Libya, ülkeye kaçak sokulan zehirli gazın kaynağını araştırıyor

Libya Başsavcılığı ülkeye sahte belgelerle zehirli gazın nasıl sokulduğunu araştırıyor

Libya limanında ele geçirilen zehirli bromür gazı sevkiyatı (Başsavcılık Ofisi)
Libya limanında ele geçirilen zehirli bromür gazı sevkiyatı (Başsavcılık Ofisi)
TT

Libya, ülkeye kaçak sokulan zehirli gazın kaynağını araştırıyor

Libya limanında ele geçirilen zehirli bromür gazı sevkiyatı (Başsavcılık Ofisi)
Libya limanında ele geçirilen zehirli bromür gazı sevkiyatı (Başsavcılık Ofisi)

Libya Başsavcısı Sıddık es-Sur, ülkeye toksik ve kanserojen olarak bilinen metil bromür gazı ithal edilmesinin altında yatan koşullar hakkında soruşturma emri verdi. Aynı zamanda tüketicilerin korunmasına yönelik tedbirlerin alınmasına atıfta bulunan Sur, çevreyi ve biyolojiyi koruyarak bu konudaki uluslararası kararlara uyumu artırmanın önemini vurguladı.
Bu konuda Başsavcılığa şikayette bulunan Ulusal Yolsuzlukla Mücadele Kurumu, şikayet kapsamında Libya'ya sıvılaştırılmış gaz şeklinde 179 bin kilogram metil bromür gazının sağlandığı gerçeğini kanıtlayan belgeler sunmuştu. Aynı zamanda “İthalatçı, gönderinin ne kadar zehirli olduğunun, sağlık ve çevre sistemlerine verdiği zararın farkındaydı” ifadelerine başvurulmuştu.
Perşembe günü yaptığı açıklamasında, Kaçakçılık ve Uyuşturucu ile Mücadele Genel Müdürlüğü’nün sevkiyatla ilgili gümrük belgelerini derhal incelemeye başladığını söyleyen Başsavcılık, ithalatçının sunduğu belge ve faturalardan bazılarının sahte olduğunun anlaşıldığını bildirdi. Genel Müdürlüğün sevkiyat sahibi aleyhinde ceza davası açılmasını talep ettiğine de dikkat çekti.
Ön soruşturmanın ardından sevkıyat sahibinin kasıtlı olarak ‘sahte’ gümrük belgeleri sunduğu, bu miktarı başka bir adla ithal ettiği kanıtlandı. Bir çevre görevlisinin ise çevre koruma işlerini yürütmek için kendisine verilen tüplerin gaz türünü içermemesine rağmen malları geçici olarak serbest bıraktığı kanıtlandı. Nitekim iki kişinin de mahkeme öncesi gözaltı hapsine alındığı bildirildi.
Savcılık, soruşturma altındaki gaz tüplerinden bir örneğin Petrol Enstitüsü Çevresel Araştırma İdaresi’ne sunulması sürecini devraldı. Numunelerin analiz edilmesi neticesinde tüplerin metil bromür içerdiği anlaşıldı. Zararlı gazlar kategorisine giren metil bromür gazı, ziraat mevsimi boyunca devam eden toksik çevresel etkileri ve sağlığa verdiği zararlar ile biliniyor.



Gazze'nin güneyinde 13 evin enkazı altında kalan 55 Filistinlinin cesetlerinin çıkarılması süreci başladı

Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
TT

Gazze'nin güneyinde 13 evin enkazı altında kalan 55 Filistinlinin cesetlerinin çıkarılması süreci başladı

Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)

Filistin haber ajansı Safa’nın haberine göre Sivil savunma ekipleri, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yıkılan 13 evin enkazı altında kalan 55 şehidin cesedini aramaya başladı.

Ajans, "Sivil Savunma ekiplerinin, uluslararası kuruluşlarla iş birliği içinde, Gazze şehrinin Rimal mahallesindeki bir evin enkazı altından Filistinli ailenin şehitlerinin cesetlerini çıkardığını" belirtti.

Şarku’l Avsat’ın Safa’dan aktardığına göre "Gazze Şeridi'nde iki yıldır süren İsrail imha savaşının kurbanı olan 9 binden fazla şehit, halen evlerin enkazı altında gömülü kalmaya devam ediyor."


Ürdün, Suriye'deki DEAŞ mevzilerine yönelik saldırılara katıldı

Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
TT

Ürdün, Suriye'deki DEAŞ mevzilerine yönelik saldırılara katıldı

Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]

Ürdün, Kraliyet Ürdün Hava Kuvvetleri aracılığıyla, dün sabah erken saatlerde Suriye'nin güneyindeki çeşitli DEAŞ mevzilerini hedef alan hassas hava saldırılarına katıldı.

Ürdün devletine ait el-Memleke TV internet sitesine göre, ABD ile iş birliği içinde gerçekleştirilen bu katılım, Suriye hükümetinin yakın zamanda katıldığı DEAŞ karşıtı uluslararası koalisyon operasyonlarının bir parçasıdır.

Bu operasyon, terörle mücadele çerçevesinde ve özellikle DEAŞ terör örgütünün güney Suriye'de yeniden yapılanıp kapasitesini güçlendirmesinin ardından, aşırılıkçı örgütlerin bu bölgeleri Suriye'nin komşularının ve bölgenin güvenliğini tehdit etmek için birer üs olarak kullanmasını önlemek amacıyla gerçekleştirildi.


El-Hakim, silahların devletle sınırlandırılmasını istiyor

Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
TT

El-Hakim, silahların devletle sınırlandırılmasını istiyor

Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)

Irak'taki "Koordinasyon Çerçevesi" ittifakının liderlerinden Ammar el-Hakim, devletin güç kullanımında tekel sahibi olması gerektiğini belirterek, silahların ülkedeki karar vericiler üzerinde baskı aracı olarak kullanılmaması gerektiğini vurguladı.

El-Hakim dün yaptığı konuşmada, "Silahlar, anayasaya uygun olarak, Irak halkının ve siyasi partilerinin iradesiyle, dışarıdan dayatmalarla değil, devletin elinde olmalıdır" dedi.

Hikmet Hareketi partisinin lideri el-Hakim, karar vericiler üzerinde baskı kurmak için devlet dışında silah kullanılmasına karşı olduğunu ifade etti.

El-Hakim'in partisinin liderlerinden Fahd el-Cuburi, "Washington, yeni hükümette grupların yer alması konusunda çekincelerini dile getirdi" dedi.

Son dönemde parlamentoda birkaç sandalye kazanan ve silahlı bir fraksiyon olan İmam Ali Tugayları ise "devletin elindeki silahların tekelleştirilmesini ve Haşdi Şabi Güçlerinin güçlendirilmesini" savundu. Tugayların genel sekreteri Şibl el-Zaidi, yaptığı açıklamada, "fraksiyonel güçlerin seçimlerdeki önemli zaferi, onları önemli bir sınavın önüne koyuyor" ifadelerini kullandı.