Lübnan, elektrik planı için IMF kapısında

Lübnan, elektrik planını uygulamaya koymak için ‘uluslararası para fonuna’ başvuruyor

Electricité du Liban'ın Beyrut'taki genel merkezi (EPA)
Electricité du Liban'ın Beyrut'taki genel merkezi (EPA)
TT

Lübnan, elektrik planı için IMF kapısında

Electricité du Liban'ın Beyrut'taki genel merkezi (EPA)
Electricité du Liban'ın Beyrut'taki genel merkezi (EPA)

Lübnan’da elektrik sektörü için tarifeyi yükseltme karşılığında önemli kesinti olmadan 8 ila 10 saat arasında günlük elektrik sağlanacak bir plan üzerinde duruluyor. Söz konusu plan Lübnan Başbakanı Necib Mikati'nin göreve gelmesinin ardından Meclis Başkanı Nebih Berri, Lübnan Merkez Bankası Başkanı Riyad Selame ve Maliye Bakanı Yusuf el-Halil ile koordinasyon ve iş birliği içinde ortaya kondu. Plan, muhalefetin herhangi bir yasama oturumunu reddetmesinin önüne geçmek için Temsilciler Meclisi'nden geçmeyi gerektirmeyen bir çözüme göre tasarlandı.
Şarku'l Avsat'ın edindiği bilgiye göre çözüm, Lübnan'ın Eylül 2021'de Uluslararası Para Fonu'ndan (IMF) elde ettiği Özel Çekme Haklarına (SDR) (1 milyar 135 milyon dolarlık fon) başvurmak. Özel çekme hakları fonlarına başvurmak, yasa çıkarma zorunluluğunu atlatmaya yönelik bir girişimdir. Ancak bu planın hayata geçmesi için kullanılacak olan bu fondan yalnızca 300 milyon dolar kaldı.
Şarku'l Avsat'a konuşan bakanlık kaynaklarına göre, bu miktar planın finansmanında sadece iki aylık bir süre için yeterli; bu süre zarfında faturaların yeni tarifeye göre tahsil edilmesi konusunda ise mutabık kalındı.
Plana göre, elektrik verilen saatin uzaması ile tarifenin yükselmesi arasında bağlantı var; bu iki şey paralel ilerleyecek. Bir kilovat saatin fiyatı, tüketilen ilk 100 kilovat saat için 10 sent ve bunun üzerindeki tüketim için kilovat saat başına 27 sent olacak. Geçtiğimiz yüzyılın doksanlı yıllarında bir kilovat saat yaklaşık bir sente eşdeğerdi.
Mikati, geçtiğimiz günlerde görüştüğü bazı milletvekillerine fatura tahsilatı konusunda tavizsiz olması için Enerji Bakanı Velid Feyyad ile koordine halinde olacağını söyledi. Lübnanlıların yaklaşık yüzde 60'ı faturalarını öderken, geri kalan kısım ödemiyor. Bu durumda yeni plana göre ödeme yapmayanların elektriği kesilecek.
Geçtiğimiz birkaç gün, yeni tarifeye göre tahsilatın tamamlanmasını öngören elektrik planının ilk aşaması için finansmanın nasıl sağlanacağı konusunda dosyaya dahil olanlar arasında kapsamlı tartışmalara tanık oldu. Elektrik (yakıt) satın almak için Electricité du Liban yararına bir hazine avansını onaylamak ve özellikle ilgililer zorunlu rezerve başvuracaksa, elektrik verilen saatleri artırmak için Temsilciler Meclisi tarafından bir yasa çıkarılması gerekiyordu.
Anayasa uzmanı Avukat Said Malik konu hakkında, “Elektrik kredisi konusunun, hükümet tarafından sunulan bir yasa taslağına dayanarak Temsilciler Meclisi’nde bir yasa çıkarılmasını gerektirdiği iyi bilinmektedir. Meclis, olağan çoğunluk yani 65 milletvekili ile toplanır ve hazır bulunanların çoğunluğu diğer yasalar gibi bu yasayı da kabul eder” ifadelerini kullandı.
Malik, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, “Özel çekme hakları fonlarına başvurmak, bir yasa çıkarma zorunluluğunu atlatmaya yönelik bir girişimdir. Olasılık veya zaman açısından kısıtlı bir girişimdir. İleride Temsilciler Meclisi tarafından bir yasa çıkarılmasını sağlamak dışında bir olasılık yok.” değerlendirmesinde bulundu.
Muhalefet güçleri, Meclis Başkanı'nın "Zorunluluk Mevzuatı" başlığı altında dahi olsa, talep edebileceği herhangi bir yasama oturumuna katılmayı reddediyor.



Polis şiddeti iddiası Tunus sokaklarını karıştırdı

Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)
Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)
TT

Polis şiddeti iddiası Tunus sokaklarını karıştırdı

Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)
Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)

Tunus’ta bir adamın polis kovalamacasının ardından ailesinin ifadesine göre kendisine uygulanan şiddet sonucu hayatını kaybetmişti. Reuters'a konuşan görgü tanıkları, Tunus polisi ile bir kişinin uğradığı şiddet sonucu hayatını kaybetmesini protesto eden öfkeli gençler arasında dün gece üst üste ikinci kez çatışmaların çıktığını söylediler.

Tunus’taki bu tür şiddetin karıştığı protesto gösterileri, ülkede 2011 yılındaki Arap Baharı ayaklanmalarını tetikleyen devrimin yıl dönümü yaklaşırken yetkililer arasında protestoların diğer bölgelere de sıçrayabileceği endişesini artırıyor.

Tunus, çeşitli alanlarda artan protestolar ve grevlerin yanı sıra Tunus Genel İşçi Sendikası'nın gelecek ay ülke çapında grev çağrısı yapmasıyla birlikte, siyasi ve sosyal gerilimin tırmandığı bir dönemden geçiyor.

Son haftalarda, binlerce protestocu, ülkenin güneydeki Gabes kentinde hava kirliliğinin başlıca kaynağı olduğunu söyledikleri bir kimya fabrikasının kapatılması talebiyle protesto gösterisi düzenledi.

Öte yandan polis şiddeti sonucu öldüğü iddia edilen adamın yakınları, şahsın ehliyetsiz motosiklet sürerken polis tarafından takibe alındığı, dövüldüğü ve hastaneye kaldırıldığını, ancak daha sonra hastaneden kaçtığını, ancak dün kafasındaki bir kanama nedeniyle hayatını kaybettiğini söyledi.

Olayla ilgili henüz resmi bir açıklama yapılmadı.

Yerel kaynaklar ve basın, Kayravan Valisi’nin durumu yatıştırmak amacıyla, dün hayatını kaybeden kişinin ailesini ziyaret ettiğini ve hangi şartlarda öldüğünü belirlemek ve sorumluları tespit etmek için soruşturma açma sözü verdiğini bildirdi.

İnsan hakları örgütleri, Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'i muhaliflerini bastırmak için yargı ve polisi kullandığını iddia ediyor. Ancak Cumhurbaşkanı Said, hakkındaki bu suçlamaları kategorik olarak reddediyor.


(Video haber) Avustralya'da Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında silahlı saldırı: En az 10 ölü

Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
TT

(Video haber) Avustralya'da Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında silahlı saldırı: En az 10 ölü

Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.

Avustralya'nın Sidney kentinde bir plajda Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında meydana gelen silahlı saldırıda en az 10 kişi öldü, çok sayıda  kişi yaralandı. İsrail gazetesi Yedioth Ahronoth'a göre olay sırasında yaklaşık 2 bin kişi panik içinde tahliye edildi ve birçoğu sığınaklara sığındı.

Öte yandan Avustralya polisi tarafından bugün yapılan açıklamada, olay nedeniyle Bondi Plajı'ndan uzak durulması çağrısı yapıldı. Polis daha sonra, silahlı saldırının ardından iki kişinin gözaltına alındığını duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın Fransız Haber Ajansı AFP’den aktardığı  habere göre bir görgü tanığı, ‘siyah giysili iki kişinin’ plajda ateş açtığını söyledi.

dfgthy
Avustralya medyasında yayınlanan, saldırganlardan birine ait bir fotoğraf.

Avustralya medyası tarafından yayınlanan saldırganlardan birinin fotoğrafı

Öte yandan İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, saldırıyı ‘Yahudilere yönelik acımasız bir saldırı’ olarak nitelendirerek kınadı.

uı89o
Kurtarma ekipleri, Sidney sahilinde meydana gelen silahlı saldırının ardından yaralı bir kişiyi taşıyor (AP)

Herzog, açıklamasında şunları söyledi:

“Sidney'deki kardeşlerimiz, Bondi Plajı'nda Hanuka'nın ilk mumunu yakmaya giden Yahudilere yönelik acımasız bir saldırıda kötü niyetli teröristler tarafından saldırıya uğradı.”

Görgü tanıkları, kutlamaya katılanların saldırı mahallinden panik halinde kaçtıklarını söylerken yerel medya, silahlı saldırganların olay yerinden kaçtığını ve yetkililerin yoğun bir arama çalışması yürüttüğünü bildirdi.


Hamas: Gazze’ye ve işgal altındaki topraklara her türlü vesayeti reddediyoruz

Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
TT

Hamas: Gazze’ye ve işgal altındaki topraklara her türlü vesayeti reddediyoruz

Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)

Hamas, bugün (pazar) yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi üzerinde her türlü vesayet ve manda uygulamasını reddettiğini duyurdu. Hareket, yayımladığı bildiride, “Gazze’ye yönelik her türlü vesayet ve mandayı reddediyoruz. İşgal altındaki topraklarımızın herhangi bir karışı üzerinde de vesayeti kabul etmiyoruz; zorla yerinden etme girişimleri ve Gazze’nin yeniden mühendisliğine yönelik çabalarla uyumlu adımlara karşı uyarıyoruz” ifadelerini kullandı.

Açıklamada, “Ulusal birliğin sağlanması ve ulusal uzlaşı inşa edilmesi için seferber olunması, işgalin ve onu destekleyenlerin planlarıyla yüzleşmenin tek yoludur” denildi.

Hamas, arabuluculara ve ABD yönetimine de çağrıda bulunarak, İsrail’e baskı yapılmasını, anlaşmanın maddelerini uygulamaya zorlanmasını ve anlaşmaya yönelik süregelen ve sistematik ihlallerinin kınanmasını talep etti.

gth
Trump'ın planına göre Gazze'den çekilmenin aşamalarını gösteren harita (Beyaz Saray)

Öte yandan dün İsrailli yetkililer, ABD yönetiminin Gazze’de savaşı sona erdirmeyi hedefleyen planın ikinci aşamasını şekillendirmek üzere çalıştığını ve çok uluslu uluslararası bir gücün gelecek aydan itibaren Gazze’de göreve başlamasının planlandığını açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın İsrail Kamu Yayın Kurumu’ndan (Kan 11) aktardığı habere göre Amerikalı yetkililer bu bilgileri son günlerde yapılan görüşmelerde İsrailli muhataplarına iletti.

ABD planına göre, barış komitesinin başkanlığını Birleşmiş Milletler’in eski Orta Doğu Özel Temsilcisi Nikolay Mladenov’un üstlenmesi, Gazze’de konuşlandırılması öngörülen uluslararası gücün komutasının ise bir ABD’li general tarafından yürütülmesi öngörülüyor.

Amerikalı yetkililere göre söz konusu gücün; güvenlik istikrarının korunması, geçiş sürecinin güvence altına alınması ve askeri operasyonların durmasının ardından Gazze’de yeni siyasi ve idari düzenlemelere zemin hazırlanması gibi görevler üstlenmesi planlanıyor.