Hamideti: Orta Afrika’da darbe girişimi engellendi

Hamideti dün Hartum'da düzenlediği basın toplantısında (SUNA)
Hamideti dün Hartum'da düzenlediği basın toplantısında (SUNA)
TT

Hamideti: Orta Afrika’da darbe girişimi engellendi

Hamideti dün Hartum'da düzenlediği basın toplantısında (SUNA)
Hamideti dün Hartum'da düzenlediği basın toplantısında (SUNA)

Sudan Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti), Sudan topraklarından doğan silahlı grupların Orta Afrika'daki rejimi değiştirmeye yönelik hareketlerine ilişkin yeni bilgi ve detayları açıkladı. Hamideti, “Elimizde bu girişimde çok sayıda kişinin parmağı olduğunu ortaya koyan deliller var. Soruşturmalar tamamlandıktan sonra bunu ayrıntılı olarak ortaya çıkaracağız” dedi. Sudan’ın, silahlı grupların Orta Afrika sınırındaki hareketlerini komşu ülkelere bildirdiğini vurgulayan Hamideti, bazı komşu ülkelerin bugüne kadar bu silahlı gruplardan haberdar olmadıklarını söyledi ancak bu ülkelerin isimlerini vermeyi reddetti.
Hamideti, dün Darfur bölgesinden döndükten sonra Hartum Uluslararası Havalimanı'nda düzenlediği basın toplantısında, grupların "üst düzey insanlar" tarafından desteklenerek Orta Afrika'daki hükümeti değiştirmek için Sudan'ın iç kesimlerinden bölgeye hareket ettiklerini söyledi.
Ülkenin en büyük ikinci askeri gücü olan Hızlı Destek Güçleri'nin komutanı olan Hamideti, "Mühimmat ve ağır silahlarla yüklü çok sayıda araçtan oluşan grupların hareketini izledik" dedi.
Hamideti, bu hamleler doğrultusunda ülkedeki askeri liderliğin geçen Aralık ayının 7'sinde yapılan bir toplantıdan sonra, ortak askeri kuvvetleri harekete geçirmeye ve bu silahlı grupları sınır dışı etmek için Orta Afrika ile sınırları tamamen kapatmaya karar verdiğini söyledi.
Plana dahil olan bazı kişilerle yapılan soruşturmaların videolarına atıfta bulunarak, birçok kişinin bu girişime karıştığını kanıtlayan delilleri olduğunu ifade etti.
Sudan Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı, ülkesinin iki haftalık bir süre içinde Orta Afrika sınırını tamamen kapatmaya hazır olduğunu söyledi. Hamideti, bu dosyanın çözülmesinin önemine vurgu yaparak, “Güvenli bir komşuluk istiyoruz ve ülkemiz komşu ülkelerle herhangi bir gerginlik ve sorun yaşayacak durumda değil” değerlendirmesinde bulundu.
Hamideti diğer yandan Darfur'daki güvenlik güçlerine, sivillere saldırmaya çalışanlara karşı gerçek mermi kullanma talimatı verdi. Darfur'daki aşiretler arasında, çekişme ve çatışmaları kışkırtmak için izlenen ve organize edilen planlar olduğunu belirten Hamideti, kanuna uygun olarak onlarla kararlı bir şekilde ve güç kullanarak yüzleşmeye karar verdiklerini ifade etti.
Hamideti, Güney Darfur eyaletinin “Büleyl” bölgesinde meydana gelen, ölüm ve yaralanmalarla sonuçlanan olaylarla ilgili soruşturmaların önceki dönemlerden tamamen farklı olacağını belirterek yetkili makamları, soruşturmaların sonuçları için bir zaman sınırı belirlemeye çağırdı.
Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Üyesi El-Hadi İdris ise Darfur bölgesinde güvenliği sağlamak ve sivilleri korumak için görevlendirilen “ortak kuvvetlerin” failleri takip etme konusundaki yetersizliğini vurguladı. Şarku’l Avsat’ın bilgisine göre El-Hadi İdris basın toplantısında, bu silahlı grupların koordinasyon ve iletişimlerinin üst düzeyde olduğunu ve hızlı hareket ederek, güvenlik güçleri gelmeden önce mağdurlara en büyük zararı verdiklerini belirtti.
İdris, isyancı ve asilerin sayısının çok fazla olduğunu, devlete meydan okuduklarını ve yaygın silah gücüne sahip olduklarını ve ülkenin her bölgesine ulaşabileceklerini söyledi.
İdris, Darfur'daki aşiret çatışmalarından çıkış yolunun, devletin silahları kontrol edebilmesi için silahlı grupların savaşçılarını ulusal orduya dahil ederek "Cuba Barışı" Anlaşması’nın güvenlik düzenlemeleri maddesinin uygulanması olduğuna değindi. İdris ayrıca bölgedeki güvenliği sağlama ve sivilleri korumadaki rollerini tam olarak yerine getirmek için ortak kuvvetlerin güçlendirilmesinin gerekliliğini vurguladı.



Avn, Lübnan'ın Suriye ile sınırlarını belirlemeye hazır olduğunu açıkladı

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (DPA)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (DPA)
TT

Avn, Lübnan'ın Suriye ile sınırlarını belirlemeye hazır olduğunu açıkladı

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (DPA)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (DPA)

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn dün yaptığı açıklamada, ülkesinin Suriye ile sınırlarını belirlemeye hazır olduğunu ve Şeba Çiftlikleri sınır bölgesi üzerindeki anlaşmazlığın çözümünün daha sonraki bir aşamaya ertelenebileceğini duyurdu.

Bir basın heyetiyle yaptığı görüşme sırasında yöneltilen bir soruya yanıt olarak şunları söyledi: “Fransa bize Suriye ile olan sınırın haritalarını verdi ve onlar karar verdiklerinde sınırı belirlemeye hazırız. Lübnan komitesi hazır. Deniz sınırının belirlenmesi için bir komite ve kara sınırının belirlenmesi için başka bir komite kurabiliriz.” Sözlerine şöyle devam etti: “Suriye ile ilişkiler yavaş ama iyileşiyor ve en iyisini umuyoruz.”

İsrail ile müzakereler konusunda ise Avn şunları söyledi: “Topraklarımızı işgal eden, her gün bizi hedef alan ve oğullarımızı esir tutan bir güç var. Bunu müzakereden başka nasıl çözebiliriz?” “Herhangi bir ordu savaşa girdiğinde ve çıkmaza girdiğinde, müzakere seçeneği değerlendirilir” ifadelerini kullandı.

Lübnan heyetine Mekanizma Komitesi başkanlığına Büyükelçi Simon Karam'ı seçtiğini açıkladı; bunun nedeninin "kendisinin daha önce Amerika Birleşik Devletleri'nde büyükelçilik yapmış ve Madrid'deki önceki müzakerelere katılmış olması" olduğunu belirtti.

Amerikan elçisi Tom Barrack'ın son açıklamalarına ilişkin olarak Avn, "bu açıklamalar tüm Lübnanlılar tarafından reddedilmektedir" dedi.

Bazı milletvekillerinin Kıbrıs ile deniz sınırlarının belirlenme yönteminden duydukları memnuniyetsizliğe ilişkin olarak, “2011 yılında Cumhurbaşkanı (Necib) Mikati hükümeti sınır belirleme kurallarını koydu ve biz de bu kuralları onayladık. Bu anlaşmanın Meclise gitmesinin gerekli olup olmadığı konusunda Yasama ve Konular Kurulu'na danıştık ve cevap hayır oldu” şeklinde açıklama yaptı.

Bir soruya cevaben, “Kutsal Baba'nın (Papa'nın) altı ay önceki seçiminden bu yana ilk ziyareti ve Güvenlik Konseyi üyelerinin ziyareti, (Mekanizma) Komitesine bir sivilin atanmasıyla eş zamanlı olarak geldi ve bunların hepsi olumlu işaretlerdir” dedi.

Hannibal Kaddafi'nin serbest bırakılmasının ardından Libya ile diplomatik ilişkilerin normalleştirilmesi hakkındaki bir soruya cevaben Cumhurbaşkanı Avn, “İmam Musa el-Sadr'ın kaybolması meselesi çözülmelidir. Bu meşru bir meseledir ve Lübnan halkı onun ve iki arkadaşının akıbetini bilme hakkına sahiptir” ifadesini kullandı.

ABD'nin Lübnan ordusuna yaptığı yardımla ilgili olarak, "birkaç yardım programı var" diyen Avn, "Önemli olan, ilk defa resmi bir kararda Lübnan ordusuna yardım etmenin gerekliliğinden bahsedilmesi ve bunun bizim için olumlu ve temel bir gelişme olmasıdır" şeklinde konuştu.

Bir soruya cevaben, Hizbullah milletvekillerinden oluşan bir grubun, cumhurbaşkanı seçilmeden önce partiye silahsızlanmadan bahsetmeyen bir savunma stratejisi konusunda söz verdiğine dair iddialarını ve medyada bu sözle ilgili olarak imzaladığı bir belgenin varlığına dair çıkan haberleri yalanlayarak, "Eğer varsa, şimdi yayınlasınlar" dedi.


Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden oluşan bir ekip, Yemen'in doğusunda istikrarı sağlamak amacıyla Aden'de

Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)
Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)
TT

Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden oluşan bir ekip, Yemen'in doğusunda istikrarı sağlamak amacıyla Aden'de

Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)
Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)

Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden oluşan bir askeri ekip, Yemen'in geçici başkenti Aden'e, Güney Geçiş Konseyi'ne bağlı güçlerin Hadramut ve Al-Mahra vilayetlerinden çekilmesi ve meşru yönetimi destekleyen Suudi liderliğindeki koalisyonun doğrudan gözetimi altında önceki konumlarına geri dönmeleri için yürütme mekanizmalarını kurmayı amaçlayan acil bir görevle geldi.

Ekip ayrıca, statüko öncesine dönüşü sağlamak amacıyla koordineli prosedürlere göre, bölgelerin "Vatan Kalkanı" güçlerine devredilmesi için düzenlemeler üzerinde de çalışıyor. Bu adım, Suudi Arabistan'ın Doğu Yemen'deki gerilimi sona erdirmek için yoğun çabalarının ve koalisyon liderliğinin Hadramut'taki Güney Geçiş Konseyi'nin tek taraflı eylemlerini reddetmesinin bir devamı niteliğinde. Koalisyon liderliği bu eylemleri, zorla yeni bir gerçeklik dayatma veya vilayeti barış ve istikrarı tehdit eden iç çatışmalara sürükleme girişimi olarak değerlendirmektedir.

Şarku’l Avsat'a konuşan özel kaynaklara göre askeri birliğin gelişi, Riyad'ın Yemen'deki meşru kurumlar içinde güvensizlik ortamı yaratacak veya bölünmeyi derinleştirecek adımları reddetme tutumunu güçlendiriyor.


Lübnan, İsrail'den gelecek büyük çaplı bir saldırı endişesi ile yaşıyor

 İşgal altındaki Golan Tepeleri'nde, Suriye'nin güneyini gören bir gözetleme noktasında duran İsrail askeri, 25 Mart (AFP)
İşgal altındaki Golan Tepeleri'nde, Suriye'nin güneyini gören bir gözetleme noktasında duran İsrail askeri, 25 Mart (AFP)
TT

Lübnan, İsrail'den gelecek büyük çaplı bir saldırı endişesi ile yaşıyor

 İşgal altındaki Golan Tepeleri'nde, Suriye'nin güneyini gören bir gözetleme noktasında duran İsrail askeri, 25 Mart (AFP)
İşgal altındaki Golan Tepeleri'nde, Suriye'nin güneyini gören bir gözetleme noktasında duran İsrail askeri, 25 Mart (AFP)

İsrail’in geniş çaplı bir saldırı hazırlığında olduğu yönündeki iddiaların gölgesinde yaşayan Lübnan’da, Mısır gerilimi düşürmek ve ülkenin İsrail kaynaklı herhangi bir askeri tırmanıştan korunmasını sağlamak amacıyla diplomatik girişimlerini yoğunlaştırdı. Bu çerçevede Mısır Başbakanı Mustafa Medbuli’nin gelecek hafta Beyrut’u ziyaret etmesi öngörülüyor.

Mısır’ın Beyrut Büyükelçisi Ala Musa, Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada, “Üzerinde çalıştığımız konu, gerilimin azaltılması ve Lübnan’ın saldırıların şiddetinde herhangi bir artıştan korunmasıdır. Asıl hedef budur. Sürecin, birçok engelin aşılmasında kullanılabilecek bir ivme yaratmak için adım adım ilerlemesi gerekiyor” dedi.

Öte yandan İsrail, diplomatik çabalara sahadaki gerilim ve geniş çaplı savaş tehditleriyle karşılık verdi. İsrail medyası, Lübnan hükümeti ve ordusunun yıl sonuna kadar belirlenen süre içinde Hizbullah’ın silahsızlandırılmasında başarısız olması halinde, İsrail ordusunun Lübnan genelinde Hizbullah hedeflerine yönelik kapsamlı bir saldırı planladığını yazdı.

Aynı zamanda İsrail, Lübnan’ın güneyindeki askeri gerilimi artırdı. İsrail güçleri, sivil müzakerelerin iki hafta önce başlamasından bu yana ilk kez, sınırdan yaklaşık 40 kilometre uzaklıktaki Zahrani bölgesinin de aralarında bulunduğu Litani Nehri’nin kuzeyindeki bölgeleri hedef aldı.