Senegalli Batili, BM Libya Özel Temsilciliği görevini devralmaya yakın

Guterres, Birlik Hükümetinin itirazını dikkate almayarak Batıli’nin ismini ortaya attı

Senegalli diplomat Abdullah Batili (Twitter)
Senegalli diplomat Abdullah Batili (Twitter)
TT

Senegalli Batili, BM Libya Özel Temsilciliği görevini devralmaya yakın

Senegalli diplomat Abdullah Batili (Twitter)
Senegalli diplomat Abdullah Batili (Twitter)

Slovakyalı diplomat Jan Kubis’in geçtiğimiz Aralık ayında istifasının ardından boşalan BM Libya Özel Temsilciliği görevini Senagalli diplomat Abdullah Batıli’nin devralması bekleniyor.
Şarku'l Avsat'a konuşan Libyalı kaynaklar, konuya ilişkin, “BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Libya Ulusal Birlik Hükümeti'nin itirazlarını göz ardı ederek Batıli'yi Libya BM misyonu özel temsilcisi olarak atama kararı verdi. Guterres, ayrıca, BM Güvenlik Konseyi daimi üyelerine karar hakkında bilgi verdi.Senegalli diplomatın atanmasına ilişkin resmi duyuru, kararın onaylanmasından sonra yapılacak.” dediler.
Eski BM Libya Özel Temsilcisi elçisi Kubis'in görevinden istifa etmesinden bu yana BM Güvenlik Konseyi oturumlarında konuşulanlar ve konuya ilişkin istişareler de dâhil olmak üzere kulisler, görevi devralacak temsilcinin milliyeti, özellikle de Afrika kökenli biri olma olasılığı ile ilgili tartışmalara sahne oluyordu.
Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, söz konusu atama ile ilgili olarak, “Afrika Birliği daha önce Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'ne, Libya özel temsilciliğine bir Afrikalının atanmasını önermişti. Teklif, Rusya ve Çin'in de desteğini almıştı. Ancak Ukrayna'daki savaş uluslararası hesapları değiştirdi” dediler.
Uluslararası hanerler, BM Genel Sekreterinin, Güvenlik Konseyi üyelerine, Libya özel temsilciliği görevi için eski Cezayir Dışişleri Bakanı Sabri Bukadum'u önerdiğini, ancak Libya tarafında bu isme muhalefet edildiğini aktardılar.
Fransız John Afrique Dergisi’ne göre, 1947 doğumlu Senegalli Batıli, İngiltere Birmingham Üniversitesi'nde doktorasını tamamladı. Siyaset ve tarih alanlarında telifleri olan Batıli, 1993 yılında ülkesinde cumhurbaşkanlığına aday oldu. 1998 yılına kadar Çevre Bakanı olarak görev yapan Batıli, BM çatısı altında diplomat olarak çalıştı. 2014'ten beri BM Genel Sekreteri'nin Orta Afrika'daki Özel Temsilcisi olarak görev yapıyor.
Abdullah Batıli’nin adı ağustos ayı ortasında ilk kez ortaya atıldığında, Libya Ulusal Birlik Hükümeti itiraz etmişti. Libya'nın BM delegesi Tahir el-Sünni, “Yeni temsilcinin Afrika kökenli olmasını arzu ediyoruz, ancak daha kalifiye bir isim olmalı” demişti. el-Sünni, hükümetinin başlangıçta Batıli'yi reddetme sebebinin, yeni BM temsilcisinin başarılı olması için ismin belirlenme sürecinde Libyalılarla derin ve ciddi müzakereler yapmasının gerekliliği olduğunu ifade etmişti.
Afrika Birliği'nin daha önce öne sürdüğü isimler arasında eski Sudan Dışişleri Bakanı Mustafa Osman İsmail, eski Moritanya Dışişleri Bakanı İsmail Ould Cheikh Ahmed, 2014- 2021 yılları arasında BM Batı Afrika Özel Temsilciliği yapan Ganalı diplomat Muhammed bin Şembas ve Nijerli diplomat Maman Sambo Sidikou da yer aldı.



Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
TT

Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)

Güney Lübnan'ın cephe hattındaki köylerinde düzenlenen protesto ve gösteriler, etkilenenlere tazminat ödenmesindeki gecikme nedeniyle devlete ve Hizbullah'a karşı halkın duyduğu öfkeyi yansıtıyor. Bu durum, birçok kişinin köylerini terk ederek köylerinin dışında yeni bir hayat kurmasına neden oldu.

Bu hamleler, evlerini ve mülklerini kaybettikten sonra hala yerinden edilme deneyimini yaşayan ve İsrail'in neredeyse her gün oraları hedef aldığını ve zamanla hasarın daha da artacağını bilerek henüz yeniden inşa tazminatı alamayan sınır kasabalarındaki sakinlerin trajik yaşamının başlamasından iki yıldan fazla bir süre sonra geliyor.

Bu bağlamda siyasi analist Ali el-Emin, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, bu tür hareketlerin ortaya çıkmasının "normal olduğunu, çünkü köylerin neredeyse terk edildiğini" söylüyor. Emin, "Bu protestoların, halka sırt çevirenlere karşı yapıldığını ve protestocuların, onun (Hizbullah'ın) tutumlarının, meselenin ele alınmasına yönelik her türlü olasılığın ufkunu kapatmaya katkıda bulunduğuna inandıklarını" vurguluyor.


Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz
TT

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün İsrail'in güney Suriye'de silahsızlandırılmış bölge kurulması talebini, ülkesini "tehlikeli bir duruma" sokacağı gerekçesiyle reddetti ve "(Biz) İsrail de dahil olmak üzere şiddet ihraç eden bir ülke olmakla ilgilenmiyoruz" dedi.

Eş-Şara, Doha Forumu'na katılımı sırasında verdiği röportajda, bu yılın başlarında Dürzi ve Alevilerin yaşadığı bölgelerde yaşanan kanlı çatışmalara atıfta bulunarak, "Sahilde ve Süveyda'da işlenen suçların faillerini yargılayacağız" sözü verdi.

Eski Cumhurbaşkanı Beşşar Esed'in devrilme yıldönümü arifesinde, El-Arabiya/El-Hadath kanalı, devrik cumhurbaşkanını, 2024 yılında gizemli bir şekilde öldürülen danışmanı Luna eş-Şibl ile bir arada olduğu video kayıtları yayınladı. Danışmanıyla birlikte yapılan "Esed kayıtları", güçlerinde savaşan Suriye askerleriyle alay etme, devrik cumhurbaşkanının Şam Guta'sına yönelttiği hakaretler (Guta'ya lanetler yağdırma) ve "Kaplan" lakaplı askeri komutan Süheyl el-Hasan ile Lübnan "Hizbullahı"nı eleştirme gibi ifadeler içeriyor.

Suriyeliler, sızdırılan ses kayıtlarının Esed'in, bir yıl önce muhalif grupların Şam'a girmesi ve rejiminin devrilmesiyle askeri olarak ilk kez düşüş yaşamasının ardından, destekçileri ve Suriye'de ve komşu ülkelerde onunla birlikte savaşanların gözünde ikinci kez düşüş yaşadığına işaret ettiğini düşünüyor.


Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
TT

Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)

İsrail, ateşkes anlaşmasının ikinci aşaması beklentisiyle ve belirsiz bir durum ortasında, Gazze Şeridi'nde kontrolü altındaki bölgelerin geri kalanını tahrip etmeye devam ederken, Arap ve İslam ülkeleri Gazzelilerin Refah üzerinden yerinden edilme tehlikesine karşı önleyici tedbirler almakla meşgul.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, dün Doha Forumu'nda yaptığı açıklamada, "Refah Sınır Kapısı, Filistinlilerin yerinden edilmesi için bir geçit olmayacak, sadece Gazze'ye insani ve tıbbi yardım ulaştırmak için kullanılacak" ifadelerini kullandı.

Filistin Toprakları Hükümet Faaliyetleri Koordinatörlüğü Ofisi, çarşamba günü yaptığı açıklamada, Refah sınır kapısının "önümüzdeki günlerde Kahire ile koordinasyon halinde yalnızca Gazze Şeridi sakinlerinin Mısır'a çıkışı için açılacağını" duyurdu.

Ayrıca Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, BAE, Endonezya, Pakistan, Türkiye ve Katar dışişleri bakanları cuma akşamı yaptıkları açıklamada, "Filistin halkını topraklarından çıkarmaya yönelik her türlü girişimi tamamen reddettiklerini" vurguladılar.