Kraliçe'nin ölümüyle devreye girecek, "Londra Köprüsü çöktü" adıyla bilinen operasyon nedir? Şimdi ne olacak?

Yağmurda ve gökkuşağında... İngilizler Londra'daki Buckingham Sarayı'nın önündeki Kraliçe Victoria Anıtı'nda toplanıyor (EPA)
Yağmurda ve gökkuşağında... İngilizler Londra'daki Buckingham Sarayı'nın önündeki Kraliçe Victoria Anıtı'nda toplanıyor (EPA)
TT

Kraliçe'nin ölümüyle devreye girecek, "Londra Köprüsü çöktü" adıyla bilinen operasyon nedir? Şimdi ne olacak?

Yağmurda ve gökkuşağında... İngilizler Londra'daki Buckingham Sarayı'nın önündeki Kraliçe Victoria Anıtı'nda toplanıyor (EPA)
Yağmurda ve gökkuşağında... İngilizler Londra'daki Buckingham Sarayı'nın önündeki Kraliçe Victoria Anıtı'nda toplanıyor (EPA)

Kraliçe II. Elizabeth'in öldüğü gün 1960'lardan beri geçerli olan ve "Londra Köprüsü çöktü" adıyla bilinen operasyon kapsamında bir dizi özenle oluşturulmuş plan devreye girecek.
Peki, Kraliçe'nin saltanatı sona erdiğinde ne olacak? Birleşik Krallık (BK) en uzun süre tahtta kalan hükümdarının kaybının yasını nasıl tutacak?
İşte şimdiye kadar öğrendiklerimiz.

Haberi nasıl alacağız?
Başbakan, haber kamuoyuyla paylaşılmadan önce Kraliçe'nin özel sekreteri Sir Christopher Geidt aracılığıyla olaydan haberdar edilecek.
Ardından başbakan Kraliçe'nin devlet başkanı olduğu 15 ülkeyi ve İngiliz Milletler Topluluğu üyesi 36 ulusu bilgilendirecek.
Tarihsel olarak kraliyet ölümleri her zaman diğer medya kuruluşlarından önce BBC'ye iletildi.
Bununla birlikte günümüzde yaygın olan, büyük duyuruların Press Association gibi bir haber ajansı aracılığıyla dünya medyasına aynı anda ulaşmasıdır.
Kraliçe'nin ölümü bekleniyorsa, ciddi bir hastalığa sahip olması durumunda, haberler önce ana TV kanallarından yayılacak ve tüm BBC kanallarında yayın, haberi aktaracak BBC One canlı yayınını göstermek için kesilecek. Diğer bağımsız kanallar da bunu yapmayı seçebilir.
Halk kıyafetler gibi küçük ayrıntıları dahi dikkatle inceleyeceği için haberin yayıncılar tarafından nasıl aktarıldığı da geri kalan her şey kadar önemli.
Örneğin BBC'den Peter Sissons 2002'de Ana Kraliçe'nin ölümünü duyurduğunda kırmızı kravat taktığı için kamuoyu nezdinde sert bir şekilde eleştirilmişti. Artık BK'deki tüm büyük yayıncılar gelecekteki kraliyet vefatı duyuruları için el altında siyah kravat bulunduruyor.
Bazı yayıncılar hazır olduklarından emin olmak için Kraliçe'nin öldüğünü duyurdukları provalar da yapacaktır.
Ölüm ilanları ve önceden kaydedilmiş birkaç film ve belgesel de hazırlanmış olacak.
Aynı zamanda pilotlar da uçuşları sırasında vefatı duyuracak.

Hemen ardından ne olacak?
Vefat eden en son hükümdara bakacak olursak, birçok işin durma noktasına gelmesi muhtemel.
Örneğin 1952'de VI. George hayatını kaybettiğinde BBC cenaze töreni gerçekleşene kadar komedi yayımlamayı tamamen bıraktı.
Vefat gününde BK'deki çalışanların çoğu muhtemelen eve erken gönderilecek.
Bunu 12 günlük bir yas dönemi izleyecek ve bu süre zarfında Kraliçe'nin cenazesi (zaten orada değilse) Buckingham Sarayı'na taşınacak ve Canterbury Başpiskoposu tarafından yönetilecek resmi cenaze töreni için hazırlıklar yapılacak.
Ayrıca ülke genelinde bayraklar yarıya indirilecek.

İşler nasıl etkilenecek?
Cenaze gününde Londra Borsası ve BK bankalarının çoğu kapanacak.
Cenaze ve onu izleyen taç giyme töreni günü de ulusal tatil ilan edilecek.
Bazıları bu tür önlemlerin Britanya ekonomisine milyarlarca sterline mal olacağından korkuyor fakat mali yansımalarının ne olacağını vaktinden önce bilmek zor.

Kraliçenin naaşına ne olacak?
Majestelerinin tabutu halkın saygılarını sunabilmesi için 4 gün boyunca Westminster Hall'de katafalkta duracak.
Ana Kraliçe'nin naaşının katafalkta beklediği üç gün boyunca 200 binden fazla insan saygılarını sunmaya gelmişti, Kraliçe için bu sayının daha yüksek olması bekleniyor.
Bundan sonra naaşın hem babası Kral VI. George’un hem de hem Kraliçe Ana'nın gömüldüğü Windsor Kalesi'ndeki St. George Şapeli'ne defnedilmesi bekleniyor.

Halefi kim olacak?
Galler Prensi, Kraliçe'nin ölümünden sonra otomatik olarak Kral olacak ve Kraliçe'nin vefat ettiği günün akşamı ulusa hitap edecek.
Cornwall Düşesi, Kraliçe Camilla olacak.
Fakat kraliyet mensupları kendilerine verilen adlardan herhangi birini seçebildikleri için Galler Prensi tahta çıktıktan sonra adını değiştirmeyi seçebilir. Dolayısıyla ismi Kral Arthur, Philip veya George olabilir.
Kendi ismiyle devam etmeyi seçerse Kral III. Charles olacak ve taç giyme töreni Kraliçe'nin cenazesinden birkaç ay sonra gerçekleşecek.
Ayrıca Cambridge Dükü de muhtemelen Galler Prensi olacak.



ABD, göçmenleri askeri uçaklarla Libya'ya göndermeyi planlıyor

Libyalılar 28 Nisan 2025'te Trablus'un Şehitler Meydanı'nda yürüyor. Trump yönetimi bölünmüş ülkeye göçmen göndermeyi planlıyor (AFP)
Libyalılar 28 Nisan 2025'te Trablus'un Şehitler Meydanı'nda yürüyor. Trump yönetimi bölünmüş ülkeye göçmen göndermeyi planlıyor (AFP)
TT

ABD, göçmenleri askeri uçaklarla Libya'ya göndermeyi planlıyor

Libyalılar 28 Nisan 2025'te Trablus'un Şehitler Meydanı'nda yürüyor. Trump yönetimi bölünmüş ülkeye göçmen göndermeyi planlıyor (AFP)
Libyalılar 28 Nisan 2025'te Trablus'un Şehitler Meydanı'nda yürüyor. Trump yönetimi bölünmüş ülkeye göçmen göndermeyi planlıyor (AFP)

Reuters'ın haberine göre Trump yönetimi, göçmenleri askeri uçakla Libya'daki gözaltı merkezlerine göndermeyi planlıyor.

The New York Times'a konuşan yetkililer, uçağın çarşamba günü kadar erken kalkabileceğini söyledi. Uçuşta yer alacak kişilerin uyrukları henüz belli değil.

Libya'da şiddetli çatışmalar var ve insan hakları grupları, ülkedeki göçmen gözaltı merkezlerini "korkunç" ve "içler acısı" diye niteliyor.

Bu girişim, Trump yönetiminin göçmenleri ABD'ye girmekten caydırmaya ve ülkede yasadışı olarak bulunanlara, zor koşullara sahip ülkelere gönderilebilecekleri mesajını vermeye çalıştığı dönemde geldi.

Yine de uçuş, yasal, lojistik ya da diplomatik kısıtlamalar nedeniyle gerçekleşmeyebilir. Yönetim daha önce de bir grup Venezuelalıyı El Salvador'a gönderdiği için sert tepkiyle karşılaşmıştı. Bu kişiler teröristlere ayrılmış bir hapishanede tutuluyor.

Dışişleri Bakanlığı, "suç, terörizm, patlamamış kara mayınları, iç karışıklık, insan kaçırma ve silahlı çatışmalar" nedeniyle Amerikan halkına Libya'ya gitmemeyi tavsiye ediyor.

Ülke, uzun yıllar diktatörlük yapan Muammer Kaddafi'nin 2011'de devrilmesinden bu yana yıllardır süren iç savaşla karşı karşıya ve hâlâ bölünmüş durumda. Birleşmiş Milletler'in tanıdığı hükümet Libya'nın batısını Trablus'tan yönetiyor. Aynı zamanda doğu, ülkenin petrol sahalarının çoğunu kontrol eden savaş lordu Halife Hafter liderliğindeki hükümet tarafından yönetiliyor.

ABD'nin Trablus'taki hükümetle sadece resmi ilişkisi var ama bu Hafter'in oğlu Saddam'ın geçen hafta Washington'ı ziyaret etmesini ve birkaç Trump yetkilisiyle görüşmesini engellemedi. Trump'ın Beyaz Saray'daki ilk döneminde Hafter'le dostane bir ilişkisi vardı.

Libya, Avrupa'ya gitmeye çalışan göçmenler için merkez niteliğinde. Ülkede mülteciler ve göçmenler için çok sayıda gözaltı tesisi var. Uluslararası Af Örgütü, 2021 tarihli raporunda bu tesislerin "erkeklere, kadınlara ve çocuklara yönelik cinsel şiddet" kanıtlarıyla "korkunç" bir "cehennem manzarası" oluşturduğunu belirtmişti.

Öte yandan Küresel Gözaltı Projesi, Libya'da tutulan göçmenlerin "fiziksel kötü muamele ve işkencenin" yanı sıra zorla çalıştırma ve köleliğe maruz kalabileceğini açıklamıştı.

Dışişleri Bakanlığı geçen sene yıllık raporunda ülkedeki gözaltı merkezlerindeki "sert ve hayati tehlike oluşturan" koşullara işaret etmişti. Raporda göçmenlerin "göçmenlik mahkemelerine ya da yasal süreçlere erişimlerinin olmadığı" belirtilmişti.

Carnegie Endowment for International Peace'de Libya uzmanı olan Frederic Wehrey, The Times'a şunları söyledi:

Bu göçmen hapishanelerinde bulundum ve burası göçmenler için uygun bir yer değil. Savunmasız birini atmak için korkunç bir yer.

Independent Türkçe