ABD, İsrail'den ‘yerleşim planı’ kararını ertelemesini istedi

Biden’ın İsrail ziyareti ile yerleşim planı arasında ilişki kurulması istenmiyor

İsrail’in ilhak ettiği Doğu Kudüs’te inşası devam eden bir yerleşim birimi (AFP)
İsrail’in ilhak ettiği Doğu Kudüs’te inşası devam eden bir yerleşim birimi (AFP)
TT

ABD, İsrail'den ‘yerleşim planı’ kararını ertelemesini istedi

İsrail’in ilhak ettiği Doğu Kudüs’te inşası devam eden bir yerleşim birimi (AFP)
İsrail’in ilhak ettiği Doğu Kudüs’te inşası devam eden bir yerleşim birimi (AFP)

Kudüs bölgesindeki en büyük yerleşim yerinin imar planına yapılan itirazları görüşmek üzere Kudüs Belediyesi İnşaat ve Planlama Komitesi 18 Temmuz'da bir toplantı düzenleyecek.  
ABD yönetimini ise İsrail hükümetinden, söz konusu toplantıyı Joe Biden’ın ziyaretinden ileri bir tarihe ertelemesini talep etti. İsrail’deki siyasi kaynaklar, hükümetin söz konusu talebi değerlendirdiğini ve 18 Temmuz’da düzenlenmesi beklenen toplantıyı süresiz bir şekilde ertelediğini bildirdi.  
İsrail geçtiğimiz aylarda tartışmalı ‘E1 yerleşim yeri’ inşası projesini yeniden gündeme almıştı. E1 projesi kapsamında, ilk etapta Kudüs’ün güneydoğusunda 3 bin 500 konut olmak üzere toplamda 12 bin konut inşa edilmesi planlanıyor. İlk kez 2012 yılında gündeme getirilen proje, Kudüs ile Ramallah arasındaki bağlantıyı kesmesi ve Filistinlilerin arazilerinin işgal edilmesi sebebiyle uluslararası tepkilere sebep olmuştu. Söz konusu yerleşim projesine Filistinliler tarafından şiddetle muhalefet ediliyor. E1 projesi işgalin kalıcı olması yönünde bir adım olarak değerlendirilmesinin yanı sıra Ramallah’ı kuzey ve güney olmak üzere coğrafi olarak ikiye bölüyor, dolayısıyla bir Filistin devletinin kurulması önünde de engel teşkil ediyor. Projenin yeniden yürürlüğe girmesinin büyük bir gerginlik çıkartacağı öngörülüyor. ABD yönetimi Başkan Joe Biden’ın ziyareti ile bu projenin ilişkilendirilmesinden endişe ettiği için işgalci İsrail hükümetinden, toplantının süresiz olarak ertelenmesini talep etti.  
E1 projesi alanında toprakları bulunan Filistinliler, uluslararası insan hakları örgütleri ve İsrail’deki bazı barış dernekleri projeye itiraz etmişti. Kudüs Belediyesi İnşaat ve Planlama Komitesi ise itirazları değerlendirmek üzere 18 Temmuz'da bir toplantı gerçekleştireceğini duyurmuştu. ABD Başkanı Joe Biden’ın 13-14 Temmuz tarihlerinde İsrail’i ziyaret etmesi planlanıyor. ABD daha önce söz konusu projeye itiraz etmişti, ancak bu defa projenin durdurulması ya da iptal edilmesini talep etmedi, sadece ertelenmesini istedi. İsrail’de Naftali Bennett hükümetini tehdit eden bir siyasi kriz yaşanmasına rağmen Başkan Biden ziyaretini iptal etmedi. Eski Başbakan Binyamin Netanyahu önümüzdeki Çarşamba günü, Knesset'in (parlamento) feshedilmesi ve erken seçimlerin yapılması için bir yasa tasarısı sunacak. Tasarının geçmesi durumunda, mevcut Dışişleri Bakanı Yair Lapid’in başbakan olma ihtimali söz konusu. İsrail’de kimse Joe Biden’ı Başbakan olarak kimin karşılayacağını bilemiyor.



İsrail-İran çatışmaları: Tahran siyasi mahkumlara baskıyı artırdı

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
TT

İsrail-İran çatışmaları: Tahran siyasi mahkumlara baskıyı artırdı

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)

İsrail'le 12 günlük çatışmanın ardından İran ülke içindeki baskıyı artırıyor.

Guardian'ın haberinde, 13 Haziran'da İsrail'in saldırısıyla başlayan ve İran'ın misillemesinin ardından 24 Haziran'da ABD'nin arabuluculuğunda ateşkes ilan edilen çatışmaların, İran'da "geniş çaplı bir iç baskı dalgasını" tetiklediği belirtiliyor.

İsrail'in 23 Haziran'da Evin Hapishanesi'ne düzenlediği saldırıda 71 kişinin hayatını kaybettiği anımsatılıyor. Hayatta kalan bazı mahkumların da daha kötü koşullardaki cezaevlerine nakledildiği yazılıyor.

Mahsa Emini protestolarına katıldığı gerekçesiyle hapse atılan aktivist Rıza Handan'ın, bombalamadan sonra daha kötü şartlardaki bir hapishaneye gönderildiği belirtiliyor. 60 yaşındaki aktivistin kızı şunları söylüyor:

Ne babamın ne de diğer mahkumların yatağı var, yerde uyumak zorunda kalıyorlar. Bir keresinde uyandığında battaniyesinin içinde 6 ya da 7 tahtakurusu bulmuştu.

Kadın mahkumların da yanlarına kişisel eşyalarını bile alamadan Karçak Hapishanesi'ne gönderildiği belirtiliyor. İdam cezasına çarptırılan Kürt yardım çalışanı Pakşan Azizi'den en az iki gündür haber alınamadığı aktarılıyor. Af Örgütü'ne göre Azizi, "barışçıl insani yardım ve insan hakları faaliyetleri" nedeniyle cezalandırıldı. Tahran yönetimiyse kendisini "devlete karşı silahlı isyanla" suçluyor.

Savaş sonrası İran genelinde bir güvenlik baskısı dalgası başlatıldığı da ifade ediliyor. Kolluk kuvvetlerinin kontrol noktaları oluşturduğu ve sosyal medya paylaşımları nedeniyle birçok kişinin tutuklandığı aktarılıyor.

İsrail-İran çatışmalarında Mossad'ın Tahran'da gizli bir drone üssü kurduğu ortaya çıkmıştı. Ayrıca istihbarat teşkilatına bağlı komandoların saldırıdan aylar önce başkente sızarak operasyon sırasında İran'ın hava savunma sistemlerini imha ettiği belirlenmişti. Mossad da casusların saldırılarda yer aldığını doğrulamıştı.

İran devlet medyasında geçen ay çıkan haberlerde, İsrail istihbaratı adına çalıştığı iddia edilen 700 kişinin yakalandığını duyurulmuştu. ABD merkezli İran İnsan Hakları Merkezi'nin (CHRI) verilerine göre 6 kişi casusluk iddiasıyla idam edildi. CHRI'dan Hadi Gayemi şu iddiaları paylaşıyor:

İranlı yetkililer, insanları hiçbir gerekçe göstermeden ve avukatlarına erişim hakkı vermeden gözaltına alıyor, ardından ‘ulusal güvenlik' suçlamalarıyla idam ederek halkı sindirmeye ve kontrolü yeniden kurmaya çalışıyor.

New York Times'ın analizinde de Evin Hapishanesi'nin "insan hakları ihlalleriyle" gündem olduğu hatırlatılıyor. Haberde, 12 günlük çatışmaların ardından Tahran yönetiminin tarihsel bir kavşakta olduğu yazılıyor. İran'ın ileride içerideki baskıyı artırmakla ülkenin dönüşümüne yönelik politikaları uygulamak arasında bocalayabileceği ifade ediliyor.

Independent Türkçe, Guardian, New York Times