Bağdat, İran- Mısır ve İran-Ürdün diyaloglarına ev sahipliği yapıyor

 Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin (AP)
Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin (AP)
TT

Bağdat, İran- Mısır ve İran-Ürdün diyaloglarına ev sahipliği yapıyor

 Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin (AP)
Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin (AP)

Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin, ülkesinin Ürdün-İran, Mısır-İran arasındaki diyaloglara ev sahipliği yaptığını açıkladı.
Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi, haftalar önce ülkesinin 5 ülke arasındaki diyalog görüşmelerine ev sahipliği yaptığını ifade ederken, ayrıntılı bilgi vermemişti. Hüseyin ve Kazımi tarafından yapılan açıklamalara göre, söz konusu ülkeler İran ve ABD.  Kazımi, son iki yılda Suudi Arabistan ve İran arasında mesajları iletti. Hüseyin’in açıklamasına göre, Bağdat’ta İran-Ürdün ve İran-Mısır diyalogları mevcut.
Irak Dışişleri Bakanı, Irak ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkilerin seviyesine övgüde bulunarak, “çok, çok iyi ve sürekli gelişme halinde” ifadelerini kullandı. Hüseyin, al Arabiya kanalına verdiği röportajda, Kazımi’nin Suudi Arabistan’a gerçekleştirdiği son ziyarette iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin ele alındığını belirtti. Irak’ın dış politika konusunda başarılı olduğunu ve birçok ülkeden destek aldığına dikkati çeken Hüseyin, “İran, Mısır ile iletişim kanalları kurma fikrini ortaya koydu ve Riyad ile Tahran arasındaki diyalog açık bir diyaloğa dönüştürülecek” dedi.
Hüseyin, Kazımi’nin Suudi Arabistan ziyaretinde, Irak’ın Suudi Arabistan- İran diyaloğuna ev sahipliği konusunun ele alındığını bildirdi. Hüseyin, Irak’ın Tahran ve Washington arasındaki ilişkilerde çok önemli bir rol oynadığını kaydetti. Irak'ın Körfez Zirvesi'ne katılımı konusunda tutumları farklı olan siyasi çevrelere de atıfta bulunan bakan, ülkesinin Washington ile zirveye katılımını teyit ederek ABD’nin bunun Körfez bölgesinin çıkarına olduğunu açıkladığını kaydetti.
Hüseyin, Irak'ta İran'a yakın tarafların çıkarına olması gereken Riyad ve Tahran arasındaki diyaloğa ev sahipliği yapmak dahil olmak üzere, Kazımi’nin dış politikadaki hamlelerini ve başarısının bazı çatışan taraflarca hoş karşılanmadığını aktardı. Önümüzdeki ay Riyad’da gerçekleşecek olan Körfez Zirvesi’ne katılacağını açıklaması sebebiyle Irak Başbakanı’na yönelik eleştiriler sertleşiyor. Irak Üniversitesi'nde kitle iletişim alanında öğretim görevlisi olan Dr. Fazıl el-Bedrani Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Suudi Arabistan ve İran arasında Bağdat'ta gerçekleşen özel diyalog turu başarılı oldu ve şimdi altıncı tura yaklaşıyoruz. Çok yakında barışın eşiğine geldiğimizi söyleyebiliriz. Bu da bölge ülkeleri arasında istikrarın sağlanmasına yol açıyor. Irak siyasi aktörü dış düzeyde zaferler kazandı, bu da iç güçlerin dikkate alması gereken bir şey. Özellikle Irak'ın bölgede önemli bir ülke olması siyasi liderliği için önemli. Irak'ın İran ile birkaç ülke arasında yürüttüğü çoklu arabuluculuk konusu, bu ülkeler ile Irak arasındaki güven bağlamında geliyor ki bu çok önemli” şeklinde konuştu. Bedrani ayrıca, “Önemli bölge ülkeleri Irak siyasi aktörüne güveniyorsa ve Bağdat'ı kendi aralarındaki diyalog için bir yer olarak seçiyorlarsa, bu siyasi güçlerin Irak ulusal ruhuna sahip olması ve bu meseleleri Irak'ın bir başarısı olarak ele alması daha iyi değil mi?” dedi.



Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
TT

Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)

İsveç Göç Bakanı Johan Forssell, bugün yaptığı açıklamada, Stockholm ve Şam'ın, İsveç'te işlenen suçlardan hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacağını duyurdu. Bu, Stockholm'ün Suriye'ye yaptığı yardımların bir kısmını dağıtmaya devam edebilmesi için koyduğu bir koşuldu.

Forssell, İsveç kamu yayın kuruluşu SR'de yaptığı açıklamada, söz konusu kişilerin "İsveç'te bulunan ve orada suç işlemiş Suriye vatandaşı kişiler olduğunu ve sınır dışı edilmeleri gerektiğini, ancak bunun çeşitli nedenlerle bazen çok zor olduğunu" belirtti.

Forssell ve Uluslararası Kalkınma Bakanı Benjamin Dossa, bu hafta Suriye'yi ziyaret ederek Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile görüştü. Bu, İsveçli bakanların 2011'den bu yana Şam'a yaptığı ilk ziyaretti.

2015 yılında savaştan kaçan birçok Suriyeliye İsveç'te sığınma hakkı tanıyan büyük göçmen akınının ardından, ardışık sol ve sağ hükümetler sığınma kurallarını sıkılaştırdı.

Forssell, "İsveç'in en önemli önceliklerinden biri konusunda iş birliği yapmayı kabul ettik," diyerek, "İsveç'e gelenlerin büyük çoğunluğu dürüst ve yasalara saygılı, ancak suç işleyenler de var" ifadeleriini kullandı.

Forssell, "Bu insanları sınır dışı edebilmeliyiz; İsveç'te onlara yer yok" dedi.

İsveç kalkınma yardımlarını düzenleyen ve artık göçü azaltmayı ve sınır dışı işlemlerini hızlandırmayı da içeren yeni ilkeye işaret etti; bu iki hükümet önceliği var.

"İsveç çıkarlarımız tehlikede... Kalkınma yardımı sağladığımızda, bu ülkelerin bizimle iş birliği yapmalarını ve vatandaşlarını, özellikle de İsveç'te suç işleyenleri geri almalarını bekliyoruz. Benzer adımlar atılmazsa, kalkınma yardımı sağlamayacağız" dedi.

İki bakan, Suriyelilerin geri dönüşü konusunu eş-Şara ile genel olarak görüştü. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre ülkelerine dönmek isteyen Suriyelilere, seyahat masrafları ve diğer lojistik giderlerini karşılamak üzere mali yardım alma hakkı tanınıyor.


Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
TT

Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)

Alman Haber Ajansı'nın (DPA) haberine göre, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ) toplantısında Rus silahlarının etkinliği hakkında konuştu.

Rus haber ajansı Interfax'ın aktardığına göre Putin, bugün Kırgızistan'da düzenlenen askeri ittifak toplantısında, "Gerçek muharebe operasyonlarında etkili olduğu kanıtlanmış modern Rus silahları ve teknolojisiyle birleşik silahlı kuvvetleri donatmak için geniş çaplı bir program başlatmayı öneriyoruz" dedi.

Rusya, Ukrayna'ya karşı yürüttüğü savaşta düzenli olarak yeni silah sistemleri test ediyor.

Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te konuşan Putin, hava ve savunma kabiliyetlerine odaklanan ortak askeri tatbikatların planlandığını söyledi.

 KGAÖ, Rusya'nın hakim olduğu bir askeri ittifaktır.

Şu anda eski Sovyet cumhuriyetleri olan Tacikistan, Kırgızistan, Kazakistan ve Belarus'u kapsamaktadır.

Ermenistan, Dağlık Karabağ bölgesindeki anlaşmazlıkta Azerbaycan'a yenilmesinin ardından Rusya ile gerginliğin artması üzerine Şubat 2024'te ittifak üyeliğini dondurdu.


İsrail Savunma Bakanı Katz: Suriye’deki silahlı gruplar Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşünüyor

Golan Tepeleri (Reuters)
Golan Tepeleri (Reuters)
TT

İsrail Savunma Bakanı Katz: Suriye’deki silahlı gruplar Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşünüyor

Golan Tepeleri (Reuters)
Golan Tepeleri (Reuters)

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Knesset Dışişleri ve Savunma Komitesi toplantısında yaptığı açıklamada, Suriye’deki bazı silahlı grupların Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşündüğünü söyledi. Şarku’l Avsat’ın Times of Israel’den aktardığına göre Katz, İsrail’in Şam ile güvenlik anlaşması ya da normalleşme yolunda olmadığını belirterek, Suriye ordusu ya da ülkedeki farklı milislerin İsrail yerleşimlerine saldırma veya Suriye’deki Dürzi toplumunu yeniden tehdit etme ihtimaline karşı hazırlık yapıldığını ifade etti.

Katz, Husilerin de Golan Tepeleri’ne yönelik olası bir kara harekâtını değerlendirdiğini söyledi.

Öte yandan, İsrail güçleri Aralık 2024’te Beşşar Esad rejiminin çöküşünün ardından Suriye’nin güneyinde dokuz noktada konuşlandı. Bu noktaların büyük bölümü, iki ülke arasındaki sınırda Birleşmiş Milletler tarafından izlenen tampon bölgede yer alırken, konuşlanma alanları arasında Cebel Hermon’un (Şeyh Dağı) Suriye tarafındaki iki nokta da bulunuyor.

İsrail, bu birliklerin İsrail yerleşimlerini korumak ve düşman unsurların eline geçtiğinde tehdit oluşturabilecek silahları güvence altına almak amacıyla Suriye topraklarında yaklaşık 15 kilometre derinliğe kadar faaliyet yürüttüğünü açıkladı. Bu potansiyel tehdit unsurları arasında Lübnan Hizbullahı ile İran destekli diğer milis gruplar da yer alıyor.

Suriye’nin güneybatısında bulunan Golan Tepeleri, başkent Şam’ın yaklaşık 60 kilometre batısında yer alıyor ve toplamda 1.860 kilometrekarelik bir alanı kaplıyor. İsrail, Haziran 1967 Savaşı sırasında bölgenin yaklaşık 1.250 kilometrekarelik kısmını işgal etmiş, 1981’de ise fiilen ilhak etmişti. Ancak bu ilhak, bölgeyi hâlen işgal altındaki Suriye toprağı olarak kabul eden Birleşmiş Milletler tarafından tanınmıyor.