Irak'taki Kürdistan Sosyalist Demokrat Partisi: Sadr, Kum ve Necef Şiiliğini ayırma mücadelesi veriyor

Irak'taki Kürdistan Sosyalist Demokrat Partisi (KSDP) Genel Sekreteri Muhammed Hacı Mahmud, Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr'ın Necef ile Kum Şiiliğinin birbirinden ayrılması için bir mücadele verdiğini söyledi.

AA
AA
TT

Irak'taki Kürdistan Sosyalist Demokrat Partisi: Sadr, Kum ve Necef Şiiliğini ayırma mücadelesi veriyor

AA
AA

KSDP Genel Sekreteri Mahmud, Irak'ta hükümet kurma sürecini tıkayan Şiiler arası anlaşmazlığa ilişkin AA muhabirine değerlendirmede bulundu.
Şii dini ve siyasi lider Sadr'ın, İran'a yakın Koordinasyon Çerçevesi'nin hükümeti kurması için Meclisten çekilmediğini söyleyen Mahmud, Sadr'ın "sokakları hareketlendirmek ve yeni bir erken seçimde 100 sandalye çıkarmak için böyle bir adım attığı" yorumunu yaptı.
Mahmud, "Sadr'ın kavgası Şii merciliği üzerinedir. Sadr'ın, Necef ile Kum Şiiliğinin birbirinden ayrılması için bir mücadele verdiği kanaatindeyim." ifadelerini kullandı.
Koordinasyon Çerçevesi'nin de kendi arasında hemfikir olmadığını savunan Mahmud, bu yapıdaki her grubun ayrı bir görüşe sahip olduğunu, o nedenle bu platformun isimden ibaret kaldığını düşündüğünü belirtti.
Mahmud, "Papa Necef'e geldiğinde Ali es-Sistani'yi Şii dünyasının dini mercisi kabul ettiği mesajını verdi. Yani Kum merciliğini tanımadığı mesajı vermiş oldu." değerlendirmesinde bulundu.

Irak'ta Şii gruplar arasındaki anlaşmazlık
Irak'ta Ekim 2021'de yapılan seçimlerden galip çıkan Sadr, İran yanlısı partilerle hükümet kurmaya yanaşmamış ve ardından siyasetten çekildiğini açıklamıştı. Sadr sonrası hükümet kurma işi rakibi Koordinasyon Çerçevesi'ne geçmişti.
Koordinasyon Çerçevesi, 25 Temmuz'da başbakan adayı olarak eski Çalışma ve Sosyal İşler Bakanı Muhammed Şiya Sudani'yi seçtiğini duyurmuştu.
Sadr yanlıları, İran'a yakın Şii siyasi çatı kuruluş Koordinasyon Çerçevesi’nin başbakan adayı Sudani’yi protesto etmek amacıyla 30 Temmuz Cumartesi günü Bağdat'taki Yeşil Bölge'ye girerek Meclis binasını basmış ve burada oturma eylemi başlatmıştı.
Şii lider Sadr, 3 Ağustos'taki televizyon konuşmasında, İran destekli Şii siyasi rakiplerine diyalog ve uzlaşı kapısını kapatarak, Meclisin feshedilmesi ve erken seçim çağrısında bulunmuştu.



Gazze’de bir kuvözde 4 bebek: Ölüm kalım mücadelesi veriliyor

Gazze'de yakıt kıtlığı nedeniyle bebekler tek kuvöze konuyor (@fnaim65/Twitter)
Gazze'de yakıt kıtlığı nedeniyle bebekler tek kuvöze konuyor (@fnaim65/Twitter)
TT

Gazze’de bir kuvözde 4 bebek: Ölüm kalım mücadelesi veriliyor

Gazze'de yakıt kıtlığı nedeniyle bebekler tek kuvöze konuyor (@fnaim65/Twitter)
Gazze'de yakıt kıtlığı nedeniyle bebekler tek kuvöze konuyor (@fnaim65/Twitter)

Gazze'deki doktorlar, yakıt kıtlığı nedeniyle tek kuvöze birden fazla bebek yerleştirmek zorunda kalıyor.

Gazze’deki El Ehli Hastanesi’nin direktörü Fadel Naim, X hesabından yaptığı paylaşımda, El Helou Hastanesi’nde çekilen ve aynı kuvöze birden fazla bebeğin yerleştirildiği bir fotoğrafa yer verdi.  

Naim, “Bu trajik durum, Gazze’deki acımasız savaşın ve sağlık sistemini felç eden kuşatmanın doğrudan bir sonucudur” ifadelerini kullandı. 

İsrail ablukasının prematüre bebekler için “rutin bakımı ölüm kalım mücadelesine çevirdiğini” söyleyen doktor, “Hiçbir çocuk, yaşamını bombalar ve ambargoların belirlediği bir dünyaya doğmamalı” dedi.

Gazze’nin kuzeyindeki El Şifa Hastanesi’nin direktörü Muhammed Ebu Silmiya da CNN’e açıklamasında, yakıt sağlanmazsa hastanenin birkaç saat içinde hizmet dışı kalacağını belirtti. 

Dr. Silmiya, aralarında 22’si kuvözde olan bebeklerin de bulunduğu yüzlerce hastanın ölüm riskiyle karşı karşıya olduğunu ifade etti.

Nasser Tıp Merkezi de sadece 24 saatlik yakıt kaldığını belirterek, elektriği doğum ve yoğun bakım gibi kritik bölümlere yönlendirdiklerini duyurdu.

Gazze Sağlık Bakanlığı’nın medya kuruluşuyla paylaştığı bilgilere göre yakıtın yanı sıra jeneratörleri çalıştıracak yedek parçalar da bulunulamıyor. 

Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF), Gazze’de “eşi benzeri görülmemiş bir insani krizin” yaşandığını bildirerek, ateşkes çağrısı yaptı ve insani yardımın derhal artırılması gerektiğini söyledi.

New York Times’ın irtibata geçtiği Britanyalı cerrah Victoria Rose da Gazze’de gördüklerini şöyle anlatıyor: 

Hastaneye diz kapakları, ayakları ya da elleri kopmuş çocuklar getiriliyordu.

Gazze’de 21 gün gönüllü görev yaptığını belirten Dr. Rose, daha önce iki kez bölgede çalıştığını fakat bu sefer durumun daha da kötü olduğunu söylüyor. 

Rose, 1 Temmuz’da tedavi ettiği tüm hastaların, ABD-İsrail destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı’na (GHF) ait erzak dağıtım bölgelerinde vurulduğunu söylediğini aktarıyor:

İnsanlar o kadar yoksulluğa düşmüş durumda ki, bir çuval pirinç ve biraz makarna için ölmeye hazırlar.

Gazze Sağlık Bakanlığı’nın paylaştığı verilere göre, GHF’nin faaliyetlerini başlattığı 27 Mayıs’tan 2 Temmuz’a kadar en az 640 kişi erzak dağıtım merkezlerine giderken öldürüldü. 4 bin 500’den fazla kişinin de yaralandığı aktarılıyor. 

Filistinli yetkililer, Netzarim ve Refah bölgelerindeki GHF'ye ait erzak dağıtım noktalarının "insani yardım" kisvesi altındaki ölüm tuzaklarına dönüştüğünü ve İsrail'in sivilleri kasıtlı olarak hedef aldığını savunuyor. İsrail ordusuysa iddiaları reddederek kurallara uymayan kişilere "uyarı ateşi" açıldığını öne sürüyor.

Independent Türkçe, CNN, New York Times