Kanserin sebepleri belirlendi

Yeni bir çalışmada kanserin nedenlerine ilişkin bulgulara ulaşıldı.

Kanserin sebepleri belirlendi
TT

Kanserin sebepleri belirlendi

Kanserin sebepleri belirlendi

Yale Üniversitesi liderliğindeki bir araştırma ekibi, çoğu büyük tümör türünde kanser büyümesine en fazla katkıda bulunan, DNA’daki değişikliklere neden olan faktörleri artık belirleyebiliyor.
Ekip, Journal of Molecular Biology and Evolution dergisinde yayımlanan makalede, yeni moleküler analiz yaklaşımlarının, insanların zaman içinde kanser gelişimi üzerinde ne kadar kontrol sahibi olduklarına dair uzun süredir devam eden bir tartışmaya açıklık getirdiğini belirtti.
Yale Halk Sağlığı Okulu (YSPH) Biyoistatistik Departmanı’nda Biyoistatistik Profesörü olan Jeffrey Townsend, spesifik genetik mutasyon örneklerine bakılmasıyla, ultraviyole ışığı gibi önlenebilir maruz kalmaların 24 kanser türünde tümör büyümesine ne ölçüde neden olduğunun ortaya çıkarılabileceğini söyledi.
Towsend açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Artık bildiğimiz kadarıyla şu soruyu cevaplayabiliriz: Bu hücreleri normal doku olarak kalmak yerine kansere dönüştüren anahtar mutasyonların altında yatan kaynak nedir?”
ABD’deki en yaygın kanser türlerinden bazılarının, insanların verdiği kararlar ile yüksek oranda önlenebilir olduğu biliniyor.
Melanom gibi cilt kanserleri, büyük ölçüde ultraviyole ışığa uzun süre maruz kalma nedeniyle ortaya çıkıyor, akciğer kanserlerin nedenleri de genellikle sigara kullanımıyla ilişkilendiriliyor. 
Ancak bilim insanları, yaşlanma veya şans ile karşılaştırıldığında, herhangi bir kişide tümörün önlenebilir eylemlerin bir sonucu olarak ne kadar geliştiğini ölçmek için uzun süredir mücadele ediyor.
Bilim insanları daha önce dokulardaki genomu değiştiren belirli mutasyonlara neden olan belirli faktörleri ne kadar güvenilir bir şekilde tahmin edebileceklerini ortaya koymuştu.
Towsend ve ekibi, bu bilgiyi her mutasyonun kansere katkısını ölçen yöntemleriyle birleştirerek, kanserin ortaya çıkmasında spesifik faktörlere atfedilecek nedenlerin yüzdesini gösterdi.
Towsend konuya dair şunları söyledi:
“Bu bize genomunuza ne olduğunu kanserle ilişkilendirmek için son yapboz parçasını veriyor. Tümörünüze bakıyoruz ve kansere neyin sebep olduğuna dair yazılı sinyali görüyoruz.”
Araştırmacılar, makalede bazı kanser türlerinin diğerlerinden daha kontrol edilebilir olduğunu kaydetti.
Buna göre mesane ve cilt tümörlerinin oluşumunun büyük bir bölümüne önlenebilir faktörler neden oluyor.  
Bununla birlikte prostat kanserleri ve gliomaların büyük ölçüde yaşla ilişkili ve içsel süreçlere ilişkili olduğu görüldü.
Townsend, alışılmadık derecede yüksek kanser seviyelerine sahip yerel sakinler ve bazı mesleklerde çalışanların da kanserojenlere maruz kalma durumlarını tespit etmek için bulguları kullanabileceğini öne sürdüğü açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Fikir umut verici görünüyor. Çünkü faktörlerin oranını belirlemek, tümör büyümesinin altında yatan nedenleri ortaya çıkarabilir. İnsanlara kanserlerinin nedeninin ne olduğunu bilmelerini sağlayan geri bildirimi verme açısından bu faydalı olabilir. Herkes bunu bilmek istemeyebilir. Ancak kişisel düzeyde, insanların kanserlerinin sebeplerini bilmeleri açısından bu yararlıdır.”
Tümörlere yol açan tüm genetik değişiklikler mevcut yaklaşıma dahil edilmedi. Bu nedenle kopyalanmış genler veya kromozomlar gibi karmaşık genetik değişiklikleri tam olarak anlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç var.
Bilim insanları, tümör büyümesine yol açan yeni faktörleri keşfetmeye devam ediyor. Bu nedenle Townsend, mevcut yaklaşımların ‘tam bir kıyas’ sağlamadığı konusunda uyardı. 
Ekibinin yöntemi, grubun henüz araştırmadığı daha az sıklıkta görülen kanserlerin çoğu üzerinde halen denenmedi.
Yine de bulgular, halk sağlığı yetkililerinin kanser kaynaklarını daha fazla tümöre yol açmadan hızlı bir şekilde belirlenmesine ve böylece hayat kurtarılmasına yardımcı olabilir.



Tarihte ilk: Bir robot, gerçekçi bir ameliyatı ilk kez yardım almadan gerçekleştirdi

 Cerrahi Robot Transformatör-Hiyerarşisi'nin videolarla eğitilerek gerçekçi bir hasta üzerinde safra kesesinin alınması gibi uzun bir işlemi gerçekleştirdiğini duyurdu (Juo-Tung Chen/Johns Hopkins Üniversitesi)
Cerrahi Robot Transformatör-Hiyerarşisi'nin videolarla eğitilerek gerçekçi bir hasta üzerinde safra kesesinin alınması gibi uzun bir işlemi gerçekleştirdiğini duyurdu (Juo-Tung Chen/Johns Hopkins Üniversitesi)
TT

Tarihte ilk: Bir robot, gerçekçi bir ameliyatı ilk kez yardım almadan gerçekleştirdi

 Cerrahi Robot Transformatör-Hiyerarşisi'nin videolarla eğitilerek gerçekçi bir hasta üzerinde safra kesesinin alınması gibi uzun bir işlemi gerçekleştirdiğini duyurdu (Juo-Tung Chen/Johns Hopkins Üniversitesi)
Cerrahi Robot Transformatör-Hiyerarşisi'nin videolarla eğitilerek gerçekçi bir hasta üzerinde safra kesesinin alınması gibi uzun bir işlemi gerçekleştirdiğini duyurdu (Juo-Tung Chen/Johns Hopkins Üniversitesi)

İlk kez bir robot, insan yardımı olmadan gerçekçi bir ameliyat gerçekleştirdi.

Johns Hopkins Üniversitesi'nden araştırmacılar, robotun ekipten gelen sesli komutlara yanıt vererek gerçekçi bir hasta üzerinde safra kesesinin alınması gibi uzun bir operasyonu "sakince" gerçekleştirdiğini çarşamba günü açıkladı. Robot, gerçek hayattaki tıbbi acil durumlara özgü beklenmedik senaryolar sırasında bile yetenekli bir insan cerrahın uzmanlığını sergiledi.

Tıbbi robotik uzmanı Axel Krieger yaptığı açıklamada, "Bu ilerleme bizi belirli cerrahi görevleri yerine getirebilen robotlardan, cerrahi prosedürleri gerçekten anlayan robotlara taşıyor" diyor.

Bu kritik ayrım bizi, gerçek hasta bakımının karmaşık, öngörülemez gerçekliğinde çalışabilen, klinik düzeyde uygulanabilir otonom cerrahi sistemlere önemli ölçüde yaklaştırıyor.

"SRT-H" ya da "Surgical Robot Transformer-Hierarchy" (Cerrahi Robot Transformatör-Hiyerarşisi) diye bilinen robot, Johns Hopkins cerrahlarının domuz kadavraları üzerinde yaptıkları operasyonları izleyerek ameliyat videolarıyla eğitim aldı. Videolarda görevleri açıklayan altyazılar vardı.

Johns Hopkins, robotun videoları izledikten sonra ameliyatı yüzde 100 doğrulukla gerçekleştirdiğini ifade ediyor. Robotun ameliyatı gerçekleştirmesi daha uzun sürse de sonuçlar bir cerrahla kıyaslanabilir düzeydeydi.

Popüler yapay zeka sohbet botu ChatGPT'ye güç veren aynı makine öğrenimi mimarisiyle geliştirilen robotun, kanalları ve arterleri tanımlama, bunları hassas bir şekilde tutma, klipsleri stratejik olarak yerleştirme ve parçaları makasla kesme gibi 17 dakika süren görevleri tamamlaması gerekti.

Bu, Krieger'in "Akıllı Doku Otonom Robotu"nun (Smart Tissue Autonomous Robot) üç yıl önce bir hayvan üzerindeki ilk otonom robotik ameliyatta (canlı bir domuz üzerinde laparoskopi ameliyatı) yaptığından daha fazla görev içeriyor. O robot da özel olarak işaretlenmiş dokulara ihtiyaç duymuş, son derece kontrollü bir ortamda çalışmış ve katı bir cerrahi planı takip etmişti.

Buna karşılık SRT-H, tek tip olmayan anatomik koşullarda kusursuz bir performans sergiledi. Araştırmacılar robotun başlangıç pozisyonunu değiştirdiğinde ve safra kesesi ve çevresindeki dokuların görünümünü değiştiren kan benzeri boyalar eklediğinde bile durum böyleydi.

fgrthyju
Robot, popüler OpenAI sohbet botu ChatGPT'ye güç veren aynı makine öğrenimi mimarisiyle çalıştırılıyor. Robot 17 dakika süren görevleri tamamlayabildi (XinHao Chen/Johns Hopkins Üniversitesi)

Krieger geçen yıl sistemi kullanarak bir robotu üç kritik cerrahi görevi yerine getirecek şekilde eğitmişti: bir iğneyi yönlendirmek, vücut dokusunu kaldırmak ve dikiş atmak. Ancak bu görevlerin her biri sadece birkaç saniye sürmüştü.

Araştırmacı ekip bundan sonra sistemi daha fazla ameliyat türü üzerinde eğitip test etmek ve yeteneklerini tam bir otonom ameliyat gerçekleştirecek şekilde genişletmek istiyor.

Daha önce Johns Hopkins'te doktora sonrası araştırmacı olan ve artık Stanford Üniversitesi'nde çalışan başyazar Ji Woong "Brian" Kim, "Bu çalışma, otonom cerrahi robotların gerçek dünyada kullanılmasının önündeki bazı temel engelleri aştığı için önceki çabalara göre büyük bir sıçramayı temsil ediyor" diyor. 

Çalışmamız, yapay zeka modellerinin cerrahi otonomi için yeterince güvenilir hale getirilebileceğini gösteriyor; bu bir zamanlar çok uzak görünse de artık uygulanabilir olduğu kanıtlanıyor.

Bulgular hakemli dergi Science Robotics'te yayımlandı.

Independent Türkçe