Gayrimenkul sektöründe olağan dışı fiyat artışlarına yönelik çalışma başlatıldı

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, gayrimenkul sektöründe olağan dışı fiyat artışlarına yönelik kapsamlı bir çalışma başlatıldığını duyurdu.

AA
AA
TT

Gayrimenkul sektöründe olağan dışı fiyat artışlarına yönelik çalışma başlatıldı

AA
AA

Hazine ve Maliye Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Bakanlığın Risk Analizi Genel Müdürlüğü, kayıt dışı ekonomiyle etkin mücadele kapsamında çalışmalarını sürdürüyor.
Bakanlıkça gayrimenkul sektöründe fiyat artışına sebep olan etkenler tek tek inceleniyor.
Bu kapsamda suni fiyat artışı yaparak arz talep dengesini bozan, enflasyona sebep vererek piyasayı olumsuz etkileyen, konut satışında elde ettiği geliri doğru beyan etmeyen kişiler ve firmalar tespit ediliyor.
Enflasyonist ortam yaratan ve vergisel yükümlülüklerini yerine getirmeyen gerçek ve tüzel kişiler hakkında gerekli işlem başlatılması için ilgili kurumlara bilgiler iletiliyor.

"Konuyu mercek altına aldık"
Açıklamada görüşlerine yer verilen Bakan Nebati, mali, finansal, tapu ve emlak ilan site verilerinin incelendiğini, analiz ile değerlendirme çalışmalarının kararlılıkla yürütüldüğünü bildirdi.
Nebati, "Gayrimenkul sektöründeki olağan dışı fiyat artışlarını yakından takip ediyoruz, konuyu mercek altına aldık. Gereken neyse yapıyoruz, yapacağız." ifadelerini kullandı.

Emlakçılar da inceleme altında
Gayrimenkul sektöründe faaliyet gösteren ve ülke çapında ilan veren emlakçılara yönelik yürütülen risk analiziyle yapılan tespitler sonucu saha denetimlerine de başlandı.
Çalışmalar neticesinde emlak piyasasında spekülasyon yaratan, konut satışlarından elde ettiği gelirini beyan dışı bırakan veya eksik beyanda bulunan, başta tapu harcı olmak üzere vergisel yükümlülüklerini yerine getirmeyen şahıs ve firmaların tespiti de gerçekleştirildi.



Petrol fiyatları, FED’in faiz politikasına ilişkin açıklaması sonrası düştü

Cushing Center, Oklahoma'da yukarıdan görülen ham petrol depolama tankları (Reuters)
Cushing Center, Oklahoma'da yukarıdan görülen ham petrol depolama tankları (Reuters)
TT

Petrol fiyatları, FED’in faiz politikasına ilişkin açıklaması sonrası düştü

Cushing Center, Oklahoma'da yukarıdan görülen ham petrol depolama tankları (Reuters)
Cushing Center, Oklahoma'da yukarıdan görülen ham petrol depolama tankları (Reuters)

ABD Merkez Bankasının (FED) faiz politikasına ilişkin açıklamaları, ülkedeki ham petrol stoklarındaki düşüşün etkisini ortadan kaldırmasıyla ve son bir ayın en büyük düşüşünü kaydetmesinin ardından petrol fiyatları günün erken saatlerinde düşüş gösterdi.

Brent petrolün varil fiyatı yüzde 0,72 düşüşle 92,86 dolara gerilerken, Batı Teksas türü (WTI) ham petrolün varil fiyatı yüzde 0,79 düşüşle 88,95 dolara gerileyerek 14 Eylül’den bu yana en düşük seviye indi.

ING analistleri müşterilerine hitaben, FED’in dün yapılan Federal Açık Piyasa Komitesi toplantısında faiz oranlarını değiştirmediği ve bunun beklenen bir durum olduğu vurgulandı. Ancak bu hala sıkılaştırmada geçici bir duraklama olarak görülüyor ve petrol gibi riskli varlıklar üzerinde baskı oluşturuyor.

ABD Merkez Bankası bir yandan faiz oranlarını korurken bir yandan da sıkılaştırma politikası izliyor. Bu da yıl sonundan önce faizlerde bir artış beklendiği anlamına geliyor.

Sıkılaştırma politikasına bağlılık, doların Mart ayının başından bu yana en yüksek seviyesine yükselmesine neden oldu ve bu da petrol fiyatları üzerinde aşağı yönlü bir baskı yarattı. Doların gücü genellikle petrol gibi temel emtiaları alıcılar için diğer para birimlerini elinde bulunduranlara göre daha pahalı hale getiriyor.

Enerji piyasaları, ABD Enerji Bilgi İdaresi'nin dün açıkladığı ve geçtiğimiz hafta ham petrol stoklarında beklentiler doğrultusunda düşüş gösteren verilere tepki vermedi.

Veriler, stokların geçen hafta 2,14 milyon varil düştüğünü gösterdi.


Asya’da e-cüzdan rüzgârı

Asya’da e-cüzdan rüzgârı
TT

Asya’da e-cüzdan rüzgârı

Asya’da e-cüzdan rüzgârı

Dünyanın en büyük mobil ödeme platformu Alipay'in sahibi Ant Group, programını Asya’da toplam 10 farklı e-cüzdan ve ödeme uygulamasını destekleyecek şekilde genişletti.

Çin seyahati e-cüzdanlarla daha kolay

Bu yenilik, turistlerin Çin seyahatlerini ve burada harcama yapmalarını kolaylaştırmaya yönelik önemli bir adım. Ant Group’tan salı günü yapılan basın açıklamasına göre, Makao, Moğolistan, Singapur, Güney Kore ve Tayland'dan yedi e-cüzdan, artık ‘Alipay+’ adlı program tarafından desteklenecek.

ABD merkezli Quartz dergisi yazarlarından Julia Malleck, e-cüzdanların yanı sıra 2022 yılında başlatılan programa Hong Kong, Malezya ve Güney Kore'deki benzer üç hizmetin daha katılacağını yazdı.

Alipay ve WeChat Pay, Çin'de e-cüzdan pazarına hakim durumda. Çin’de neredeyse hiç nakit kullanmayan halk, otomattan atıştırmalık almak, bir alışveriş merkezinde taşınabilir şarj aleti kiralamak ya da paylaşımlı bir elektrikli bisikletin kilidini açmak için sadece bir QR kodu okutarak, ödemelerini dijital uygulamalarla yapıyor.

Çin’e giden turistler e-cüzdan kullanıyor

Çin'e seyahat eden turistler, eğer Çin'de kayıtlı bir banka hesabına ya da telefon hattına sahip değilse bu onların ülkedeki tüm yemek, ulaşım ve alışveriş imkanlarından yararlanamayacakları ve baskın bir dijital ödeme duvarı ile karşılaşacakları anlamına geliyor. Çin'de finansal hazırlık yapılmadan uygulamalar ya da e-ticaret aracılığıyla alışveriş yapmak da mümkün değil. Her yerde ATM bulunmadığından kredi kartı kullanımı da işleri zorlaştırabiliyor.

Alipay, 2019 yılında, turistik amaçla ülkeye gelen kişilere alışveriş yapabilmeleri için ön ödemeli dijital kart hizmeti sunmaya başladı. Alipay'in bu hizmeti, Doğu ve Güneydoğu Asya'dan gelen turistler için geçici bir banka hesabı açmaya gerek kalmadan, daha erişilebilir seçenek olması nedeniyle geniş kitlelerce kullanılmaya başlandı.

Bir milyardan fazla kullanıcı

Ant Group'un Yönetim Kurulu Başkanı Eric Jing, ‘Çok taraflı bölgesel ortaklığın Çin'e gelen turistlerin daha fazla seçeneğe ulaşmalarına ve sunulan konfordan yararlanmalarına yardımcı olacağını’ söyledi. Hong Kong Borsası'nın 2020 yılı istatistiklerine göre Alipay’in bir milyardan fazla kullanıcısı var. Şirket, ticaret alanında faaliyet gösteren 80 milyon şirketle iş birliği yapıyor.

Çin'deki Asya Oyunları

Alipay, 23 Eylül'de Zhejiang Eyaletinin başkenti Hangzhou şehrinde başlayacak 2023 Asya Oyunları’nı fırsata çevirmeyi dört gözle bekliyor. Organizasyon, koronavirüs (Kovid-19) salgının patlak vermesinden bu yana Çin'de yapılacak ilk büyük spor etkinliği olacak. 2023 Asya Oyunları, özellikle pandemi sonrası toparlanmanın yavaş seyretmesi nedeniyle bölgesel ekonomiyi canlandıracak büyük bir fırsat olarak görülüyor.

Hangzhou, turistler sayesinde şehirde yapılacak harcamalarda artış bekliyor. Geçtiğimiz haziran ayında şehre gelen yabancı turistlere 100 bin adet bilet ve (turistlerin ilgisini çekecek metro biletleri ve ön ödemeli cep telefonu kartlarının olduğu) 1 milyon hediye paketi dağıtıldı. South China Morning Post gazetesinin aktardığı verilere göre, Asya Oyunlarının gayri safi yurt içi hasıladan (GSYİH) 414,1 milyar yuan (56,8 milyar dolar) elde etmesi bekleniyor. Alipay’in dijital ödeme hizmetleri gibi uygulamalar aracılığıyla harcamalarda sağlanan kolaylık, aynı zamanda tüketimi de artıracaktır.

*Bu makale Şarku'l Avsat tarafından Tribune Media'dan çevrilmiştir.


Sıfır emisyon hedefi Birleşik Krallık ekonomisini zorluyor

Ellesmere Limanı'ndaki Vauxhall otomobil fabrikasının önünde İngiltere’nin  elektriğe geçmesi çağrısını taşıyan bir tabela (Reuters)
Ellesmere Limanı'ndaki Vauxhall otomobil fabrikasının önünde İngiltere’nin elektriğe geçmesi çağrısını taşıyan bir tabela (Reuters)
TT

Sıfır emisyon hedefi Birleşik Krallık ekonomisini zorluyor

Ellesmere Limanı'ndaki Vauxhall otomobil fabrikasının önünde İngiltere’nin  elektriğe geçmesi çağrısını taşıyan bir tabela (Reuters)
Ellesmere Limanı'ndaki Vauxhall otomobil fabrikasının önünde İngiltere’nin elektriğe geçmesi çağrısını taşıyan bir tabela (Reuters)

Birleşik Krallık İçişleri Bakanı Suella Braverman ülkenin net sıfır emisyona ulaşmak için pragmatik bir yaklaşım benimsemesi gerektiğini çünkü "İngiliz halkını iflas ettirerek gezegeni kurtaramayacağını" söyledi.

Braverman açıklamasını, Başbakan Rishi Sunak'ın bu hafta yapacağı ve İngiltere’'nin 2050 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşma yönündeki uzun vadeli planını destekleyen bazı hükümet politikalarını ertelemesinin beklendiği konuşması öncesinde yaptı.

İngiliz bakan Radio Times’a yaptığı açıklamada, “Orantılı ve hedeflerimize hizmet eden pratik bir yaklaşım benimsemek zorundayız ve İngiliz halkını iflasa sürükleyerek gezegeni kurtarmayacağız” dedi.

Birleşik Krallık (İngiltere, İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda) sera gazı emisyonlarını 2050 yılına kadar sıfıra indirmek için yasal olarak bağlayıcı bir hedef belirleyen ilk büyük ekonomiydi ve önceki yıllarda yenilenebilir enerji kapasitesini artırma konusunda aceleci davranmıştı.

Ancak Sunak hükümeti son zamanlarda bu hedefe ulaşmak için gereken bazı önlemler konusunda tereddütlü görünüyor, çünkü her şeyi karbondan arındırmanın maliyeti netleşiyor.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre spekülasyon alanlarından biri, hükümetin yeni benzinli ve dizel otomobil satış yasağını mevcut 2030 hedefine kıyasla 2035 yılına kadar erteleyebileceği yönünde.

Bu, Birleşik Krallık’ı 2035 hedefini benimseyen Avrupa Birliği ile aynı seviyeye getirecek.


FTX'i batıran Bankman-Fried'in ebeveynlerine de dava açıldı

Barbara Fried ve Joseph Bankman, resmi olarak hiç evlenmemişti (Reuters)
Barbara Fried ve Joseph Bankman, resmi olarak hiç evlenmemişti (Reuters)
TT

FTX'i batıran Bankman-Fried'in ebeveynlerine de dava açıldı

Barbara Fried ve Joseph Bankman, resmi olarak hiç evlenmemişti (Reuters)
Barbara Fried ve Joseph Bankman, resmi olarak hiç evlenmemişti (Reuters)

İflasıyla dünya kripto para piyasasını sarsan FTX'in kurucusu ve eski CEO'su Sam Bankman-Fried'in ebeveynlerine dava açıldı.

FTX'in ABD'deki Delaware eyaletinde pazartesi günü açtığı davada, Joseph Bankman ve Barbara Fried'in, oğullarının şirket üzerinden yatırımcıları dolandırmasına göz yumdukları ve bundan kazanç sağladıkları öne sürüldü.

Dava metninde, 68 yaşındaki Bankman ve 71 yaşındaki Fried'in oğullarından 10 milyon dolarlık nakit parayı "hediye olarak" aldıkları iddia edildi. 

FTX'in ayrıca Bankman ve Fried için firmanın merkezinin bulunduğu Bahamalar'da 16,4 milyon dolarlık lüks bir villa satın aldığı da savunuldu. 

Fried'in, oğlunun ABD'deki siyasi kampanyalara gönderdiği bağışlarla ilgili danışmanlık hizmeti verdiği, Bankman'ınsa FTX'te federal vergi uygulamalarına dair yarı zamanlı danışmanlık yaptığı belirtildi.

Bankman'ın şirketten yıllık 200 bin dolar maaş aldığı ve geceliği 1200 dolarlık otellerde konaklayarak, bu masrafları şirketin hesabına yazdığı da ileri sürüldü. 

Eski CEO'nun babasının ayrıca 2019'da şirket çalışanlarından birinin firmada kara para aklandığına ve fiyat manipülasyonu yapıldığına dair şikayetini de örtbas ettiği savunuldu.

Prestijli Stanford Üniversitesi'nde hukuk eğitimi gören Fried ve Bankman, davaya ilişkin açıklama yapmazken, avukatları iddiaların tamamen asılsız olduğunu savundu. 

FTX'in iflası ve hukuki süreç

Kripto para borsası FTX, geçen yıl kasımda iflas etmişti. 31 yaşındaki Bankman-Fried ise ABD'nin suç duyurusunun ardından aralıkta Bahamalar'da gözaltına alınmıştı. 

Federal savcılar Bankman-Fried hakkında dolandırıcılık, finans yasalarını ihlal ve kara para aklama dahil çeşitli suçlardan iddianame hazırlamıştı. 

Hakkındaki suçlamaları reddeden eski CEO, 250 milyon dolar kefaletle serbest bırakılmış fakat daha sonra kefalet kurallarını ihlal ettiği gerekçesiyle ağustosta cezaevine gönderilmişti. 

Bankman-Fried'in duruşması 3 Ekim'de görülecek.

Independent Türkçe


Bakan Şimşek, ABD'de yatırımcılara Türkiye'nin ekonomik görünümünü ve hedeflerini anlattı

Mehmet Şimşek (AA)
Mehmet Şimşek (AA)
TT

Bakan Şimşek, ABD'de yatırımcılara Türkiye'nin ekonomik görünümünü ve hedeflerini anlattı

Mehmet Şimşek (AA)
Mehmet Şimşek (AA)

Şimşek, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Türkiye'nin yatırımcılar nezdinde heyecan uyandırmaya devam ettiğini kaydetti.

ABD temasları kapsamında New York'ta iş insanları, fon yöneticileri ve kredi derecelendirme kuruluşlarının üst düzey yöneticileriyle verimli görüşmeler yaptıklarını ifade eden Şimşek, bugün iki ayrı önemli etkinliğe katılarak Türkiye'ye ilgi duyan kalabalık bir yatırımcı grubuna hitap etme imkanı bulduğunu belirtti.

Şimşek, dünyanın önemli yatırım bankalarından Goldman Sachs'ın ev sahipliğinde gerçekleştirilen bu buluşmaların ilkinde, dünyanın önde gelen fonların yöneticileriyle yuvarlak masa toplantısında bir araya gelerek, Türkiye'nin ekonomi programının hedeflerini ve izlenecek yol haritasını paylaştığını ifade ederek, şunları kaydetti:

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu, Türkiye-ABD İş Konseyi ve Goldman Sachs ortak organizasyonunda düzenlenen 13. Türkiye Yatırım Konferansı'nda ise kalabalık bir yatırımcı kitlesine hitap ederek Türkiye'nin ekonomik görünümüne ilişkin bir sunum yaptım. Cumhurbaşkanımızın enflasyonun kontrol altına alınmasına yönelik politikalarımıza verdiği tam destek, politika çerçevemize güveni artıran en önemli unsur. Bu görüşmelerimizin Türkiye'ye fon akışında katkısının olacağına inanıyorum.


Uluslararası Para Fonu'ndan Fas’a 1,3 milyar dolar kredi

IMF Başkanı Kristalina Georgieva Lüksemburg’daki Avrupa Kongre Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (DPA)
IMF Başkanı Kristalina Georgieva Lüksemburg’daki Avrupa Kongre Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (DPA)
TT

Uluslararası Para Fonu'ndan Fas’a 1,3 milyar dolar kredi

IMF Başkanı Kristalina Georgieva Lüksemburg’daki Avrupa Kongre Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (DPA)
IMF Başkanı Kristalina Georgieva Lüksemburg’daki Avrupa Kongre Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (DPA)

Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Kristalina Georgieva, Fas’a iklimle ilgili riskler karşısında dayanıklılığını güçlendirmek için 1,3 milyar dolar kredi verileceğini duyurdu.

78. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nun oturum aralarında açıklama yapan Georgieva, iklim değişikliğini, uluslararası toplumun karşı karşıya olduğu en büyük zorluklardan biri olarak nitelendirdi.

Georgieva, “İklim değişikliği bizi şimdiden dramatik bir şekilde etkiliyor” dedi. Bu konunun, IMF’nin BM Genel Kurulu oturum aralarında gerçekleşen sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ilişkin zirve sırasında odaklanacağı üç eksenden biri olduğunu vurguladı.

IMF Başkanı, diğer iki eksenin, düşük gelirli ülkeler için yük olan borç ve dijitalleşme olduğunu dile getirdi. Georgieva, büyüme ve refaha teşvik etmek için dijitalleşmenin önemini vurguladı. Ayrıca mevcut zorlukların üstesinden gelmek için “işbirliği ihtiyacının” altını çizdi.

Georgieva, Marakeş’e bağlı el-Huz bölgesinde meydana gelen depremin ardından Fas’ın attığı adımlara övgüde bulundu. Öte yandan, milletin birlik olması halinde en trajik zorlukların üstesinden gelebilecek güçte olduğunu vurguladı.

Başkan ayrıca, Dünya Bankası ve IMF’nin 2023 yıllık toplantılarının daha önce planlandığı gibi 9-15 Ekim tarihleri ​​arasında Marakeş’te yapılacağı bilgisini de verdi.


ABD'nin borcu ilk kez 33 trilyon doları aştı

ABD Kongresinde borç konusundaki tartışma bu yıl daha da şiddetlendi  (Reuters)
ABD Kongresinde borç konusundaki tartışma bu yıl daha da şiddetlendi (Reuters)
TT

ABD'nin borcu ilk kez 33 trilyon doları aştı

ABD Kongresinde borç konusundaki tartışma bu yıl daha da şiddetlendi  (Reuters)
ABD Kongresinde borç konusundaki tartışma bu yıl daha da şiddetlendi (Reuters)

ABD Hazine Bakanlığının verilerine göre, ülkenin borcu 33,04 trilyon dolara ulaştı.

ABD Kongresinin, 2023 mali yılının sona ereceği eylül sonunda yeni bir geçici bütçeyi geçirerek hükümetin kapanmasını önlemeye çalıştığı bir dönemde, ülkenin borcu tarihi seviyelere yükseldi.

Amerika'nın uzun vadeli mali zorluklarını ele almaya yönelik çalışmalar yürüten Peter G. Peterson Vakfı Üst Yöneticisi Michael Peterson, konuya ilişkin açıklamasında, kanun yapıcılar kısa vadeli bir mali krizden diğerine sürüklenirken, ABD'nin milli borcunun trilyonlarca dolar artmaya devam ettiğini belirtti.

Ülkede haziranda yaşanan borç limiti "hesaplaşmasının" ardından 32 trilyon dolarlık borç sınırının aşıldığını aktaran Peterson, politika yapıcıların, Amerikalıların gerçek mali problemlerine çözüm getirmeyen partizan kavgalar yerine temel sorun olan borcun kendisine odaklanmasını istediğini ifade etti.

ABD, 19 Ocak'ta 31,4 trilyon dolarlık borç limitine ulaşmış, ABD Hazinesi limiti aşmamak ve olası bir temerrüdü önlemek için olağanüstü önlemler almaya başlamıştı.

Borç limitine ilişkin uzun süren müzakereler sonrası Kongre'de anlaşma sağlanmış ve ABD Başkanı Joe Biden haziranda borç limitinin artırılarak ülkenin temerrüde düşmesini önleyecek yasa tasarısını imzalamıştı.


Suudi Arabistan Enerji Bakanı: Üretim politikalarımız petrol fiyatlarındaki dalgalanmaları artırmayı değil, sınırlamayı amaçlıyor

Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman
Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman
TT

Suudi Arabistan Enerji Bakanı: Üretim politikalarımız petrol fiyatlarındaki dalgalanmaları artırmayı değil, sınırlamayı amaçlıyor

Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman
Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman

Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman, ülkesinin izlediği üretim politikalarının petrol fiyatlarındaki dalgalanmaları artırmayı değil, sınırlamayı amaçladığını söyledi.

Prens Abdulaziz, Kanada’nın Calgary şehrinde 24. Dünya Petrol Kongresi kapsamında düzenlenen ‘Dünyaya ihtiyaç duyduğu enerjiyi sorumlu bir şekilde sağlamak’ başlıklı diyalog oturumunda konuştu.

Suudi bakan, enerji piyasalarıyla ilişkilerde proaktif ve dikkatli olunması gerektiğini vurgulayarak, “Yenilenebilir enerjiye geçişe paralel olarak geleneksel enerjiye yatırım da devam etmeli” dedi.

Prens Abdulaziz, petrol talebinde zirvenin 2030’dan önce görülebileceğini tahmin eden Uluslararası Enerji Ajansı’nı (IEA) eleştirerek şunları söyledi:

Uyardıkları ve tahmin ettikleri şeylerin hiçbiri doğru değildi. Piyasanın tahmincisi ve değerlendiricisi olmaktan çok siyasi savunuculuk yapan bir kurum haline geldiler. Arz ve talep tahminleri her zaman güvenilir olmuyor. ‘Gördüğümde inanırım’ sloganına uymak her zaman daha iyidir. Gerçekler tahmin edildiği gibi ortaya çıktığında, daha fazlasını üretebiliriz.

IEA, yakın tarihli bir raporunda OPEC+ ittifakını eleştirerek, petrol stokları ve türevlerinin haziran ayında 17,3 milyon varile kadar keskin bir düşüş yaşadığını söyledi. Raporda, Suudi Arabistan ve Rusya’nın petrol arzındaki kesintiyi uzatmasıyla düşüşlerin devam etmesi beklendiğini ifade edildi.

Raporda ayrıca, OPEC +’ın üretimi azaltma politikalarına devam etmesi durumunda, stokların fiyatları ateşleyecek seviyeye gerilemesinin beklendiği vurgulandı.

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC), birkaç gün önce IEA’ya yanıt vererek, yayınladığı tahminlerin yanlış olduğunu belirtti.

Fosil yakıtlardan vazgeçme tehlikesine karşı uyaran OPEC, bu tür ifadelerin yalnızca küresel enerji sisteminde gözle görülür bir başarısızlığa yol açtığına dikkat çekti.

Suudi Arabistan Enerji Bakanı konuşmasında, OPEC +’ın petrol piyasasındaki arz kesintilerini savundu. Ayrıca, uluslararası enerji piyasalarında volatiliteyi azaltmak için hafif düzenlemelere ihtiyaç olduğunu söyledi.

Suudi Arabistan, 5 Eylül’de petrol üretimindeki günlük bir milyon varil tutarındaki gönüllü kesintinin, aralık ayı sonuna kadar 3 ay daha uzatıldığını duyurdu.

Rusya ise yıl sonuna kadar petrol üretimini günlük 300 bin varil artırdı.

Prens Abdulaziz, tedarik zincirlerinin iyi planlanmaması halinde dünyanın bir enerji krizinden diğerine geçebileceği konusunda uyardı.

Ayrıca, yeşil hidrojen ve temiz elektrik üretmek için ortaklıklar kurmaya ihtiyaç olduğunu söyledi.

Suudi Arabistan Enerji Bakanlığı tarafından X üzerinden yapılan açıklamada, Riyad’ın Dünya Petrol Kongresi’ne katılarak, küresel petrol ve gaz piyasalarının güvenliği, istikrarı ve sürdürülebilirliğini artırmadaki kilit rolünü teyit ettiği ifade edildi.

Ortak Kuruluşlar Veri Girişimi (JODI) tarafından dün açıklanan verilere göre, Suudi Arabistan’ın ham petrol ihracatı, OPEC + anlaşması uyarınca, temmuz ayında iki yıldan fazla bir sürenin en düşük seviyesine geriledi.

Suudi Arabistan’ın petrol ihracatı, haziran ayında günlük 6,804 milyon varil iken, temmuz ayında yüzde 11,6 düşüşle günde 6,012 milyon varile geriledi.

Petrol fiyatları, dünyanın en büyük ham petrol ithalatçısı olan Çin’in ekonomisindeki toparlanma beklentileriyle pazartesi günkü işlem seansında yükseldi.

Brent ham vadeli işlemleri, GMT 14:33 itibarıyla yüzde 0,8 artışla varil başına 94,58 dolara yükseldi.

West Texas Intermediate ham petrol vadeli işlemleri ise yüzde 0,9 artışla, varil başına 90,91 dolara çıktı.


Wall Street Journal: Riyad ve Tesla Suudi Arabistan’da fabrika kurmak için görüşüyor

Tesla üretimi elektrikli otomobiller (Getty)
Tesla üretimi elektrikli otomobiller (Getty)
TT

Wall Street Journal: Riyad ve Tesla Suudi Arabistan’da fabrika kurmak için görüşüyor

Tesla üretimi elektrikli otomobiller (Getty)
Tesla üretimi elektrikli otomobiller (Getty)

ABD merkezli Wall Street Journal gazetesinin kaynaklara dayandırdığı haberine göre, Suudi Arabistan, ABD merkezli elektrikli otomobil üreticisi Tesla ile Suudi Arabistan’da bir fabrika kurulması konusunda görüşmelere başladı.

Söz konusu kaynaklar, görüşmelerin henüz çok erken bir aşamada olduğunu da ekledi.

Bu haberden birkaç saat önce, İletişim Başkanlığı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, ABD’de görüştüğü Tesla CEO’su Elon Musk’a, Tesla’nın bir sonraki fabrikasını Türkiye’de kurması için çağrıda bulunduğunu duyurdu.

Musk, mayıs ayında yaptığı bir açıklamada, Tesla’nın 2023 sonuna kadar yeni bir fabrika için yer seçebileceğini söylemişti.

Şu anda 6 fabrikası bulunan şirket, küresel varlığını genişletmek amacıyla Meksika’da yedinci fabrikayı inşa ediyor.

2022’de yaklaşık 1,3 milyon araç satışı gerçekleştiren Tesla, bu rakamı 2030 yılına kadar yılda 20 milyona çıkarmayı hedefliyor.


Petrol fiyatları 100 dolara ilerliyor

Petrol fiyatı son olarak Ukrayna savaşının ilk haftalarında 100 doları aşmıştı (Reuters)
Petrol fiyatı son olarak Ukrayna savaşının ilk haftalarında 100 doları aşmıştı (Reuters)
TT

Petrol fiyatları 100 dolara ilerliyor

Petrol fiyatı son olarak Ukrayna savaşının ilk haftalarında 100 doları aşmıştı (Reuters)
Petrol fiyatı son olarak Ukrayna savaşının ilk haftalarında 100 doları aşmıştı (Reuters)

Rusya ve Suudi Arabistan'dan gelen arz kesintileri, Çin'deki talep artışıyla birlikte hazirandan bu yana değeri yaklaşık yüzde 30 artan petrolün varil fiyatı 100 dolara doğru ilerliyor. 

Geçen hafta 94 dolar seviyesine ulaşan brent ham petrol, son 10 ayın en yüksek seviyesini görmüştü. 

Haziranda 72 dolar olan brent ham petrolün varil fiyatında, Ukrayna savaşının başından bu yana bir çeyrekte görülen en yüksek artış yaşandı.

Aynı periyotta Amerikan ham petrolünün varil fiyatı da 67 dolardan 90 dolara kadar yükseldi. 

Ham petrol fiyatlarında yaşanan bu artış pompaya da yansıdı. Birleşik Krallık'ta benzin ve mazot fiyatlarına hazirandan bu yana litre başına 10 penny (3,3 lira) zam gelirken, ABD'de pompaya yansıyan zam oranıysa yüzde 10 dolaylarında oldu.

ABD'ye bağlı Enerji Bilgi Yönetim İdaresi'nin (EIA) verilerine göre ABD, Avrupa ve Çin'de uçuşlara yönelik talep artışı jet yakıtı fiyatlarının mayıs-ağustos periyodunda yüzde 50 yükselmesine neden oldu.

Petrol fiyatlarındaki artışın başlıca nedenlerinden biri OPEC'in önde gelen iki ülkesi Suudi Arabistan ve Rusya'nın üretimde kesintiye gitmesi.

Riyad ve Moskova yönetimleri bu ay başında, yıl sonuna kadar uygulanmak üzere günde toplam 1,3 milyon varillik üretim kesintisi yapacaklarını duyurmuştu.

Petrol fiyatlarındaki artış ve dünyanın en büyük petrol ithalatçısı konumundaki Çin ekonomisinden gelen talebin enflasyonla mücadele çabalarına da zarar vermesi bekleniyor.

Yılın ilk yarısında petrol fiyatlarında yaşanan azalma birçok ülkede enflasyonun düşüşünde önemli rol oynamıştı. Yılın ikinci yarısında yaşanan fiyat artışlarınınsa enflasyondaki düşüşü frenleyeceği tahmin ediliyor.

Araştırma şirketi Rystad Energy'de ekonomist olarak görev yapan Jorge Leon, New York Times'a yaptığı açıklamada, Amerikan yönetiminin Suudi Arabistan'ın üretim kesintilerini dengelemek için İran ve Venezuela'yla masaya oturarak, yaptırım altındaki bu ülkelerden piyasaya daha fazla petrol sürebileceğini söyledi. 

Daha önce Bloomberg'de çıkan bir haber Washington ve Tahran'ın konuyla ilgili arka kanal diplomasisi yürüttüğünü öne sürmüştü. 

Venezuela ise petrol sektörünü yeniden canlandırmak için Pekin'den yatırım bekliyor.

Independent Türkçe