İsrail’de ‘yargıya yönelik darbe’ silah sanayisini de tehdit ediyor

ABD ve Avrupa’nın baskısı artıyor.

Tel Aviv geçen cumartesi günü Başbakan Netanyahu karşıtı gösterilere sahne oldu. (Reuters)
Tel Aviv geçen cumartesi günü Başbakan Netanyahu karşıtı gösterilere sahne oldu. (Reuters)
TT

İsrail’de ‘yargıya yönelik darbe’ silah sanayisini de tehdit ediyor

Tel Aviv geçen cumartesi günü Başbakan Netanyahu karşıtı gösterilere sahne oldu. (Reuters)
Tel Aviv geçen cumartesi günü Başbakan Netanyahu karşıtı gösterilere sahne oldu. (Reuters)

ABD ve Avrupa ülkelerinin ‘yargının yetkilerini daraltma planına son vermek’ için İsrail hükümeti üzerindeki baskıları artarken Tel Aviv’deki güvenlik yetkilileri, söz konusu projenin güvenlik ihracatını ve silah üretimini de etkileyeceğinden korktuklarını duyurdu.
Maariv gazetesinin 27 Ocak’ta yayınladığı habere göre ordu kaynakları, Netanyahu hükümetinin yargıyı zayıflatma planının ABD ile güvenlik ilişkilerine zarar vereceğini aktardı. Kaynaklar, söz konusu ilişkilerdeki herhangi bir gerilemenin, İsrail’in dünyanın birçok ülkesine yaptığı silah satışlarının azalmasına yol açacağını belirtirken, “Dünyadaki dostlarımız, özellikle ABD’liler yargı darbesini İsrail demokrasisini hedef almak olarak göreceklerdir” ifadelerini kullandı.
İsrail güvenlik teşkilatından yetkililer, İbrahim Anlaşmaları, Ukrayna’daki savaş ve Rusya ile İran arasındaki yakınlaşmanın, İsrail için her düzeyde olağanüstü güce sahip stratejik, siyasi ve ekonomik bir fırsat olduğunu ifade etti. Başta Almanya ve Japonya olmak üzere birçok ülke, Ukrayna’daki savaşın ardından önceliklerini değiştirdi. Ukrayna, yaşanan iki dünya savaşından bu yana benzeri görülmemiş miktarda ve türde silah satın almaya çalışıyor. İsrail güvenlik birimleri, bu gelişmeyi İsrail’in dünyadaki konumunu güçlendirmek için kaçırılmaması gereken altın bir fırsat olarak görüyor. Ancak İsrail demokrasisinin temel sütunlarına yapılan saldırı ve Filistin arenasındaki güvenlik durumunun kötüleşmesi, dünya ülkelerini yeni hükümetin politikası çerçevesinde İsrail ile ilişkilerini sürdürme konusunda isteksiz hale getiriyor. Bu da olumlu gelişmeleri bozan bir zayıflık oluşturuyor.
Başta silahlar, hava savunma teşkilatları, teknolojik imkanlar ve casusluk yetenekleri olmak üzere İsrail askeri ve güvenlik ihracatı, 2021 yılında rekor kırdı. Oranı bir önceki yılki 8,5 milyar dolara kıyasla 11 milyar dolara ulaştı. Bu ihracatın 2022 yılında önemli ölçüde artması bekleniyor.
Gazeteye göre uluslararası stratejik danışmanlık firması ‘Frost & Sullivan’ın Ortadoğu Güvenlik Danışmanlığı Direktörü ve eski bir İsrail askeri istihbarat subayı olan Avi Kalo şu açıklamada bulundu:
“Bu durumda tehlike, mali konunun ve ekonomik kârın ötesine geçiyor. İsrail güvenlik endüstrileri, benzeri görülmemiş bir ivme içinde. Aynı şekilde Savunma Bakanlığı, güvenlik sektörlerinin geçmişte bilmedikleri pazarlara girmelerine ve bilinen pazarlara yerleşmelerine olanak tanıyan benzersiz bir güvenlik diplomasisi yürütüyor. Tüm bunlar, İsrail ordusuyla operasyonel ve istişari iş birliği için olanaklar yaratıyor ve istihbarat ve operasyonel ortaklık için de temel oluşturuyor. Bu, ekonomik kârın yanı sıra silah satışının İsrail diplomasisinde başka bir araç olduğu ve İran’a karşı savaş da dahil olmak üzere güvenlik çıkarlarını elde etmenin bir yolu olduğu anlamına geliyor.”
Tel Aviv’den siyasi kaynaklar, Netanyahu’nun yargı darbesi nedeniyle yoğun bir Amerikan ve Avrupa baskısı altında olduğunu dile getirdi. ABD müdahale ettiğini kabul etmese de kaynaklar, son iki hafta içerisinde İsrail’e akın eden birçok ABD’li yetkilinin, Filistin’in durumunun kötüleşmesinden çok bu plana ilgi gösterdiğini vurguladı. Kaynaklar, Batı ülkelerinin yakın gelecekte bu planı açıkça eleştirmelerinin muhtemel olduğunu belirtirken, “Ancak yargı planının tek başına yaptırımlara veya hükümeti köşeye sıkıştıracak somut adımlara yol açma olasılığı şu anda yüksek görünmüyor. Örneğin şirketlere İsrail’de faaliyet göstermemeleri talimatını vermek gibi dolaylı cezai önlemler eşlik etmedikçe bir tehdit etkili olmayacaktır” derken Netanyahu’nun da bunun son derece iyi farkında olduğunu dile getirdi.
Batı, İsrail’de hükümete karşı protesto kampanyasının hız kazanmasını Netanyahu’yu hükümetten caydırmak için bir umut olarak görüyor. Bu bağlamda organizatörler, cumartesi gösterilerinde eylemci sayısını çeyrek milyon kişiye çıkarmayı planlıyor. Gösteriler 30 bin kişiyle başladı. Katılımcı sayısı ikinci hafta 80 bin, son hafta da 130 bin kişiye yükseldi.



Kanal 12: Trump, Noel'den önce Sisi ve Netanyahu'yu bir araya getirerek Gazze planının ikinci aşamasına geçişi duyurmak istiyor

ABD Başkanı Donald Trump, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi'yi Beyaz Saray'da karşılarken (Arşiv - Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi'yi Beyaz Saray'da karşılarken (Arşiv - Reuters)
TT

Kanal 12: Trump, Noel'den önce Sisi ve Netanyahu'yu bir araya getirerek Gazze planının ikinci aşamasına geçişi duyurmak istiyor

ABD Başkanı Donald Trump, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi'yi Beyaz Saray'da karşılarken (Arşiv - Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi'yi Beyaz Saray'da karşılarken (Arşiv - Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun yaklaşan ABD ziyareti kapsamında bazı ek görüşmeler yapılması bekleniyor. Netanyahu'nun 29 Aralık'ta ABD Başkanı Donald Trump ile Florida'daki tatil beldesinde bir araya gelmesi ve bazı üst düzey toplantılara katılması planlanıyor. İsrail televizyonu Kanal 12’nin haberine göre bu ziyaret, ABD yönetiminin Gazze Şeridi için bir barış planında ilerleme kaydetme çabalarının bir parçası.

Pazartesi günü yayınlanan habere göre Beyaz Saray, İsrail'in Gazze ile ilgili Kahire ile stratejik bir anlaşmayı onaylamasını sağlamak için Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi'yi Florida'daki toplantıya davet etmeye çalışıyor.

Netanyahu'nun Florida'da sekiz gün kalması ve Trump ile iki görüşme gerçekleştirmesi planlanıyor. Ayrıca ABD Başkan Yardımcısı JD Vance, Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Savunma Bakanı Pete Hegseth ile de görüşmeler yapacak.

Kanal 12, ABD'li yetkililerin Tel Aviv'e, Trump'ın Noel'den önce Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta sivil yönetim prototipini de içeren Gazze'deki barış planının ikinci aşamasına geçişi duyurmayı hedeflediğini bildirdiklerini aktardı.

Axios haber sitesi pazar günü, ABD’li ve İsrailli kaynaklara dayandırdığı haberinde, Beyaz Saray'ın iki yıldan fazla bir süre önce Gazze'de savaşın patlak vermesinden bu yana hiçbir temas kurmayan Sisi ve Netanyahu arasında bir zirveye aracılık etmeye çalıştığını bildirdi.

Ancak ABD'li yetkililer, Netanyahu'nun önce İsrail ile Mısır arasında stratejik bir doğalgaz anlaşmasını kabul etmesi ve Sisi'yi bir görüşmeye ikna edecek diğer adımları atması gerektiğini belirtiyor.

Axios, ABD'nin Lübnan ve Suriye dahil olmak üzere Arap ülkelerine teknoloji ve enerji gibi alanlarda ekonomik teşvikler sunarak İsrail ile ilişkiler kurmalarını sağlamayı amaçlayan benzer girişimleri değerlendirdiğini doğruladı.

ABD'li yetkililer, Gazze'deki ateşkesi istikrara kavuşturma ve barış sürecini ilerletme çabalarıyla paralel olarak bunu başarmayı umuyor.

Axios, ABD Başkanı Trump’ın danışmanı ve damadı Jared Kushner'in Netanyahu’ya İsrail’in ‘barış sürecinde ekonomik diplomasiye ve özel sektörün katılımına’ ihtiyacı olduğunu söylediğini aktardı.

Netanyahu, daha önce ekim ayında Mısır'ın Şarm eş-Şeyh kentinde düzenlenen ve Trump’ın desteğiyle koordine edilen Gazze’de Barış Zirvesi’ne katılmamıştı.


Şara, güçlü Suriye vaadini yineledi

Cumhurbaşkanı Şara, Beşşar Esed rejiminin düşüşünün yıldönümünü kutlamak için dün Şam'daki Emevi Meydanı'nda toplanan Suriyelileri selamlıyor (AP)
Cumhurbaşkanı Şara, Beşşar Esed rejiminin düşüşünün yıldönümünü kutlamak için dün Şam'daki Emevi Meydanı'nda toplanan Suriyelileri selamlıyor (AP)
TT

Şara, güçlü Suriye vaadini yineledi

Cumhurbaşkanı Şara, Beşşar Esed rejiminin düşüşünün yıldönümünü kutlamak için dün Şam'daki Emevi Meydanı'nda toplanan Suriyelileri selamlıyor (AP)
Cumhurbaşkanı Şara, Beşşar Esed rejiminin düşüşünün yıldönümünü kutlamak için dün Şam'daki Emevi Meydanı'nda toplanan Suriyelileri selamlıyor (AP)

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara, dün yaptığı açıklamada, ülkesinin herhangi bir mezhebe karşı ihlallerin tekrarlanmaması için çalışacağını belirtirken geçiş dönemi adaletinin sağlanması konusundaki kararlılığını bir kez daha vurguladı.

Şam'daki Konferans Sarayı'nda Esed rejiminin düşüşünün birinci yıldönümü kutlamaları sırasında yaptığı konuşmada Şara, bir yıl önce Şam'a geldiğinde giydiği yeşil askeri üniformasıyla kalabalığın karşısına çıktı.

Despotizm ve zulüm dönemiyle tarihi bir kopuşu ve adalet, iyilik, vatandaşlık ve bir arada yaşama temelli yeni bir şafağı ilan eden Şara, halkın bilgi ve hesap verme hakkı ile ardından hesaplaşma veya uzlaşma hakkının devletin istikrarının temeli olduğunu ve ihlallerin tekrarlanmayacağının garantisi olduğunu vurguladı.

Çok sayıda destekçisinin önünde yaptığı konuşmada Şara, ‘güçlü bir Suriye’ inşa etmek ve ‘halkının fedakarlıklarına layık’ bir gelecek için Suriyelilerin ortak çabasının önemini vurguladı. Şara, Suriye halkına karşı suç işleyen ve yasaları ihlal edenlerin hesap vermesi, mağdurların haklarının korunması, adaletin sağlanması ve halkın bilgi, hesap verebilirlik ve şeffaflık haklarının korunması için geçiş dönemi adaleti ilkesine bağlı kalmaya devam ettiğinin altını bir kez daha çizdi.

Öte yandan ABD Kongresi uzun süren tartışmaların ardından Suriye’ye uygulanan Caesar (Sezar) Yasası yaptırımlarını kalıcı olarak kaldırma kararı aldı. Böylece, beş yılı aşkın bir süredir Esed rejimine uygulanan ağır yaptırımların yükü altında ezilen ülke için geçmişin sayfaları kapatıldı ve umut dolu yeni bir sayfa açıldı.

ABD Temsilciler Meclisi İçtüzük Komisyonu, gelecek yıl için nihai savunma bütçe tasarısının metnini yayınladı. Tasarıda, yaptırımları bağlayıcı koşullar olmadan veya yeniden uygulanması için koşullar eklemeden kaldıran bir hüküm yer alıyordu.

Bazı muhalif temsilcilerin yaptırımları koşulsuz olarak kaldırmaya ikna etmek için aylarca süren yoğun siyasi çabaların ardından yaptırımlar kaldırıldı.


Gözler Gazze anlaşmasının ikinci aşamasında

Hamas mensupları dün, Mısırlı bir ekibin Kızılhaç mensuplarıyla birlikte Gazze Şehri'nde son İsrail rehinesinin cesedini aradığı bölgeyi güvenlik altına aldı (AFP)
Hamas mensupları dün, Mısırlı bir ekibin Kızılhaç mensuplarıyla birlikte Gazze Şehri'nde son İsrail rehinesinin cesedini aradığı bölgeyi güvenlik altına aldı (AFP)
TT

Gözler Gazze anlaşmasının ikinci aşamasında

Hamas mensupları dün, Mısırlı bir ekibin Kızılhaç mensuplarıyla birlikte Gazze Şehri'nde son İsrail rehinesinin cesedini aradığı bölgeyi güvenlik altına aldı (AFP)
Hamas mensupları dün, Mısırlı bir ekibin Kızılhaç mensuplarıyla birlikte Gazze Şehri'nde son İsrail rehinesinin cesedini aradığı bölgeyi güvenlik altına aldı (AFP)

Gazze Şeridi'nde ateşkes anlaşmasının ikinci aşamasına geçilmesi yönünde ortak bir çaba içinde, dolaylı müzakerelerin ileri aşamasına geçilmesinin önünü açmak için "daha ciddi" görüşmelerin devam ettiği belirtiliyor. Hamas hareketi içindeki bilgili kaynaklardan gelen açıklamalara göre beklenen görüşmelerin, bu ay sonu veya gelecek ay başında yapılması bekleniyor.

Şarku'l Avsat'a bilgi veren kaynaklar, Kahire'de düzenlenecek kapsamlı bir Filistin ulusal toplantısı için hazırlıkların sürdüğünü, önemli ve acil konularda anlaşmaya varıldığını belirtti.

Fetih Sözcüsü Abdülfettah Devle ise özel açıklamasında, Gazze Şeridi'ni yönetecek bir komitenin kurulmasına ilişkin duyurunun "yakında yapılmasının muhtemel" olduğunu belirterek, beklenen oluşumun Filistin vizyonuyla uyumlu olmasının önemini vurguladı. Devle, "belgelenmiş ve resmi bir anlaşma yayınlanana kadar" belirli bir tarih vermedi.