Sudan muhalefeti uluslararası soruşturma talep ediyor

Sudan muhalefeti 'şiddet eylemleri' hakkında uluslararası soruşturma talep ediyor

Sudanlıların geçen Perşembe günü Hartum'un merkezinde ordunun yönetimini protesto etmek için düzenlediği protestolardan bir kare (AFP)
Sudanlıların geçen Perşembe günü Hartum'un merkezinde ordunun yönetimini protesto etmek için düzenlediği protestolardan bir kare (AFP)
TT

Sudan muhalefeti uluslararası soruşturma talep ediyor

Sudanlıların geçen Perşembe günü Hartum'un merkezinde ordunun yönetimini protesto etmek için düzenlediği protestolardan bir kare (AFP)
Sudanlıların geçen Perşembe günü Hartum'un merkezinde ordunun yönetimini protesto etmek için düzenlediği protestolardan bir kare (AFP)

Sudan muhalefetin ittifak yapılanması Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri (ÖDBG) ülkedeki şiddet olaylarına ilişkin uluslararası bir soruşturma yürütülmesi, gerçeklerin ortaya çıkarılması ve işlenen suçların faillerinin açık ve şeffaf bir şekilde sorumlu tutulması çağrısında bulundu. Diğer yandan binlerce adli makam çalışanı, düşük maaşları protesto etmek için yargının Hartum'daki genel merkezinde oturma eylemi düzenledi.
Sudan ordusunun 25 Ekim'de iktidarı ele geçirmesinden bu yana Darfur'daki aşiretler arasındaki çatışmalarda yüzlerce insan öldü. Askeri yönetime karşı düzenlenen barışçıl protestolarda en az 96 kişi öldü ve yüzlerce kişi yaralandı.
ÖDBG Yürütme Ofisi dün yaptığı açıklamada, askeri otoritenin silahsızlara ve göstericilere yönelik şiddetini artırılmasını kınadı. Son iki günde Hartum’da çıkan gösterilerde bir kişi öldü, onlarca kişi yaralandı.
Açıklamada, ülkedeki kötüleşen krizi çözmek için siyasi sürece katılım çağrılarının "ordunun halka karşı aşırı şiddet kullanmaya devam etmesiyle çeliştiği" belirtildi.
ÖDBG, ordunun meşruiyet olmadan iktidar üzerindeki kontrolünü sıkılaştırmaya devam etmesi halinde ülkeyi tehdit edebilecek yakın bir tehlike konusunda uyardı ve “devrim güçlerini” birleşmeye ve orduyu devirmek için kararlı bir şekilde karşı koymaya çağırdı.
ÖDBG’nin açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “ÖDGB olarak, ülkenin farklı yerlerinde yaşanan şiddet olaylarına yönelik uluslararası soruşturma açılması, gerçeklerin ortaya çıkarılması ve işlenen suçların faillerinin açık ve şeffaf bir şekilde sorumlu tutulması çağrısında bulunuyoruz.”
Muhalefet ittifakı, ülkedeki siyasi krizi çözmek için Birleşmiş Milletler, Afrika Birliği ve Hükümetlerarası Kalkınma Otoritesi (IGAD) ortak üçlü mekanizması tarafından desteklenen diyaloğa katılımına bağlıdır. Söz konusu mekanizma şiddeti ve tutuklamaları durdurmak ve olağanüstü hali kaldırmak için çalışmaktadır.
Askeri yönetime karşı çıkan meslek birlikleri ve kuruluşlar güvenlik güçlerini ölümcül güce başvurmak ve ordunun iktidarda kalmasını reddeden barışçıl protestoları bastırmak için yasak silahlar kullanmakla suçluyor.
Birleşmiş Milletler Sudan Temsilcisi Volker Peretz, önceki gün BM Güvenlik Konseyi'ne verdiği bir brifingde, güvenlik güçlerinin göstericilere karşı uyguladığı şiddetin “genel olarak azaldığını, ancak ihlallerin devam ettiğini” söyledi.
Öte yandan, Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin yansımalarının küresel gıda güvenliğini tehdit ettiği ve dünyadaki buğday ve tahıl rezervlerindeki önemli azalmanın yaşandığı bir dönemde "Değişim Güçleri" yaptığı açıklamada, askeri otoritenin yerel buğday ürününü çiftçilerden almayı reddetmesini, üretimde ve ekili alanlarda geçen yıla göre azalmanın kaydedilmesini eleştirdi.
Açıklamada, küresel fiyatlarının iki katına çıkmasına rağmen yerel buğday satın almamanın ülkenin gıda güvenliğini tehdit ettiğine dikkat çekilerek, güvenilir BM raporlarına atıfta bulunuldu. BM raporları şiddetli gıda kıtlığı ve önümüzdeki Eylül ayının sonunda yaklaşık 18 milyon Sudanlıyı yani ülke nüfusunun neredeyse yarısını etkileyen kıtlık yaşanmasını bekliyor.
Diğer yandan yüzlerce adli makam çalışanı ve işçisi, dün Hartum'daki yargı karargahında aylardır mali aidatların ödenmemesini protesto etmek için toplandı.
Başkent Hartum'da bu hafta başında adli makam çalışanlarının greve gitmeleri mahkemelerin çalışmalarını büyük bir felce uğrattı.
Muhalefetteki Ulusal Ümmet Partisi'nin hukuk dairesinden yapılan açıklamaya göre, Mahkeme Dairesi Başkanı, greve giden çalışanların sorumlu tutulacağını ve cezalandırılacağını kaydetti.
Çalışanlar, yeni maaş yapısının uygulanmasını, geçmiş dönemdeki mali ve iş yardımlarının ödenmesini talep ediyor.



Kuzey Irak'ta Erbil Havalimanı ve bir petrol sahası yakınında İHA saldırıları

 Erbil Uluslararası Havalimanı (AFP)
Erbil Uluslararası Havalimanı (AFP)
TT

Kuzey Irak'ta Erbil Havalimanı ve bir petrol sahası yakınında İHA saldırıları

 Erbil Uluslararası Havalimanı (AFP)
Erbil Uluslararası Havalimanı (AFP)

Irak'ın Kürdistan Bölgesi yetkilileri, dün Erbil Uluslararası Havaalanı yakınlarında “bubi tuzaklı” bir insansız hava aracının düşürüldüğünü, daha sonra da iki insansız hava aracının bir petrol sahasını hedef aldığını duyurdu.

Özerk bölgenin terörle mücadele ajansında yer alan haberde, “Pazartesi sabahı Erbil Uluslararası Havaalanı yakınlarında bomba yüklü bir insansız hava aracı düşürüldü” denilerek, olayda “herhangi bir insan ya da maddi kayıp yaşanmadığı” belirtildi.

Yetkililer dün ilerleyen saatlerde, patlayıcılarla dolu iki insansız hava aracının (SİHA) Erbil vilayetindeki bir petrol sahasına düştüğünü söyledi.

Terörle Mücadele Servisi açıklamasında, “Pazartesi akşamı, bubi tuzaklı iki insansız hava aracı Erbil vilayetindeki Hurmala petrol sahasına düştü, olayda can kaybı yaşanmadı” ifadeleri yer aldı.

Erbil Havaalanı yakınlarındaki Harir üssünde ABD Ordusunun araçları (Arşiv- ABD Ordusu)Erbil Havaalanı yakınlarındaki Harir üssünde ABD Ordusunun araçları (Arşiv- ABD Ordusu)

Irak Ortak Operasyonlar Komutanlığı ise yaptığı açıklamada, iki İHA’nın "bilinmeyen bir kaynaktan geldiğini" ve yalnızca maddi hasara yol açtığını belirterek, "Kürdistan Bölgesi'ndeki güvenlik ve istihbarat güçleriyle bu saldırının koşullarını araştırmak için koordinasyonun sürdüğünü" vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre saldırının sorumluluğunu üstlenen olmadı.

Son haftalarda Irak, failleri yetkililer tarafından tespit edilemeyen çok sayıda İHA ve füze saldırısına tanık oldu. Özellikle ülkenin kuzeyinde açık alanlara çok sayıda İHA düştü.

IKBY yetkilileri 3 Temmuz'da, Washington liderliğindeki uluslararası DEAŞ'la mücadele koalisyonunun bir üssüne ev sahipliği yapan Erbil Uluslararası Havalimanı yakınlarında bir İHA’nın düşürüldüğünü duyurdu.

Ancak IKBY İçişleri Bakanlığı, Tahran yanlısı Iraklı gruplardan oluşan ve şu anda resmi güçlerin bir parçası bir koalisyon olan “Halk Seferberlik Güçleri'ne bağlı grupları” saldırıyı gerçekleştirmekle suçladı.

Buna karşılık olarak Silahlı Kuvvetler Başkomutanlığı Sözcüsü Sabah el Numan şunları söyledi: “IKBY İçişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan ve Irak'ın resmi bir güvenlik kurumunu suçlayan bu bildiri reddedilmekte, kınanmakta ve hiçbir bahane altında, özellikle de kanıt yokken yayınlandığı için izin verilmemektedir.”

Irak kırk yıllık çatışma ve savaşların ardından göreceli bir güvenlik istikrarı yaşıyor