Cezayir, bağımsızlığının 60’ıncı yılını kutlamaya hazırlanıyor

Cezayir, bağımsızlığının 60’ıncı yılını kutlamaya hazırlanıyor
TT

Cezayir, bağımsızlığının 60’ıncı yılını kutlamaya hazırlanıyor

Cezayir, bağımsızlığının 60’ıncı yılını kutlamaya hazırlanıyor

Cezayir hükümeti, 58 şehirde düzenlenecek etkinlikler ile ülkenin 5 Temmuz 1962'de Fransız sömürgeciliğinden bağımsızlığının 60’ıncı yıl dönümünü büyük kutlamalar yapmaya hazırlanıyor. Bu kapsamda ‘hafızadaki acıların’, ‘Fransa'nın sömürge suçunu tanımayı açıkça reddetmesinin’ ve ‘bağımsızlığın ardından ulaşılan başarıların’ vurgulanacağı etkinliklere odaklanılıyor.
Mücahitler Bakanı El-Iyd Rabiga perşembe günü hükümet radyosuna yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Cumhurbaşkanı’nın ulusal egemenliğin yeniden tesis edilmesinin 60’ıncı yıl dönümüne yönelik kutlamalara ilişkin direktiflerinin uygulanması için  çalışmalar devam ediyor. Bu, Cezayir ulusunun hatırasının korunması ve şehitlere vefa açısından büyük bir önem taşıyor. Bu vesileyle kurtuluş savaşı zaferleri ile bağımsız Cezayir'in başarıları arasında bağlantı kurmaya özen gösteriyoruz.” 
Yıl dönümü etkinlikleri Ramazan Ayı’nın ardından hazırlıkları hızlanacaklar. Bir yıl önce başlayan kutlamalar, El-Dhakira TV’de Cezayir Bağımsızlık Savaşı’nı (1954 - 1962), Cezayir'in Fransız kuvvetleri tarafından işgalini ve sömürgeciliğe karşı halk direnişini konu alan tarihi programlarda gösteriliyor.
Bağımsızlığın 60’ıncı yılı için oluşturulan komitenin bir üyesi Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte, kutlamalarda pek çok amacın güdüleceğini, öncelikle genç nesillere vatanları ile gurur duymayı aşılamak istediklerini vurguladı. Ayrıca gençlere kendileri için fedakarlıklarda bulunan atalarının geride bıraktığı emaneti korumaları ve bağımsızlığın ardından başlatılan inşa sürecini tamamlamaları gerektiğinin hatırlatılmak istendiğini de sözlerine ekledi. Söz konusu komite, Başbakan Eymen bin Abdurrahman tarafından yönetiliyor.
Kutlamalarda çeşitli temalara sahip zengin programların yürütüleceğini bildiren Mücahitler Bakanı Rabiga sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu kapsamda şanlı tarihimizi konu edinen belgeseller yayınlayacağız. Çocuklara yönelik programlarımız da olacak. Aynı zamanda hafızayı canlandıracak dosyaların ele alınacağı bir çok konferansın düzenlenecek. Ulusal ve uluslararası bilimsel ve akademik faaliyetlerde bulunulacak. Cezayir’in 1830 - 1962 dönemine dair akıllı telefon uygulamaları da hazırlıyoruz.  Programlar kapsamında Cezayir tarihine yönelik dijital bir sergisi de hayata geçireceğiz.”
Dünyanın dört bir yanından katılım sağlanacak “Kurtuluş Devrimi Dostları Uluslararası Konferansı”na yönelik hazırlıklar da sürüyor. Konferansın devrimin arkasına yer alan insani değerlerin ve bunların tüm dünya ile ilişkileri dokumadaki rolüne odaklanacağını aktaran Bakan, aynı zamanda devrim dostlarının Cezayir halkının kurtuluş mücadelesine verdikleri desteğin ve bu taraflara şükran borcunun da gözler önüne serileceğini vurguladı.
Bağımsızlığın 60’ıncı yıl dönümü kutlamaları için slogan ve en iyi milli destan seçme yarışmalarının düzenlendiğini belirten Bakan, ‘ulusal meselelerin hizmetinde bir tarihsel düşünce ekolü’ yaratma çabası kapsamında yeni tarih kitaplarının basılması ve eskilerinin yenilenmesi projesinin yürütüldüğünü kaydetti.
Ünlü Fransız tarihçi Benjamin Stora’nın hazırlayarak Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’a sunduğu ‘ortak hafızaya’ ilişkin raporun somutlaştırılması yönünde Fransa’da aylardır çalışmalar yürütülüyor. Merkez olarak bağımsızlık görüşmelerinin yapıldığı ve ateşkesin ilan edildiği Evian sınır kasabası seçildi. Kasabada tarihçiler, aydınlar ve akademisyenler tarafından kültürel programlar, yuvarlak masa konferansları, kitap fuarları ve sanat sergileri düzenleniyor. Sömürgecilik ve Cezayir devrimi üzerine filmler ve belgeseller de gösteriliyor. Diğer birçok şehirde de benzeri faaliyetler yürütülüyor.  
Macron iktidara geldiğinden bu yana hafıza konusunda Cezayir’e yönelik olumlu adımlar attı. Ancak Paris'in sömürgeciliği insanlığa karşı bir suç olarak kınamasını talep eden Cezayir bu adımları yetersiz buluyor.



Gazze Şeridi'nde yerinden edilmiş insanları ve yardım dağıtım merkezinin yakınlarını hedef alan İsrail saldırısında 34 kişi hayatını kaybetti

İsrail'in Gazze'nin Şeyh Rıdvan mahallesindeki bir eve düzenlediği saldırının ardından yükselen dumanlar (DPA)
İsrail'in Gazze'nin Şeyh Rıdvan mahallesindeki bir eve düzenlediği saldırının ardından yükselen dumanlar (DPA)
TT

Gazze Şeridi'nde yerinden edilmiş insanları ve yardım dağıtım merkezinin yakınlarını hedef alan İsrail saldırısında 34 kişi hayatını kaybetti

İsrail'in Gazze'nin Şeyh Rıdvan mahallesindeki bir eve düzenlediği saldırının ardından yükselen dumanlar (DPA)
İsrail'in Gazze'nin Şeyh Rıdvan mahallesindeki bir eve düzenlediği saldırının ardından yükselen dumanlar (DPA)

Filistin medyası, İsrail'in bugün şafak vaktinden bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda 34 Filistinlinin hayatını kaybettiğini bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın Filistin Enformasyon Merkezi'nden aktardığına göre, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ın batısında bir yardım dağıtım merkezi yakınlarında işgal ordusu tarafından 5 vatandaş şehit edildi ve çok sayıda kişi de yaralandı.

Merkez, ‘İsrail savaş uçaklarının Han Yunus şehrinin batısında yerlerinden edilmiş insanların barındığı bir çadırı bombalaması sonucu yerlerinden edilmiş 5 Filistinlinin şehit olduğunu ve 10 kişinin de yaralandığını’ belirtti.

Merkeze göre, İsrail topçu bombardımanı Han Yunus kentindeki el-Emel mahallesinin doğu bölgelerini hedef alırken, bir insansız hava aracı (İHA) da kentin batısındaki Kızılay noktasının arkasında yerlerinden edilmiş insanların barındığı bir çadırı bombaladı.

İsrail savaş uçakları Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ın kuzeybatı bölgelerine saldırı düzenlerken, Han Yunus'un bir caddesini bombaladı ve şehir merkezine de şiddetli bir saldırı düzenledi.

Bu arada Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı bugün yaptığı açıklamada, Nasır Tıp Kompleksi'nin hizmet dışı bırakılması halinde, sonuçları öngörülemeyen insani bir felakete neden olacağı uyarısında bulundu.

Bakanlık tarafından bugün Facebook hesabı üzerinden yapılan paylaşımda, “Hastaneleri çevreleyen yerleşim alanlarına yönelik doğrudan tehditler, işgalin sağlık sistemine karşı sistematik planının bir parçası olarak aldığı açık önlemlerdir. Nasır Tıp Kompleksi, Avrupa Hastanesi'nin hizmet dışı kalmasının ardından Han Yunus vilayetindeki tek hastane konumunda. Tahliye bölgesinde olduğu için el-Emel Hastanesi'ne ulaşmak zor” denildi.

Bakanlık, Gazze Şeridi'nin güneyindeki sağlık sisteminin tamamen çökmesi olasılığı konusunda uyarıda bulunarak, ilgili taraflara sağlık kurumlarını korumak için müdahale etmeleri ve işgalcileri acil tıbbi bakım sağlamak için gerekli ilaç ve ihtiyaç malzemelerinin bölgeye sokulmasına mecbur bırakmaları çağrısını yineledi.