Suriye: Dera kırsalında Esed güçlerinden korkan siviller bölgeyi terk ediyor

Suriye’de Tafas’ta rejim güçlerinin ilerlemesi nedeniyle siviller bölgeden kaçıyor

19 Temmuz’da Ayn el-Arab'da (Kobani) konuşlanan Suriye askerleri. (Reuters)
19 Temmuz’da Ayn el-Arab'da (Kobani) konuşlanan Suriye askerleri. (Reuters)
TT

Suriye: Dera kırsalında Esed güçlerinden korkan siviller bölgeyi terk ediyor

19 Temmuz’da Ayn el-Arab'da (Kobani) konuşlanan Suriye askerleri. (Reuters)
19 Temmuz’da Ayn el-Arab'da (Kobani) konuşlanan Suriye askerleri. (Reuters)

Suriye’de Esed rejimine bağlı birliklerin, Dera kırsalının batısında yer alan Tafas ilçesine top atışı gerçekleştirmesinin ardından, kentin güney bölgelerinde yaşayan siviller, civar yerleşim yerlerine doğru göç etmek zorunda kaldı. Rejim güçleri ile yerel gruplar arasında sınırlı çatışmalar yaşanıyor. Suriye ordusu Tafas-Yaduda yolunu kesti ve ilçenin güney bölgesini kuşattı.  
Merkezi Müzakere Heyeti ve kentin ileri gelenlerinin, Rus heyetinin aracılığıyla rejimin güvenlik heyeti ile defalarca toplanmasına rağmen Tafas’ta gerginlik düşmüyor. Esed rejimi, kentte kanun kaçaklarının olduğunu ve bu kişilerin çıkarılmasını istemişti. Kent ileri gelenleri söz konusu kişilerin Tafas’ta olmadığını savunuyor, rejimin güvenlik heyeti ise, aranan kişilerin hala şehirde olduğunu iddia ediyor.
Rejim heyeti, DEAŞ ve terörist gruplara mensup bazı kişilerin Tafas’ta saklandığını ve kentten çıkarılmamaları ya da teslim edilmemeleri durumunda, geniş çaplı bir operasyon düzenleneceğini bildirmişti. Tafas Merkezi Müzakere Heyeti ise, rejim tarafından aranan kişilere şehri terk etmeleri yönünde çağrıda bulunmuştu. Rejim güçleri ilçenin etrafına ek birlikler sevk etti. Bölgedeki aktivistler sosyal medya üzerinden, rejim tarafından aranan kişiler tarafından yapıldığı iddia edilen bir açıklama paylaştı. Şarku’l Avsat’ın ulaştığı açıklamada, “Tafas’ın rejim tarafından bombalanmaması, sivillerin yerlerinden edilmemesi, ekinlerinin ve geçim kaynaklarının zarar görmemesi için, rejim tarafından aranan devrimciler olarak, şehri temelli olarak terk ettiğimizi ve güvenli bir bölgeye geçiş yaptığımızı bildiririz. Çıkarken bir arkadaşımız rejim tarafından yakalandı. Biz, rejimin teröristleri bahane ederek, şehri kuşatmasına ve bombalamasına imkân tanımamak için Tafas’tan ayrıldık” ifadeleri kullanıldı. Açıklamanın gerçekliği ya da tam olarak kimler tarafından yapıldığı ise teyit edilemedi.
Salı akşamı, Ebu Salim el-Iraki lakaplı DEAŞ yöneticisi Abdullah Bai, Dera'nın batı kırsalındaki Yermuk Havzası bölgesindeki Advan kasabasında yerel gruplarla girdiği çatışmada öldürüldü. Yerel kaynaklar, Dera'daki rejim güçlerine bağlı yerel grupların, eşi ve 3 militanla birlikte hareket eden Ebu Salim’i kuşattığını, beraberindekiler kaçmayı başarırken, DEAŞ elebaşısının kendisini havaya uçurduğunu aktardı. İnfilakın etkisiyle yerel gruptan bir kişi hayatını kaybetti, Ebu Salim tarafından rehin alınan bir sivil ise ağır yaralandı. Dera’daki kaynaklara göre, Ebu Salim uzun süredir Dera’nın batısındaki bir beldede eşiyle birlikte saklanmaktaydı, yerel milis grupları kendisini tutuklamak istediği için, Advan kasabasına dığru kaçmaya çalıştı, yakalanacağını anladığında bir eve girerek, kadınları ve çocukları çıkardı ve İsa Zubi adındaki bir genci rehine olarak alıkoydu. Yerel grup evi kuşattığında ise bir süre çatıştı, ardından üstündeki bombaları patlatarak intihar etti. Ağır yaralanan İsa Zubi Neva Hastanesi’ne kaldırıldı. Irak’ın Enbar bölgesinden olan Ebu Salim el-Iraki DEAŞ’ın güney Suriye'deki askeri komutanı olarak biliniyor. Yermuk Havzası’na 2018’de güney Şam’daki Yermuk kampı, Kadem, Hacer Esved’den, rejimle yapılan anlaşma uyarınca nakledilen direniş gruplarıyla birlikte gelmişti. 



Libya'nın başkentinde şiddetli çatışmalar yaşanırken mahkumlar firar etti

Libya'nın başkenti Trablus'ta UBH’ye bağlı güçler ile Özel Caydırıcı Güç arasındaki silahlı çatışmalar şiddetlendi (AFP)
Libya'nın başkenti Trablus'ta UBH’ye bağlı güçler ile Özel Caydırıcı Güç arasındaki silahlı çatışmalar şiddetlendi (AFP)
TT

Libya'nın başkentinde şiddetli çatışmalar yaşanırken mahkumlar firar etti

Libya'nın başkenti Trablus'ta UBH’ye bağlı güçler ile Özel Caydırıcı Güç arasındaki silahlı çatışmalar şiddetlendi (AFP)
Libya'nın başkenti Trablus'ta UBH’ye bağlı güçler ile Özel Caydırıcı Güç arasındaki silahlı çatışmalar şiddetlendi (AFP)

Libya'nın başkenti Trablus'ta Ulusal Birlik Hükümeti'ne (UBH) bağlı güçler ile Özel Caydırıcı Güç (RADA) arasındaki silahlı çatışmalar şiddetlendi.

Görgü tanıkları, çatışma seslerinin dün gece yarısından bu yana kesilmediğini ve RADA’nın Suk el-Cuma ve Mitiga Uluslararası Havalimanı yakınları gibi çeşitli bölgelerde konuşlandığını söyledi.

Trablus Kızılayı, Trablus’ta olağanüstü hal İ(OHAL) ilan etti ve alarm seviyesini yükseltti. Sosyal medya üzerinden yapılan açıklamada, vatandaşlara dikkatli olmaları ve güvenlikleri için yetkili makamlar tarafından verilen talimatlara uymaları çağrısında bulunuldu. Uçuş takip kayıtlarına göre uçuşlar Mitiga Uluslararası Havalimanı'ndan Misrata Uluslararası Havalimanı'na yönlendirildi.

Libya'daki Birleşmiş Milletler Destek Misyonu (UNSMIL), Trablus'ta sivillerin yoğun olarak yaşadığı mahallelerde son iki gecedir yaşanan ve sivillerin hayatını riske atan şiddet olaylarından derin endişe duyduğunu ifade etti. UNSMIL’in resmi internet sitesi üzerinden yapılan açıklamada, sivillerin yaşadığı tüm bölgelerde derhal ve koşulsuz ateşkes çağrısında bulunulurken çatışmaların devam etmesinin başkenti ve tüm ülkeyi daha da istikrarsızlaştıracağına karşı uyarı yapıldı.

UNSMIL açıklamada ayrıca sükûnet ve arabuluculuk amaçlı tüm çabalara tam destek verdiğini ve Libyalıların can ve mal güvenliği ile istikrarın korunması amacıyla çatışmaların sona erdirilmesi ve diyaloğun kolaylaştırılması için iyi niyet misyonunu yerine getirmeye hazır olduğunu vurguladı.

Öte yandan polis, el-Cedide Hapishanesi yakınlarında devam eden çatışmaların mahkumlar arasında korku ve paniğe neden olduğunu belirtti. Yapılan basın açıklamasında, çoğu ağır cezalı olmak üzere çok sayıda mahkûmun kaçmayı başardığı belirtildi.

Suk el-Cuma’nın ileri gelenleriyle bir araya gelen Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi, Başkanlık Konseyine bağlı bir medya platformu tarafından yayınlanan açıklamasında, başkentte toplumsal barışın korunmasının taviz verilemeyecek ortak bir sorumluluk olduğunu ve devlet kurumlarının siyasi gerilimlerden uzak durması gerektiğini söyledi. Menfi, mevcut sürecin en yüksek derecede bilgelik ve ulusal disiplin gerektirdiğini, iç cepheyi birleştirmeyi ve kapsayıcı bir ulusal proje etrafında toplanmayı ve ‘kaos savunucularının’ önünü kesmeyi gerektirdiğini de sözlerine ekledi.

Diğer taraftan UBH, bu gece yaşanan olaylar ve devam eden çatışmalar hakkında yorum yapmaktan kaçındı.