Suriye’nin kuzeybatısındaki temas hatlarına askeri takviyeler yapıldı

Türkiye sınırında, muhaliflerin kontrolündeki el-Bab’ın kuzeyinde mevzilenen Ahrar’uş Şam üyeleri (AFP)
Türkiye sınırında, muhaliflerin kontrolündeki el-Bab’ın kuzeyinde mevzilenen Ahrar’uş Şam üyeleri (AFP)
TT

Suriye’nin kuzeybatısındaki temas hatlarına askeri takviyeler yapıldı

Türkiye sınırında, muhaliflerin kontrolündeki el-Bab’ın kuzeyinde mevzilenen Ahrar’uş Şam üyeleri (AFP)
Türkiye sınırında, muhaliflerin kontrolündeki el-Bab’ın kuzeyinde mevzilenen Ahrar’uş Şam üyeleri (AFP)

Suriyeli muhalif gruplar ile Suriye rejimi güçleri arasında Halep’in kuzeybatısındaki temas hatlarında karşılıklı sızma eylemleri aralıksız olarak ve artarak devam ediyor. Muhalif gruplardan askeri kaynaklar, askeri operasyonların yeniden başlamasının beklendiği bir dönemde iki tarafın da İdlib ve Halep kırsalındaki temas hatlarının ileri mevzilerine büyük askeri takviyeler gönderdiğini açıkladılar.
Kaynaklar, Fethu’l Mubin Operasyon Odası’na bağlı grupların son zamanlarda Suriye'nin kuzey batısında Suriye rejim güçleriyle temas hatlarına yakın noktalara eğitimli savaşçıların ve aralarında tanklar ve ağır vasıtaların bulunduğu ağır askeri araçların olduğu büyük askeri takviyeler göndermeye başladığını bildirdi. Bu takviyelere Lazkiye kırsalında Cebel ez-Zaviye, Serakib ve Cebel et-Türkmen (Türkmen Dağı) bölgelerinde ve Halep'in batı kırsalında Basratun ve Urum el-Kubra bölgelerine gönderilen benzer askeri takviyeler eşlik etti. Takviyeler, İran destekli milislerin askeri takviyelerin Halep'in batısındaki Tel Rıfat, Urum es-Sugra ve El-Fevc 46 bölgelerinde kontrolleri altındaki alanlara gelmeleriyle aynı zamana denk geldi.
Takviyeler, son zamanlarda Halep, İdlib ve Lazkiye kırsalında muhalif gruplar ile Suriye rejimi güçleri arasında artan ve bir ay önce gerçekleşen karşılıklı askeri operasyonlarla aynı zamana denk geldi. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiler göre, toplamda 16 operasyon düzenlenirken 12’si muhalif gruplar tarafından gerçekleştirildi.
Muhalif grupların liderlerinden biri, kimliğinin gizli kalması şartıyla yaptığı açıklamada şunları  söyledi:
“Suriye rejimi güçlerine yönelik askeri operasyonlar, Türkiye’nin Ankara ile Şam arasındaki yakınlaşma ve normalleşme sürecine ilişkin son açıklamaları ve son olarak Moskova’da Türkiye, Suriye ve Rusya savunma bakanları arasında yapılan toplantının ardından artmaya başladı. Bu operasyonları, başta Suriye'nin kuzeybatısındaki askeri sahada en büyük etkiye sahip olan HTŞ, Ahrar'uş Şam ve bölgede faaliyet gösteren bazı grupların, Şam ile Ankara arasındaki yakınlaşmaya karşı olan tutumları takip etti. Çünkü söz konusu gruplar, Türkiye’nin Suriye rejimine ve onunla normalleşme sürecinin kendileri için tehlike teşkil edebileceğini düşünüyorlar.”
Halep'in kuzeyindeki Türkiye’nin harekat bölgelerinde konuşlu ve Ankara'nın desteklediği Suriye Milli Ordusu (SMO) çatısı altındaki gruplardan biri olan 3. Kolordu tarafından yapılan açıklamada, Suriye rejimiyle normalleşmeye kesin bir dille karşı çıkıldı. Suriye halkının yanında olduğunu vurgulayan 3. Kolordu, Birleşmiş Milletler (BM) kararlarının uygulanmasının ve Suriye'de tam bir siyasi sürecin başlatılmasının gerektiğine dikkati çekti. Açıklamada, 3. Kolordu’nun başta Suriye rejiminin devrilmesi olmak üzere halkın meşru taleplerini desteklediğinin altı çizildi.
3. Kolordu’nun açıklaması, Halep’in kuzey kırsalındaki merkez kamplardan birinde keskin nişancıların ve yine gruplar tarafından diğer kamplarda unsurların savaşa hazırlık durumlarının artırılması için yoğun askeri eğitimlerin yapıldığı bir döneme denk geldi.



İsrailliler, Gazze Şeridi'nin yeniden işgalini talep ederek sınırı geçtiler

İsrail'de sağcı hareketlere mensup kişiler, Gazze Şeridi'nin yeniden işgalini talep etmek için Gazze'ye bakan bir tepede toplandı (AP)
İsrail'de sağcı hareketlere mensup kişiler, Gazze Şeridi'nin yeniden işgalini talep etmek için Gazze'ye bakan bir tepede toplandı (AP)
TT

İsrailliler, Gazze Şeridi'nin yeniden işgalini talep ederek sınırı geçtiler

İsrail'de sağcı hareketlere mensup kişiler, Gazze Şeridi'nin yeniden işgalini talep etmek için Gazze'ye bakan bir tepede toplandı (AP)
İsrail'de sağcı hareketlere mensup kişiler, Gazze Şeridi'nin yeniden işgalini talep etmek için Gazze'ye bakan bir tepede toplandı (AP)

İsrail ordusunun yasağına rağmen, dün birkaç İsrailli Gazze Şeridi'ne girdi ve eski bir yerleşim yerinde İsrail bayrağını dalgalandırarak harap olmuş Filistin topraklarının yeniden işgalini istedi.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre İsrail sağ kanadıyla bağlantılı sosyal medya hesapları, açık bir alanda İsrail bayrağının etrafında toplanmış yaklaşık 20 erkek, kadın ve çocuğu gösteren bir fotoğraf paylaştı ve fotoğrafın Kfar Darom'da çekildiğini iddia etti.

Gazze Şeridi'nin merkezindeki bu eski kibbutz, diğer 20 yerleşim yeriyle birlikte, İsrail'in 2005'teki tek taraflı çekilmesi sırasında boşaltılmıştı.

O zamandan beri, İsrail sağının bir kesimi, Gazze'de İsrail yerleşimlerinin yeniden kurulmasını savunuyor. Bu çağrı, Gazze Şeridi'ndeki savaşı başlatan 7 Ekim 2023'teki Hamas saldırısından sonra daha da yoğunlaştı.

Bunun ardından, bazı İsrailli yetkililer de Filistinlilerin Gazze'den tahliye edilmesini ve bölge üzerindeki İsrail kontrolünün yeniden kurulmasını savundu.

rty65u7
Gazze'ye yerleşmeyi destekleyen İsrailliler, ordunun kendilerine Gazze Şeridi içinde Hanuka bayramını kutlama izni vermesini talep eden bir yürüyüşe katıldı (Reuters)

İsrail ordusu dün yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'ne girenlerin "İsrail topraklarına geri gönderildiğini" duyurdu ve "onlarca" kişinin daha başka bir sınır kapısından sızmasının engellendiğini, ancak bazılarının güvenlik bariyerlerini aşmayı başardığını belirtti.

Açıklamada ayrıca, "savaş bölgesine herhangi bir giriş yasaktır, sivilleri tehlikeye atar ve bölgedeki askeri operasyonları aksatır" denildi.

Sınır kasabası Sderot'ta düzenlenen bir mitingde, yerleşim hareketinin önde gelen isimlerinden Daniella Weis, yaklaşık 100 destekçisine şöyle seslendi: “Allah'ın izniyle, bu bayrağın yükseltilmesi yeni bir dönemin başlangıcını işaret edecek; Gazze'ye geri döneceğimiz bir dönem.”

Şöyle devam etti: “Gazze, Endonezyalılar, Türkler, Mısırlılar veya başka herhangi bir ülke tarafından yönetilmeyecek. Gazze'yi yalnızca İsrail halkı yönetecek.” Bu sözleriyle, ateşkes anlaşması kapsamında Gazze Şeridi'ne konuşlandırılması beklenen uluslararası istikrar gücüne katılması muhtemel ülkeleri kastediyordu.

Geçtiğimiz hafta, Weis'in kurucu ortaklarından olduğu aşırı milliyetçi yerleşim hareketi "Nahala", bir mesajda, Gazze'de İsrail bayrağını dalgalandırmayı organize etme niyetini açıkladı. Bu girişim, aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, on diğer bakan ve Knesset'in yirmiden fazla üyesi tarafından destekleniyor.


İsrail, Kassam Tugayları'nın 100 üyesinin idam edilmesi için baskı yapıyor

İsrailli yerleşimciler dün güney İsrail'deki Sderot'ta düzenlenen bir etkinlikte Gazze'nin yeniden işgal edilmesi çağrısında bulundu (Reuters).
İsrailli yerleşimciler dün güney İsrail'deki Sderot'ta düzenlenen bir etkinlikte Gazze'nin yeniden işgal edilmesi çağrısında bulundu (Reuters).
TT

İsrail, Kassam Tugayları'nın 100 üyesinin idam edilmesi için baskı yapıyor

İsrailli yerleşimciler dün güney İsrail'deki Sderot'ta düzenlenen bir etkinlikte Gazze'nin yeniden işgal edilmesi çağrısında bulundu (Reuters).
İsrailli yerleşimciler dün güney İsrail'deki Sderot'ta düzenlenen bir etkinlikte Gazze'nin yeniden işgal edilmesi çağrısında bulundu (Reuters).

İsrailli yetkililer dün, Hamas'ın askeri kanadı olan Kassam Tugayları'nın seçkin birliğinin 7 Ekim 2023 saldırısındaki rolleri nedeniyle 100 üyesinin idam edilmesine yol açacak koşulların ve suçlamaların yapılması ve özel bir askeri mahkeme kurulması için baskı yaptı.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz ve Adalet Bakanı Yariv Levin, savaşın başlangıcından bu yana İsrail tarafından tutuklanan 450 Hamas üyesinin yargılanması için özel bir mahkeme kurulması olasılığını görüştüler.

Dava hakkında bilgi sahibi yetkililer, İbranice yayın yapan medya kuruluşlarına, "Ciddi suçlarla suçlananlardan 100'ünün askeri savcılık tarafından idam cezasıyla karşı karşıya kalacağını" söyledi.

İsrail ordusu ve Adalet Bakanlığı'ndan üst düzey yetkililer, Başsavcı Itai Ofir de dahil olmak üzere, seçkin birliğin üyelerinin yargılanması için özel bir yasal çerçeve oluşturulmasını görüşmek üzere bir araya geldi. Katz, "İsrail, saldırının faillerini kesin bir şekilde cezalandırmaya kararlıdır: İsrail sivillerine zarar veren herkes tam olarak hesap verecektir" dedi. İsrailli yetkililere göre, Tıp Birliği'nin zehirli iğne fikrini reddetmesinin ardından, askeri savcılık muhtemelen kurşuna dizilerek idam cezası isteyecektir.

Şarku’l Avsat’ın Kanal 14’ten aktardığı habere göre "Yetkili makamlar bu kişileri ağır güvenlik önlemleri altında özel bir askeri tesiste tutuyor ve gözaltı koşulları uluslararası insan hakları örgütlerinin tepkisini uyandırıyor."


Paris toplantısı: Lübnan ordusuna destek verilmesine vurgu yapıldı

Paris toplantısı: Lübnan ordusuna destek verilmesine vurgu yapıldı
TT

Paris toplantısı: Lübnan ordusuna destek verilmesine vurgu yapıldı

Paris toplantısı: Lübnan ordusuna destek verilmesine vurgu yapıldı

Paris'te dün yapılan toplantıda, Fransa, Amerika Birleşik Devletleri ve Suudi Arabistan olmak üzere üç taraf Lübnan ordusunu destekleme konusunda anlaşmaya vardı ve Lübnan silahlı kuvvetlerini desteklemek amacıyla düzenlenecek uluslararası konferansın tarihi şubat olarak belirlendi.

Toplantıya Suudi Arabistan'ın Lübnan Büyükelçisi Prens Yezid bin Ferhan, Fransa'nın Lübnan Büyükelçisi Jean-Yves Le Drian ve "mekanizma" toplantısına katılan ABD Büyükelçisi Morgan Ortagus'un yanı sıra Lübnan Ordu Komutanı General Rudolph Heykel katıldı.

Elysee Sarayı tarafından yayınlanan açıklamada, üç ülke temsilcilerinin, "Lübnan'ın (İsrail ile) düşmanlıkların sona erdirilmesi çabalarına destek verme" çalışmaları çerçevesinde, "Şubat 2026'da Lübnan Silahlı Kuvvetleri ve İç Güvenlik Güçlerine destek amacıyla düzenlenecek uluslararası konferansa hazırlık için üçlü bir çalışma komitesi kurma" konusunda anlaştıkları belirtildi. Üç taraf da "Lübnan Silahlı Kuvvetlerine ve yaptıkları fedakarlıklara desteklerini" ifade etti.

Şarku’l Avsat’a bilgi veren kaynaklar, ordunun çalışmalarına yönelik olumlu değerlendirmenin "İsrail eleştirileri karşısında Lübnan'ı desteklemede önemli bir faktör" olduğunu ifade etti.