Avrupa’daki Kovid-19 vakalarında düşüş yaşanmıyor

Salgın İngiltere’ye şimdiye kadar 376 milyar sterline mal oldu.

Pekin’de halk başta maske olmak üzere tedbirleri uygulamaya devam ediyor. (AFP)
Pekin’de halk başta maske olmak üzere tedbirleri uygulamaya devam ediyor. (AFP)
TT

Avrupa’daki Kovid-19 vakalarında düşüş yaşanmıyor

Pekin’de halk başta maske olmak üzere tedbirleri uygulamaya devam ediyor. (AFP)
Pekin’de halk başta maske olmak üzere tedbirleri uygulamaya devam ediyor. (AFP)

Resmi verilere göre çoğu Avrupa ülkesinde Kovid-19 vakalarında azalma görülmüyor.
Almanya’da salgın verilerini takip eden Robert Koch Enstitüsü (RKI) perşembe günü haftalık enfeksiyon oranında artış olduğunu duyurdu. RKI Almanya’da yedi gün boyunca 100 bin kişi başına düşen vaka sayısının dün sabah 9 bin 532’ye ulaştığını, önceki gün ise bu sayının 7 bin 488 olduğunu açıkladı. Yapılan değerlendirmeler enstitünün bu verilerinin, Almanya’daki mevcut enfeksiyon durumunun tam bir resmini yansıtmadığı yönünde. Uzmanlar bir süredir kayda geçmemiş çok sayıda vaka olduğunu varsayımında bulunuyor. Zira tüm enfekte kişilere PCR testi yapılmıyor. RKI dün, Almanya’daki sağlık ofislerinin son 24 saatte 119 bin 360 yeni vaka ve 98 ölüm kaydettiğini bildirdi.
Johns Hopkins Üniversitesi verilerine göre Atina’da 10 binden fazla yeni vaka ve 9 ölüm kayda geçerken İtalya 54 bin 873 vaka ve 50 yeni can kaybı bildirdi.
Diğer yandan Avustralya’da perşembe günü açıklanan verilerde ise vakalarda dikkat çekici bir değişim gözlemlenmedi. Ülkede son 24 saatte 32 bin 34 vaka ve 52 yeni ölüm kaydedildi.
Çin anakarasında vaka sayısı genel olarak azalmaya devam etti.
Pekin tarafından yayınlanan verilerde önemli değişikliklere tanık olunmadı. Ancak Macao yöneticisi Ho Iat Seng yaptığı açıklamada hükümetin mekanları kapatacağını duyurdu. Kapanma önlemleri sinemaları, tiyatroları, barları, spor salonlarını ve halka açık yüzme havuzlarını kapsıyor. Ho Iat Seng, hükümetin eğlence şirketleriyle yeni bir anlaşmaya vardığını, bu kapsamda Kovid-19 vakası tespit edilmesi durumunda tüm mekanın kapatılacağını vurguladı. Bölgede ilk kez sekiz ay önce Kovid-19 vakalarının kayıt altına alındığı açıklanmış ve günler sonra da ziyaretçiler için önlemler hafifletilmişti.
Seul’de yayınlanan verilere göre yeni vaka sayısı, 14’üncü günde de 10 bin civarında kaldı. Omikron varyantının yayılmasındaki yavaşlama ve ülkede alınan tedbirler sayesinde vaka oranlarında istikrarlı bir düşüş kaydedildi.
Yeni Delhi’de ise yetkililer önceki gün, çarşamba gününe kıyasla vaka sayısında yüzde 8’lik bir artış olduğunu, 13 bin yeni vaka ve 38 yeni ölüm kaydedildiğini duyurdu.
Ayrıca Londra’daki Ulusal Denetim Ofisi’nin bir raporu, Kovid-19 pandemisi ve etkilerinin İngiliz hükümetine 376 milyar liraya mal olduğunu ortaya koydu. Bloomberg haber ajansı perşembe günü ofis tarafından açıklanan meblağın son 10 ayda 6 milyar sterlin artış gösterdiğini belirtti. Harcamaların çoğu, yolcu sayısı düşerken bile demiryolu ulaşımını desteklemek için yapıldı. Söz konusu meblağlar, aşıları dağıtma, vakaları test etme, bulaşı takip etme ve hastaneler üzerindeki baskıyı hafifletme prosedürleri nedeniyle, Avusturya gibi bir ülkenin yıllık gayrisafi yurtiçi hasılasından daha fazla olduğu tahmin edilen bir orana yükseldi.



Kalp krizi ölümleri 50 yılda yüzde 90 azaldı: Uzmanlar üç hastalık riskine dikkat çekiyor

Uzmanlar, aritmi, kalp yetmezliği ve hipertansif kalp hastalığı kaynaklı ölümlerin arttığı uyarısı yapıyor (Unsplash)
Uzmanlar, aritmi, kalp yetmezliği ve hipertansif kalp hastalığı kaynaklı ölümlerin arttığı uyarısı yapıyor (Unsplash)
TT

Kalp krizi ölümleri 50 yılda yüzde 90 azaldı: Uzmanlar üç hastalık riskine dikkat çekiyor

Uzmanlar, aritmi, kalp yetmezliği ve hipertansif kalp hastalığı kaynaklı ölümlerin arttığı uyarısı yapıyor (Unsplash)
Uzmanlar, aritmi, kalp yetmezliği ve hipertansif kalp hastalığı kaynaklı ölümlerin arttığı uyarısı yapıyor (Unsplash)

Yeni bir çalışma ABD'de kalp krizi ölümlerinin 50 yılda yaklaşık yüzde 90 azaldığını ancak diğer kalp rahatsızlıklarının yükselişe geçtiğini gösteriyor.

Stanford Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden araştırmacılar Journal of the American Heart Association'da çarşamba günü yayımlanan çalışmada, 1970-2022 döneminde 25 yaş ve üstü yetişkinler arasında kalp hastalığına bağlı ölüm oranlarını yaşa göre analiz etti.

Araştırmacılar genel kalp hastalığı ölümlerinin 50 yılda yüzde 66 azaldığını, bunun başlıca nedeninin kalp krizi ölümlerindeki yüzde 89'luk düşüş olduğunu tespit etti.

Kalp krizi 1970'te kalp hastalığından kaynaklı ölümlerinin yarısından fazlasından sorumluyken, 2022'ye gelindiğinde üçte birinden daha azını oluşturuyordu.

Kaliforniya'daki Stanford Tıp Fakültesi'nde iç hastalıkları asistanlığında ikinci yılında olan Sara King, başyazarı olduğu çalışma hakkında, "Son 50 yılda yaşanan bu gelişme, kalp krizi ve diğer iskemik kalp hastalığı türlerinin tedavisinde elde edilen inanılmaz başarıları yansıtıyor" diyor.

İnsanların, bir zamanlar idam fermanı olarak görülen ilk akut kardiyak olaylardan kurtulmasını sağlama yolunda büyük adımlar atıldı.

Olay yerindeki daha fazla kişinin kalp masajı yapması, erken kalp krizi belirtilerine dair farkındalığın artması, tedavilerin iyileştirilmesi ve sigara yasağı gibi gelişmeler kalp krizi ölümlerinin azalmasına katkı sağladı.

Ancak uzmanlar, kalp krizinden kurtulan kişi sayısı artarken, diğer kalp hastalığı türlerinin yükselişe geçtiğine dair uyarıyor.

Kalbin çok hızlı, çok yavaş ya da düzensiz atması anlamına gelen aritmiden kaynaklanan ölümler yüzde 450, kalp yetmezliğinden kaynaklanan ölümlerse yüzde 146 oranında arttı.

Hipertansif kalp hastalığı ölümleri ise uzun süreli yüksek tansiyonun etkisiyle yüzde 106 oranında arttı. Araştırmacılar bu yükselen ölüm nedenlerini ABD'deki obezite, diyabet ve yüksek tansiyona bağlıyor.

ABD'deki obezite oranı 1970'ten 2022'ye kadar yüzde 15'ten yüzde 40'a yükseldi. Yetişkinlerin neredeyse yarısı artık tip 2 diyabet hastası ve yüksek tansiyon oranları 1978'den 2022'ye kadar yüzde 30'dan neredeyse yüzde 50'ye çıktı.

Stanford Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde araştırmadan sorumlu dekan yardımcısı ve öğretim üyesi olan, çalışmanın kıdemli yazarı Dr. Latha Palaniappan şöyle diyor: 

Artık vakaları önleyerek insanların güçlü, sağlıklı kalplerle yaşlanmasını sağlamaya odaklanmak gerekiyor ve önleme çalışmaları çocukluk kadar erken bir dönemde başlayabilir.

Amerikan Kalp Derneği'nin "Hayatın Temel 8'i" listesi, kalp hastalığı riskini azaltmak için atılması gereken temel adımları şöyle özetliyor: sağlıklı beslenmek, kilo kontrolü, sigarayı bırakmak, daha fazla egzersiz yapmak, uykuyu iyileştirmek ve sağlıklı kolesterol, kan basıncı ve kan şekeri seviyelerini korumak.

Independent Türkçe