Yemen ateşkesinde ihlaller tırmanırken hükümet uluslararası baskı çağrısı yapıyor

Yemen Genelkurmay Başkanı geçen Perşembe akşamı düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (Saba)
Yemen Genelkurmay Başkanı geçen Perşembe akşamı düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (Saba)
TT

Yemen ateşkesinde ihlaller tırmanırken hükümet uluslararası baskı çağrısı yapıyor

Yemen Genelkurmay Başkanı geçen Perşembe akşamı düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (Saba)
Yemen Genelkurmay Başkanı geçen Perşembe akşamı düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (Saba)

Yemen'de BM ateşkesinin yürürlüğe girmesinden yaklaşık bir ay sonra, Husiler’in saha ihlalleri arttı. Yemen hükümeti bu ihlallerin durdurulması, ateşkes hükümlerinin uygulanması, özellikle geçişlerin açılması ve Taiz'deki kuşatmanın kaldırılması için uluslararası baskı çağrısı yapıyor.
Bu bağlamda askeri medya, Husi milislerinin Ma'rib, El-Cevf, Saada, Hacca, Taiz ve Ed-Dali valiliklerinde çeşitli cephelerde BM askeri ve insani ateşkes ihlallerini sürdürdüklerini bildirdi.
Yemen ordusunun son raporu, milislerin geçen Çarşamba ve Perşembe günleri 131 ateşkes ihlali yaptıklarını ortaya koydu. Bunlardan 49'u Taiz cephelerinde kaydedildi. Hacca’nın batı cephelerinde 34, Marib'in güney, batı ve kuzeybatı cephelerinde 28 ihlal yapıldı. El-Cevf'e bağlı  Hazm şehrinin doğusunda ve kuzeyinde 13, Ed-Dali ekseninde 6 ve Saada'nın batısında Razih cephesinde bir ihlal kaydedildi.
Rapor, ihlallerin silahlı Husi grupları Marib'in güneyindeki ordu güçlerinin mevzilerine sızma, tüm cephelerde ordu mevzilerine topçu ve çeşitli kalibrelerin sürekli ateşlenmesi ve milislerin yol inşa etme, siteler tahkimatlar oluşturma, takviye kuvvet getirme ve keşif uçağı uçurma faaliyetleri arasında değişiklik gösterdiğine dikkat çekti.
Yemen Enformasyon Bakanı Muammer el-İryani, Husi milislerinin Birleşmiş Milletler himayesinde ateşkesin ilan edildiği ilk andan itibaren çeşitli cephelerde ihlaller yapmaya devam ettiğini söyledi.
Yemen ordusu tarafından kaydedilen raporda, geçtiğimiz 2 Nisan’da ateşkes başladığından bu yana Husi milislerin Hudeyde, Taiz, ed-Dali, Hacca, Saada, el-Cevf, Marib, Abyan ve Lehic cephelerinde bin 924 farklı ihlalde bulunduğu belirtildi. Taiz eksenindeki cephelerde 573, Hacca’da 406, Marib’de 399, Hudeyde’de 330, el-Cevf’de 152, ed-Dali’de 49, Saada’da 9, Lehic’deki Abyan ve Hargin cephelerinde ise 4 ihlalin kaydedildiği ifade edildi.
 Husilerin 967 kez çeşitli el silahları ile hedef alma, 264 kez top atışı ile hedef alma, 305 kez takviye gerçekleştirme, 59 kez sızıntı ve saldırıda bulunma, 178 kez drone ve keşif uçuşu gerçekleştirme, 105 kez yeni hendekler ve tahkimatlar oluşturma operasyonları düzenleme, 20 kez mayın döşeme 19 kez ise keskin nişancı operasyonu yapma ihlalinde bulunduğu vurgulandı. Aynı zamanda Hudeyde, Taiz’in Batısı ve Marib’de 7 kez sivil varlıkların hedef alındığı da belirtildi.
İryani uluslararası toplumu, Birleşmiş Milletleri ve BM elçisini Husi milislerinin ateşkes ihlallerini devam ettirmesini kınamaya çağırdı. İryani, “Husi milisleri taahhütlerini yerine getirmeme ve ateşkes çabalarını baltalama yaklaşımına sahip. Milisler barışı tesis etmek için önemli bir adım olan ateşkesi sahada kazanımlar elde etmek için kullanıyor.” dedi.
Yemen Genelkurmay Başkanı Korgeneral Sağir bin Aziz, cephelerde konuşlanmış askerlere hizmet etmek için çabaların iki katına çıkarılması gerektiğini vurguladı.
Yemen Genelkurmay Başkanı, “Ülkeyi güvenliğe kavuşturmak ve İran tarafından desteklenen terörist, baskıcı hizip karşısında zafere ulaşmak için tüm güç ve kararlılıkla ulusal liderliğin arkasında birlikte durmak önemli. Bugün aramızda bölgecilik yok, uğursuz darbe milisleri bertaraf edilene kadar hepimiz Büyük Yemen şemsiyesi altındayız. Geleceğe bakmalı, geçmişi ve onun trajedilerini unutmalı ve sadece geçmişten geleceğe ve ulusun güvenliğine, istikrarına ve kalkınmasına hizmet eden şeyleri hatırlamalıyız. Barışın yanındayız, barış için elimizi uzatıyoruz, ancak bu sapkın grupla barış ancak zor kullanılarak olur. Onlarla geçmişten acı tecrübelerimiz var. Husi milisleri BM ateşkesine uymadı.”
Birleşmiş Milletler, ateşkesin kararlılığı ve uzatma olasılığı konusunda iyimserken, ancak sınır kapılarının açılması ve Taiz'deki kuşatmanın kaldırılması dahil insani hükümlerin bir kısmı yerine getirilmedi.



Yemen ve Cibuti’nin önlemleri göç oranlarını azaltıyor

Afrika Boynuzu’ndan gelen göçmenlerin trajedisi sürüyor. (Twitter)
Afrika Boynuzu’ndan gelen göçmenlerin trajedisi sürüyor. (Twitter)
TT

Yemen ve Cibuti’nin önlemleri göç oranlarını azaltıyor

Afrika Boynuzu’ndan gelen göçmenlerin trajedisi sürüyor. (Twitter)
Afrika Boynuzu’ndan gelen göçmenlerin trajedisi sürüyor. (Twitter)

Uluslararası Göç Örgütü’nün (IOM) bölgesel raporunun verilerine göre Yemen ve Cibuti makamlarının aldığı önlemler, mayıs ayında Afrika Boynuzu’ndan Yemen’e göçmen akışını yüzde 15 oranında azalttı. Söz konusu rapor, çeşitli kaynaklar ve Cibuti, Somali, Yemen ve Etiyopya’daki temsilciliklerle yapılan istişareler baz alınarak bu dört ülkedeki karmaşık göç dinamiklerine odaklandı.

IOM raporuna göre Afrika Boynuzu ve Yemen, dünyanın en yoğun ve en tehlikeli göç koridorlarından biri. Buradan yüz binlerce göçmen seyahat ediyor ve çoğu bunu düzensiz bir şekilde yapıyor. Genellikle doğu rotası boyunca seyahati kolaylaştırmak için kaçakçılara güveniyorlar.

Ancak rapor, mayıs ayında Yemen’e gelenlerin sayısının nisan ayına göre yüzde 15 azaldığını ortaya koydu.

gre
Sana’da Husiler tarafından silah altına alınan Afrikalılar. (SABA)

Raporda bunun nedenleri Yemenli yetkililer tarafından Lahic vilayetinde gerçekleştirilen güvenlik baskınları haberlerine bağlanarak bunun kaçakçıların endişelerini artırdığı ve geçen ay Lahic kıyıları üzerinden gelenlerin sayısında yüzde 25’lik bir düşüşe yol açtığı vurgulandı.

Göçün ekonomik sebepleri

IOM raporu, çoğu göçmenin daha iyi ekonomik fırsatlar aradığını ve bu kişilerin Afrika Boynuzu’ndan gelen göçmenlerin yüzde 83’ünü oluşturduklarını, yüzde 17’sinin ise ülkelerindeki çatışma, şiddet veya zulüm nedeniyle göç etmek zorunda kaldığını gösterdi.

Söz konusu verilere göre kadınlar ve çocuklar, tüm gelenlerin yaklaşık dörtte birini oluşturuyor. Ancak raporda, Kızıldeniz’deki Lahic vilayeti kıyılarındaki bu azalmaya karşılık aynı dönemde Somali’den gelen göçmen sayısında yüzde 72’lik bir artış kaydedildiği vurgulandı. Bu artışın, ‘Somali’nin kaçakçıların kullandığı ana yollardan biri olan Bari ilindeki bir bölgede çatışan taraflar arasında yapılan geçici ateşkesin ardından Umman Denizi’ndeki Şabva vilayeti kıyılarına ulaşan göçmen sayısının artmasıyla ilişkili olduğu’ ifade edildi.

IOM, Yemenli yetkililerin Lahic vilayetinde yürüttüğü operasyonu incelerken, belirli kaçakçılık gruplarını hedef alan tutuklama operasyonlarının yeniden başlatıldığını bildirdi. Ancak bunu ‘kaçakçılar ve yerel makamlar arasında yaşandığı söylenen anlaşmazlıklara’ bağladı.

Bununla birlikte, veriler, kaçakçılar tarafından alıkonulan bazı göçmenlerin serbest bırakıldığını gösterdi. Ayrıca Yemen’deki sıcak hava nedeniyle göçmenlerin vilayetler arasındaki hareketinin azaldığına, birçok göçmenin yürümek yerine karayolu ulaşımını kullanmayı tercih ettiğine işaret edildi.

dsf
Yemen’in Aden vilayetindeki bir göçmen kampında yangın çıktı. (Twitter)

Rapora göre, Aden ve Lahic vilayetleri arasında seyahat eden Afrikalı göçmenler, kalabalık kamyonlara dolduruluyorlar ve genellikle kaçakçılara ulaşımlarını kolaylaştırdıkları için tazminat ödemenin bir yolu olarak ucuz işgücü olarak kullanılıyorlar. Raporda diğer göçmenler ve kaçakçılar tarafından sömürülen ve taciz edilen göçmen kadınların sayısının ‘endişe verici’ olduğu ve bazılarının aylarca hapsedildiklerini söylediği belirtildi.

IOM raporunda Cibuti’de Babu’l Mendeb Boğazı’nın diğer tarafında alınan tedbirleri değerlendirerek nisan ayından itibaren kaydedilen göçmen girişinde yüzde 10’luk bir düşüş görüldüğü bildirildi. Lahic vilayetindeki güvenlik baskını haberlerinin yanı sıra, Cibuti hükümetinin düzensiz göçe yönelik başlattığı kampanyanın göçmenlerin zorla geri gönderilmesinde ciddi bir artışa yol açtığı vurgulandı.

Cibuti sınırında mahsur kalanlar

Rapora göre göçmenlerin yaklaşık yarısı, tutuklamalar ve zorla geri gönderilmeler nedeniyle Etiyopya’nın Cibuti sınırında mahsur kaldı. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Cibuti makamları, göçmenlerin Yemen Kızıldeniz kıyılarına çıkış noktaları olan Tacura ve Obuk kıyı bölgelerine doğru ilerlemelerini engelledi.

Rapor, Cibuti ve Yemen yetkililerinin Kızıldeniz kıyılarında aldığı önlemlerden kaçmak için kaçakçıların Somali’den Umman Denizi’ndeki Şabva vilayetine deniz yoluyla gitme eğilimlerindeki artışa dikkat çekti. Rapor ayrıca Etiyopya’dan Somali’ye giren kişilerin yüzde 33’ünün kadın ve çocuk olduğuna işaret edildi.

IOM, Somali’den yapılan göçün çoğunun ekonomik nedenlerle olmasına rağmen, insanların yüzde 37’sinin ya gıda güvensizliği ya da doğal afetler nedeniyle zorunlu yolculuklara çıktığını kaydetti.

scdds
Kızıldeniz kıyıları on binlerce göçmen aldı. (Facebook)

Gelen göçmen sayısındaki bu azalmaya karşılık IOM verileri, Yemen’den Cibuti’ye dönen göçmen sayısının yüzde 75 arttığını gösteriyor. Rapora göre 152 göçmen Etiyopya’ya dönmek için yardım aldı. Ayrıca, Somali’ye geçiş yapan göçmenlerin girişi şubat ayına kıyasla yüzde 40 arttı.

IOM, bu eğilimin önümüzdeki aylarda da devam ederek bölgeye artan sayıda düzensiz Etiyopyalı göçmen, mülteci ve sığınmacı gelmesine yol açmasını bekliyor. IOM, birçoğunun Somali’yi Arap Yarımadası’na açılan bir kapı olarak kullanacağını, diğerlerinin ise Hargeisa ve çevresine yerleşmeyi seçebileceğini kaydetti.

IOM, bu yıl içinde Yemen’e gelen Afrikalı göçmen sayısının 160 bini geçmesini beklediğini ve bunun son beş yılda kaydedilen en yüksek sayı olacağını ifade etti.

IOM, Afrika Boynuzu ile Yemen arasındaki doğu göç yolunun, Afrika Boynuzu ülkelerinin maruz kaldığı sürekli çatışmalar ve insani ve ekonomik krizler nedeniyle bu yıl, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını öncesine göre çok daha büyük bir harekete tanık olacağını vurguladı.