillilerin gerilimi tırmandıran eylemlerden ve söylemlerden kaçınarak şiddet döngüsünü sona erdirmeye çalışmasının önemini vurguladı. Ayrıca ABD’nin Filistin halkının yaşam kalitesini somut yollarla iyileştirme taahhüdünü ve ABD’nin müzakere edilmiş iki devletli bir çözüme verdiği desteği yineledi” dedi.
Price, Blinken’ın Lapid ile görüşmesinde ise gerilimi düşürmek için tarafların temkinli davranarak ve başkalarını rahatsız edecek eylemlerden kaçınarak çalışmalarının önemine dikkati çektiğini kaydetti.
İsrail’in itidali sağlamak için attığı adımların da ele alındığını bildiren Price, şunları söyledi;
“İki bakan ayrıca, İran ve vekillerinin ortaya çıkardığı sorunlar da dahil olmak üzere küresel zorluklarla yüzleşmek için ortak çabaları konuştu. Bakan Blinken, yönetimin İsrailin güvenliğine olan sarsılmaz bağlılığını yineledi ve Gazze'’den yapılan son roket saldırılarını kınadı. ABD’nin müzakere edilmiş iki devletli bir çözüme verdiği desteği vurguladı.”
Öte yandan, ABD Dışişleri Bakanlığı, ABD’nin Yakın Doğu İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Yael Lambert’in bölgede gerginliği azaltma amaçlı görüşmeler için Ürdün, İsrail, Batı Şeria ve Mısır’a gideceğini duyurdu.
Bakanlığa göre, dün başlayan Ortadoğu turunun 26 Nisan’a kadar sürmesi bekleniyor.
 



UCM kararı, İsrail'e ambargo uygulanmasını sağlayabilir mi?

STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)
STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)
TT

UCM kararı, İsrail'e ambargo uygulanmasını sağlayabilir mi?

STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)
STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)

Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM), Gazze'de işlenen "savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar" nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında çıkardığı tutuklama emrinin yankıları sürüyor. 

İsrail'in köklü gazetelerinden Haaretz'in savunma analisti Amos Harel'in kaleme aldığı yazıda, UCM kararının İsrail'e karşı silah ambargosu taleplerini artırabileceğine dikkat çekiliyor.  

Gazetenin görüştüğü Kudüs merkezli düşünce kuruluşu İsrail Demokrasi Enstütüsü'nden Eran Şamir-Borer, UCM'nin kararını eleştirirken, sürecin bu noktaya varmasında Tel Aviv yönetiminin yol açtığına işaret ediyor. 

Analist, İsrail'de Gazze savaşıyla ilgili bağımsız bir inceleme yürütülse UCM'nin böyle bir karar vermek durumunda kalmayacağını savunarak şunları söylüyor: 

Devlet hiçbir şey yapmadı, kafasını kuma gömdü.

Hamas'ın 7 Ekim 2023'teki Aksa Tufanı operasyonuyla patlak veren Gazze savaşında muhalefet kanadı, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu liderliğindeki radikal sağcı koalisyonun kararlarının incelenmesi için defalarca komisyon kurulmasını talep etmişti. Ancak Netanyahu, araştırma komisyonu kurulmasına savaş bitene kadar karşı olduğunu söylemişti. 

İsrail'in ekonomi gazetelerinden Globes'taki analizde UCM kararının, İsrail'in Gazze işgalini eleştirenlerle Tel Aviv'e silah satışının yasaklanmasını isteyenlerin elini güçlendirdiği yorumu paylaşılıyor. 

Haberde, İsrail'in askeri teçhizatının yüzde 30'unun Almanya tarafından gönderildiği hatırlatılıyor. UCM kararının, Berlin hükümetinin İsrail'e silah tedariki konusundaki ısrarcılığının zayıflamasına yol açabileceği değerlendirmesi yapılıyor. 

UCM'nin merkezi Hollanda'nın Lahey şehrinde yer alıyor. Hollanda Dışişleri Bakanı Caspar Veldkamp, mahkemenin tutuklama emrini uygulayacaklarını duyurmuştu. 

Ancak sivil toplum kuruluşları (STK), Hollanda'nın İsrail'e silah gönderen ülkeler arasında yer aldığına dikkat çekerek ambargo talebiyle Lahey'de hükümete karşı dün dava açtı. Mahkeme, talebe ilişkin kararını 13 Aralık'ta açıklayacak.

Diğer yandan Times of Israel, UCM kararından önce de son dönemde İsrail'e silah tedarikinin durdurulması çağrılarının arttığına işaret ediyor. Haberde, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın İsrail'e ambargo talep ettiği mektubu 1 Kasım'da Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği'ne gönderdiği hatırlatılıyor. Ortak mektupta aralarında Rusya ve Çin'in de yer aldığı 52 ülkenin imzası var. 

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da geçen ayki açıklamasında Gazze savaşının sonlandırılması için İsrail'e silah ambargosu çağrısı yapmıştı. Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Macron'a destek verirken, Netanyahu açıklamaya tepki göstermişti. 

İsrail'in en büyük silah tedarikçisi olan ABD, UCM'yi kuran Roma Statüsü'ne taraf değil. ABD Başkanı Joe Biden, UCM kararını "rezalet" diye nitelerken, Netanyahu mahkemeyi "Yahudi düşmanlığıyla" suçlamıştı. İsrail de üye devletler arasında yer almıyor ve UCM'nin yargı yetkisini tanımıyor.

Independent Türkçe, Haaretz, Globes, Times of Israel, AP