Suudi Kahve Yılı’nın kapanış töreni müzik şöleni ile yapıldı

Kapanış töreninde birçok müzik performansı sergilendi. (Abdulaziz en Numan)
Kapanış töreninde birçok müzik performansı sergilendi. (Abdulaziz en Numan)
TT

Suudi Kahve Yılı’nın kapanış töreni müzik şöleni ile yapıldı

Kapanış töreninde birçok müzik performansı sergilendi. (Abdulaziz en Numan)
Kapanış töreninde birçok müzik performansı sergilendi. (Abdulaziz en Numan)

Suudi Arabistan Kültür Bakanlığı, Suudilerin büyük önem verdiği, en önemli içecek olarak kabul edilen ve otantik bir miras olan Suudi kahvesinin, bölgenin bir kültür sembolü olarak yerel ve uluslararası düzeyde konumunu güçlendirmek için başlattığı ‘Suudi Kahve Yılı 2022’ girişiminin kapanış törenini yaptı.
Girişimin kapanış töreni Suudi kahvesinin, Suudi Arabistan’a ait farklı bir kültürel ürün olarak kutlanmasından, kültürel çeşitlilik ve cömertliğin gösterilmesinden, Halvani kahvesinin otantik bir Suudi ürünü olduğunun vurgulanmasından ve yetiştirilmesinin desteklenmesinden bir yıl gerçekleşti.

Suudi Kahve Yılı girişime katılanlar, Suudi Arabistan Kültür Bakan Yardımcısı Hamid Fayez tarafından onurlandırıldı. (Abdulaziz en Numan)
Kapanış töreni, Kültür Bakanı Prens Bedr bin Ferhan'ın sponsorluğunda, Riyad'ın Elçilikler Bölgesi'ndeki Kültür Sarayı'nda, başta Kültür Bakan Yardımcısı Hamid Fayez olmak üzere girişimin etkinleştirilmesinde önemli rol oynayan bir grup yetkilinin katılımıyla düzenlendi.
Kültür Bakan Yardımcısı, törenin başında yaptığı konuşmada, kültürün hayat kalitesi için vazgeçilmez olduğu Vizyon 2030’a ulaşmak için bakanlığın ulusal ve küresel çapta Suudi kahvesinin önemini  artırmaya yönelik çalışmalara dikkat çekti. Yine bu çalışmaların aktif bir toplum, gelişen bir ekonomi ve iddialı bir ulus yaratmak için yürütüldüğünü söyledi.Ayrıca bu girişim sayesinde, kültürü bir yaşam biçimi olarak pekiştirme, kültürün ekonomik büyümeye katkı düzeyini artırma ve Krallığın uluslararası konumunu güçlendirme yoluyla bakanlığın hedeflerini gerçekleştirmiş olmasından duyduğu mutluluğu dile getirdi.
Fayez, Suudi Halvani kahvesini UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi'ne dahil ederek Suudi kahvesini dünyaya duyuran, 2022’de düzenlenen ‘Suudi Kahve Yılı’ girişiminin elde ettiği başarılara övgüde bulundu. ‘Suudi Kahve Yılı’ girişimindeki tüm ortakların gösterdiği çabaları takdir etti.
Fayez, bakanlığın, yıl boyunca 32'den fazla program ve etkinlik ile halkın katılımına olanak tanıyan girişim kapsamında sekiz yarışma düzenlediğini açıkladı. Girişimin Suudi kahvesi ile ilişkilendirilen kültürün yayılmasında, özellikle Suudi Halvani kahvesinin yetiştirilmesinde olumlu bir etki yarattığını ve Suudi Arabistan’ın tüm bölgelerinde öne çıkacak şekilde Suudi kahvesi hazırlama ve sunma geleneklerinin oluşmasını sağladığını vurguladı. Suudi Bakan ayrıca kahvenin Suudi Arabistan kültüründe oynadığı büyük rolden, Kültür Bakanlığı öncülüğünde yürütülen kapsamlı kültürel hareketten ve yerel çiftçileri destekleme ve güçlendirme girişiminin oluşturduğu büyük ekonomik etkiden duyduğu gururun altını çizdi. Bunun yanı aıra girişime katılan taraflar arasındaki uyuma da övgüde bulundu.
Girişimin kapanış töreninde birçok etkinliğe imza atıldı. Törende hükümet ile özel ve kâr amacı gütmeyen kuruluşların ortaklık konusunda gösterdikleri başarılar gözler önüne serildi. Misafirperverlik ve cömertliğe dayalı Suudi kahvesiyle ilişkilendirilen otantik kültürel yönlerin öne çıkarılmasına katkıda bulunuldu.
Kapanış töreninde, girişimin başarıya ulaşmasına katkıda bulunanlar da onurlandırıldı. Onurlandırılanlar arasında girişime katılan kahvehaneler, fikirleriyle katkı sunan kişiler, devlet kurumları ve özel kuruluşlar da yer aldı.
Kültür Bakanlığı, tüm dünyanın dikkatini Suudi Arabistan’a çekmek için yürütülen Vizyon 2030 programlarından olan Yaşam Kalitesi Programı'nın desteğiyle, 2022’yi ‘Suudi Kahve Yılı’ ilan etmiş, kültürel bir ürün olan kahveye yönelik bir girişim başlatmıştı. Girişim, ister kendine özgü hazırlama yönteminde, ister çeşitli sunum yöntemlerinde olsun kahveyi cömertlik ve misafirperverlik göstergesi ve Krallığın tüm bölgelerinde öne çıkan kültürel bir unsur haline getirdi.



İsrail ordusu Gazze şehrini ‘tehlikeli savaş bölgesi’ ilan etti

İsrail ile Hamas arasındaki savaş devam ederken Gazze şehrindeki yıkımı gösteren bir fotoğraf (AFP)
İsrail ile Hamas arasındaki savaş devam ederken Gazze şehrindeki yıkımı gösteren bir fotoğraf (AFP)
TT

İsrail ordusu Gazze şehrini ‘tehlikeli savaş bölgesi’ ilan etti

İsrail ile Hamas arasındaki savaş devam ederken Gazze şehrindeki yıkımı gösteren bir fotoğraf (AFP)
İsrail ile Hamas arasındaki savaş devam ederken Gazze şehrindeki yıkımı gösteren bir fotoğraf (AFP)

İsrail ordusu bugün Gazze şehrini ‘tehlikeli savaş bölgesi’ ilan etti. İsrail ile Hamas arasındaki savaşın başlamasından yaklaşık iki yıl sonra İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nin en büyük şehrini kontrol altına almaya hazırlanıyor.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee'nin X platformu üzerinden yaptığı paylaşımda, “Bugün saat 10:00'dan itibaren geçerli olacak askeri faaliyetler için yerel ve geçici ateşkes, tehlikeli savaş bölgesi olarak kabul edilen Gazze şehri bölgesini kapsamamaktadır” denildi.

Söz konusu ateşkes, yardım dağıtımını kolaylaştırmak için belirli bölgelerde günlük olarak uygulanan ateşkesi ifade ediyor.

İsrail ordusu geçtiğimiz temmuz sonunda, ‘Birleşmiş Milletler (BM) konvoylarının ve sivil toplum kuruluşlarının güvenli geçişini sağlamak’ amacıyla Gazze şehri ve kuşatma altında bulunan ve tahrip edilmiş Filistin topraklarının diğer bölgelerinde askeri faaliyetlerin ‘günlük olarak askıya alınacağını’ duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre İsrail ordusu bugün, ‘Gazze Şeridi'ndeki terör örgütlerine karşı kara manevraları ve saldırı faaliyetlerini sürdürürken, Gazze Şeridi'ndeki insani yardım çabalarını da desteklemeye devam edeceğini’ belirtti.

Gazze Şeridi’ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü ise bugün şafak vaktinden bu yana Gazze Şeridi'nde 33 kişinin öldürüldüğünü bildirdi.

İsrail'e savaşı sona erdirmesi için uluslararası ve ulusal baskıların artmasına rağmen, ordu dün, güçlerinin Gazze Şeridi genelinde ‘operasyonlarına devam ettiğini’ duyurdu.

İsrail hükümetinin ağustos ayı başında Gazze şehrini kontrol altına alma planını onaylamasının ardından, Gazze şehri sakinlerinin tahliyesinin ‘kaçınılmaz’ olduğu ifade edildi.


Suudi Arabistan, İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırısını kınadı ve Suriye'nin toprak bütünlüğüne desteğini yineledi

Suudi Arabistan, Suriye hükümetinin güvenliği ve istikrarı sağlamak ve devletin ve kurumlarının egemenliğini güçlendirmek için aldığı önlemlere tam destek verdiğini yineledi. (AP)
Suudi Arabistan, Suriye hükümetinin güvenliği ve istikrarı sağlamak ve devletin ve kurumlarının egemenliğini güçlendirmek için aldığı önlemlere tam destek verdiğini yineledi. (AP)
TT

Suudi Arabistan, İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırısını kınadı ve Suriye'nin toprak bütünlüğüne desteğini yineledi

Suudi Arabistan, Suriye hükümetinin güvenliği ve istikrarı sağlamak ve devletin ve kurumlarının egemenliğini güçlendirmek için aldığı önlemlere tam destek verdiğini yineledi. (AP)
Suudi Arabistan, Suriye hükümetinin güvenliği ve istikrarı sağlamak ve devletin ve kurumlarının egemenliğini güçlendirmek için aldığı önlemlere tam destek verdiğini yineledi. (AP)

Suudi Arabistan, İsrail'in Suriye topraklarındaki devam eden ihlallerini güçlü bir şekilde kınadığını ifade ederek, bunları Suriye'nin içişlerine ‘açık bir müdahale’ ve Suriye'nin egemenliğinin ve 1974 yılında imzalanan Kuvvetlerin Ayrıştırılması Anlaşması da dahil olmak üzere uluslararası hukukun açık bir ihlali olarak nitelendirdi.

Suudi Arabistan'ın resmi tutumu, Süveyda vilayetinde son dönemde yaşanan gelişmeler ve buna bağlı olarak İsrail'in Suriye topraklarındaki gerginliği artırması üzerine Dışişleri Bakanlığı tarafından bugün yayınlanan bir açıklamada ortaya kondu.

Suudi Arabistan, Suriye hükümetinin güvenlik ve istikrarı sağlamak, sivil barışı korumak ve devletin ve kurumlarının tüm Suriye toprakları üzerindeki egemenliğini güçlendirmek için aldığı önlemlere tam destek verdiğini yineledi.

Dışişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan açıklamada, Suudi Arabistan'ın Suriye'yi bölmeye yönelik her türlü ayrılıkçı çağrı veya girişimi kategorik olarak reddettiği vurgulanarak, Suriye halkının tüm bileşenlerine diyalog ve mantığa öncelik vermeleri ve birleşik ve güvenli bir Suriye inşa etmek için birlikte çalışmaları çağrısında bulunuldu.

Suudi Arabistan ayrıca, uluslararası topluma İsrail'in tekrarlanan ihlallerine karşı ciddi ve kararlı bir tutum sergilemesi ve Suriye'nin egemenliğini yeniden tesis etme ve topraklarının tamamında güvenliği sağlama çabalarına destek olması çağrısını yineledi.


Rusya Devlet Başkanı, Suudi Veliaht Prensi'ne Trump ile yaptığı görüşmelerin sonuçları hakkında bilgi verdi

Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Suudi Dışişleri Bakanlığı)
Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Suudi Dışişleri Bakanlığı)
TT

Rusya Devlet Başkanı, Suudi Veliaht Prensi'ne Trump ile yaptığı görüşmelerin sonuçları hakkında bilgi verdi

Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Suudi Dışişleri Bakanlığı)
Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Suudi Dışişleri Bakanlığı)

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ı ABD'li mevkidaşı Donald Trump ile yaptığı son görüşmelerin sonuçları hakkında bilgilendirdi.

Salı günü Putin'le bir telefon görüşmesi gerçekleştiren Prens Muhammed bin Selman, Suudi Arabistan'ın uluslararası anlaşmazlıkların çözümünde diplomatik diyalog yolunu desteklemeye devam ettiğini vurgularken, Rusya Devlet Başkanı da Krallığın kararlı tutumu ve Veliaht Prens'in barışa yönelik yapıcı çabaları dolayısıyla memnuniyetini dile getirdi.

Kremlin'den yapılan açıklamada Başkan Putin'in Prens Muhammed bin Selman ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiği ve siyasi, ticari, ekonomik ve yatırım alanlarındaki Rus-Suudi işbirliğinin güncel konularını ele aldığı belirtildi. Açıklamada iki tarafın da Suudi Arabistan'ın uluslararası anlaşmazlıkların çözümünde diplomatik diyalog yolunu desteklemeye devam etmesinden duydukları memnuniyeti dile getirdikleri ifade edildi.

Açıklamada ayrıca iki tarafın OPEC+ çerçevesinde küresel enerji piyasasının istikrarını sağlamaya yönelik ortak çalışmalardan duydukları memnuniyeti dile getirdikleri ve çeşitli alanlarda işbirliğini sürdürme konusunda mutabık kaldıkları belirtildi.

Trump ve Putin Pazartesi akşamı yaklaşık 40 dakika süren bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi ve bu görüşme sırasında ABD Başkanı Rus mevkidaşına Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelensky ve Avrupa ülkelerinin liderleriyle yaptığı görüşmelerin sonuçları hakkında bilgi verdi.

Geçtiğimiz Cuma günü Putin ve Trump Alaska'da görüşmelerde bulunmuş, ABD Başkanı ve Rus mevkidaşı zirveyi yapıcı ve verimli olarak nitelendirmiş ve görüşmelerin olumlu bir atmosferde gerçekleştiğini ifade etmişlerdi.