Apple, Çin’e bağımlılığı azaltmak istiyor: iPhone 14 Hindistan’da üretilecek

Şu anda iPhone üretim hattı ağırlıklı olarak Çin'de bulunuyor (Reuters)
Şu anda iPhone üretim hattı ağırlıklı olarak Çin'de bulunuyor (Reuters)
TT

Apple, Çin’e bağımlılığı azaltmak istiyor: iPhone 14 Hindistan’da üretilecek

Şu anda iPhone üretim hattı ağırlıklı olarak Çin'de bulunuyor (Reuters)
Şu anda iPhone üretim hattı ağırlıklı olarak Çin'de bulunuyor (Reuters)

Teknoloji devi Apple dün (Pazartesi), üretimi çeşitlendirme ve Çin'e olan bağımlılığı yavaş yavaş azaltma politikası kapsamında yeni iPhone 14’ün üretimini Hindistan'a kaydırmaya başladı.
AFP’nin haberine göre, Apple kısa bir açıklamada "Hindistan'da (iPhone 14) telefonlar üretmekten heyecan duyuyoruz" ifadelerini kullandı.
Bu duyuru, Apple'ın akıllı telefonlarının yeni sürümünü piyasaya sürmesinden haftalar sonra geldi.
Canalys Technologies analisti Sanyam Chaurasia, Apple’ın Hindistan'da iPhone 14 telefonlarını önceki modellere göre çok daha erken üretmeye başlayacağını söyledi.
Şu anda iPhone üretim hattının merkezi ağırlıklı olarak Çin'de, ancak analistlere göre ülkenin pandemi ve ABD ile yaşanan gerilim üretimi engelliyor.
Kaliforniya merkezli şirket, Hindistan'ın eski iPhone modellerini güneydeki Tamil Nadu eyaletinde bir fabrikası bulunan Foxconn gibi Tayvanlı üreticiler aracılığıyla yapıyor.
Chaurasia, AFP'ye verdiği demeçte, "Son iki yılda Apple, Hindistan'a güvenerek üretim zincirinin çeşitlendirilmesini hızlandırdı” dedi.
Apple'ın kararı, Başbakan Narendra Modi'nin yabancı şirketleri ülkesinde mal üretmeye teşvik eden "Hindistan'da Üretildi" stratejisini destekleyecek.



Hong Kong'da tartışma yaratan öneri: "Yönetimin karalanması yasaklansın"

Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
TT

Hong Kong'da tartışma yaratan öneri: "Yönetimin karalanması yasaklansın"

Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)

Shweta Sharma Muhabir 

Hong Kong'un yasama meclisi, milletvekillerinin yönetimi "karalamasını" yasaklayacak ve Pekin'in kent üzerindeki genel kontrolüne "samimi destek" verilmesini zorunlu kılacak bir dizi yeni etik kural teklif etti.

Sadakati sağlamayı amaçlayan kurallar, bunların ihlali durumunda uzaklaştırmalar ve maaş kesintilerini de içeren 5 aşamalı bir ceza sistemi öngörüyor.

Hong Kong Yasama Konseyi'ne (LegCo) bu hafta sunulan yeni etik kuralların, Meclis Komitesi tarafından incelendikten sonra bir sonraki yasama döneminin başında yürürlüğe girmesi bekleniyor.

Belgeye göre milletvekillerinin görevlerini yerine getirirken "Baş Yönetici'ye" ve Özel İdari Bölge (ÖİB) yönetimine "samimi destek" vermeleri ve yapıcı bir tutum sergilemeleri gerekiyor.

Metinde "Baş Yönetici'nin ve ÖİB yönetiminin görevlerindeki güvenilirliğini kasten karalamamalı; yürütmenin liderliğindeki yönetimin etkinliğini isteyerek zayıflatmamalı ya da baltalamamalılar" diye ekleniyor.

Ayrıca yalnızca Pekin'e ve Çin Komünist Partisi'ne (ÇKP) sadık kişilerin Hong Kong'da kamu görevi üstlenebileceği yönündeki emirlere atıfta bulunarak "Hong Kong'u vatanseverlerin yönetmesi" ilkesinin kapsamlı bir şekilde hayata geçirilmesi çağrısında bulunuyor.

Hong Kong Free Press'e göre LegCo Başkanı Andrew Leung, kuralların milletvekillerinin konuşmasını engellemeyeceğini söyledi ancak "kırmızı çizgiyi aşmamaları" gerektiğine dair onları uyardı.

LegCo yeni kuralları uygulamak için Üyelerin Menfaatleri Komitesi'nin rolünü genişleterek adını "Yasama Konseyi Denetleme Komitesi" olarak değiştirmeyi önerdi.

Yeniden yapılandırılan bu organ, milletvekilleri hakkındaki şikayetleri soruşturma ve disiplin cezaları uygulama yetkisine sahip olacak.

Gözlemciler bu etik kuralların, 2020'de çıkarılan ulusal güvenlik yasasından bu yana siyasi muhalefet üzerindeki denetimi sıkılaştırmak ve yalnızca Pekin yanlısı "vatanseverlerin" Hong Kong'u yönetmesini sağlamak amacıyla yürütülen daha geniş kapsamlı bir baskının parçası olduğunu belirtiyor.

Çin anakarasına sınır dışı edilmeleri öngören bir yasa tasarısına tepki olarak 2019'da patlak veren hükümet karşıtı kitlesel protestoların aylarca sürmesinin ardından Pekin, Haziran 2020'de ulusal güvenlik yasasını yürürlüğe koyarak muhalefeti etkin bir şekilde susturdu.

O zamandan beri, önde gelen birçok aktivist ya yargılanıyor ya hapse atılıyor, demokrasi yanlısı medya kuruluşları kapatılıyor ve sivil toplum örgütleri dağılıyor veya faaliyetlerini gizlice sürdüyor.

Mart 2021'de Pekin, Hong Kong'u yalnızca "vatanseverlerin" yönetebilmesini sağlamayı amaçlayan bir yasa çıkardı.

Bu reformla yasama meclisindeki demokratik temsil azaldı, seçimlere daha sıkı denetim geldi ve adayları değerlendirmek için Pekin yanlısı bir inceleme komitesi kuruldu.

Hong Kong yönetimi bu değişikliğin kentin istikrarını ve refahını koruyacağını iddia etse de demokrasi yanlısı adayların seçime girmesini fiilen engellediği için uluslararası kamuoyundan geniş çapta eleştiriye maruz kaldı.

 Independent Türkçe, independent.co.uk/asia