90 yaşındaki ‘Mısırlı Picasso’ halen zirvede

Suudi plastik sanatı göz kamaştırıyor.

‘Mısırlı Picasso’ lakaplı sanatçı George Bahgoury. (Şarku’l Avsat)
‘Mısırlı Picasso’ lakaplı sanatçı George Bahgoury. (Şarku’l Avsat)
TT

90 yaşındaki ‘Mısırlı Picasso’ halen zirvede

‘Mısırlı Picasso’ lakaplı sanatçı George Bahgoury. (Şarku’l Avsat)
‘Mısırlı Picasso’ lakaplı sanatçı George Bahgoury. (Şarku’l Avsat)

‘Mısırlı Picasso’ lakaplı plastik sanatçısı ve karikatürist George Bahgoury, 90 yaşında halen denemekten ve keşfetmekten vazgeçmeden kariyerinde yükselmeye devam ediyor. Eserlerinin her biri geçmişi, bugünü ve geleceği birleştiren, uçsuz bucaksız bir dünya olarak karşımıza çıkıyor. Sanatçının eserleri, 1990'da Kahire'ye dönmeye karar vermeden önce, 1975'te geldiği Fransa'nın başkenti Paris'teki Louvre Müzesi'nde sergilendi.
Abstract ART Gallery’de düzenlenen sergisine katılmak üzere geçtiğimiz günlerde Riyad'a gerçekleştirdiği ziyaret sırasında Şarku’l Avsat’a konuşan Bahgoury’nin sanatsal üretim geçmişini halen sevdiği ve yaptıklarıyla Mısırlı politikacıları kızdırmasının bile huzurunu bozmadığı açıkça görünüyordu. Sanatçı geldiği noktada kazandığını düşünüyor. Bahgoury’e göre dünya bir sanatçının sevgiyi, barışı ve diyalogu ifade eden bir tablosu ya da karikatürü ile değiştirilebilir. Sanatsal çalışmalarda dürüstlüğü ve bağlılığı temel aldığında ve daha geniş ufuklara doğru yükseldiğinde, Suudi sanatçıların sanat eserlerinin seviyesine hayranlık duyduğunu da ifade etti.
Fotoğraf Altı: Bahgoury’nin eserleri beğeni toplamaya devam ediyor.
Bahgoury, hakkındaki resimlerinin sayısı 300'ü geçen doğu gezegeni Ümmü Gülsüm'ü resmederken disiplin cezası uygulanmasına rağmen ilham kaynağının kadın özgürlüğü olduğunu düşünüyor. Sanatçı, halen aşka dair sıcak şarkılarıyla Mısır'ın durumunu yansıttığına inandığı sesinin bir ifadesi olarak duygularını, tutkusunu ve sanatını döktüğü daha fazla resim yapabileceğine inanıyor.
Bahgoury, çocukluğundaki üzüntü ve sefaletinin annesini erken yaşta kaybetmesinden kaynaklandığını, bu yüzden kadınların yüzlerinde annesini aradığını söylüyor. Bu nedenle resimleri, yüzlerin kendilerini değil, yüzler hakkında hissettiklerini ifade ediyor. Böylece 1950’li yıllarda “Sabahu’l-Hayr” dergisi ve “Rose el-Yusuf” dergisinde karikatürist olarak başladığı kariyerinde bu yüzler de ona eşlik etti.
Fotoğraf Altı: George Bahgoury’nin karikatürü.
Fransız gazeteleri tarafından ‘Mısırlı Picasso’ olarak tanımlanan Bahgoury, 1932'de Mısır'ın güneyindeki Luksor'da, Luksor, el-Menufiye ve Kahire arasında yaşayan ortalama bir ailede dünyaya geldi. Kahire Güzel Sanatlar Fakültesi'nden mezun oldu. Daha sonra Paris'teki Güzel Sanatlar Fakültesi’nde (Resim Bölümü) okudu ve birçok esere imza attı. Ayrıca birçok uluslararası ödül kazandı ve 1985 ve 1987'de Roma'da karikatür dalında uluslararası çapta ödüle layık görüldü. 1992'de İtalya’da ‘Ancona Ödülü’, 1990'da İspanya’da ‘Teneriva Ödülü’ ve eski Yugoslavya da dahil Fransa ve İspanya'dan önemli uluslararası ödüller kazandı. Ayrıca 1980'de Şam'da Arap çizgi romanları onursal ödülünü ve Yaratıcılık, Edebiyat ve Sanat dalında Kral 2. Abdullah Ödülü'nü de aldı.



House of the Dragon'un yıldızı, Star Wars evrenine katılıyor

42 yaşındaki Matt Smith, Doctor Who'daki 11. Doktor'u ve The Crown'da Prens Philip'i canlandırmasıyla da tanınıyor (HBO)
42 yaşındaki Matt Smith, Doctor Who'daki 11. Doktor'u ve The Crown'da Prens Philip'i canlandırmasıyla da tanınıyor (HBO)
TT

House of the Dragon'un yıldızı, Star Wars evrenine katılıyor

42 yaşındaki Matt Smith, Doctor Who'daki 11. Doktor'u ve The Crown'da Prens Philip'i canlandırmasıyla da tanınıyor (HBO)
42 yaşındaki Matt Smith, Doctor Who'daki 11. Doktor'u ve The Crown'da Prens Philip'i canlandırmasıyla da tanınıyor (HBO)

Sevilen dizi House of the Dragon'daki Daemon Targaryen rolüyle adından söz ettiren Matt Smith, bu kez kendini galaksiler arası bir mücadelede buluyor.

Deadline'ın özel haberine göre Smith, Ryan Gosling ve Mia Goth'la birlikte Star Wars: Starfighter'da rol alacak. Filmin yönetmen koltuğunda geçen yıl Deadpool & Wolverine'i çeken Shawn Levy otururken, senaryosu ise Jonathan Tropper imzasını taşıyor.

Levy onu seçti

Lucasfilm ya da Smith'in temsilcileri konuyla ilgili henüz resmi bir açıklama yapmadı. Ancak kaynaklar, Smith'in filmin başlıca kötü karakterlerinden birini canlandıracağını belirtiyor. Levy'nin son haftalarda bu rol için birçok oyuncuyla görüştüğü, sonunda tercihini Smith'ten yana kullandığı ifade ediliyor.

Starfighter'da birden fazla kötü karakter yer alacak. Levy'nin bu karakterlerden biri için hâlâ kadın bir oyuncu arayışında olduğu, bir dönem Anora'nın Oscar ödüllü yıldızı Mikey Madison'ın da bu rol için düşünüldüğü belirtiliyor.

Starfighter, Star Wars: Skywalker'ın Yükselişi'ndeki (Star Wars: Episode IX – The Rise of Skywalker) olaylardan 5 yıl sonrasını konu alıyor. 28 Mayıs 2027'de vizyona girmesi planlanan film, nisanda Japonya'nın başkenti Tokyo'daki Star Wars etkinliğinde duyurulmuştu.

Matt Smith, kısa süre önce HBO'nun sevilen dizisi House of the Dragon'un ikinci sezonunda izleyiciyle buluşmuştu. Yakında başrolünü Austin Butler'la paylaştığı, Darren Aronofsky imzalı gerilim filmi Caught Stealing'le izleyici karşısına çıkmaya hazırlanıyor. Ayrıca Nick Cave'in Bunny Munro'nun Ölümü (The Death of Bunny Munro) adlı romanından uyarlanan aynı adlı mini dizide de rol alıyor.

Adı daha önce de bu evrenle anılmıştı

Öte yandan, Smith'in adı daha önce de Yıldız Savaşları evreniyle anılmıştı. 2018'de Skywalker'ın Yükselişi'ne katılacağı iddia edilmiş, hatta genç Palpatine'i canlandıracağı öne sürülmüştü. Ancak bu karakteri yeniden Ian McDiarmid oynamıştı. 

Smith, Happy Sad Confused podcast'inde bu konuyla ilgili soruları yanıtsız bıraksa da "Son derece havalı bir rol ve fikir vardı. Hikaye açısından büyük, dönüştürücü bir detaydı ama hayata geçirilemedi" ifadelerini kullanmıştı.

Independent Türkçe, Deadline, Hollywood Reporter, Happy Sad Confused