Fransız haber ajansı AFP, seçimlerin öne çekilmesini değerlendirdi: "Muhalefetin çok daha az zamanı kaldı... Kılıçdaroğlu zorlanıyor"

"Erdoğan, ülkesini dönüştüren Türk liderler arasında, Mustafa Kemal Atatürk'ün yanında bir yer edinmeye çalışıyor"

AA
AA
TT

Fransız haber ajansı AFP, seçimlerin öne çekilmesini değerlendirdi: "Muhalefetin çok daha az zamanı kaldı... Kılıçdaroğlu zorlanıyor"

AA
AA

Fransız haber ajansı AFP, abonelerine bugün servis ettiği "Türkiye genel seçimleri planlanandan bir ay önce 14 Mayıs'ta yapacak" başlıklı haberinde, seçimlerin öne çekilmesini değerlendirdi.
Haberde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dün Bursa'da yaptığı konuşmada yetkisini kullanarak seçimleri 14 Mayıs'a alacağını söylediği hatırlatılarak, Erdoğan'ın bunu "erken seçim değil, seçimi öne almak" diye nitelediğine dikkat çekildi.
Ajans, seçimlerin Erdoğan için önemini vurgulayarak haberinde şu ifadelere yer verdi:
"Bu seçim Erdoğan'ın ekonomik yükselişlere, dev kalkınma projelerine, komşularla anlaşmazlıklara, savaşlara ve başarısız bir darbeye sahne olan 20 yıllık iktidarının en zorlu seçimi olabilir."
Ajans, muhalefet partilerinin ortak aday üzerinde anlaşmak için aylardır çalışma yürüttüğüne dikkat çekerek, "Seçim kampanyası 10 Mart'ta başlayacak, bu da Türkiye'deki muhalefete hazırlanmak için çok daha az zaman bırakıyor" değerlendirmesini yaptı.
Haberinde "Zaman geçiyor" arabaşlığına yer veren AFP, muhalefet kanadından görüştükleri bir kişinin, kendilerine ortak adayın şubatta açıklanacağını söylediğini de aktardı. Öte yandan ajans, bu kişinin kimliğini açıklamadı.
Fransız haber ajansı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Ekrem İmamoğlu'nun "kamuoyu yoklamalarında favoriler arasında görüldüğünü, bunun da Erdoğan'ı başa baş bir yarışta yenebileceğini gösterdiği" değerlendirmesini de paylaştı.
AFP, 2019'daki yerel seçimlerde başarı kazanan 52 yaşındaki İmamoğlu hakkında geçen ay seçim yasağı sürecinin başlatıldığını ve kendisinin karara itiraz ettiğini hatırlatarak, teknik açıdan seçimlerde aday olabileceğini yazdı.
14 Aralık'ta görülen duruşmada, Yüksek Seçim Kurulu üyelerine hakaret ettiği gerekçesiyle İmamoğlu'na iki yıl 7 ay 15 günlük hapis cezası verilmiş ve kendisi hakkında siyasi yasak süreci başlatılmıştı. Daha sonra İstanbul Anadolu Cumhuriyet Savcılığı, kararın usul ve esas yönünden yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle istinafa başvurmuştu. İBB Başkanı'nın cezası henüz kesinleşmedi.
AFP, İmamoğlu'nun hukuki sürecinin, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu Erdoğan'a karşı yarışacak en muhtemel adaylardan birine dönüştürdüğünü yazdı.

"Kılıçdaroğlu zorlanıyor"
Öte yandan haberde, "İBB Belediye Başkanı'na kıyasla televizyonda daha az ilgi çekici görünen kitap kurdu Kılıçdaroğlu'nun diğer muhalefet liderlerinin desteğini almakta zorlandığı" değerlendirmesi de yapıldı.
AFP, "Erdoğan'ın uzun iktidarı" arabaşlığının altındaysa şu ifadelere yer verdi:
İçkiyle sigara kullanmayan dindar bir Müslüman olan Erdoğan, ülkesini dönüştüren Türk liderler arasında Mustafa Kemal Atatürk'ün yanında bir yer edinmeye çalışıyor.
Ajans, 2003'te iktidara geldiğinden beri büyük çaplı altyapı inşaat projelerini hayata geçiren Erdoğan'ın, muhalif kesimler tarafından "laikliğin temellerine zarar vermekle" eleştirildiğine de dikkat çekti.

"Menderes göndermesi"
AFP, haberinde "Erdoğan'ın 2016'daki kanlı darbe girişiminin ardından muhaliflere yönelik baskılarının ve NATO müttefikleriyle bozulan ilişkilerinin, onun yönetimi altında Türkiye'nin gelecekteki yönü hakkında soru işaretleri yarattığı" değerlendirmesini de yaptı.
Fransız ajans, Erdoğan'ın 18 Ocak'ta partisinin Meclis Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, 14 Mayıs tarihi için eski Başbakan Adnan Menderes'i referans gösterdiğini de hatırlatılarak, haberinde şu ifadelere yer verdi:
Erdoğan, çarşamba günü, Türkiye'nin 1950'de ilk serbest seçimini yaptığı günü hatırlatarak seçim tarihini 14 Mayıs'a çekme niyetinden söz etmişti. O seçimin galibi, Başbakan ve Türk muhafazakarları için sembolik bir figür olan Adnan Menderes, 1960'ta askeri cunta tarafından devrilmiş ve bir yıl sonra da idam edilmişti.
Haber, Erdoğan'ın seçim tarihi olarak 14 Mayıs'a işaret etmesinin, Menderes'e bir gönderme olarak görüldüğü değerlendirmesiyle noktalandı.

Independent Türkçe, AFP



Pakistan, 10 Mayıs'ı "zafer günü" ilan etti

Pakistan yönetimindeki Keşmir'de yer alan Neelum Vadisi'nin Jura bölgesindeki insanlar 10 Mayıs 2025'te, Hindistan bombardımanı nedeniyle hasar gören evlerinin enkazını kaldırıyor (AFP)
Pakistan yönetimindeki Keşmir'de yer alan Neelum Vadisi'nin Jura bölgesindeki insanlar 10 Mayıs 2025'te, Hindistan bombardımanı nedeniyle hasar gören evlerinin enkazını kaldırıyor (AFP)
TT

Pakistan, 10 Mayıs'ı "zafer günü" ilan etti

Pakistan yönetimindeki Keşmir'de yer alan Neelum Vadisi'nin Jura bölgesindeki insanlar 10 Mayıs 2025'te, Hindistan bombardımanı nedeniyle hasar gören evlerinin enkazını kaldırıyor (AFP)
Pakistan yönetimindeki Keşmir'de yer alan Neelum Vadisi'nin Jura bölgesindeki insanlar 10 Mayıs 2025'te, Hindistan bombardımanı nedeniyle hasar gören evlerinin enkazını kaldırıyor (AFP)

Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif, ülkenin Hindistan'a karşı yürüttüğü son askeri operasyonun "başarısının" her yıl 10 Mayıs'ta kutlanacağını açıkladı.

Yerel medyanın aktardığına göre Şerif, Youm-e-Marka-e-Hak ya da Hakikat Savaşı Günü'nün ülke genelinde "ulusal dayanışma coşkusu ve tutkusuyla" kutlanacağını söyledi.

Cuma günü Pakistan'ın, "savunma cephesinde muhteşem başarılar elde eden" silahlı kuvvetlere saygılarını sunacağını ve "Allah'ın önünde şükranla eğileceğini" söyleyen başbakan, ülkenin ilerlemesi için o gün özel dualar edileceğini de ekledi.

Hindistan ve Pakistan geçen hafta 4 gün boyunca, onlarca yıldır yaşanan en yoğun çatışmalara girmiş ve hafta sonu ateşkes sağlanmadan önce en az 70 kişi hayatını kaybetmişti.

Çatışma, Hindistan'ın geçen çarşamba günü Pakistan'daki militanlara ait olduğu iddia edilen 9 sığınağı bir gecede vurmasının ardından başlamıştı. "Sindoor Operasyonu" diye adlandırılan hava saldırıları, 22 Nisan'da Keşmir'de düzenlenen bir terör saldırısında çoğu Hindu turistler olmak üzere 26 kişinin öldürülmesine misilleme amacıyla gerçekleştirilmişti.

Yeni Delhi, Pakistan'ı katliamı gerçekleştiren silahlı kişileri desteklemekle suçlamıştı. İslamabad ise suçlamaları reddederek bağımsız bir soruşturma istemişti.

Saldırının ardından iki ülke birbirlerinin diplomatlarını sınır dışı etmiş, vizeleri askıya almış ve hava sahalarıyla kara sınırlarını kapatmıştı. Hindistan ayrıca nehir sularının paylaşımına ilişkin kritik bir anlaşmayı da askıya almıştı.

Hindistan'ın saldırıları gerilimi askeri bir çatışmaya dönüştürürken, iki taraf da huzursuz Keşmir bölgesindeki fiili sınır boyunca karşılıklı yoğun ateş açmış ve askeri tesislere füze ve drone saldırıları düzenlemişti.

Hindistan ordusu gece gerçekleştirdiği saldırılarda 100'e yakın militanı ve fiili sınır boyunca devam eden operasyonlarda da Pakistan silahlı kuvvetlerinden 35-40 personeli öldürdüğünü iddia etmişti.

Pakistan ordusu salı günü yaptığı açıklamada Hindistan'la yaşanan çatışmada 11 asker ve 40 sivilin öldüğünü duyurdu. Pakistanlı bir bakan geçen hafta, silahlı kuvvetlerinin 40-50 Hint askerini öldürdüğünü öne sürmüştü.

Görsel kaldırıldı.
Keşmir'in Kotmaira köyündeki bir köylü, Pakistan topçu ateşi nedeniyle hasar gören bir evin önünde duruyor (AFP)

Hem Hindistan hem de Pakistan, 125'ten fazla uçağın katıldığı ve II. Dünya Savaşı'ndan bu yana en büyük hava muharebesi olduğu bildirilen it dalaşında birbirlerinin savaş uçaklarını düşürdüklerini iddia etmişti.

Ayrıca iki ülke de ABD Başkanı Donald Trump'ın cumartesi öğleden sonra ateşkes ilan etmesinin ardından durdurulan çatışmalarda zafer kazandığını savunmuştu.

Pakistan ordusu pazar günü yaptığı açıklamada Hindistan'ın iddia ettiği gibi ateşkes talebinde bulunmadıklarını ve ateşkes isteyen tarafın Hindistan olduğunu dile getirmişti.

Pakistan, Hindistan'ın sınır ötesine drone'lar göndererek ateşkesi ihlal ettiği suçlamasını da reddetmişti. İslamabad pazartesi günü yaptığı açıklamada Hindistan'ın Keşmir sınırında "kışkırtılmadan" bombardımana başvurarak ateşkes anlaşmasını ihlal ettiğini ve bir sivili öldürdüğünü söylemişti.

Independent Türkçe