Suudi Arabistan: Diriye’nin tarihinde yeni bir aşamaya sahne olacak et Tarif ve el Beciri önümüzdeki hafta ziyaretçilere açılacak

Suudi Arabistan: Diriye’nin tarihinde yeni bir aşamaya sahne olacak et Tarif ve el Beciri önümüzdeki hafta ziyaretçilere açılacak
TT

Suudi Arabistan: Diriye’nin tarihinde yeni bir aşamaya sahne olacak et Tarif ve el Beciri önümüzdeki hafta ziyaretçilere açılacak

Suudi Arabistan: Diriye’nin tarihinde yeni bir aşamaya sahne olacak et Tarif ve el Beciri önümüzdeki hafta ziyaretçilere açılacak

Suudi Arabistan Turizm Bakanı Ahmed el Hatip, önceki gün Diriye’nin tarihinde yeni bir aşamaya sahne olacak tarihi et Tarif mahallesi ve lüks restoranların bulunduğu el Beciri’nin açılışını yaptı.
Bu, ilk kez Riyad'da düzenlenen ve sektörün öncülerini bir araya getiren 22. Dünya Seyahat ve Turizm Zirvesi'ne Konseyi heyetleri ile Diriye Kapısı Geliştirme Kurumu (DGDA) kutlamaları sırasında geldi.
UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan et-Tarif semti ve el Beciri’deki lüks restoranların alanı 63,2 milyar dolar değerinde olup, Diriye Kapısı Geliştirme Kurumu tarafından hayata geçirilen önemli projelerden biri. Diriye, 1727’de kurulan ilk Suudi Devleti’nin başkenti statüsündeydi. Üç asırlık bir insanlık öyküsünü bünyesinde barındırdığı için yapıları, şehri çevreleyen alandan alınan kerpiçlerle elle inşa edildi. 4 Aralık itibariyle ziyaretçiler bölgeyi gezebilecek ve geleneksel Necdi mimarisini bünyesinde barındıran arkeolojik özelliklerini keşfedebilecek.
El Beciri, eski bir kavşakta çamurdan inşa edilen ve türünün dünyadaki en büyük şehri olacak Diriye’nin bir bölümünü oluşturuyor. Ayrıca, dört Michelin yıldızlı restoran, geleneksel ve çağdaş mutfaktan oluşan çeşitli bir menü sunan özenle seçilmiş bir grup Suudi restoranı ile 20'den fazla restoran içeriyor.
Bölgenin kendine özgü manzarasına sahip olan tepedeki restoran ve kafelerin inşası, Diriye’deki tarihi yapıların doğasına uygun yapılmış olup 300 yıllık otantik araç ve gereçler kullanıldı. Suudi kimliğinin sembolü olarak somutlaştırılan geleneksel Necdi mimari tarzına ait kerpiçler de mevcut.
DGDA CEO'su Jerry Inzerillo, mahallenin yeniden halka açılmasının Suudi Arabistan ulusunun tarihini ve değerlerini somutlaştıran bir sembol olması nedeniyle Diriye tarihindeki yeni bir dönemin başlangıcını temsil ettiğini belirtti. Inzerillo, mahallenin yüzyıllar boyunca korunduğunu ve bir kez daha dünya kültürlerinin buluşma yeri haline gelmesi için Diriye’nin korunmasında temel bir dayanak haline geldiğini aktardı.
DGDA CEO’su, “Bu olay, Diriye Kapısı Geliştirme Kurumu’nun, Suudi Arabistan’ın kültürel mirasının maddi ve manevi parçalarının korunmasına katkıda bulunurken, kapsamlı proje sistemi aracılığıyla özellikle tarihi et-Tarif mahallesinin Suudi Arabistan’daki en önemli tarihi yerlerden birini temsil etmesiyle uzun vadeli ve iddialı ulusal dönüşümün açık bir teyidi” ifadelerini kullandı.
El Beciri’de restoran alanlarının tamamlanmasının DGDA’nın Suudi Arabistan’ın 2030 Vizyonu programlarından biri olan Yaşam Kalitesi Programı’na katkısının büyük olduğuna değinen Inzerillo, ünlü yerel Suudi ve uluslararası restoranların bu çeşitliliğinin bölgeyi lüks restoranların ilk destinasyonu yapacağını söyledi.
Ziyaretçiler ve misafirlerin el Beciri manzarasında geleneksel Necdi tarzındaki lüks tasarım ve eşsiz mutfak deneyimine tanıklık edeceğinin altını çizen CEO, Diriye’deki kerpiçten inşa edilen yapıların doğayla uyum ruhunu yansıtacağını aktardı.



Mina: Dünyanın en büyük çadır kenti ve hac yolculuğunun ilk durağı

Mina, tahmini yasal alanı 7,82 kilometrekare olan tarihi ve dini bir bölgedir. (SPA)
Mina, tahmini yasal alanı 7,82 kilometrekare olan tarihi ve dini bir bölgedir. (SPA)
TT

Mina: Dünyanın en büyük çadır kenti ve hac yolculuğunun ilk durağı

Mina, tahmini yasal alanı 7,82 kilometrekare olan tarihi ve dini bir bölgedir. (SPA)
Mina, tahmini yasal alanı 7,82 kilometrekare olan tarihi ve dini bir bölgedir. (SPA)

Mina, hacıların Zilhicce ayının sekizine denk gelen Terviye Günü’nü, Hz. Muhammed'in (sav) sünnetine uyarak, tevbe, istiğfar ve tekbir getirerek Yüce Allah'a yaklaşmak ve ondan mağfiret dilemek için geçirdikleri hac yolculuğunun ilk durağıdır.

Mina, Mekke ile Müzdelife arasında, Mescid-i Haram'ın 7 kilometre kuzey doğusunda yer almaktadır. Harem sınırları içinde, kuzey ve güney tarafları dağlarla çevrili bir vadidir. Mekke tarafında Cemretü'l-Akabe, Müzdelife tarafında ise Muhassir Vadisi ile sınırlandırılmış olup sadece Hac döneminde iskân edilmektedir.

gfxsdfg
Mina, Mekke ile Müzdelife arasında, Mescid-i Haram'ın 7 kilometre kuzey doğusunda yer almaktadır. (SPA)

Tarihçiler, Mina adının, hacda dökülen meşru kanlardan dolayı verildiğini, bazıları da Arapların insanların toplandığı her yer için ‘Mina’ demesi gibi insanların orada toplanmasından dolayı bu ismin verildiğini düşünmektedir.

Mina, tarihi ve dini önemi olan bir yerdir. Hz. İbrahim (as) burada şeytanı taşlamış ve Hz. İsmail'in (as) kurbanını kesmiş, ardından Hz. Muhammed (sav) Veda Haccı'nda bu eylemi doğrulamış ve tıraş olmuş. Bunun ardından Müslümanlar da Cemarat'ta şeytan taşlayarak, kurbanlarını keserek ve tıraş olarak peygamberlerinin sünnetine uymuşlardır.

Dünyanın dört bir yanından gelen hacı adayları, Meş'ar-i Haram’da Terviye Günü’nü geçirirler. Burada öğle, ikindi, akşam ve yatsı namazlarını kılarlar ve Hz. Muhammed'in (sav) sünnetine uyarak orada gecelerler.

xscd
Hacı adaylarının çoğu, Hz. Muhammed'in (sav) sünnetine uyarak Mina'da gecelerler. (SPA)

Zilhicce’nin dokuzuncu günü Arafat'ta vakfeye durduktan ve Müzdelife'de uyuduktan sonra, onuncu günün sabahı Mina'ya dönerler. Küçük, orta ve büyük cemrede şeytan taşlamak için üç günlük teşrik günlerini Mina'da geçirirler.

Suudi Arabistan hükümeti tarafından hayata geçirilen en büyük projelerden biri olan dünyanın en büyük çadır kenti, her yaştan ve etnik kökenden 6,2 milyon hacıyı ağırlamak üzere Mina'da tahmini 5,2 milyon metrekarelik bir alanda yer almaktadır.

yhjmukö
Mina, dünyanın en büyük çadır kenti olarak kabul ediliyor. (SPA)

Mina’nın yasal yüzölçümü 7,82 kilometrekare olarak tahmin edilmektedir ve sadece 4,8 kilometrekaresi, yani yüzde 61'i fiilen kullanılmaktadır. Yüzde 39'u ise zirveleri vadi seviyesinden yaklaşık 500 metre yükselen engebeli dağlardan oluşmaktadır.

Mina, tarihi simge yapılarıyla ünlüdür. Bunlar arasında taş atılan üç sütun ve adını dağın yüksekliğinden inen ve su akışının üzerinde yükselen şeyden alan, Mina Dağı'nın güney yamacında, Hz. Muhammed (sav) namaz kıldığı ve dua ettiği küçük cemreye yakın bir yerde bulunan Hayf Mescidi bulunmaktadır. Hz. Muhammed (sav) ve ondan önceki peygamberler burada namaz kılmışlardır ve bu mescid günümüze kadar ayakta kalmıştır. Öneminden dolayı genişletilerek Hicri 1407 yılında yeniden inşa edilmiştir.

xcvdfbgrn
Hayf Mescidi, Mina'nın ünlü tarihi simgeleri arasında yer alıyor. (SPA)

Burada gerçekleşen meşhur tarihi olaylardan birisi de Akabe Biatları’dır. İlki, Hicret'in 12. yılında, ikincisi ise ertesi yıl gerçekleşmiştir. Hicri 144 yılında Abbasi Halifesi Ebu Cafer el-Mansur, Ensar'ın Rasulullah'a (sav) biat etmesinin yıldönümünü anmak için Biat Mescidi'ni (Akabe Mescidi) inşa ettirdi.

İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz'in hükümeti, hacıların Mina'da geçirdikleri süreyi ve yönetimin hacıların ibadetlerini yerine getirdikleri süre boyunca rahat etmelerini sağlayacak gereksinimlerin büyüklüğüne olan inancını göz önünde bulundurarak Mina'ya ilgi gösterdi.

sdfvertbgy
Hacı adayları her yıl birkaç günlüğüne Mina'da bir araya geliyor. (SPA)