Elon Musk'ın eski mühendisi, kendi projesini başlattı: Uzaya dev aynalar yerleştirmek

Enerji krizi giderek derinleşirken, sürdürülebilir enerjiye yönelik yenilikçi teknolojiler artıyor (Unsplash)
Enerji krizi giderek derinleşirken, sürdürülebilir enerjiye yönelik yenilikçi teknolojiler artıyor (Unsplash)
TT

Elon Musk'ın eski mühendisi, kendi projesini başlattı: Uzaya dev aynalar yerleştirmek

Enerji krizi giderek derinleşirken, sürdürülebilir enerjiye yönelik yenilikçi teknolojiler artıyor (Unsplash)
Enerji krizi giderek derinleşirken, sürdürülebilir enerjiye yönelik yenilikçi teknolojiler artıyor (Unsplash)

Elon Musk'ın uzay firması SpaceX'in eski mühendislerinden Ben Nowack, sürdürülebilir enerjide uzayın olanaklarından yararlanmak istiyor.
Tons of Mirrors (Tonlarca Ayna) adlı bir girişim kuran Nowack, Dünya yörüngesine büyük aynalar yerleştirmeyi ve bu sayede gece boyunca Güneş enerjisinden faydalanabilmeyi hedefliyor.
26 yaşındaki mühendisin projesine göre Uluslararası Uzay İstasyonu'na (UUİ) monte edilecek bu yansıtıcı yüzeyler, Güneş ışığını gezegen üzerinde o sırada ışık almayan Güneş panellerine yönlendirecek.
Bu ilk bakışta çok yenilikçi bir fikir gibi görünse de uzaya ayna yerleştirme konseptini Nowack icat etmedi.
Aslında ABD yönetimine bağlı bir komite daha 1977'de bu fikri onaya sunmuştu.1988'de Rusya'da Znamya Projesi, yörüngeye 20 metrelik bir aynayı başarıyla yerleştirmiş ve Avrupa'da 5 kilometrelik bir alana ışık huzmesi yönlendirmişti.
Nowack ise en yeni teknolojileri kullanarak Güneş enerjisini önceki projelerden en az 90 kat daha ucuza getirme iddiasıyla öne çıkıyor.
Makine mühendisinin ilk planı, Güneş ışığını aynalar aracılığıyla yönlendiren uzun bir yapıyla Dünya'nın etrafını sarmaktı. Ancak bu pek ekonomik olmadığı için planda değişikliğe gitti.
Mühendisin yeni planı ise çoklu parabolik aynaların UUİ üzerine takıldığı ve bunlara yansıyan ışığın kolimatörler aracılığıyla Dünya'ya gönderildiği bir yapıya odaklanıyor.
Röntgen gibi cihazlarda da kullanılan kolimatörler, ışık huzmelerini paralel hale getirme ve etraftaki gerekli olmayan ışığı bloke etme görevini görüyor.
Son günlerde Nowack, UUİ'ye ilk kolimatörleri kurmak için finansman toplamaya çalışıyor.
VICE'a konuşan mühendis, "Bugün, Güneş panelleri yılda 20 milyar doların döndüğü bir endüstri. Tasarladığım proje ise şu anda sahip oldukları tüm pazarlardan daha büyük" diyor:
"Bu, 200 yıl içinde fosil yakıtların yerini alacak, 17 trilyon dolarlık bir pazar."
 
Independent Türkçe, VICE, Interesting Engineering



Sadece 300 ışık yılı uzakta devasa gaz bulutu keşfedildi

Bilim insanları Orion gibi bulutsularda yıldız oluşumunu incelese de sürecin öncesi hakkında daha az gözlem yapılabiliyor (NASA)
Bilim insanları Orion gibi bulutsularda yıldız oluşumunu incelese de sürecin öncesi hakkında daha az gözlem yapılabiliyor (NASA)
TT

Sadece 300 ışık yılı uzakta devasa gaz bulutu keşfedildi

Bilim insanları Orion gibi bulutsularda yıldız oluşumunu incelese de sürecin öncesi hakkında daha az gözlem yapılabiliyor (NASA)
Bilim insanları Orion gibi bulutsularda yıldız oluşumunu incelese de sürecin öncesi hakkında daha az gözlem yapılabiliyor (NASA)

Dünya'ya beklenmedik kadar yakın bir mesafede devasa bir gaz bulutu keşfedildi. Moleküler gaz bulutu, bilim insanlarına yıldız oluşum sürecini incelemeleri için eşsiz bir fırsat sunuyor.

Moleküler bulutlar içindeki toz ve gaz kümeleri çökerek yıldızları meydana getiriyor. Hidrojen ve karbonmonoksit molekülleri içeren bu bulutları, yıldız oluşturmalarından önce görmek zorlu bir iş.

Bilim insanları moleküler hidrojen gazı neredeyse görünmez olduğu için bu bulutları ararken karbonmonoksite odaklanıyor. Ancak karbonmonoksit miktarı azsa bulut kolayca gözden kaçabiliyor.

Araştırmacılar yeni keşfedilen moleküler gaz bulutunun bugüne kadar saptanmamasını da buna bağlıyor.

Bulguları hakemli dergi Nature Astronomy'de dün (28 Nisan) yayımlanan çalışmayı yürüten ekip, bulutu daha önce hiç kullanılmamış bir yöntemle tespit etti. Araştırmacılar, buluttaki hidrojenin yaydığı ultraviyole ışık sayesinde keşfi yaptı.

Güney Kore'nin STSAT-1 uydusunun verilerini inceleyen araştırmacılar, hidrojenin doğal olarak yaydığı uzak ultraviyole ışığı fark etti. Normalde bu spektrumdaki ışığı yakalamak epey zor ancak uydunun spektrografı, bunu analiz edilebilecek dalga boylarına ayırmayı başardı. 

Rutgers Üniversitesi'nden çalışmaya liderlik eden Blakesley Burkhart, "Bu, moleküler hidrojenin uzak ultraviyole emisyonunu doğrudan bularak keşfedilen ilk moleküler bulut. Bu bulut, kelimenin tam anlamıyla karanlıkta parıldıyor" diyor.

Yunan mitolojisindeki şafak tanrıçası Eos'un adı verilen gaz bulutu Dünya'dan sadece 300 ışık yılı uzakta. Yaklaşık 3 katrilyon kilometrelik bu mesafe insan ölçeğinde muazzam bir büyüklüğe denk düşse de galaktik ölçekte çok yakın kabul ediliyor. Dünya'ya en yakın yıldız oluşum bölgesi olan Orion Bulutsusu yaklaşık 1300 ışık yılı uzakta. 

Hilale benzeyen bulutun kütlesi Güneş'in kütlesinin yaklaşık 3 bin 400 katı ve yaklaşık 40 Ay çapına (140 bin kilometre) sahip. 

Makalenin yazarlarından Thomas Haworth "Bu şey adeta kozmik arka bahçemizde ve biz onu kaçırdık" diyor.

Güneş Sistemi'nin yakın çevresini ifade eden Yerel Kabarcık'ta yer alan Eos, bugüne kadar bulunan en yakın moleküler bulut. 

Bilim insanları bu sayede yıldız ve yıldız sistemlerinin nasıl oluştuğunu çok daha iyi anlayabilecekleri bir imkana sahip. 

Burkhart, "Teleskoplarımızla baktığımızda, oluşum aşamasındaki tüm yıldız sistemlerini görebiliyoruz ancak bunun nasıl gerçekleştiğini ayrıntılı olarak bilmiyoruz" diyerek ekliyor: 

Eos'u keşfetmemiz heyecan verici çünkü artık moleküler bulutların nasıl oluştuğunu ve ayrıştığını, bir galaksinin yıldızlararası gaz ve tozu yıldızlara ve gezegenlere nasıl dönüştürdüğünü doğrudan ölçebiliyoruz.

Araştırmacılar ayrıca yeni yöntemi kullanarak yakınlarda gizlenen başka moleküler bulutları da keşfetmeyi umuyor.

Çalışmanın bir diğer yazarı Thavisha Dharmawardena "Bu teknik yıldızlararası ortam hakkında bildiklerimizi baştan yazabilir, galaksideki gizli bulutları ortaya çıkarabilir ve hatta kozmik şafağın algılanabilen en uzak sınırlarına kadar ulaşabilir" ifadelerini kullanıyor.

Independent Türkçe, Space.com, CNN, Nature Astronomy