Almanya Dışişleri Bakanı’nın danışmanı ‘İran lobisi’ mi yapıyor?

Berlin’in Tahran’a yaklaşımı tartışmalara yol açıyor

Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ve Adnan Tabatabai (Carpo)
Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ve Adnan Tabatabai (Carpo)
TT

Almanya Dışişleri Bakanı’nın danışmanı ‘İran lobisi’ mi yapıyor?

Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ve Adnan Tabatabai (Carpo)
Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ve Adnan Tabatabai (Carpo)

Almanya hükümetinin, protestoculara yönelik acımasız baskıları eleştirmesine rağmen, İran rejimine karşı yumuşak duruşu konusundaki tartışmalar büyüyor.
Berlin’de 80 binden fazla İranlı ve Alman göstericinin katıldığı, ‘Almanya’nın İran ile müzakereleri durdurması ve diplomatları sınır dışı etmesinin talep edildiği’ büyük bir gösterinin ardından ülke medyası hükümetin tutumunu eleştirdi.
Bild gazetesi, kendisini Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock’un Danışmanı olarak tanıtan İran asıllı Almanya vatandaşı Adnan Tabatabai’ye dikkat çekti.
Tahran rejimine yakın olan Tabatabai, kendisini İran uzmanı olarak tanıtıyor.
Bild’in haberine göre, Tabatabai’nin kurduğu Carpo isimli derneği, İran ile diyaloğu güçlendirmeye yönelik programlarda Dışişleri Bakanlığı’ndan fon alıyor.
İran’ın Berlin Büyükelçisi olan babası Sadık, 1979’da İran Şahı’na karşı bir darbe gerçekleştiren Ayetullah Humeyni’nin sırdaşıydı.
1943’te Kum şehrinde doğan Sadık Tabatabai’nin amcası, Bochum Ruhr Üniversitesi’nde biyokimya eğitimini tamamlamak için Almanya’ya gitmeden önce bir süre Lübnan’da onunla kalan İmam Musa es-Sadr idi.
Sadık Tabatabai, Humeyni İran’a dönene kadar Almanya’da kaldı.
İran büyükelçisi olarak Almanya’ya dönmeden önce Başbakan Yardımcılığı da dahil olmak üzere çeşitli görevlerde bulundu.
Baba Tabatabai, İran rejimi ve Lübnan Hizbullahı için silah ve uyuşturucu kaçakçılığıyla uğraşıyordu.
8 Ocak 1983’te gümrük yetkilileri tarafından Düsseldorf Havalimanı’nda çantasında uyuşturucu bulunduktan sonra gözaltına alındı, ancak daha sonra serbest bırakıldı.
Tabatabai, İran büyükelçisi olarak diplomatik dokunulmazlığı nedeniyle silah kaçakçılığı suçlamasıyla yargılanmadı.
Bild’e göre, oğlu Adnan Tabatabai İran’da resmi bir pozisyona sahip değil, ancak ‘acımasız rejimin’ anlaşılmasını destekliyor.
Tabatabai 2016’da Twitter’da yaptığı bir paylaşımda ‘İran’a dış müdahaleye karşı’ uyarıda bulundu, hatta Yahudi aleyhtarlığını (Kudüs Yürüyüşü) savundu.

Carpo'nun Twitter'da Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ile Almanya'nın güvenlik stratejisi üzerine yaptığı tartışmadan paylaştığı fotoğraf
2017’de CNN’ye verdiği bir röportajda İran rejiminin interneti engellemesini savunan Tabatabai, “Ne yazık ki, sosyal medya bilginin özgürce yayılmasına yardımcı olduğu için bir nimet olsa da, bir sürü sahte haber ve tehlikeli içerik de var” ifadelerini kullandı.
Tabatabai sık sık iş gezileri için İran’a seyahat ederken, İranlı muhalifler onu Almanya’daki ‘İran rejimi lobisi’ olarak görüyor.
36 yıldır Almanya’da yaşayan muhalif aktivist Munira Kazemi, Almanya dışişleri bakanının İran lobisinden etkilendiğini söyleyerek şu ifadeleri kullandı:
“Bu bakanın, İran’daki protestocuları desteklemek için söylemlerden fazlasını yapmama nedenini gösteriyor. Hizbullah’a yönelik eski bir silah tüccarı olan Sadık Tabatabai’nin oğlu Adnan’ın Alman hükümetine danışmanlık yapmasına izin veriliyorsa ve halen televizyon kanallarında siyasi analist olarak görünüyorsa, bu bize çok şey söylüyor. Üstelik Almanya’da onun gibi birçok kişi var.”
Tabatabai sadece Alman Dışişleri Bakanlığı’na değil, aynı zamanda Alman silahlı kuvvetlerine de ‘tavsiye’ veriyor.
Bir grup Alman askerine yönelik ‘Ortadoğu’da Güvenlik Riskleri’ konulu bir eğitime katılarak, İran’ın İsrail için tehdit oluşturmadığını söyleyen Tabatabai, “İran asla İsrail’e karşı askeri bir eylemde bulunmayacak. Çünkü İran’da intihar bombacısı yok” dedi.
ABD eski Başkanı Donald Trump yönetiminin nükleer anlaşmadan çekilmesiyle birlikte İran’a yönelik tehditlerin arttığını söyleyen Tabatabai, “İran’ın tek istediği, ilk önce ciddiye alınmak ve ikinci olarak da nükleer anlaşmaya uygunluğunun kabul edilmesidir” diye ekledi.



Gazze Şeridi'ndeki gıda krizi nedeniyle Filistinliler kaplumbağa eti yiyor

 Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında biraz yiyecek alırken (AFP)
 Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında biraz yiyecek alırken (AFP)
TT

Gazze Şeridi'ndeki gıda krizi nedeniyle Filistinliler kaplumbağa eti yiyor

 Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında biraz yiyecek alırken (AFP)
 Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında biraz yiyecek alırken (AFP)

Magda Qinan, İsrail'in uyguladığı boğucu abluka ve yardımların engellenmesi nedeniyle açlık tehlikesiyle karşı karşıya olan Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bir çadırda yaşayan yerinden edilmiş ailesini doyurmak için üçüncü kez kaplumbağa pişirmek zorunda kaldı.

61 yaşındaki Magda eti temizliyor, un ve sirkeyle karıştırıyor, yıkıyor ve eski, hasarlı bir tencerede kaynatıp kızarttıktan sonra soğan, domates ve biberle çeşnilendiriyor. “Çocuklar kaplumbağadan korkuyorlardı, biz de onlara dana eti kadar lezzetli olduğunu söyledik,” diyerek odun ateşinde pişen kırmızı eti izlerken AFP'ye “Bazıları yedi, bazıları ise reddetti” diyor.

İsrail 2 Mart'ta Gazze'ye tam bir abluka uygulayarak ateşkesle birlikte yeniden başlayan uluslararası yardımların girişini engelledi ve ana tuzdan arındırma tesisine giden elektrik arzını kesti.

Bir grup uluslararası sivil toplum kuruluşu bu hafta “kıtlık sadece bir risk değil; Gazze'nin neredeyse tüm bölgelerinde hızla gelişiyor gibi görünüyor” uyarısında bulundu.

Filistinli bir çocuk, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında kısıtlı yemeğini yiyor (AFP)Filistinli bir çocuk, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında kısıtlı yemeğini yiyor (AFP)

İsrail'in çarşamba günü Gazze'ye insani yardım girişini engellemeye devam edeceğini açıklamasının ardından, Hamas perşembe günü yaptığı açıklamada İsrail'i “açlığı bir silah olarak kullanmakla” suçladı. Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre Hamas bu kararın “baskı araçlarından biri... ve bir savaş suçunun kamuoyu önünde yeniden kabulü” olduğunu belirtti.

Magda Qinnan, “Sınır kapıları kapalı. Pazarda domates, salatalık ve biberden başka bir şey yok” diyerek 80 şekele (19 avro) iki küçük torba sebze aldığını ve hiç et olmadığını belirtiyor. Kaplumbağaları yakalayıp kestikten sonra pişirdiklerini “birkaç aileye paylaşmaları için dağıttığını” söyleyen kadın, “bunların satılık olmadığını” ifade etti.

 Filistinliler, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında sıcak yemekten paylarını almak için yiyecek dağıtım noktasının önünde bekliyor (AFP)Filistinliler, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında sıcak yemekten paylarını almak için yiyecek dağıtım noktasının önünde bekliyor (AFP)

“Bir gün kaplumbağa yiyeceğimizi hiç düşünmemiştik” diyen balıkçı akrabası Abdul Halim Qinan, kaplumbağa etinin yiyecek yerine geçtiğini belirtti: “Savaş başladığından beri ne bize ne de başkasına yiyecek var. İhtiyacımız olan protein ve besin maddelerini yerine koymaya çalışıyoruz. Et yok, kümes hayvanı yok, sebze yok” şeklinde konuştu.

Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) bu hafta “insani durumun savaşın başlamasından bu yana geçen 18 ay içinde muhtemelen en kötü durumda olduğu” uyarısında bulunarak “Gazze'ye geçişlere bir buçuk aydır izin verilmediğini, bunun bugüne kadarki en uzun tedarik kesintisi dönemi olduğunu” kaydetti.

Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında sıcak yemekten paylarına düşen kısıtlı miktarı alabilmek için sırada bekliyor (AFP)Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında sıcak yemekten paylarına düşen kısıtlı miktarı alabilmek için sırada bekliyor (AFP)

Dünya Sağlık Örgütü Doğu Akdeniz Bölge Direktörü Hanan Balkhi haziran ayında, Gazze sakinlerinin lağım suyu içmeye ve hayvan yemi yemeye zorlandığı uyarısında bulundu.

İsrail ordusu, 19 Ocak'ta başlayan ateşkes ve esirlerin serbest bırakılması anlaşmasının çökmesinin ardından 18 Mart'ta yeniden saldırıya geçmesinden beri Gazze Şeridi'nde hava bombardımanını yoğunlaştırdı ve kara operasyonlarını genişletti.