ABD, Türkiye’ye kara harekatına gerek kalmadan PYD-YPG güçlerini 30 kilometre geriye çekmeyi önerdi mi?

Fotoğraf (AA)
Fotoğraf (AA)
TT

ABD, Türkiye’ye kara harekatına gerek kalmadan PYD-YPG güçlerini 30 kilometre geriye çekmeyi önerdi mi?

Fotoğraf (AA)
Fotoğraf (AA)

Türk kaynakları, ABD’nin Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) en büyük bileşeni YPG’nin sınırlarından 30 kilometre mesafeye kadar çekilmesini gerektiren bir kara askeri harekatını engellemeye yönelik bir teklifi olduğunu iddia etti.
Diğer yandan, Ankara ile Moskova arasında, Rusya’nın, Türkiye’nin güney sınırlarını güvence altına alma ve sınırlı bir askeri operasyona onay verme anlaşmasına yol açabilecek müzakereler olduğu bildirildi.
Hürriyet gazetesi yazarı Abdülkadir Selvi ‘Amerikalıların teklifi ne?’ başlıklı makalesinde, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararlılığını bilen Amerikalılar ise bu işi operasyonsuz çözmek için harekete geçtiler. ABD Genelkurmay Başkanı Milley, Genelkurmay Başkanı Yaşar Güler’le görüştü. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, ABD’nin Ankara Büyükelçisi Flake’i kabul etti” diye yazdı.
Makalede, “Amerikalılar Türkiye’nin kara harekatı yapmasına gerek kalmadan PYD-YPG güçlerini 30 kilometrenin altına çekmeyi öneriyorlar” denildi.


Suriyeliler, Ankara’nın YPG’ye karşı askeri operasyon başlatmasını desteklemek için önceki gün Halep’in kuzeyindeki Bab el Selam Sınır Kapısı yakınında gösteri yaptı (AFP)

ABD Dışişleri Bakanlığı Suriye Özel Temsilcisi Nicolas Granger, Washington’ın Türkiye’ye Suriye’nin kuzeyinde yaklaşmakta olan operasyonuna yeşil ışık yaktığına dair iddiaları yalanlayarak, “Ankara’ya büyükelçimiz aracılığıyla askeri harekata şiddetle karşı çıktığımız bilgisi verildi” dedi.
Granger, Cuma günü verdiği bir televizyon röportajında, “Askeri operasyonlar DEAŞ ile mücadele çabalarını baltalıyor ve bölgedeki istikrarı tehdit ediyor” dedi.
ABD’nin SDG ile birlikte çalışan, çoğunlukla Suriye’nin kuzeydoğusunda konuşlanmış yaklaşık 900 askeri bulunuyor.
Washington’daki Suriye Demokratik Konseyi’nin Başkanlık Konseyi üyesi Bessam Sakr ise, “Suriye’nin kuzeyindeki bölgelerin şu anda tanık olduğu görece sakinlik, ABD, Rusya ve uluslararası toplumun ‘gerginliğin azalması’ gerektiğini vurgulamasının ardından geldi” dedi.
Şarku’l Avsat’a konuşan Sakr, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın ‘yeni pozisyonu’ hakkında bilgilendirmek için kendilerini çağırdığını bildirdi.
Sakr ayrıca Dışişleri ve Savunma Bakanlıklarının ‘gerilimi azaltmanın gerekliliğine’ vurgu yapan açıklamalar yaptığını ve Uluslararası Koalisyon’un DEAŞ’ı yenmek için kaydettiği ilerlemenin tehlikeye gireceğine dair ciddi endişelerini vurguladıklarını söyledi.
Sakr ayrıca şu ifadeleri kullandı;
“Suriye Demokratik Konseyi heyeti, yabancı yetkililerle bir toplantı gerçekleştirme talebimizin karşılanmasını günlerce bekledikten sonra, ABD’li yetkililerden farklı bir tavır hissetti. ‘Başkan Joe Biden yönetimi sahada mevcut koşullarda herhangi bir değişikliğe yanaşmıyor’ şeklinde net bir pozisyona ulaştılar. Görüşme, DEAŞ tehdidiyle yüzleşmeye devam ederken ABD ile ittifak ve ortaklığın devamına vurgu yapılması ve Türkiye operasyonu için ABD’nin ‘yeşil ışığının’ olmaması açısından verimli geçti.”

SDG
SDG komutanı Mazlum Abdi, dün Suriye’nin kuzeydoğusundaki Haseke’de düzenlediği basın toplantısında, ABD Ulusal Güvenlik Konseyi Ortadoğu ve Kuzey Afrika Koordinatörü Brett McGurk ile telefonda görüştüğünü söyleyerek, “ABD, McGurk aracılığıyla bize resmi olarak bu operasyona karşı olduğunu bildirildi” dedi.


SDG komutanı Mazlum Abdi dün Haseke’de düzenlediği basın toplantısında (AP)

Washington’ın söz konusu operasyonları durdurmak için Ankara ile iletişim kurduğunu dile getiren Abdi, ABD ve Rusya’nın Türk operasyonuna karşı olduğunu, ancak Türkiye’nin ‘saldırmaya’ kararlı olması nedeniyle uluslararası pozisyonların daha güçlü olması gerektiğini söyledi.
İstiklal Caddesi’ndeki terör saldırısına atıfta bulunan Abdi, “İstanbul saldırısıyla hiçbir ilgimiz olmadığının ve gerçeğin ortaya çıkarılması için uluslararası bir soruşturma komisyonu talep ediyoruz” dedi.
Abdi, her türlü Türk operasyonuna hazır olduklarını ve bu savaşın öncekilerden farklı olacağını söyleyerek, “Türkiye savaşı başlatırsa, tüm Suriye-Türkiye sınırı alevlenir” diye konuştu.
Bölgeyi korumanın Suriye rejim ordusunun işi olduğunu söyleyen Abdi, “Türk saldırılarına karşı birlikte koordinasyon sağlamayı sabırsızlıkla bekliyoruz” diye ekledi.
Türkiye’nin uyarısı
Kilis Valiliği, bazı bölgelerde düzenlenecek tüm gösteri ve etkinliklerin 7 gün süreyle yasaklandığını duyurdu.
Bu, kara harekatını başlatma veya Suriye’nin kuzeyindeki operasyonun kapsamını genişletme olasılığının bir göstergesi olarak kabul edildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cuma günü Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla düzenlenen programda yaptığı konuşmada şunları söyledi;
“Sınırlarımızın ötesinde oluşturmakta olduğumuz güvenlik kuşağı ile aynı zamanda milyonlarca masum kadının ve çocuğun da hakkını müdafaa ediyoruz. En kısa sürede bu kuşağı batıdan doğuya tüm sınırlarımız boyunca tamamlayarak hem kendi vatandaşlarımızın hep oralarda yaşayan insanların geleceklerine güvenle bakabilmelerini sağlayacağız.”
Türkiye, Ekim 2019’da Barış Pınarı Harekatını durdurma karşılığında, ABD ve Rusya ile YPG’nin Suriye ile olan güney sınırından 30 kilometre uzağa çekilmesi konusunda anlaştı.
Ancak Ankara, Washington ve Moskova’nın bu konuda imzalanan iki mutabakat zaptı kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmediğini vurguluyor.
Türkiye, sınırlarında terör unsurlarının bulunduğu boşlukları kapatmak ve Suriye’deki YPG ile Kuzey Irak’taki PKK militanları arasındaki bağlantıyı kesmek için hala Menbiç, Tel Rıfat ve Ayn el-Arab’ı (Kobani) kontrol etmek istiyor.
Diğer yandan, Türkiye ve Rusya arasında, önümüzdeki haftalarda Fırat Nehri’nin batısındaki YPG unsurlarını çıkarmak için sınırlı ölçekli bir Türk askeri operasyonu hakkında müzakerelerin yapıldığı bildirildi.
Müzakereler hakkında bilgilendirilmiş olarak nitelendirilen Türk kaynaklara göre, Tel Rıfat, Türk kuvvetlerinin yaklaşmakta olan operasyonunda hedef alınacak yerler arasında olabilir.
Milli Savunma Bakanlığı’ndan (MSB) yapılan açıklamaya göre, Savunma Bakanı Hulusi Akar, Rus mevkidaşı Sergey Şoygu ile geçtiğimiz Perşembe günü yaptığı telefon görüşmesinde, Suriye’nin kuzeyi bağlamında, bölgede sağlanan istikrarı bozmaya yönelik artan taciz ve saldırılar ile sivil yerleşim alanları ve vatandaşları hedef alan eylemlere karşı gereken cevabın verildiği ve verilmeye devam edileceğini söyledi.
Öte yandan, Türk kuvvetlerinin, Cumartesi günü Halep’in doğu kırsalında SDG güçlerinin kontrolündeki alanlar içinde, Ayn al-Arab (Kobani) şehrinin doğu yakasında ve şehrin güneybatısındaki Zorava köyüne ağır top atışlarına devam ettiği öne sürüldü.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SDG), bu esnada iki gün boyunca hava bombardımanının devam ettiğini ileri sürdü.
Türk kuvvetleri ve ona yakın Suriyeli muhalif grupların, Cuma günü Halep’in kuzey kırsalında SDG ve rejim güçlerinin konuşlandığı bölgelerdeki Mayasa ve Abyan köylerinin yanı sıra Minak kasabasındaki bölgeleri, askeri havaalanını ve Tel Rıfat şehrinin dış mahallelerini top atışları ile hedef aldığı iddia edildi.



ABD Trump kararını bekliyor... Akıbeti ne olacak?

Eski ABD Başkanı Donald Trump, dün (çarşamba) jüri müzakerelerinin başlamasının ardından mahkeme salonundan çıktı. (Reuters)
Eski ABD Başkanı Donald Trump, dün (çarşamba) jüri müzakerelerinin başlamasının ardından mahkeme salonundan çıktı. (Reuters)
TT

ABD Trump kararını bekliyor... Akıbeti ne olacak?

Eski ABD Başkanı Donald Trump, dün (çarşamba) jüri müzakerelerinin başlamasının ardından mahkeme salonundan çıktı. (Reuters)
Eski ABD Başkanı Donald Trump, dün (çarşamba) jüri müzakerelerinin başlamasının ardından mahkeme salonundan çıktı. (Reuters)

Eski ABD Başkanı Donald Trump, New York Ceza Mahkemesi’ndeki jürinin, pornografik film oyuncusu Stormy Daniels ile yaşadığı iddia edilen kısa süreli ilişkiyi gizlemek için 2016 seçimleri sırasında iş kayıtlarında tahrifat yaptığına dair iddialarla ilgili kritik bir karar vermek üzere dün (Çarşamba) görüşmelere başlamasıyla, seleflerinin hiçbirine benzemeyen bir kader anıyla karşı karşıya.

‘Sus parası’ davasında haftalarca süren tanık çağırma ve incelemeler sunma sürecinin ardından Trump'ın kaderi, New York'tan 12 üye ve 6 yedek üyeden oluşan ve her an karar verebilecek olan jürinin elinde. ABD'nin eski başkanının cezai suçlamalarla yargılanmasıyla sonuçlanacak bu tarihi görev haftalar da sürebilir.

dferrfbfrtb
Eski ABD Başkanı Donald Trump’ın dünkü (çarşamba) duruşmaya katılırken çizilmiş bir resmi (Reuters)

Trump, 2016 seçimleri sırasında gerçek adı Stephanie Clifford olan Daniels'ı susturmak için kendisine yapılan 130 bin dolarlık ödemeyi gizlemek amacıyla şirketi Trump Organization'ın kayıtlarında tahrifat yaptığı gerekçesiyle 34 suçlamayla karşı karşıya. O yıl Trump, Demokrat rakibi Hillary Clinton'ı mağlup etmişti.

7 erkek ve 5 kadın

Yargıç Juan Merchan'ın 7 erkek ve 5 kadından oluşan jüriye müzakerelerle ilgili talimatlar ve usul kuralları hakkında bilgi vermesinin ardından, jüri, dün yerel saatle 11:30'dan kısa bir süre önce kararı değerlendirme sürecine başlamak üzere özel bir odaya girdi. Jürinin tartışmaları gizli olacak, ancak Yargıç Merchan'a ifadeleri yeniden dinlemek veya kanıtları görmek için not gönderebiliyorlar. Ayrıca karara varmaları ya da varamamaları halinde mahkemeyi bu şekilde bilgilendirecekler. Diğer yandan Merchan jüriye, “Buradaki kanıtları değerlendirmek benim sorumluluğum değil, bu sizin işiniz” mesajını verdi.

Manhattan'da ikamet eden ve profesyonel geçmişleri olan jüri üyeleri, Avukat Cohen ve Daniels'ın ifadeleri de dahil olmak üzere sık sık duruşmadaki ifadelerle meşgul görünüyorlardı. Birçoğu notlar aldı ve tanıkların, Manhattan savcılarının ve Trump'ın avukatlarının sorularını yanıtlamalarını dikkatle izledi.

sdfvbgrntyhumı
Eski ABD Başkanı Donald Trump’ın destekçileri dün (çarşamba) Manhattan'daki adliye binasının önünde toplandı. (AFP)

Trump'ın mahkûm edilebilmesi için jüri üyelerinin makul bir şüphenin ötesinde, ticari kayıtlarda tahrifat yaptığına ya da bu kayıtların yanlış girilmesine neden olduğuna ve bunu aldatma niyetiyle ve başka bir suç işleme ya da gizleme niyetiyle yaptığına kanaat getirmeleri gerekiyor. Yasaya göre, savcıların bu unsurlardan birini ya da ikisini kanıtladığını tespit edemezlerse, Trump'ı beraat ettirmeleri gerekiyor.

Savcılar, Trump'ın kampanya finansmanı yasası ihlallerini gizlemek için ticari kayıtlarda tahrifat yaptığını ve seçimi teşvik etmek veya engellemek için komplo kurduğunu iddia ederek eyalet seçim yasasını ihlal ettiğini iddia ediyor.

‘Aşağılayıcı’ koşullar

Müzakerelerin başlamasına saatler kala Trump, dün sabah adliyeye gitmek üzere Trump Tower'dan ayrılmadan önce sosyal medya ağında duruşma, Yargıç Merchan ve eski avukatı Michael Cohen hakkında kapsamlı bir konuşma daha yayınladı.

New York Ceza Mahkemesi’ni ‘Kanguru Mahkemesi!’ olarak adlandıran Trump, Yargıç Merchan'ın, iddia edilen eylemlerinin o zamanki avukatı Cohen'in tavsiyesi üzerine gerçekleştirildiği gerekçesiyle kendisini savunmasını engellediğini iddia etti. Trump'ın avukatları Mart ayında mahkemeye bu savunmaya itibar etmeyeceklerini söylemişlerdi. Trump ayrıca, Cohen'i kastederek “Benden çalarken yakalanan evsiz adam dışında ortada bir suç yoktu!” dedi.

Anayasa uzmanları, herhangi bir mahkûmiyet kararının Trump'ın seçimlere adaylığını koymasını ya da seçilmesi halinde başkan olarak görev yapmasını engellemeyeceğini söyledi.

Herhangi bir jüri kararının oybirliğiyle alınması gerekiyor. Müzakereler sırasında, duruşmanın her dakikasında mahkeme salonunda oturan altı yedek jüri üyesi, hasta ya da başka bir şekilde müsait olmayan bir jüri üyesinin yerine geçmeleri gerekmesi ihtimaline karşı ayrı bir odada tutulacak. Böyle bir durumda, yedek jüri üyesi yerine oturduktan sonra müzakereler yeniden başlayacak.

Trump'ın olası mahkumiyeti, başkanlığa adaylığını koymasını veya seçilmesi halinde başkan olarak görev yapmasını engellemeyecek. (Anayasa uzmanları)

Trump suçlu bulunursa, New York Şehri Denetimli Serbestlik Dairesi'nin zorunlu mahkûm incelemesi de dahil olmak üzere, kendisi için ‘aşağılayıcı’ kabul edilen koşullarla karşı karşıya kalabilir. Mahkemenin denetimli serbestlik bürosu hakimler için sunum raporları hazırlıyor. Burada Trump'la kişisel geçmişi, akıl sağlığı ve mahkumiyetine yol açan koşullar hakkında mülakat yapılacak.

Hapse girecek mi?

Eski savcılar, Trump'ın davadaki herhangi bir suçlamadan suçlu bulunması halinde, New York'un ceza adaleti sisteminde hüküm giymiş suçlulara yapılan rutin muamele ve olası bir temyiz için zaman çizelgesi hakkında bilgilendirilmesi de dahil olmak üzere, Trump için olası deneyimlerin bir karışımını çizdiler. Trump'ın eski bir başkan ve 5 Kasım'daki başkanlık seçimlerinin muhtemel Cumhuriyetçi adayı olması nedeniyle, cezaevine gönderilmesi halinde Gizli Servis'in kendisini nasıl koruyacağı ve ev hapsine mahkûm edilmesi halinde kampanya etkinliklerine seyahat etmesine izin verilip verilmeyeceği gibi olağanüstü hususlar da söz konusu olacak.

trhyju
Eski ABD Başkanı Donald Trump, dün (Çarşamba) oturumun bitiminden sonra gazetecilere seslendi. (AP)

Merchan, Trump'ın 4 Nisan 2023'te çağrılmasının ilk gününden itibaren, Trump'ın seçim kampanyasını yürütme becerisine müdahale etmekten hoşlanmadığını söylemişti. Merchan, “O ABD Başkanlığı’na aday. Açıkçası, ABD Anayasası Birinci Değişikliği hakları çok önemli” ifadelerini kullanmıştı.

Merchan, 6 Mayıs'ta olası bir hapis cezası verme konusundaki isteksizliğini dile getirmiş ve suçlu bulunması halinde Trump'ın hapsedilmesinin yükünü taşıyacak diğer kişilerle ilgili endişelerini ifade ederek hapishaneyi ‘gerçekten son çare’ olarak tanımlamıştı. “Bu cezayı uygulamak zorunda kalacak insanlar için endişeleniyorum: Mahkeme memurları, infaz koruma memurları, Gizli Servis görevlileri ve diğerleri” şeklinde konuşan Merchan, ‘hapishanenin söz konusu olmadığı’ uyarısında bulundu.

Merchan duruşma sırasında Trump'a, “Eğer gerekli ve uygunsa bunu yapacağımı anlamanızı istiyorum” dedi.

Ancak hukuk uzmanları, sabıka kaydı bulunmayan 77 yaşındaki Trump için hapis cezasının pek olası görünmediğini söyledi. E sınıfı ağır suçlar 16 aydan dört yıla kadar hapisle cezalandırılabiliyor. Trump'ın suçlu bulunması halinde belirlenecek en önemli husus, bir devlet tesisinde ya da özel bir ortamda bir tür hapis cezasıyla mı yoksa şartlı tahliye yoluyla daha az kısıtlayıcı bir deneyimle mi karşı karşıya kalacağı.