Putin: Zafer bizim olacak

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna’nın Donetsk, Luhansk, Herson ve Zaporijya bölgelerinin Rusya tarafından ilhak edilmesine yönelik anlaşmaları imzaladı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Moskova'nın merkezindeki Kızıl Meydan'dan konuşuyor (EFP)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Moskova'nın merkezindeki Kızıl Meydan'dan konuşuyor (EFP)
TT

Putin: Zafer bizim olacak

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Moskova'nın merkezindeki Kızıl Meydan'dan konuşuyor (EFP)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Moskova'nın merkezindeki Kızıl Meydan'dan konuşuyor (EFP)

Kremlin Sarayı'nda milletvekilleri, hükûmet yetkilileri, bölge valileri ve STK temsilcilerine seslenen Putin, Ukrayna’daki bölgelerin ilhakına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Ukrayna'daki sözde Donetsk ve Luhansk Halk Cumhuriyetleri ile Rus ordusunun kontrol altına aldığı Herson ve Zaporijya bölgelerinde Rusya'ya katılmak için referandumların düzenlendiğini belirten Putin, "Bugün, Donetsk, Luhansk, Herson ve Zaporijya bölgelerinin Rusya’ya alınmasıyla ilgili anlaşmaları imzalayacağız. Rusya Federal Meclisinin bu 4 bölgenin Rusya’ya dahil edilmesi ve oluşumu ile ilgili anayasal yasaları destekleyeceğinden eminim. Çünkü bu milyonlarca kişinin iradesidir." dedi.
Söz konusu bölgeleri müzakere konusu etmeyeceklerini belirten Putin, "Kiev yönetimi ve onun Batı’daki gerçek sahiplerinin beni duymasını istiyorum. Donetsk, Luhansk, Herson ve Zaporijya’da yaşayanlar, sonsuza dek vatandaşımız olacak." diye konuştu.
Putin, Ukrayna ile müzakerelere hazır olduklarına işaret ederek "Kiev yönetimini ateşi, askeri eylemleri durdurmaya ve müzakere masasına oturmaya çağırıyoruz. Biz buna hazırız. Ancak Donetsk, Luhansk, Herson ve Zaporijya’daki halkın seçimini tartışmayacağız. Bu seçim yapıldı ve Rusya bu seçimi satmayacak. Topraklarımızı elimizdeki tüm güç ve araçlarla savunacağız ve vatandaşlarımızın güvenliğini sağlamak için elimizden geleni yapacağız." ifadesini kullandı.

Putin, Kuzey Akım’daki sabotajlar nedeniyle Batılı ülkelere suçladı
Batılı ülkelerin, söz konusu referandumlara karşı çıktığına dikkati çeken Putin, "Batı, sınırların korunması ilkesini ayaklar altına alandır. Şimdi de kendi takdiriyle, kimin kendi kaderini belirleme hakkına sahip olup olmadığını belirliyor. Kim bu hakkı onlara verdi? Kendi kendilerine bu hakkı verdiler." şeklinde konuştu.
Dünyada gıda ve enerji krizinin yaşandığına işaret eden Putin, "Batılı seçkinler, kendi hatalarından kaynaklanan küresel gıda ve enerji krizinden yapıcı çıkış yolları bulmayı düşünmüyor." diye konuştu.
Avrupalı siyasetçilerin, ABD’nin taleplerine boyun eğdiğini belirten Putin, “Avrupa Birliği’nin Rus enerji kaynaklarından vazgeçmesi, Avrupa'nın sanayisizleşmesine, ABD’nin Avrupa pazarını tamamen ele geçirmesine yol açıyor. Avrupalılar, tüm bunları anlıyor, ancak başkalarının tercihlerini tercih ediyor. Bu artık kölelik değil, halka doğrudan ihanettir.” dedi.
Batı’nın kendi değerlerini başka devletlere dayatmaya çalıştığını söyleyen Putin, "Rusya'da anne ve baba yerine ebeveyn 1, ebeveyn 2 mi olsun istiyoruz? Aklımızı mı kaçırdık? Bu bizim için kabul edilemezdir." ifadesini kullandı.
Kuzey Akım 1 ve Kuzey Akım 2 doğal gaz boru hatlarında yaşanan sabotajlarla ilgili Batılı ülkelere tepki gösteren Putin, “Anglosaksonlar yaptırımlara doydu, şimdi sabotajlara başladılar. Kuzey Akım boru hatlarını patlattılar. İnanılmaz ama gerçek. Avrupa kapsamında enerji altyapısını yok etmeye başladılar. Bunun yapılmasından kimin çıkar sağlayacağı açıktır ve yapan da elbette bundan çıkar sağlayandır." dedi.
Ukrayna’dan gerçekleştirilen tahıl sevkiyatlarının da yoksul ülkelere gitmediğini belirten Putin, "Ukrayna’dan çıkarılan tahıl Avrupalı ülkelerine gidiyor. Tahılın yüzde 5’i ancak dünyanın fakir olan ülkelerine gitti. Yine doğrudan kandırmaca." diye konuştu.
Konuşmanın ardından başlayan imza töreninde, Putin ve Ukrayna'daki dört bölgenin sözde yöneticileri; Donetsk, Luhansk, Herson ve Zaporijya bölgelerini Rusya'ya katan anlaşmayı imzaladı.

"Bugün özel, tarihi bir gün yaşıyoruz"
Putin, imzaladığı anlaşmaların ardından Kızıl Meydan'da düzenlenen etkinlikte de konuştu.
Bugünün Rusya için önemli olduğunu vurgulayan Putin, "Bugün özel, tarihi bir gün yaşıyoruz. Gerçeğin ve adaletin günü." dedi.
Ukrayna’nın Donetsk, Luhansk, Herson ve Zaporijya bölgelerinde referandumların düzenlendiğine dikkati çeken Putin, referandumdan çıkan sonuca göre bu bölgeleri Rus topraklarına dahil ettiklerini savundu.
Putin, söz konusu bölgelerin güvenliğinin sağlanması ve desteklenmesi için ellerinden geleni yapacaklarını dile getirerek, "Daha güçlü olduk çünkü birlikteyiz. Doğruluk bizimle. Doğruluk güçtür. Zafer, bizim olacak." ifadelerini kullandı.



Aradığı desteği Almanya’da bulamayan AfD, Trumpçılardan medet umuyor

Almanya'da AfD yükselişte olsa bile ana akım siyasette henüz kendine yer edinemedi (Reuters)
Almanya'da AfD yükselişte olsa bile ana akım siyasette henüz kendine yer edinemedi (Reuters)
TT

Aradığı desteği Almanya’da bulamayan AfD, Trumpçılardan medet umuyor

Almanya'da AfD yükselişte olsa bile ana akım siyasette henüz kendine yer edinemedi (Reuters)
Almanya'da AfD yükselişte olsa bile ana akım siyasette henüz kendine yer edinemedi (Reuters)

Radikal sağcı Almanya İçin Alternatif (AfD), kendi ülkesinde ana akımda bulamadığı desteği ABD Başkanı Donald Trump'ı destekleyen Amerika'yı Yeniden Harika Yap (Make America Great Again/MAGA) hareketinde yakalamaya çalışıyor.

Kimliklerinin paylaşılmaması şartıyla konuşan ABD yönetimi ve Alman hükümetinden kaynaklar, AfD'nin ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan üst düzey yetkililerle toplantılar düzenlediğini söylüyor.

ABD'deki Cumhuriyetçilerin yer aldığı New York Young Republican Club grubunun 2 Ekim'de Manhattan'da özel bir resepsiyon düzenlediği, toplantıya AfD'li parlamenterler Jan Wenzel Schmidt, Christian von Hoffmeister ve Kay Gottschalk'ın katıldığı aktarılıyor.

Opera sanatçısı Emilio Pons'un önderliğindeki AfD'li siyasetçilerin, Alman milli marşının ilk dizesini okuduğu belirtiliyor.

"Almanya, her şeyden üstün Almanya, dünyadaki her şeyden üstün" dizeleri, Nazi rejimiyle ilişkilendirildiği için Almanya'da tabu olarak kabul ediliyor ancak okunması kanunen yasak değil.

Elini kalbine koyup marşı okuyan Schmidt, Reuters'a gönderdiği açıklamada dizenin Nazi rejimiyle ilgisi olmadığını savundu.

Haberde, Schmidt'in bu resepsiyona katılmadan önce ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan Darren Beattie'yle görüştüğü belirtiliyor. Bakanlıktan bir yetkili adının açıklanmaması şartıyla şunları söylüyor:

Ana akım dışında kalan siyasi örgütler, Amerikan diplomatlarla ilişki kurmanın tarihsel açıdan onlara sağladığı meşruiyeti istiyor.

Almanya'da AfD'li Rheinland-Pfalz Eyalet Meclis Milletvekili Joachim Paul'un Ludwigshafen belediye başkanlığına aday olmasına izin verilmemesi tartışma yaratmıştı.

Ludwigshafen seçim kurulu, 21 Eylül'de düzenlenen seçimlerden önce yaptığı açıklamada, siyasetçinin "Anayasa'ya bağlı olup olmadığı konusunda şüpheler bulunduğu" gerekçesiyle yarıştan men edildiğini duyurmuştu.

Politico'nun eylülde yayımladığı haberde, AfD Genel Başkan Yardımcısı Beatrix von Storch ve Paul'un Beyaz Saray'da görüşme yaptığı aktarılmıştı. Gazeteye konuşan kaynaklar, iki siyasetçinin de ABD Ulusal Güvenlik Konseyi, Dışişleri Bakanlığı ve ABD Başkan Yardımcısı JD Vance'in ofisinden yetkililerle görüştüğünü söylemişti.

rgt
Opera sanatçısı Emilio Pons’un (ortada) okuduğu Alman milli marşına Jan Wenzel Schmidt (en sağda) ve Christian von Hoffmeister (sarı ceketli) eşik ediyor (Reuters)

Vance, şubatta düzenlenen Münih Güvenlik Konferansı'ndaki konuşmasında, Avrupa'daki yönetimleri ifade özgürlüğünü sansürlemekle ve muhalif siyasetçilere baskı uygulamakla suçlamıştı. ABD Başkan Yardımcısı daha sonra AfD Eş Başkanı Alice Weidel'la görüşmüştü.

Almanya'da iç istihbarattan sorumlu Anayasayı Koruma Teşkilatı (BfV), AfD'nin "aşırılıkçı oluşum" diye nitelendiğini mayısta duyurmuştu. Bunun üzerine ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, X'ten yaptığı açıklamada "Bu demokrasi değil, örtülü tiranlıktır" ifadelerini kullanmıştı.

Independent Türkçe, Reuters, BBC, Politico


Trump yine Cadılar Bayramı'nda bir çocuğun kafasına çikolata koydu

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP
TT

Trump yine Cadılar Bayramı'nda bir çocuğun kafasına çikolata koydu

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP

Perşembe gecesi Beyaz Saray'da düzenlenen Cadılar Bayramı etkinliğinde şeker toplayanları karşılayan ABD Başkanı Donald Trump, bir kez daha bir çocuğun kostümünün üzerine çikolata koydu.

Başkan, etkinlik için balkabakları, yapraklar ve diğer süslemelerle donatılmış Beyaz Saray'ın dışında First Lady Melania Trump'la birlikte yaklaşık bir saat boyunca şeker dağıttı. Başkan Trump, 2019 Cadılar Bayramı'nda bir çocuğun Minyon kostümünün üzerine çikolata koyduğu viral olaya benzer şekilde, bir çocuğun ışıklı maskesinin üzerine çikolata koyarken görüldü.

Sosyal medyada bu anlar hızlıca yankı buldu. Bir kullanıcının bugünkü videoyu 2019'daki viral anla yan yana yüklediği gönderi yüzlerce beğeni aldı ve yeniden paylaşıldı.

Kullanıcı, "Başkan Trump YİNE YAPTI YAPACAĞINI! 6 yıl önce Cadılar Bayramı'nda bir çocuğun kafasına çikolata koyduğu anı yeniden canlandırdı" diye yazdı. 

GERİ DÖNDÜK!

Şeker toplayan bazı çocukların Trump kılığına girdiği görülürken, bazıları da Gizli Servis ajanları veya Özgürlük Heykeli olmayı tercih etti. Başkan ve First Lady şeker dağıtırken Cadılar Bayramı temalı müzikler çaldı.

gt
ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'daki Cadılar Bayramı etkinliğinde şeker toplarken kendisi gibi giyindiği anlaşılan bir çocuğa çak yaptı (AP)

Trump ayrıca McDonald's'ın otomobillere servis tabelasını taşıyan bir arabadaki iki küçük çocuğu da karşıladı. Başkan bilindiği üzere geçen yıl bir kampanya fotoğrafı çekimi için bir McDonald's fritözünü kullanmıştı.

dfrg
ABD Başkanı Donald Trump ve First Lady Melania Trump, Beyaz Saray'daki Cadılar Bayramı etkinliğinde, McDonald's'ın otomobillere servis tabelasını taşıyan bir arabada şeker toplayan iki çocuğu karşıladı (Reuters)

Birkaç çocuk balkabağı, balerin ve dinozor kostümü giydi. Şeker toplayan bazı çocuklar da Trump'ın imzalaması için golf topu ve Trump'ın yer aldığı Time Dergisi kapakları gibi eşyalar getirdi.

Beyaz Saray Basın Sözcüsü Karoline Leavitt ve Beyaz Saray Genel Sekreter Yardımcısı Stephen Miller gibi üst düzey Beyaz Saray yetkilileri de etkinlikte aileleriyle birlikte görüldü.
 

s
ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray Basın Sözcüsü Karoline Leavitt ve ailesini Beyaz Saray Cadılar Bayramı etkinliğinde karşıladı (AP)

Diğer yandan Trump'ın gümrük vergilerinin Cadılar Bayramı şekerleri ve kostümlerinin fiyatlarını artırdığı bildiriliyor. The Independent'ın daha önce aktardığı üzere Trump'ın Çin mallarına uyguladığı gümrük vergisindeki fırlama, Cadılar Bayramı stoklarında daralmaya ve fiyatlarda artışa neden oluyor.

Ulusal Perakende Federasyonu ayrıca tüketicilerin bu Cadılar Bayramı'nda 13,1 milyar dolarlık rekor bir harcama yapmasının beklendiğini öngörüyor. Bu rakam hem geçen yıl kaydedilen 11,6 milyar doları hem de 2023'teki 12,2 milyar dolarlık rekoru geride bırakıyor.

dfg
Beyaz Saray Genel Sekreter Yardımcısı Stephen Miller, ailesiyle birlikte Beyaz Saray Cadılar Bayramı etkinliğine katıldı (AFP)

Beyaz Saray Sözcüsü Kush Desai, önceki haftalarda kendisine artan fiyatlar sorulduğunda The Independent'a, "Sıradan bir Amerikalı için gerçek refahı iyi işler, büyüyen endüstri ve gelişen topluluklar sağlar, ucuza Çin'den yapılan ithalat değil" demişti.

Independent Türkçe


Hegseth: ABD'nin nükleer denemelerine yeniden başlaması ‘sorumlu’ bir adım

TT

Hegseth: ABD'nin nükleer denemelerine yeniden başlaması ‘sorumlu’ bir adım

ABD Kongre Kütüphanesi tarafından sağlanan 1946 tarihli fotoğrafta, Marshall Adaları'nda yapılan ABD nükleer silah denemesi sırasında ortaya çıkan mantar bulutu görülüyor. (Reuters)
ABD Kongre Kütüphanesi tarafından sağlanan 1946 tarihli fotoğrafta, Marshall Adaları'nda yapılan ABD nükleer silah denemesi sırasında ortaya çıkan mantar bulutu görülüyor. (Reuters)

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth bugün yaptığı açıklamada, ABD'nin nükleer denemelerine yeniden başlamasının ‘sorumlu’ bir adım olduğunu belirterek, ABD Başkanı Donald Trump'ın uluslararası eleştirilere maruz kalan sözlerini savundu.

Hegseth, Kuala Lumpur'da Çinli mevkidaşı Dong Jun ile görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada, “Başkan açıkça belirtti, güvenilir bir nükleer caydırıcılığa sahip olmalıyız... Testlere yeniden başlamak, bunu başarmak için bir bakıma sorumlu bir yoldur” ifadelerini kullandı.

x
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, 30 Ekim 2025 tarihinde Malezya'nın Kuala Lumpur kentinde düzenlenen Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği (ASEAN) Savunma Bakanları Zirvesi’nde (Reuters)

Trump daha önce sosyal medyada Pentagon'a nükleer silah denemelerine yeniden başlama talimatı verdiğini duyurmuştu, ancak bunun nükleer silah denemeleri mi yoksa nükleer savaş başlığı taşıyabilen bir silah sisteminin denemeleri mi olduğu tam olarak anlaşılamadı.

Trump'ın talimatı, Putin'in Moskova'daki bir askeri hastaneyi ziyaretinde, başhekim ve Ukrayna savaşının ön cephesinde yaralanan bir grup Rus askerin yanında otururken yeni bir Rus silahının başarıyla test edildiğini iddia etmesinden sadece birkaç saat sonra geldi.