2022 boyunca internetteki bot hesap aktivitesi yayımlandı: Sonbaharda İran'da zirve yaptı

Yıl boyunca meydana gelen internet kesintileri ise Kuzey Amerika, İran ve Ukrayna'da yoğunlaştı

2023'e sayılı günler kala, yıl boyunca internette takip edilen tüm faaliyetler çeşitli kurumlar tarafından rapor haline getiriliyor (Pixabay)
2023'e sayılı günler kala, yıl boyunca internette takip edilen tüm faaliyetler çeşitli kurumlar tarafından rapor haline getiriliyor (Pixabay)
TT

2022 boyunca internetteki bot hesap aktivitesi yayımlandı: Sonbaharda İran'da zirve yaptı

2023'e sayılı günler kala, yıl boyunca internette takip edilen tüm faaliyetler çeşitli kurumlar tarafından rapor haline getiriliyor (Pixabay)
2023'e sayılı günler kala, yıl boyunca internette takip edilen tüm faaliyetler çeşitli kurumlar tarafından rapor haline getiriliyor (Pixabay)

ABD merkezli bilişim hizmetleri şirketi Cloudflare, internet kullanıcılarının 2022'deki eğilimlerini veriler doğrultusunda sıraladığı bir rapor yayımladı.
Raporda dünya genelinde yıl boyunca bot hesaplarının aktivitesinin nasıl değiştiği ve internet blokajlarının en çok hangi bölgelerde yoğunlaştığı da gözler önüne serildi.
2010'da San Francisco'da kurulan şirketin Cloudflare Radar sitesinde yayımladığı Top 10 listesinde de ülkeler yıl boyunca gözlemlenen bot trafiği açısından sıralandı.
Bot, bilişim dünyasında "robot" anlamında kullanılan yaygın bir terim. Pek çok bilgisayar işlemini yarı-otomatik olarak yapabilen robotlar, internetin pek çok alanında kullanılıyor.
Arama motorları gibi hizmetlerde endeksleme için kullanılan botlar, sosyal medyada bot hesaplar olarak karşımıza çıkabiliyor. Bunlar bazı paylaşımların beğenilerini veya bazı hesapların takipçi sayılarını şişirmek için kullanılabiliyor.
Bu nedenle Cloudflare araştırmacıları, internetin iyileştirilmesi amacına hizmet eden botları tespit ettiklerini ve ayrı listelediklerini belirtiyor.
Yayımlanan Top 10 listesi ise yıl boyunca haftalık olarak toplanan verilere dayandırılıyor.

Bu yıl bot trafiğinde zirve birçok kez değişti (Cloudflare Radar)
Ocak ve şubat arasında listenin birinci sırasında Britanya'nın Virjin Adaları'nın yer aldığı görüldü. Marttan temmuza kadar olan aralıkta ise en büyük bot trafiği Türkmenistan'da gözlemlendi.
Ağustosta yeniden Virjin Adaları, eylülde ise Seyşeller birinci sırada yer alırken, ekim ve kasım aylarında en büyük bot trafiği İran'da tespit edildi.
Bot aktivitesinin İran'daki Mahsa Amini protestolarıyla aynı döneme denk gelmesi de dikkat çekti.
Görgü tanıklarına göre 16 Eylül 2022'de Amini'nin Ahlak Polisi tarafından "başörtüsünü uygun takmadığı" gerekçesiyle gözaltına alınması ve şiddete uğrayarak öldürülmesinin ardından başlayan protestolar, Tahran'dan Sakkız, Senendec, Divandere, Bane ve Bicar da dahil olmak üzere birçok şehre hızla yayıldı.

En büyük internet kesintileri
Cloudflare'in raporunda ayrıca, yıl boyunca tespit edilen en büyük internet kesintileri de yer aldı.
Independent Türkçe'de yer alan habere göre raporu hazırlayanlar, "Kesintiler, doğal afetler gibi olaylardan kaynaklanabileceği gibi hükümetlerin bağlantıyı kasten kesmesiyle de meydana gelebilir" ifadelerine yer verdi.
 
Eylül ayında neredeyse tüm Kuzey Amerika internet kesintilerinden etkilendi (Cloudflare Radar)

Ocak ayındaki ilk kesintilerin Kazakistan, Yemen ve Burkina Faso'da meydana geldiği görüldü. Bunun yanı sıra, şubatta Hindistan'da, mart, nisan ve mayıs'ta ABD, Ukrayna, Japonya ve İran'da da kesintiler olduğu göze çarptı.
Yaz aylarında büyük ölçüde ABD ve Kanada'yı etkileyen kesintiler, sonbaharda hem Kuzey Amerika'da hem de İran ve Ukrayna'da yoğunlaştı.



Yanlış bilgileri çürüten gazetecilere güvenin azaldığı tespit edildi

Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)
Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)
TT

Yanlış bilgileri çürüten gazetecilere güvenin azaldığı tespit edildi

Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)
Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)

Yanlış bilgileri çürüten gazetecilere daha az güvenildiği ortaya kondu. Hatta okuyucu bilginin yanlış olduğundan şüphelense bile, gerçeği ortaya çıkaran gazeteciye pek güvenmiyor. 

Medyaya güven azalırken dezenformasyonun arttığı bir dönemde hatalı bilgileri düzeltmek de zorlaşıyor.

Yayın kuruluşları ve gazetecilerin taraflı olduğu düşüncesiyle insanlar okudukları haberlere temkinli yaklaşıyor. Daha önceki çalışmalarda veri doğrulamanın yarattığı etkiyle ilgili çelişkili sonuçlar çıkmıştı. 

Yanlış haberleri çürütmenin ne kadar işe yaradığı ve neden etki yaratmadığını öğrenmek isteyen araştırmacılar bir çalışma yürüttü.

Communication Research adlı hakemli dergide yayımlanan çalışmada 691 katılımcıya siyasi ve ekonomik haberler okutuldu. Bu haberlerde evsizlik oranlarından fentanilin aşırı doz ölümlerindeki etkisine kadar çeşitli iddialar yer alıyordu.

Bunların doğruluğuna ne kadar inandığını belirten katılımcılar daha sonra bu iddiaları onaylayan veya çürüten doğrulamayı okudu. Ardından bu doğrulamayı yapan gazeteciye ne kadar güvendikleri soruldu. 

Daha sonra bazı ürünlerle ilgili bilgiler içeren yazılarla aynı çalışma yürütüldü. Bu sefer verilen doğrulamalara "doğruluk kontrolü" işareti konmadı. Araştırmacılar bu sayede duyulan güvenin bu etiketten etkilenip etkilenmediğini anlamaya çalıştı.

İki çalışmanın sonucunda da yanlış bilgileri çürüten gazetecilere duyulan güven kayda değer derecede daha azdı. Katılımcılar inandıkları düşünceyi doğrulayanlara daha çok güvenirken, diğerlerinde daha fazla kanıt talep ediyordu. 

Çalışmanın yazarlarından Randy B. Stein, PsyPost'a yaptığı açıklamada "Halk genel olarak gazetecilere güveniyor ve doğrulayıcı makalelere duyulan güven epey yüksek" diyerek ekliyor: 

Yani klişe düşüncenin aksine, halkın doğruluk kontrollerine ve gazetecilere hiç güvenmediği doğru değil ancak düzelten/çürüten makalelere yönelik daha fazla şüphe var.

Araştırmacılar buradaki düzeltmenin, yayın kuruluşlarının haberlerindeki hataları düzeltmek için yayımladığı tekzip metinleri olmadığını ekliyor.   

Bilim insanları ilginç bir sonuçla da karşılaştı: Katılımcılar bir bilginin doğruluğundan şüphe etse bile bunu çürüten gazetecilere güvenmiyordu. 

Araştırmacılar bir haberin çürütülmesinin şaşkınlık yaratması, insanların onaylamaya kıyasla daha çok kanıt araması ve gazetecilerin taraflı davrandığından şüphelenmesinin buna yol açtığını düşünüyor. 

Şaşırtıcı bir diğer bulguysa, haberin çürütülmesi katılımcıların iddiayla ilgili düşüncesini değiştirmesine karşın gazeteciye güvenleri yine de sarsılıyordu. 

Stein, "Yanlış bilgileri düzeltmeye çalışan gazetecilerin (ya da herhangi birinin) aleyhine bir durum var" diyor. 

Araştırmacılar, halkın yanlış bilgileri çürüten haberlere nasıl ve neden güvenip güvenmediği üzerine daha fazla araştırma yapılması gerektiğini belirtiyor.

Makalenin yazarları, Conversation için kaleme aldıkları yazıda şu ifadeleri kullanıyor:

Gazetecilerin önündeki zorluk, bilgiyi çürüten biri gibi görünmeden bunu nasıl çürüteceklerini bulmak olabilir.

Independent Türkçe, PsyPost, Conversation, Communication Research