Abiy Ahmed, Sudan- Etiyopya arasındaki kopuşu sonlandırarak Hartum’a gidiyor

Etiyopya Başbakanının gündeminde Sudanlıları uzlaştırmak için yeni arabuluculuk girişimi bulunuyor.

Burhan ve Abiy Ahmed, Hartum’da eski tarihli bir görüşme sırasında (Etiyopya Başbakanlık Ofisi’nin Twitter sayfası)
Burhan ve Abiy Ahmed, Hartum’da eski tarihli bir görüşme sırasında (Etiyopya Başbakanlık Ofisi’nin Twitter sayfası)
TT

Abiy Ahmed, Sudan- Etiyopya arasındaki kopuşu sonlandırarak Hartum’a gidiyor

Burhan ve Abiy Ahmed, Hartum’da eski tarihli bir görüşme sırasında (Etiyopya Başbakanlık Ofisi’nin Twitter sayfası)
Burhan ve Abiy Ahmed, Hartum’da eski tarihli bir görüşme sırasında (Etiyopya Başbakanlık Ofisi’nin Twitter sayfası)

Medya Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed’in bugün Hartum’a yapacağı ziyarete odaklandı. Ziyaret sırasında Abiy Ahmed, Sudan- Sudan anlaşmazlığının çözümü için yeni bir girişim ortaya koyarak, Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan ile bir araya gelecek. Etiyopya Başbakanının ziyareti, ‘iki ülke arasındaki kopuş’ ve ‘Etiyopya ordusu tarafından desteklenen milislerin kontrolündeki Sudan’ın Fuşka bölgesi hususunda iki ordu arasındaki sınır çatışması’ sonrasında ilk ziyaret olacak.
Etiyopya Başbakanı’nın Hartum’da liderlerle görüşmesi beklenen ziyaretin detaylarıyla ilgili resmi bilgilere ulaşılamadı. Şarku’l Avsat’a açıklamalarda bulunan kaynaklar iki ülke arasındaki birçok ‘kritik’ noktayı ele alacak olan Ahmed’e bakanların eşlik etmesinin beklendiğini söyledi.
Abiy Ahmed, Aralık devrimi ve Hartum’daki ordu karargahı önünde sivillerin oturma eyleminin dağıtılması olaylarından sonra sivillerle ordunun arasında sağlanan barışta önemli bir rol oynadı. Ülkesi, eski Başbakan Abdullah Hamduk’un başkanlığındaki geçiş hükümetinin kurulmasını sağlayan anayasal belgenin imzalanmasına arabuluculuk etti.
Ziyaret ve belki de yeni arabuluculuk girişimi, ‘Özgürlük ve Değişim’ ana muhalefet koalisyonunun Mısır’ın Kahire’de Sudanlı tarafları bir araya getirme ve ordu ile siviller arasında bir çerçeve anlaşma imzalama girişimini reddetmesinin ardından gelişti. Anlaşmanın, sivil bir hükümetin kurulmasına katkı sağlaması bekleniyor. Ancak hükümet ile silahlı hareketler arasındaki barış anlaşmasını imzalayan tarafların reddi de dahil olmak üzere zorluklarla karşı karşıya.
Kaynaklar Abiy Ahmed’in bu sabah kısa bir ziyaret için Hartum’a geleceğini ve bu ziyaret sırasında geçici Egemenlik Konseyi Başkanı Korgeneral Abdulfettah el-Burhan ile iki ülke arasında askıdaki sorular da dahil bir dizi meseleyi görüşmek üzere bir araya geleceğini belirtti. Kaynağa göre görüşülecek konuların başında Nahda (Rönesans) Barajı, sınır anlaşmazlığı, Addis Ababa ile Mekelle arasındaki uzlaşı, Sudan sınırında Tigray ile olan anlaşmazlığın sona ermesi, Eritreli askerlerin Etiyopya’nın doğusundaki savaşın sona ermesinden sonra ülkelerine dönüşü meselesi geliyor.
Yerel ‘Al-Harak’ gazetesi, Abiy Ahmed’in Sudan’daki siyasi krizi çözmek için yeni bir arabuluculuğa öncülük edeceğini bildirdi. Ancak Sudanlı ve Etiyopyalı taraflar, ziyaretin gündemini resmi olarak yayınlamadı veya kamuoyuna açıklama yapmadı.
Ordu Komutanı Abdulfettah el-Burhan’ın 25 Ekim 2021’de eylemlerinin ardından iki ülke arasındaki durum gerginleşmeye devam etti ve her iki taraftan askerlerin öldüğü silahlı çatışmalar tırmandı.
Etiyopya, çatışmalarla Etiyopya federal ordusu ile Tigray Halk Kurtuluş Cephesi (TPLF) güçleri arasında devam eden savaş koşullarının istismar edildiğini açıkladı. Sudan ise ordusunun çeyrek asrı aşkın bir süredir Etiyopyalı milislerin kontrolündeki Fuşka bölgesini restore etmeyi amaçlayan operasyonları ‘meşru’ olarak nitelendirirken, iki yılı aşkın süredir de iki ülke arasındaki ilişkiler gergin.
Ancak Afrika'da Barış ve Güvenlik Sorunları Üzerine Tana Forumu sırasında geçen Ekim ayında Burhan ve Ahmed’i Etiyopya’nın Bahir Dar şehrinde bir araya getiren toplantı, Nahda Barajı ve sınır meseleleriyle ilgili sorunların diyalog yoluyla çözülmesi için bir anlaşmaya varma olasılığını artırdı.



SDG lideri: Suriye’deki yeni yönetimle bölünme projelerini reddetme konusunda anlaştık

Suriye'nin Deyrizor bölgesinde konuşlu SDG üyeleri (Arşiv- Reuters)
Suriye'nin Deyrizor bölgesinde konuşlu SDG üyeleri (Arşiv- Reuters)
TT

SDG lideri: Suriye’deki yeni yönetimle bölünme projelerini reddetme konusunda anlaştık

Suriye'nin Deyrizor bölgesinde konuşlu SDG üyeleri (Arşiv- Reuters)
Suriye'nin Deyrizor bölgesinde konuşlu SDG üyeleri (Arşiv- Reuters)

Suriye'nin kuzeydoğusundaki Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi (KDSÖY) bölgelerini kontrol eden Suriye Demokratik Güçleri (SDG) lideri Mazlum Abdi, Şam'daki yeni yönetimle ülkenin birliğini tehdit eden ‘her türlü bölünme projesini’ reddetme konusunda anlaştıklarını açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığı habere göre Abdi, geçtiğimiz ayın sonlarında Şam'da iki tarafın üst düzey isimleri arasında yapılan görüşmenin ‘olumlu’ geçtiğini belirterek, “Suriye'nin birliği ve toprak bütünlüğünden yana olma ve ülkenin birliğini tehdit eden her türlü bölünme projesini reddetme konusunda hemfikiriz” ifadelerini kullandı.

Suriye'nin kuzeyinde ve doğusundaki geniş alanlar, 2011 yılında Suriye'deki çatışmaların başlaması ve hükümet güçlerinin çatışmadan çekilmesinin ardından Kürtler tarafından kurulan KDSÖY’ün kontrolüne geçti.

DEAŞ'la mücadele eden Kürtler eğitim, sosyal ve askeri kurumlar kurdular. Çatışmaların yaşandığı yıllar boyunca kazanımlarını korumaya çalıştılar. Suriye’nin eski yetkilileri ise onları ‘ayrılıkçı’ eğilimlerinden dolayı suçladı.

Omurgasını Kürt ağırlıklı Halk Koruma Birlikleri’nin (YPG) oluşturduğu ve Washington tarafından desteklenen SDG’den bir heyet, Şam'daki yeni yönetimin lideri Ahmed eş-Şera ile bir araya geldi. Bu görüşme, Beşşar Esed rejiminin geçtiğimiz ayın başlarında devrilmesinden sonra iki taraf arasında yapılan ilk görüşmelerden biriydi.

Abdi, AFP’ye gönderdiği yazılı açıklamasında şunları söyledi:

“Esed rejiminin düşmesinden sonraki aşamayı ve Suriye'nin nasıl yeniden ve bu kez sağlam sütunlar üzerine olmak üzere inşa edileceğini ele aldık.”

Suriyeliler arasında yapıcı bir diyaloğa zemin hazırlamak amacıyla yeni yönetimin Suriye'de istikrar yaratma çabalarını desteklediğini vurgulayan SDG lideri, Suriye genelinde ateşkes sağlanması için müdahalede bulunmanın yeni yönetimin sorumluluğu olduğunu belirtti.

Suriyeli Kürtler, Esed rejiminin düşmesinin ardından yeni otoriteye karşı bir iyi niyet göstergesi olarak muhalif grupların benimsediği bağımsızlık bayrağını kurumlarına çekmiş ve bu hareket Washington tarafından memnuniyetle karşılanmıştı.

Heyet Tahri Şam’ın (HTŞ) 11 günde Şam'a ulaşmayı başaran Şera liderliğindeki sürpriz saldırısının ardından, Türkiye’ye yakın Suriyeli gruplar Suriye'nin kuzeyinde SDG’ye saldırdı. Bu saldırı, SDG’nin bazı bölgelerden çekilmesine neden oldu.

Ankara, Kürt ağırlıklı YPG’yi terör örgütü olarak nitelendirdi ve on yıllardır kendisine karşı silahlı isyan yürüten PKK’nın bir uzantısı olarak görüyor. Analistlere göre Türkiye, son olaylar çerçevesinde SDG’nin Suriye'deki konumunu zayıflatmaya çalışıyor.

KDSÖY tarafından yapılan açıklamaya göre dün Türkiye'nin Halep'in doğu kırsalındaki Tişrin Barajı'na giden sivil konvoyları hedef alan bombardımanında beş sivil öldü, 15 sivil de yaralandı. KDSÖY, bu saldırının hayati öneme sahip Tişrin Barajı'na yönelik devam eden bombardımanı kınama çağrısına bir yanıt olduğunu öne sürdü.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'nin (SOHR) aktardığına göre ABD'nin arabuluculuğundaki ateşkese rağmen SDG ile Ankara yanlısı Suriyeli gruplar arasında ülkenin kuzeyindeki Münbiç kırsalında devam eden çatışmalar pazar sabahı itibariyle, iki günde 100'den fazla kişinin ölümüne neden oldu.

Türkiye 2016 yılından beri Suriye'nin kuzeydoğusunda PKK/YPG'ye karşı birçok askeri operasyon gerçekleştirdi ve geniş bir sınır şeridini kontrol altına almayı başardı.

Öte yandan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan salı günü yaptığı açıklamada, Esed sonrası ‘kansız’ bir geçiş için Ankara'nın şartlarını kabul etmemesi halinde, Kürt ağırlıklı grupları yeni bir operasyon başlatmakla tehdit etti.